Evliyim ama yalnızım

Bu kişiyi böyle kabul edip çocuk için bastırayım mı yoksa kaçıp yoluma mı bakayım? Tavsiye bekliyorum
Karar sizin ama benim tek söylemek istediğim eşiniz çocuk istemezken yapmamak daha mantıklı gibi.Sizin gibi çocuğuna bile, ilgi ve sevgi vermeme ihtimali yüksek .Allah yardımcınız olsun🙏😔
 
Evet ben de o yüzden delirmediğime emin olmak için buraya yazdım.
Ben manipule edildiğimi düşünmeye başladım yani adam yıllarca harika erkek arkadaş rolü oynayıp istediğini alınca kendini saldı. Sosyopat olabilir diye düşünüyorum. Zeki biri zaten. Ama ben de zekiyim, sonsuza dek beni oynatamaz.

Tavsiyeleriniz için teşekkür ederim. Kendi mutluluğumu ön plana alarak önce burada tartıştığımız her şeyi konuşup sonra bi karar vereceğim
bence sizin de kafaniz karismis, adam ne kadar zamandir boyle davraniyor, aniden mi degisti, evlenince kendi ailesinden gordugu kodlara mi dondu, oyun bagimliligi mi, is stresi mi, aldatma mi, biseksuellik mi vs vs tonla ihtimal geliyor insanin aklina ama normal bir sekilde davranmadigi kesin. 2 hafta onceden izin almak, kahvaltiyi tek basina yemek cok cok cok cok sacma... oncelikle bence kendiniz bir psikoloha gidip olaylari analiz edin. normalde adamla konusun derdim ama cok konusulacak gibi durmuyor. olayi anlamadan ani bir seye karar vermeyin
 
akşamları oturup beraber film izlemeyi teklif edin. dışarı çıkmayı teklıf
Merhabalar dostlarım biraz uzun olacak. ben 29 yaşında, 1,5 yıldır evli bir kadınım. Eşimle 3 yıldır sevgiliyiz ve severek evlendik. Evlendiğimizde ben İstanbul’daydım o Tekirdağ’daydı, ilişkiyi bir süre bu şekilde uzaktan yürüttük. O dönemler çok iyiydi her hafta görüşüyorduk, hayatımda ilk kez bu kadar sevildiğimi hissetmiştim diyebilirim. Saatlerce sarılmalar, sohbetler, muhabbetler vb rüya gibiydi. Gözlerim yaşla dolu Allah’a şükrettiğimi hatırlıyorum bana böyle bir adam gönderdiği icin.

Evlendikten 2 ay sonra eşimin tayini Ağrı’ya çıktı, ben de devlet memuru olduğum için eş durumuyla yanına gittim. Şöyle söyliyim şehirle ilgili hiçbir sıkıntım yok burada insanlar çok sıcakkanlı. İstanbul’un kalabalığından sonra iyi bile geldi. Fakat sorun eşim. Tekirdağ’da yanına gittiğim sevgi dolu adamdan eser kalmadı. Adam işten eve geliyor, bilgisayarın başına geçiyor, 10’a kadar kalkmıyor. 10’da da yatıp uyuyor. Başta depresyonda olduğunu düşündüm ama
1. Ağrı’ya kendisinin ısrarıyla geldik. Ben başka yerleri önerdim ama sırf zorunlu görev süresi daha kısa diye Ağrı’yı kendi yazdırdı.
2. İş yerinden arkadaşlarıyla gayet güzel takılıyor, kendi üniden arkadaşlarıyla telefonda gayet güzel sohbeti muhabbeti var. Adam sadece benimle konuşmuyor yani.

Bütün gün sıfır diyalog. Günaydın iyi geceler yok. Pazar kahvaltısını bile tek başıma yapıyorum. Eğer burada kendi arkadaş çevremi oluşturmamış olsam aklımı kaçırırdım. Nasıl bu hale geldi, nasıl düzelecek bilmiyorum. Acaba hep mi böyle bir insandı da ben evleneyim diye numara mı yaptı? Manipule mi edildim? Asla bilemeyeceğim. Üstelik şimdi tekrar tayini çıkacak (mesleğinden dolayı sürekli tayin çıkıyor) ve hiç arkadaşlarımın ve aile bireylerimin olmadığı kıyıda köşede saçmasapan şehirleri önerip duruyor. Ben zaten yapayalnızım, üstüne bir de kimsenin olmadığı iyice tek başıma kalacağım şehirler istemiyorum. İstanbul Ankara dururken Balıkesir diyor Manisa diyor buralarda hem hiç tanıdığım yok, hem de ailem Antep’te onlara gitmem çok zor olur benim icin çok ters. Ama adama dinletemiyorum.

Şu anki sorunum şu. Bu kişiyi boşamak mantıklı mı? Bu forumda çok daha kötü hikayeler okudum onlar bile boşanmadı ben mi abartıyorum? Bu toplumda boşanmış bir kadın olmak çok zor ondan da çok çekiniyorum.

İkinci mesele de çocuk. Şu an çocuğumuz yok ve eşim zaten istemiyor. Evet bu şartlarda çocuk yapmak mantıklı değil AMA bu adamı boşasam, yeni biriyle tanış evlen vb şansım varsa 4-5 yılımı alır ve ben çocuğum 10 yaşına geldiğinde 50 yaşımda olmak istemiyorum. Yaşım geçiyor. Hormonlarıma söz geçiremiyorum. Bu kişiyi böyle kabul edip çocuk için bastırayım mı yoksa kaçıp yoluma mı bakayım? Tavsiye bekliyorum
Merhabalar dostlarım biraz uzun olacak. ben 29 yaşında, 1,5 yıldır evli bir kadınım. Eşimle 3 yıldır sevgiliyiz ve severek evlendik. Evlendiğimizde ben İstanbul’daydım o Tekirdağ’daydı, ilişkiyi bir süre bu şekilde uzaktan yürüttük. O dönemler çok iyiydi her hafta görüşüyorduk, hayatımda ilk kez bu kadar sevildiğimi hissetmiştim diyebilirim. Saatlerce sarılmalar, sohbetler, muhabbetler vb rüya gibiydi. Gözlerim yaşla dolu Allah’a şükrettiğimi hatırlıyorum bana böyle bir adam gönderdiği icin.

Evlendikten 2 ay sonra eşimin tayini Ağrı’ya çıktı, ben de devlet memuru olduğum için eş durumuyla yanına gittim. Şöyle söyliyim şehirle ilgili hiçbir sıkıntım yok burada insanlar çok sıcakkanlı. İstanbul’un kalabalığından sonra iyi bile geldi. Fakat sorun eşim. Tekirdağ’da yanına gittiğim sevgi dolu adamdan eser kalmadı. Adam işten eve geliyor, bilgisayarın başına geçiyor, 10’a kadar kalkmıyor. 10’da da yatıp uyuyor. Başta depresyonda olduğunu düşündüm ama
1. Ağrı’ya kendisinin ısrarıyla geldik. Ben başka yerleri önerdim ama sırf zorunlu görev süresi daha kısa diye Ağrı’yı kendi yazdırdı.
2. İş yerinden arkadaşlarıyla gayet güzel takılıyor, kendi üniden arkadaşlarıyla telefonda gayet güzel sohbeti muhabbeti var. Adam sadece benimle konuşmuyor yani.

Bütün gün sıfır diyalog. Günaydın iyi geceler yok. Pazar kahvaltısını bile tek başıma yapıyorum. Eğer burada kendi arkadaş çevremi oluşturmamış olsam aklımı kaçırırdım. Nasıl bu hale geldi, nasıl düzelecek bilmiyorum. Acaba hep mi böyle bir insandı da ben evleneyim diye numara mı yaptı? Manipule mi edildim? Asla bilemeyeceğim. Üstelik şimdi tekrar tayini çıkacak (mesleğinden dolayı sürekli tayin çıkıyor) ve hiç arkadaşlarımın ve aile bireylerimin olmadığı kıyıda köşede saçmasapan şehirleri önerip duruyor. Ben zaten yapayalnızım, üstüne bir de kimsenin olmadığı iyice tek başıma kalacağım şehirler istemiyorum. İstanbul Ankara dururken Balıkesir diyor Manisa diyor buralarda hem hiç tanıdığım yok, hem de ailem Antep’te onlara gitmem çok zor olur benim icin çok ters. Ama adama dinletemiyorum.

Şu anki sorunum şu. Bu kişiyi boşamak mantıklı mı? Bu forumda çok daha kötü hikayeler okudum onlar bile boşanmadı ben mi abartıyorum? Bu toplumda boşanmış bir kadın olmak çok zor ondan da çok çekiniyorum.

İkinci mesele de çocuk. Şu an çocuğumuz yok ve eşim zaten istemiyor. Evet bu şartlarda çocuk yapmak mantıklı değil AMA bu adamı boşasam, yeni biriyle tanış evlen vb şansım varsa 4-5 yılımı alır ve ben çocuğum 10 yaşına geldiğinde 50 yaşımda olmak istemiyorum. Yaşım geçiyor. Hormonlarıma söz geçiremiyorum. Bu kişiyi böyle kabul edip çocuk için bastırayım mı yoksa kaçıp yoluma mı bakayım? Tavsiye bekliyorum
akşamları beraber film izlemeyi teklif edin. Ya da ne bileyim dışarı kahve içmeye çıkın. Hiç bunları teklif ettiniz mi eşinize?
 
Açıkçası işiniz zor. Ben böyle bir evlilik yerine ki gerçekten bu derece gün boyu tek konuşma yoksa ve çocuk yoksa sakin bir yalnızlığı tercih ederdim.
 
Merhabalar dostlarım biraz uzun olacak. ben 29 yaşında, 1,5 yıldır evli bir kadınım. Eşimle 3 yıldır sevgiliyiz ve severek evlendik. Evlendiğimizde ben İstanbul’daydım o Tekirdağ’daydı, ilişkiyi bir süre bu şekilde uzaktan yürüttük. O dönemler çok iyiydi her hafta görüşüyorduk, hayatımda ilk kez bu kadar sevildiğimi hissetmiştim diyebilirim. Saatlerce sarılmalar, sohbetler, muhabbetler vb rüya gibiydi. Gözlerim yaşla dolu Allah’a şükrettiğimi hatırlıyorum bana böyle bir adam gönderdiği icin.

Evlendikten 2 ay sonra eşimin tayini Ağrı’ya çıktı, ben de devlet memuru olduğum için eş durumuyla yanına gittim. Şöyle söyliyim şehirle ilgili hiçbir sıkıntım yok burada insanlar çok sıcakkanlı. İstanbul’un kalabalığından sonra iyi bile geldi. Fakat sorun eşim. Tekirdağ’da yanına gittiğim sevgi dolu adamdan eser kalmadı. Adam işten eve geliyor, bilgisayarın başına geçiyor, 10’a kadar kalkmıyor. 10’da da yatıp uyuyor. Başta depresyonda olduğunu düşündüm ama
1. Ağrı’ya kendisinin ısrarıyla geldik. Ben başka yerleri önerdim ama sırf zorunlu görev süresi daha kısa diye Ağrı’yı kendi yazdırdı.
2. İş yerinden arkadaşlarıyla gayet güzel takılıyor, kendi üniden arkadaşlarıyla telefonda gayet güzel sohbeti muhabbeti var. Adam sadece benimle konuşmuyor yani.

Bütün gün sıfır diyalog. Günaydın iyi geceler yok. Pazar kahvaltısını bile tek başıma yapıyorum. Eğer burada kendi arkadaş çevremi oluşturmamış olsam aklımı kaçırırdım. Nasıl bu hale geldi, nasıl düzelecek bilmiyorum. Acaba hep mi böyle bir insandı da ben evleneyim diye numara mı yaptı? Manipule mi edildim? Asla bilemeyeceğim. Üstelik şimdi tekrar tayini çıkacak (mesleğinden dolayı sürekli tayin çıkıyor) ve hiç arkadaşlarımın ve aile bireylerimin olmadığı kıyıda köşede saçmasapan şehirleri önerip duruyor. Ben zaten yapayalnızım, üstüne bir de kimsenin olmadığı iyice tek başıma kalacağım şehirler istemiyorum. İstanbul Ankara dururken Balıkesir diyor Manisa diyor buralarda hem hiç tanıdığım yok, hem de ailem Antep’te onlara gitmem çok zor olur benim icin çok ters. Ama adama dinletemiyorum.

Şu anki sorunum şu. Bu kişiyi boşamak mantıklı mı? Bu forumda çok daha kötü hikayeler okudum onlar bile boşanmadı ben mi abartıyorum? Bu toplumda boşanmış bir kadın olmak çok zor ondan da çok çekiniyorum.

İkinci mesele de çocuk. Şu an çocuğumuz yok ve eşim zaten istemiyor. Evet bu şartlarda çocuk yapmak mantıklı değil AMA bu adamı boşasam, yeni biriyle tanış evlen vb şansım varsa 4-5 yılımı alır ve ben çocuğum 10 yaşına geldiğinde 50 yaşımda olmak istemiyorum. Yaşım geçiyor. Hormonlarıma söz geçiremiyorum. Bu kişiyi böyle kabul edip çocuk için bastırayım mı yoksa kaçıp yoluma mı bakayım? Tavsiye bekliyorum
Böyle kabul ederim. O hayalet gibi girsin çıksın dersen yap bi çocuk. Ama çocuk oldugunda hersey kat kat daha zoruna gitcek. Anne olunca mucizevi bişeler yasanmıyo. Kocayı boğasın geliyo
 
Gezme olayı şöyle oluyor. 2 hafta öncesinden bildiriyorum kendisini hazırlasın diye. Örnek: aysellerle kahve içeceğiz 2 hafta sonra diyorum biraz söyleniyor gidiyoruz. Bir iki gün önceden söylersem gitmez kendimi hazır hissetmiyorum der. Turistik yerlere zaten götüremiyorum Van’a Kars’a falan götüremedim adamı.

Evlenmeden önce nasıl oluyordu: pat diye londra’ya uçak bileti alıp 1 ayda pasaport vize hepsini halledip beni gezmeye kendi hür iradesiyle götürmüştü. Hayatımın en iyi tatiliydi. Böyle before after karşılaştırarak anlatıyorum yine iyice anlamanız için

Sizin çocuk isteyip onun istememesi bile başlı başına boşanma sebebi bence.
Bence bu sebepler bile başlı başına yeterli boşanmak için. Dile kolay gerçeğinin zor olduğunun farkındayım ama böyle ömür geçmez bence. He geçer ama yorulursunuz,pişman olursunuz geçip giden gençliğinize olur olan.

Çocuğu yapayım sonra boşanırım düşüncesi de çok makul değil bence.
 
X