Fedakarlık hep vefasızlık mı getirir?

sedefinci

Üye
Kayıtlı Üye
11 Haziran 2023
260
200
34
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
 
İnsanlar işi düştüğü için geliyorlarmış bana bunu da yeni farkettim. Sorumlum beni daha çok kullanabilmek için iyi davranıyormuş mesela. Joker eleman gibi kim yoksa kim rapor almışsa hop yerine beni koyuyor. Pazar gününü özellikle annemle geçirmek istediğimi söylememe rağmen bana o günü kitledi (diğer bütün erkeklere izin verdi) bu gibi şeyler beni aerık çok am çok yordu insanlardan çok bunaldığımı hissediyorum hepsi üst üste geldi
 
Ben de 2 gündür bunu düşünüyorum. İnsanlar, benim hayatımdaki insanlar neden böyle yanlış yaptılar diye. Ben herkesi çıkarttım hayatımdan rahatım. Saçma ilişkilerdense yalnızlık daha huzurlu. Biz insanlara 1 günde küsmüyoruz işte
 
Babam her zaman hatayı en yakınlarından bekle ki hayal kırıklığı yaşama der.

Gerçekten de öyle. Sıradan bir insan yaptığında rahatsız etmeyecek şey, yakın biri tarafından yapıldı mı insana çok dokunuyor. Ama bence özellikle sonra dönemlerde nankörlük baya popüler oldu. Vefa ne demek insanlar bilmiyorlar.
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
Hayır demeyi bilen insanlara hayranım.
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
Aslında insana güven şart, yani sevmeyelim güvenmeyelim diye de yaşanmaz ki. Doğamıza aykırı, hele bunda yatkınsak şans bile bence. Ancak sınır çizmeyi bilerek bu ilişkileri geliştirirsek sağlıklı. Misal sen istemediğin şeylere rahatlıkla hayır deseydin şimdi bu hayır a bu kadar alınmazdın. Tabi bunlar karşılıklı, her iki tarafta sınırların önemini bilecek ve saygı duyacak ki, bunu art niyetli görmeyio sevgi bağını yine de geliştirsin. Sen ödün vermişsen geçmişte kendinden kırılman normal, çok verirsen çok beklersin ve bu imkansız
 
İnsanlar işi düştüğü için geliyorlarmış bana bunu da yeni farkettim. Sorumlum beni daha çok kullanabilmek için iyi davranıyormuş mesela. Joker eleman gibi kim yoksa kim rapor almışsa hop yerine beni koyuyor. Pazar gününü özellikle annemle geçirmek istediğimi söylememe rağmen bana o günü kitledi (diğer bütün erkeklere izin verdi) bu gibi şeyler beni aerık çok am çok yordu insanlardan çok bunaldığımı hissediyorum hepsi üst üste geldi
Evet hayat böyle bir yer.ne diyebiliriz ki.bu yüzden zaten çocuk yapmaya karşıyım ya.nasıl ölene kadar sabredeceğim bilmem.
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….

İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var.

Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :)
Arkadaşlarınızdan ne istediğinizi bilmeden kimseye vefasız vb. diyemeyiz. Ne istemiştiniz ?
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
Babamın yaptığı iyiliklerin karşılığı felaketimizi getirince kimseye karşılıksız bişey yapmıyorum artık. Tabi hayvanlar hariç.
Hep veren taraf olmaktan hoşlanmam. Kullanılmaya giriyo çünkü. Bir iki yaparım bakarım karşıda ki bana nasıl geliyor ona göre yoluma bakarım.
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
İs yerinde kimseye yardim edilmez hele hele size gelip yardim istemedikleri surece asla ha diyeceksiniz ki ben ona evine gittim ev isinde yardim ettim vs oda yapilmaz .is yeri arkadaslik yeri degil .ayrica sebepsiz ve sınırsız iyi insanlarin aslinda.ozguveni dusuk oldugu icin berkesle iyi gecinmeye calisan insanlar oldugunu dusunuyorum .hayatta kimseyi hakli veya haksiz karsisina alamayacak insanlar yani
 
İs yerinde kimseye yardim edilmez hele hele size gelip yardim istemedikleri surece asla ha diyeceksiniz ki ben ona evine gittim ev isinde yardim ettim vs oda yapilmaz .is yeri arkadaslik yeri degil .ayrica sebepsiz ve sınırsız iyi insanlarin aslinda.ozguveni dusuk oldugu icin berkesle iyi gecinmeye calisan insanlar oldugunu dusunuyorum .hayatta kimseyi hakli veya haksiz karsisina alamayacak insanlar yani
Sebepsiz ve sınırsız iyi bir insanım ama haksızlık olursa insanları karşıma alırım. Özgüvenim yüksek sadece insanlara yardım etmeyi seviyorum ve geri çevirmiyorum 🤷‍♀️
 
Sebepsiz ve sınırsız iyi bir insanım ama haksızlık olursa insanları karşıma alırım. Özgüvenim yüksek sadece insanlara yardım etmeyi seviyorum ve geri çevirmiyorum 🤷‍♀️
Ben sizi tenzih ederek soyleyeyim ama bu tarz insanlar iyi olmak disinda varolamadiklari icin sosyallesmenin yani da arkadas toplamanin onlar icin tek yolu sebepsiz iyilik oldugu icin bunu yapiyorlar .cunku baskasina yaranmazlarsa arkadas - sosyal cevre edinemeyip yalniz kaliyorlar .temelinde bu var.
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
Belli bir yaşa gelen insanların bu durumu çözmüş olması gerekir beklenen budur çok duygusuz yazacağım ama dengede kalmak önemli....çok fedakarlık yapmanız sizi çok iyi bir insan yapmadığı gibi buna karşılık vermemeleri onları çok kötü yapmıyor....Her ilişkide bu şekilde bu ...siz beklentiye girmissiniz ben şöyle yaptim onlar yapmadı gibi....Herşeyde dengede kalmaliyiz ben hep derim bir adıma bin adım atan o bin adimin hesabını yapmayacak ....burdada çok okuyorum eşim ayrilmama izin vermedi sevgilim onu terk etmeme izin vermedi yok saçımı süpürge yaptım yok çok fedakarlık yaptım....yani hep denildiği gibi hayat secimlerdir isterseniz o arkadaşlarla konusmayabilirsiniz çok fakat çözmeniz gereken asıl mesele kendinizden çok vermek sürekli vermek sonra niye böyle oldu demek yerine dengede kalmayı öncelik haline getirmek olmalı
 
İnsanlar işi düştüğü için geliyorlarmış bana bunu da yeni farkettim. Sorumlum beni daha çok kullanabilmek için iyi davranıyormuş mesela. Joker eleman gibi kim yoksa kim rapor almışsa hop yerine beni koyuyor. Pazar gününü özellikle annemle geçirmek istediğimi söylememe rağmen bana o günü kitledi (diğer bütün erkeklere izin verdi) bu gibi şeyler beni aerık çok am çok yordu insanlardan çok bunaldığımı hissediyorum hepsi üst üste geldi
Diğer bütün erkeklere derken
Siz erkek uye mısınız?
 
Fazla fefakarliga meleklik triplerine gerek yok
Hak edene arada iyilik dokunuşlar yaparim bu yeterli insan ogluna.
Cocuklar yaslilar konusu ayri tabi
 
Hayatta kime iyilik yaptıysam beni hep mahçup etti. Neden böyle insanlar? Hep mi böyleydi yoksa yaşlandıkça mı daha iyi anlıyoruz birşeyleri?
İş yerinde çok sevdiğim çok yakın olduğum iki kişi var. Her durumda yanlarında oldum. Gerçekten arkadaş olarak sevgi beslediğimizi düşünüyordum o bağı hissediyordum aramızda. Çoğu zaman benim evimde toplanır kızlar gecesi yaparız dertleşiriz eğleniriz. İş yerinde iyi geçiniriz birbirimizi kollarız falan filan. Birinin işi olur giderim yaparım çok sorun etmem karşılık beklemedim hiç çünkü onlarda ihtiyacım olduğunda bana yapar derdim (ne aptalım dimi?)
Çok çok ihtiyacım olan bir konuda yardım istedim ve karşlığında kocaman bir hayır cevabı aldım :) üstüne yetmediği gibi o günü beni çok zorlayacağını bildiği halde iş yükü yüklendi. Kendimi öyle kötü hissettim ki kalbim kırıldı kelimesinin anlamı buymuş diyorum. Taş uzaktan değmezmiş insana, en sevdikleri kırabilirmiş bu çok doğru.
Şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. İçimden asla gelmiyor sabah günaydını bile çıkmıyor ağzımdan. Kırıldığımı bile yeni anladılar ve düzeltmek için bir çaba olacağını sanmıyorum . Zaten istanbulda yaşamaktan çok bunalmış bir haldeyim. Kalabalığı iş yoğunluğu insanları ayrı dert. Bu olayla birlikte tayin kararımı net olarak verdim. Bana da bir daha insanlara çok fazla değer vermemem gerektiği konusunda ders olsun. Bu konunun bir çözümlemesi yok sadece içimi dökmek istedim….
Hayatta bazen insanlar bizi hayal kırıklığına uğratabilirler ve bu gerçekten de acı verici olabilir. Ancak, önemli olan bu deneyimlerden ders çıkarmak ve kendini korumak için gerekli önlemleri almak. İnsanlar hakkındaki genellemeler yapmak yerine, her bireyin farklı olduğunu ve her durumun farklı olduğunu hatırlamak önemlidir. İstanbul'un karmaşası ve iş yoğunluğu gibi faktörler de zaten zorlayıcı olabilir. Belki de bu deneyim, yeni bir başlangıç için bir fırsat olabilir. Kendine değer ver, kendini sev ve sana gerçekten değer veren insanları bulmak için çevreni araştır. Ve unutma, hayatta her zaman yeni bir şans vardır.
 
X