Her şeyi anlattım, dayanamıyorum

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Qlnd

Kullanıcı üyeliğini pasifleştirmiştir.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
25 Temmuz 2015
53
26
Gerçekten dayanamıyorum. Anlatıcam uzun uzun. Paragraflara da bölücem uzun yazı sevmeyen okumasın önceden uyarayım. Hayat hikayemi anlattım 19 yıllık özet tabii ki uzun olacak. Okumak zorunda değilsiniz. Uzun olacak diyorum baştan... İsterseniz bir kısmını okuyun sonra gelin kalan kısmını okuyun benim için problem değil. Yorum katmamaya çalışarak özetledim tüm çilemi.

Kimse kimsenin yorumunu KİB lemesin. Sövün, yerden yere vurun. Taşlayın, özel mesaj atın ağzınıza geleni sayın. Hepsi kabulüm hiç birine itirazım yok. Ben zaten dipteyim.

Cevaplarınızın hepsini teker teker okuyorum merak etmeyin ama cevap vermicem. Sadece merak ediyorum.

Evet belki benden daha kötüleri vardır. Ki var, evlat kaybeden, yatalak kalan, kör olan.. Lösemiyle kanser mücadele eden... Daha beterleri var.

Açık konuşayım siteye her girdiğimde içimden bana gıcık olan insanlar var diye düşünüyorum. Ben iki elin parmaklarını geçmeyecek kişi kadar seviliyorum.

Anlattıktan sonra belki o kadar abartılacak bir konu değil dersiniz zaten merak ettiğim yüreğimin yangınını yaşayan başka biri var mı? Benim gibi paramparça yaşayan iç huzurunu kaybetmiş bunun acısını hisseden atlatan biri var mı?

Başlıyorum

19 yaşındayım. Çilem 19 sene önce başladı. Annem de babamda ikinci evlilik yapmış birbirleriyle. Babam aldatılmış. Vefat eden abimle yaşarken annemle evlenmiş. Annemde küçük yaşta durumu iyi olan biriyle evlendirilmiş. Başta istemiş ailesinin deli olduğunu görünce vazgeçmek istemiş ananem istemiyosan git kendini köprüden at diyince annemin bütün reddedişine rağmen cinsel birliktelik olmayan 1 yıllık evlilik yapmış o kişiyle.

Hani annen kim bilir neler yaşadı diyecek olan kişiler için anlatıyorum yorum katmaksızın.

Evlenmişler babamla annem. Evde babanem babam abim ve annem kalmışlar.
Evlilikten kaç yıl son bilmiyorum ama abim 15 yaşındayken ben doğmuşum. Ben 3 yaşındayken abim vefat etmiş.

Bu arada babamı aldatan eski karısıda evlenmiş 1 erkek evladı olmuş. Abimle annesinin görüşmesini babam istememiş ama gizli gizli görüşmüşler.

Annem ben ilkokula giderken "abim beni sever miydi" gibi sorduğum sorulara. Hayır diğer çocuğu seviyodu kaçıp kaçıp gidiyodu onu sevmeye öpmeye gibi şeyler söylemişti. Çok net hatırlıyorum. Ağlamaklı olunca "seni de severdi" gibi şeyler söyledi beni üzmemek için. Birde bana vurunca abim çok kızarmış. Bunu defalarca söyledi ama kıt kafalı bir kadın olduğu için detayı unuttu...
Abim üç yaşındayken ölüyor ve 1-2 yaşlarındaki çocuğa şiddet uyguluyor annem...

Sonra konu konuyu açtı itiraflar başladı. Annem abime sinirlenince "senin anan o..." gibi şeyler söylemiş abime. Görüşme onunla gibi.. Abimde annemden nefret edermiş bu yaptıkları yüzünden. Seni öldürücem gibi laflar söylermiş annesine laf ettiği için. Annem abimin vefatında ağlayınca babanem "Üzülme belki senin için hayırlısı oldu" demiş. Bunlar annemin ağzından duyduğum şeyler. Başka neler yaptı bilemiyorum.



Geçen gün halamın kızına sorduğumda (aynı yaştalardı birlikte büyüdüler benden çok büyük) Abin "Abla ben kendimi değil kızı düşünüyorum efi o evde çok zorlanıcak birde kız çocuğu" dedi. Abin hiç öyle biri değildi, seni de o kardeşini de severdi dedi...

Bu ölümden sonra ben büyümeye başladıkça babam bana karşı farklı yaklaşmaya başladı. Ölümünü kabullenemedi. Beni abimin yerine koydu. Orta okul 6. sınıfa kadar erkek saçıyla gezdim. Kız şeyleri giymedim hiç. Babam tekstilde çalıştığı için getirdiklerini giyerdim. Hiç kız gibi hissetmedim zaten.

Dışarı çıkıp oynardım küçükken ama çok pasiftim. Evde sürekli dayak vardı. Annem hasta olduğu için çok sinirliydi. Bütün sinirini beni döverek çıkarırdı. Normal dayak değil ama. Terlikle falaka, terlikle nereye gelirse vurmak gibi.. Elini kullandığını hatırlamıyorum.

4-5 yaşında çocuk ne yapabilir ki bunları hak edecek. 4-5 yaşında çocuğu olanlara sormak istiyorum sizin çocuğunuz bunu hak edecek bir hareket yaptı mı?

O sıralar dayak olduğu için çare dışarı çıkmak mecburen.. Çıkmazsan en ufak şeyde dayak var.
Zaten 17 yaşından sonra kabul görmek için kadınlığımı kullanmaya başladım.

Arkadaşlıklarım kısmen iyiydi küçükken kızlar tarafından sevilirdim. Dışlamadılar erkek gibiyim diye.
Herhalde hep kısa gördükleri için alışmışlardı... Zeytinburnunda otururken hiç sıkıntı çekmedim bu konuda.

İlkokula başladım. Derslerim müthişti. Bütün kurdeleleri hediyeleri ben toplardım. Bu süre zarfında annemin tek annelik yaptığı konu sabahçı olduğum için sıcak süte ekmek doğrayıp kaşıkla yedirmesi. Bunun dışında ne saçımı taradığını bilirim ne öptüğünü ne sarıldığını ne de başka bir şey.. Dayak dışında temasımız olmazdı.

2. sınıf bitti mükemmeldi her şey. Kiracımız bizi o sene çıkarmak istedi. Bizde ev ararken o sene teyzemlerden haber geldi. Ev var bize küçük gelin siz bakın diye. Bize de küçüktü ama annem sırf kardeşine yakın olsun diye evet dedi. Bir ton eşya atıldı. Hocam çok üzüldü "ef en azından servisle gelsin o da mı olmaz" bile dedi kadın.. Babam gezilere göndermezdi kadın annemle birebir konuşurdu o da gelsin en çok hak eden o diye.. Allah bin kere razı olsun. Ama taşındık maalesef.

Teyzem 3 aya kalmadan ABD ye gitti. Aslında taşınmadan belliymiş ama bize söylemediler. Annem çok kızıp darıldı. Çünkü hepimiz böyle bir eve evet denmeyeceğini biliyoduk. Babam sesini çıkarmadı en azından evimiz kendimizin diye.

Babamın saç kestirme ile bir tane daha kötü huyu var. O da alçak gönüllü olmamızı istemesi. Ama bunu hiç olmayacak şekilde yaptı. "Sen adam mısın, sen kaç paralık adamsın, bunu alacak adam mısın sen, sen okuyan adam olda.." gibi insanı küçük düşürecek şeyler söyledi sürekli. Bir kez aile içinde halam çocukları çocukların hamını vs varken halam bizi içeri geçirip ee nasılsınız çocuklar nasıl diyince babam "Napsınlar dayak arsızı oldular" gibi iğrenç bir espri yaptığını hatırlarım. Gözlerim dolar hatırladıkça. Nasıl incinmiştim..
Bunlar maalesef alçak gönüllü değil aşağılık bir insan psikolojisine soktu beni. Dayaklar şiddette cabası..

Yeni semtteki okulda 3ten 5e kadar çok sıkıntı çektim. Sınıf hocası beni hiç sevmedi. Sınıftakilerde erkek saçımdan üstüme uymayan üniformadan ezik duruşumdan yararlanıp beni aşağıladılar. Dövdüler. Hoca da anneme mi sinir oldu (annem çok konuşan cahil biridir, bilmez biliyorum der. bir şeyi 30 kez sorar karşıdakini dinlemez kendi sözünü sürekli tekrarlar.) nedendir bilmiyorum bana gıcıktı. Benime tek kötü huyum konuşan bir öğrenciydim biraz. İlk olayı hiç unutmam tenefüs bitip sınıfa girdiğinde oturmayan öğrencileri tahtaya kaldırıp tokat atmasıyla başlattı. 2 erkek ve bana sınıfın ortasında tokat attı. Sonra her ufak hatamda beni kaldırmaya başladı. Mesela kırmızı kalem istemiştim. Şimdi kırmızı kalemle işimiz mi var ki diye tek ayak üzerinde bekletirdi. Bende emir almaya alışmışım yerine geç denene kadar geçmezdim. Tenefüste bile ayakta beklerdim. Yerine geç komutu bekliyodum çünkü. Köpek gibi yetiştirildim. Mesela fen dersinde suyu döküp korktuğum için hemen lavobodan doldurup getirmiştim. Sınıftan çıktığımı görmüş. İzin almadan nasıl gittin dedi. Halbuki elimde fanus içinde su var. Deneyi yarım bırakıp tek ayak üstünde bekletmişti beni.

Keşke öyle kalsaydı bir de. Sınıfın en yaramaz öğrencisinin yanına oturttu ilerleyen dönemde. Çocuk en ufak şeyde döverdi beni. O dövmeye başladıktan sonra diğer öğrencilerde şiddete başladı. Annem gözümün altında morluk görünce okula gelip değiştirmişti yerimi. Tabii en ufak konuşmada beni tehdit eder gibi "konuşursan seni Recebin yanına alırım yine" gibi bir şey söyledi. Öğrencilerden biride dayak yer hocam diyince sınıfla beraber gülmüştü. Allah'a havale ediyorum. Bildiği gibi yapsın o kadını...

En son 5. sınıfta matematiğim düşük diye eski okula kursa gittim sadece cumartesi günleri. 2. dönemin son sınavından 85 almıştım. Sınıfta notları okurken 85 diyip gözüme kopya mı çektin der gibi bakışı atmıştı. Hala içime oturur hatırladıkça.
Eğer Z.burnunda kalsaydım güzel olacaktı derslerim...

(Troll konu değil notlarımı resim şeklinde ekledim. Hep sınırda bırakmış.)

O kadın 6. sınıfta gitti her branşa yeni hoca girmeye başladı benim derslerde düzeldi.

Hep teşekkür getirdim zaten. Öğrenciler bu sefer elle tacize geçtiler. 8 sınıfta dilekçe verdik o sene sınıfa gelen nakil arkadaşımın bana yaptığı hakkını ara baskısıyla, sınıflar ayrıldı. Sınıfta tacizcilerin yakın arkadaşları neden bu zamana kadar sustun diyip beni suçladılar. Hep bir baskı altındaydım.

Annemlerin bundan haberi yok bu arada.

O sene diş ağrılarım tuttu. Geberdim acıdan. Babam sırf para vermemek için git devletten randevu al dedi. Aldım biz çekemiyoruz dedi. Özele yönlendirdi. Kanal tedavisi olacak diş çekilmek zorunda kaldı beklemekten. Onun acısını da anlatamam uyuyamadığımı bilirim. Babamda içerde televizyon izledi. 10 tane ağrı kesici almama rağmen. Alırken "Al al o kadar fazlada geber dedi" Ağrıyo diyince de fırçalasaydın diyip kestirip attı. O ağrıılarıda bir ben bir allah biliyor. Allahım babamda olsa acımın hesabını sorsun. Ben uyuyamazken ağrıdan kıvranırken bunu düşüneni Allaha havale ediyorum.

7. sınıfta ilk sevgilim oldu. O zamanlar okulda herkesin sevgilisi vardı. Hiç acele etmedim. Soran birine "sevgilim yok zamanı gelince olur" gibi bir cevap vermişim kız anlatıyor. Aklı başında akıllı bir kızdım.
Biriyle internetten tanıştım. İyice araştırdım orjinal bir profil olduğunu çocuğun okuduğunu vs öğrenince konuşmayı başlattım. Bir ay sonra çıkma teklifi etti.
Çıkma teklifi etti ama bendeki akıl da bu ya çarşamba ettiği teklifi "yarın sınavım var giremem kararımı cumaya söylicem" demiştim :KK70:
Çocuk Beylikdüzündeydi ama daha çocuğuz görüşemiyoruz bile. İnternetten yazışmalar vs. Evdeki kedisini en sevdiği müzik grubunu falan anlatırdı bana. Sonra annemler öğrendi. O ara bize gelen almancı misafirlere söylemişler ef le konuşun o çocuktan ayrılsın diye. Kadında aldı beni karşısına adam gibi bak bunlar olur gelir geçer kendine dikkat et kullandırma kendini çok kapılma en çok derslerine zaman ayır falan diye. Bu hafta konuş akşam yemeğine çağır bir yerlere gidelim bakalım nasıl biri tanışalım dediler. Allahım nasıl sevinmiştim önemli hissetmiştim

Onun istediklerini söylemediğini duyunca hatta ayrıl demediler diye kudurdu annem, bir gün uyurken ışığı açtı saçımdan tuttuğu gibi yere fırlattı ağzından salyaları fışkırta fışkırta "AYRILACAKSIN" diye bağırdı.
"Seni de kendileri gibi o.. mu yapacaklar burası türkiye" gibi şeyler söyledi.

Ben o ara psikolojimi yavaş yavaş kaybettim. Okulda buna benzeyen bir çocuğa göz koydum durup dururken kısa kesiyorum beylikdüzündeki öğrendi ve ayrıldı benden. Sonra pişman olup geri döndürmeye çalıştım o yaz 3 ay depresyona girdim 10 a yakın kilo verdim. Başka bir kızla çıktı ayrılmalarını bekleyip barışalım dedim. Pazar günü haber vericem diyip pazar günü gidip kızla barıştı her seferinde. Bekledim sakince.
Bunlar olurken annem almancılara küfür edince evi terkettiler. Eğer annem ağzını tutsaydı o sene hayatımda ilk kez tatil yapıp hiçbir şeyi takmayacaktım. Onların desteğiyle unutacaktım belkide
İki sene bekledikten sonra barışıp üstün körü kendimi ona sundum. Ön sevişme olarak. Ancak öyle barışabildik. Bu arada ben psikolojimi tamamen kaybettim.

Bir sene sonra başka biriyle ilişkiye girdim. Şuan vajinal enfeksiyonum var bundan kaynaklı. Adam beni sevmiyor ama azda olsa ilgi görebilmek için onunla birlikteyim. Sevgiye açım çünkü. İhtiyacım var.
Ayrıca bir sağlık sorunum olsa parasını ondan alıcam. İrtibatı kesmemek zorundayım. Vasfım yok çalışamıyorum para kazanamam şuan.

Hani vuracaksanız vurun ama yarın sabah gidiyorum yanına. Mecburum çünkü ruhum aç...
Hastayım kimsem yok. Üni sınavına hazırlanamadım hastalığım yüzünden. Bir çok yol vardı. Sağolsun annem hepsini kapattı. Şimdi bir çoğunuz senin elindeydi diyebilir. Evet benim elimdeydi ama psikolojim el vermedi. Doğruyu yanlışı göremedim. Hep köle psikolojisiyle yetiştirildim. Normal bir insan olduğumu anlayınca bakireliğim gitmişti bile...
Şuan psikolojik rahatsızlığım var ileri derecede depresyondayım. anksi. var. Ölmeyi bekleyen bir durum içindeyim.


Bunları okurken aklınıza sinirlenip bir anlık öfkeyle vurduğunuz çocuğunuz gelsin. Eğer buraya kadar okuduysanız gidin sarılıp öpün. Kucağınıza alın kokusunu içine çekin saçlarını okşayın. Sırf benim için. Yapın bunu. En ufak şeyi anlamasa bile anlatın. Vurmayın yapmaması gerektiğini söyleyin. Eğer küçükse ona ben olmamayı öğretin. Allah rızası için şu boktan dünyada kendinizi hırpalasanız bile o çocuğa zarar gelmesini engelleyin.
 

Eklentiler

  • bgbgg.png
    bgbgg.png
    3,6 KB · Görüntüleme: 1.477
  • bilerek.png
    bilerek.png
    3,3 KB · Görüntüleme: 1.471
  • capture-20160820-032846.png
    capture-20160820-032846.png
    3 KB · Görüntüleme: 1.347
  • kkkk.png
    kkkk.png
    3,1 KB · Görüntüleme: 1.386
Son düzenleme:
El bebek gül bebek büyütülmemissin ama anlattıkların kendini birilerine sunman için yeterli bir sebep değil bence:işsiz:
He kendin biriyle birlikte olursun eyvallah ama bahanelerin arkasına sığınman saçma
Burda ne kızların hayatlarını okuyoruz ana baba destek değil köstek oluyor ama yine kendini kurtarıp zar zor meslek sahibi olup evleniyor, tabi bu zor olan
Sense kolayı seçiyorsun öğretmen suçlu, annem hatalı, babam sorunlu vs vs
Elbetteki suçları olabilir bu insanların ama bu kadar infaz da fazla bence :işsiz:
Kendinin çok aklı başında olduğunu söylemişsin ama buna katılmıyorum
Tez zamanda ergenlikten çıkman dileğiyle :kahve:
 
Ah yavrum ya yazık etmeye devam ediyosun kendine.. seninle ne zamandır sohbet ediyoruz ama sen hep bi bahanelerin ardına sığınıp yanlış yolda gitmeye yemin etmiş gibisin..

Kafanı ve düşünce şeklini değiştirmeden hayatın asla yoluna girmiycek.. ve ona buna meze olucaksın hep.. çünkü aklı ç.künde gezen heriflerden medet umuyosun.. ummaya devam ediyosun.. kendine verdiğin sözleri bile tutamıyosun..

Vajinitten kimse ölmez.. o adam olsa da olmasa da bu hastalık her bulduğu fırsatta tekrar eden bi hastalık.. hastalıklı heriflerle yata kalka hastalığı müzminleştirirsin ancak.. sen sexi seviyosun ve kendine bahaneler arıyosun.. her hayatı zor olan bu yolu seçseydi ooowww.. gerisini sen düşün..

Samimiyetimi biliyosun.. abla olarak yazıyorum bunları.. asla kırmak dökmek için değil.. defalarca anlattım sana.. inşallah çok geç olmadan anlarsın..
 
Acilen psikoloğa gidip yardım almalısın. Psikolojini düzelttikten sonra da sınavlara hazırlan üniversite oku, meslek sahibi ol. Bu sırada para kazanmak için vasfın olmasına gerek yok. Part time garsonluk bile yapabilirsin. Gir bi işe yarım gün olsa da çalış, kendi paranı kazan az ya da çok.

Hayatından bi süre erkekleri uzak tut. Bahsettiğim hedeflere odaklan. Mesleğini eline alıp güçlü ayakları yere basan bi kadın olduğunda geçmişe bi sünger çek ve kendi düzenini kur. Bu şekilde gitmez hayatın.

Sana tek söyleyebileceğim şeyler bunlar. Hakaret vs etmeyeceğim, çünkü hatalar insanlar içindir, kimsenin dört dörtlük bi hayatı yok. Ama hepimiz hatalarımızdan ders çıkararak, bi daha yapmayarak yolumuza devam ediyoruz.
Hepimiz hayata bi yerlerden tutunmaya çalışıyoruz.

Tamam bu hayatı sen seçmedin, tamam ailen normal değildi, böyle büyüdün, psikolojin bozuldu. Ama bundan sonrası sadece ve sadece senin elinde. Çünkü artık yetişkin bi insansın. Bi an önce toparlan, bi psikoloğa git. Kendine de ailene de etrafındaki herkese de ne kadar güçlü olduğunu, isteyince neler başarabileceğini, hayatını nasıl değiştirebileceğini göster.

Öyle dipteyim mipteyim hikayelerini geç, yukarı çıkabilmek için faaliyete geç bi an önce.
 
Yaşınız hala küçük, hayatınızın dizginlerini elinize alıp bir meslek edinmek, ayaklarınızı sağlam basmak, çalışmak, tüm yaşantınızı yeniden inşa etmek elinizde.

Yazdıklarınızdan aslında aklı başında biri olduğunuz belli ama insanların size yaptıklarını düşünüp sürekli aynı eksen etrafında dönmektense silkelenip kendinize gelmenizde yarar var.

Yaşadığınız birliktelikleri eleştirmek haddim değil ama hataları tekrarlamamak elinizde, sevgiye aç olmanızı, ailenizde görmediğiniz sevgi, şefkat ve ilgiyi başkalarında aramanızı anlayabiliyorum, insanız ve aslında en önemli gıdamız sevgi, sevgisizlik insanı tüketir lakin aç olduğunuz sevgiyi, sevmediğini bildiğiniz bir adamla birlikte olarak gideremezsiniz, bunun yolu bu değil, önce kendinize olan saygınızı yeniden kazanmanız lazım, siz anne babanıza duyduğunuz öfkenin acısını kendinize zarar vererek çıkarıyorsunuz, çok üzüldüm anlattıklarınıza.

Anneyim ama asla anneliği kutsal saymadım, garip geliyor zaten kutsal saymak, o kadar kutsal birşey olsaydı el kadar bebeleri konteynerlara atan, cami avlularına bırakan, öldüren anneler olmazdı.
Neden anne babanıza böyle şeyler diyorsunuz da demeyeceğim zira böyle ebeveynlerin olduğunu da biliyorum, maalesef hayata gözümüzü açarken bize kimin evladı olmak istediğimizi sormuyorlar, kimimiz iyi bir anne babanın, kimimiz sevgiden yoksun insanların evlatları olmak zorunda kalıyoruz fakat bu bizim kendimizi tüketmemiz için arkasına sığındığımız bir gerekçe olamaz.

Sevgisiz büyümüşsünüz, sevgi açlığının ne demek olduğunu bilen biri olarak ileri de belki de çok iyi bir anne olacaksınız, geleceğinizi kaybetmemek için lütfen psikolojik tedavinizi olun ve kendinizi yok etmekten vazgeçin.
 
Yaşadıkların çok acı ama biraz da arkanda bırakıp çabalamayı seçebilirsin, henüz pes etmek için çok gençsin.

Neyi kaybettiysen kaybettin dönme bakma.

Kendi hayatını iyileştirmeye odaklan.

Bence ünv sınavına hazırlanırsan başarırsın, sende o potansiyel var. Odan var mı? Ya da evinizde balkon? En olmadı balkonda bile çalışabilirsin. Kütüphaneye gidebilirsin. Günde 2 saat yeter. Kolay is bulabileceğin bir bölüm seç ve ayrıl o evden.

Şartlarını düzeltince psikolojin de bir nebze düzelir, bir psikologtan yardım da alırsın. Sevip sevilecegin bir ilişkin de olursa sekse olan bağımlılığından kurtulabilirsin.

Tamam haklı olduğun çok yerler var ama yaşadıklarının ardına sığınıp daha da felakete sürükleneceğine toparlan hayatının akışını değiştir.
 
Güzel söylemiş birkitapbirkahve arkadaşımız.
Tamam zor zamanlar yaşamışsın ama sen u dönüşü yapmayı hiç denememişsin.
Biliyo musun bende ailemden hiç destek görmeyip çoğu zaman dayak yemiştim. Hatta sen ilk okulu okumuşsun ama ben okuyamadım.
Okuma yazmayı da evden televizyona baka baka öğrendim bir başıma.
Hala bir baltaya sap olamamış olabilirim ancak kendim için bırak ailemi toplumu. Kendi onurum için dimdik durdum hayata karşı. Şimdi evliyim bir oğlum var ve ömrümü ona adamış bulunmaktayım.
Niye mi anlatıyorum sana? Sende yapabilirdin bunu.
Çocukluğunu es geçiyorum artık bilinçlisin. Başkalarından medet umma kendi ayaklarının üzerinde onurunla yaşa vesselam..
 
Yorum yapmayacaktım ama teşekkürler

Ben hep psikolojik hasta olanları ti ye alır yahu nasıl başaramıyor kendine güven ve ilerle derdim ama insanın başına gelmeden anlamıyor maalesef.

Hissedemediğiniz için anlatmam imkansız o yüzden kimsenin yorumunu eleştirmiyorum.
Okuduklarım anlık etki yapıyor sadece.
 
Yaşınız hala küçük, hayatınızın dizginlerini elinize alıp bir meslek edinmek, ayaklarınızı sağlam basmak, çalışmak, tüm yaşantınızı yeniden inşa etmek elinizde.

Yazdıklarınızdan aslında aklı başında biri olduğunuz belli ama insanların size yaptıklarını düşünüp sürekli aynı eksen etrafında dönmektense silkelenip kendinize gelmenizde yarar var.

Yaşadığınız birliktelikleri eleştirmek haddim değil ama hataları tekrarlamamak elinizde, sevgiye aç olmanızı, ailenizde görmediğiniz sevgi, şefkat ve ilgiyi başkalarında aramanızı anlayabiliyorum, insanız ve aslında en önemli gıdamız sevgi, sevgisizlik insanı tüketir lakin aç olduğunuz sevgiyi, sevmediğini bildiğiniz bir adamla birlikte olarak gideremezsiniz, bunun yolu bu değil, önce kendinize olan saygınızı yeniden kazanmanız lazım, siz anne babanıza duyduğunuz öfkenin acısını kendinize zarar vererek çıkarıyorsunuz, çok üzüldüm anlattıklarınıza.

Anneyim ama asla anneliği kutsal saymadım, garip geliyor zaten kutsal saymak, o kadar kutsal birşey olsaydı el kadar bebeleri konteynerlara atan, cami avlularına bırakan, öldüren anneler olmazdı.
Neden anne babanıza böyle şeyler diyorsunuz da demeyeceğim zira böyle ebeveynlerin olduğunu da biliyorum, maalesef hayata gözümüzü açarken bize kimin evladı olmak istediğimizi sormuyorlar, kimimiz iyi bir anne babanın, kimimiz sevgiden yoksun insanların evlatları olmak zorunda kalıyoruz fakat bu bizim kendimizi tüketmemiz için arkasına sığındığımız bir gerekçe olamaz.

Sevgisiz büyümüşsünüz, sevgi açlığının ne demek olduğunu bilen biri olarak ileri de belki de çok iyi bir anne olacaksınız, geleceğinizi kaybetmemek için lütfen psikolojik tedavinizi olun ve kendinizi yok etmekten vazgeçin.
:KK9: duygularıma tercüman olmuşsun munecim.. haftalardır benzer şeyleri söylüyorum bende.. kıyamıyorum bi taraftan da.. acayip bi annesi var aklımın sınırlarını zorluyo kadının yaptıkları..
 
Çocukken yaptıkların neyse de, 19 yaşındasın ve şuan ne yapıyorsan gayet bilinçlice yapıyorsun.

Bak ne güzel her şeyin de farkındasın.

Geçmişe bir çizgi çek madem. Bundan sonraki hayatını nasıl düzene sokabilirsin onu düşün.

Herkes şanslı doğmuyor işte bazıları şansını kendi yaratmak zorunda.

Geçmişin yüzünden geleceğine mecbur hissetme kendini. İstemediğin hiçbir şey yapma bundan sonra.

Kendi yolunu çiz arkadaşım. Allah yardımcın olsun.
 
Yorum yapmayacaktım ama teşekkürler

Ben hep psikolojik hasta olanları ti ye alır yahu nasıl başaramıyor kendine güven ve ilerle derdim ama insanın başına gelmeden anlamıyor maalesef.

Hissedemediğiniz için anlatmam imkansız o yüzden kimsenin yorumunu eleştirmiyorum.
Okuduklarım anlık etki yapıyor sadece.

Neden hissedemeyelim? Şiddeti ve konusu farklı olsa da bizler de sıkıntılar yaşadık psikolojimiz bozuldu. Şu devirde psikolojisi sağlam kalmış kaç insan var tatlım?

Şu mesajında bile kendi kendine kapatıyorsun bütün yolları çünkü öğrenilmiş bir çaresizliğin var, herşeyin değişebileceğine inanmıyorsun.

İnançsızlığın yok ediyor seni aslında. Önce inanmalısın herşeyin değişebileceğine ve bunu tek başına başarabileceğine.
 
Yorum yapmayacaktım ama teşekkürler

Ben hep psikolojik hasta olanları ti ye alır yahu nasıl başaramıyor kendine güven ve ilerle derdim ama insanın başına gelmeden anlamıyor maalesef.

Hissedemediğiniz için anlatmam imkansız o yüzden kimsenin yorumunu eleştirmiyorum.
Okuduklarım anlık etki yapıyor sadece.
Sen kendinden vazgeçmişsin be küçüğüm, daha 19 yaşındasın üstelik, seni anlamıyoruz zannetme, anlıyoruz ama çıkar yollar varken kendin tıkıyorsun tüm çıkışları.

Ailen iyi olmayabilir, şurada sorsan kaç kişi annesinin dizine yatıp saçlarını okşatabilmiştir ki, kaç kız babasına babaaaammm diye sarılabilmiştir?
Ama hepsi bir şekilde hayata karşı dik durabilmenin yolunu bulmuştur mutlaka.

Ailenden görmediğin sevginin eksikliğini ömür boyu hissedeceksin, geçecek dersem yalan olur ama onların sevgisizliğini kendini ateşe atarak gideremezsin, hatalısın ve bunun farkındasın, farkında olduğun hataları tekrar çaban niye?
En büyük zararı sen görüyorsun, günah değil mi sana? Hayatını sıfırdan başlayabilecekken neden çabalamak yerine başkalarının eline bırakıyorsun kendini?


Sırf seni seven bir aileye sahip değilsin diye tüm ömrünü çürütmen mi lazım?
 
Buraya bunları yazdığına göre bir şeylerin bilincindesin.
İlk tavsiyem acil psikiyatristten randevu al.

Seni anlıyorum. Fiziksel şiddet ve psikolojik şiddeti yaşamış, tacize uğramış, başarılı bir okul hayatının içine s.ç.lmış, sevgiye sadakate aç büyümüş biri olarak yazıyorum.

Küçükken yaşadıklarına müdahale edemedin karşı koyamadın ama bundan sonrası için yeterli gücü kendinde bulabilirsin.

2- Önce bir işe gir. İlla vasıflı olman gerekmiyor. Para biriktirmeye bak. Bu sırada ders calışmaya başla. Üniversite oku. Biriktirdiğin parayla yurt çıkana kadar idare edersin. Burs yada kredi alırsın bir şekilde part time işlerle güzel güzel okulunu bitirirsin.

Sen değerlisin her insan değerli. Sen kendine değer vermezsen insanlar sana saygı duymaz. Sevgiye aç olmak ne demek biliyorum ama kendini erkeklere sunman 10 dklık zevkleri uğruna sana yaklaşmaları sevgi değil. Bunu kendine yapma. Sevdiğin sevildiğin bir ilişkide yaşayacaklarını böyle insanlarla heba etme.
3. Bakire olmaman önemli değil. Yeterki sen suan yaptığın hatadan dön. Bu konuda dik dur.

4. İlk tavsiyeme uy. Daha berrak bir zihinle karar ver. Evet yaşadıklarının ardında kalacak ama hep hatırlayacaksın. Bugün verdiğin kararların nedeni küçükken elinde olmadan yaşadıkların olmasın. Onların seni zayıflatmasına müsade etme. Bir daha benzerini yaşamamak için yaşadıklarından güç al ve güçlü ol. İnan bu senin elinde.
 
Gerçekten dayanamıyorum. Anlatıcam uzun uzun. Paragraflara da bölücem uzun yazı sevmeyen okumasın önceden uyarayım. Hayat hikayemi anlattım 19 yıllık özet tabii ki uzun olacak. Okumak zorunda değilsiniz. Uzun olacak diyorum baştan... İsterseniz bir kısmını okuyun sonra gelin kalan kısmını okuyun benim için problem değil. Yorum katmamaya çalışarak özetledim tüm çilemi.

Kimse kimsenin yorumunu KİB lemesin. Sövün, yerden yere vurun. Taşlayın, özel mesaj atın ağzınıza geleni sayın. Hepsi kabulüm hiç birine itirazım yok. Ben zaten dipteyim.

Cevaplarınızın hepsini teker teker okuyorum merak etmeyin ama cevap vermicem. Sadece merak ediyorum.

Evet belki benden daha kötüleri vardır. Ki var, evlat kaybeden, yatalak kalan, kör olan.. Lösemiyle kanser mücadele eden... Daha beterleri var.

Açık konuşayım siteye her girdiğimde içimden bana gıcık olan insanlar var diye düşünüyorum. Ben iki elin parmaklarını geçmeyecek kişi kadar seviliyorum.

Anlattıktan sonra belki o kadar abartılacak bir konu değil dersiniz zaten merak ettiğim yüreğimin yangınını yaşayan başka biri var mı? Benim gibi paramparça yaşayan iç huzurunu kaybetmiş bunun acısını hisseden atlatan biri var mı?

Başlıyorum

19 yaşındayım. Çilem 19 sene önce başladı. Annem de babamda ikinci evlilik yapmış birbirleriyle. Babam aldatılmış. Vefat eden abimle yaşarken annemle evlenmiş. Annemde küçük yaşta durumu iyi olan biriyle evlendirilmiş. Başta istemiş ailesinin deli olduğunu görünce vazgeçmek istemiş ananem istemiyosan git kendini köprüden at diyince annemin bütün reddedişine rağmen cinsel birliktelik olmayan 1 yıllık evlilik yapmış o kişiyle.

Hani annen kim bilir neler yaşadı diyecek olan kişiler için anlatıyorum yorum katmaksızın.

Evlenmişler babamla annem. Evde babanem babam abim ve annem kalmışlar.
Evlilikten kaç yıl son bilmiyorum ama abim 15 yaşındayken ben doğmuşum. Ben 3 yaşındayken abim vefat etmiş.

Bu arada babamı aldatan eski karısıda evlenmiş 1 erkek evladı olmuş. Abimle annesinin görüşmesini babam istememiş ama gizli gizli görüşmüşler.

Annem ben ilkokula giderken "abim beni sever miydi" gibi sorduğum sorulara. Hayır diğer çocuğu seviyodu kaçıp kaçıp gidiyodu onu sevmeye öpmeye gibi şeyler söylemişti. Çok net hatırlıyorum. Ağlamaklı olunca "seni de severdi" gibi şeyler söyledi beni üzmemek için. Birde bana vurunca abim çok kızarmış. Bunu defalarca söyledi ama kıt kafalı bir kadın olduğu için detayı unuttu...
Abim üç yaşındayken ölüyor ve 1-2 yaşlarındaki çocuğa şiddet uyguluyor annem...

Sonra konu konuyu açtı itiraflar başladı. Annem abime sinirlenince "senin anan o..." gibi şeyler söylemiş abime. Görüşme onunla gibi.. Abimde annemden nefret edermiş bu yaptıkları yüzünden. Seni öldürücem gibi laflar söylermiş annesine laf ettiği için. Annem abimin vefatında ağlayınca babanem "Üzülme belki senin için hayırlısı oldu" demiş. Bunlar annemin ağzından duyduğum şeyler. Başka neler yaptı bilemiyorum.



Geçen gün halamın kızına sorduğumda (aynı yaştalardı birlikte büyüdüler benden çok büyük) Abin "Abla ben kendimi değil kızı düşünüyorum efi o evde çok zorlanıcak birde kız çocuğu" dedi. Abin hiç öyle biri değildi, seni de o kardeşini de severdi dedi...

Bu ölümden sonra ben büyümeye başladıkça babam bana karşı farklı yaklaşmaya başladı. Ölümünü kabullenemedi. Beni abimin yerine koydu. Orta okul 6. sınıfa kadar erkek saçıyla gezdim. Kız şeyleri giymedim hiç. Babam tekstilde çalıştığı için getirdiklerini giyerdim. Hiç kız gibi hissetmedim zaten.

Dışarı çıkıp oynardım küçükken ama çok pasiftim. Evde sürekli dayak vardı. Guatr hastası olduğu için çok sinirliydi. Bütün sinirini beni döverek çıkarırdı. Normal dayak değil ama. Terlikle falaka, terlikle nereye gelirse vurmak gibi.. Elini kullandığını hatırlamıyorum.

4-5 yaşında çocuk ne yapabilir ki bunları hak edecek. 4-5 yaşında çocuğu olanlara sormak istiyorum sizin çocuğunuz bunu hak edecek bir hareket yaptı mı?

O sıralar dayak olduğu için çare dışarı çıkmak mecburen.. Çıkmazsan en ufak şeyde dayak var.
Bu arada masturbasyona başladım o yaşta kendimi rahatlatmak için. Güçlü kuvvetli adamların beni tutup serbest bırakmayacağını falan düşünürdüm. Koltukla pencere arasında oyuncak ayıdan veya kırlentten yardım alırdım. Zaten anlaşıldığı için o yaşta sapığa çıktı adım. Daha bir utandım kendi içime kapandım.
Zaten 17 yaşından sonra kabul görmek için kadınlığımı kullanmaya başladım.

Arkadaşlıklarım kısmen iyiydi küçükken kızlar tarafından sevilirdim. Dışlamadılar erkek gibiyim diye.
Herhalde hep kısa gördükleri için alışmışlardı... Zeytinburnunda otururken hiç sıkıntı çekmedim bu konuda.

İlkokula başladım. Derslerim müthişti. Bütün kurdeleleri hediyeleri ben toplardım. Bu süre zarfında annemin tek annelik yaptığı konu sabahçı olduğum için sıcak süte ekmek doğrayıp kaşıkla yedirmesi. Bunun dışında ne saçımı taradığını bilirim ne öptüğünü ne sarıldığını ne de başka bir şey.. Dayak dışında temasımız olmazdı.

2. sınıf bitti mükemmeldi her şey. Kiracımız bizi o sene çıkarmak istedi. Bizde ev ararken o sene teyzemlerden haber geldi. Ev var bize küçük gelin siz bakın diye. Bize de küçüktü ama annem sırf kardeşine yakın olsun diye evet dedi. Bir ton eşya atıldı. Hocam çok üzüldü "ef en azından servisle gelsin o da mı olmaz" bile dedi kadın.. Babam gezilere göndermezdi kadın annemle birebir konuşurdu o da gelsin en çok hak eden o diye.. Allah bin kere razı olsun. Ama taşındık maalesef.

Teyzem 3 aya kalmadan ABD ye gitti. Aslında taşınmadan belliymiş ama bize söylemediler. Annem çok kızıp darıldı. Çünkü hepimiz böyle bir eve evet denmeyeceğini biliyoduk. Babam sesini çıkarmadı en azından evimiz kendimizin diye.

Babamın saç kestirme ile bir tane daha kötü huyu var. O da alçak gönüllü olmamızı istemesi. Ama bunu hiç olmayacak şekilde yaptı. "Sen adam mısın, sen kaç paralık adamsın, bunu alacak adam mısın sen, sen okuyan adam olda.." gibi insanı küçük düşürecek şeyler söyledi sürekli. Bir kez aile içinde halam çocukları çocukların hamını vs varken halam bizi içeri geçirip ee nasılsınız çocuklar nasıl diyince babam "Napsınlar dayak arsızı oldular" gibi iğrenç bir espri yaptığını hatırlarım. Gözlerim dolar hatırladıkça. Nasıl incinmiştim..
Bunlar maalesef alçak gönüllü değil aşağılık bir insan psikolojisine soktu beni. Dayaklar şiddette cabası..

Yeni semtteki okulda 3ten 5e kadar çok sıkıntı çektim. Sınıf hocası beni hiç sevmedi. Sınıftakilerde erkek saçımdan üstüme uymayan üniformadan ezik duruşumdan yararlanıp beni aşağıladılar. Dövdüler. Hoca da anneme mi sinir oldu (annem çok konuşan cahil biridir, bilmez biliyorum der. bir şeyi 30 kez sorar karşıdakini dinlemez kendi sözünü sürekli tekrarlar.) nedendir bilmiyorum bana gıcıktı. Benime tek kötü huyum konuşan bir öğrenciydim biraz. İlk olayı hiç unutmam tenefüs bitip sınıfa girdiğinde oturmayan öğrencileri tahtaya kaldırıp tokat atmasıyla başlattı. 2 erkek ve bana sınıfın ortasında tokat attı. Sonra her ufak hatamda beni kaldırmaya başladı. Mesela kırmızı kalem istemiştim. Şimdi kırmızı kalemle işimiz mi var ki diye tek ayak üzerinde bekletirdi. Bende emir almaya alışmışım yerine geç denene kadar geçmezdim. Tenefüste bile ayakta beklerdim. Yerine geç komutu bekliyodum çünkü. Köpek gibi yetiştirildim. Mesela fen dersinde suyu döküp korktuğum için hemen lavobodan doldurup getirmiştim. Sınıftan çıktığımı görmüş. İzin almadan nasıl gittin dedi. Halbuki elimde fanus içinde su var. Deneyi yarım bırakıp tek ayak üstünde bekletmişti beni.

Keşke öyle kalsaydı bir de. Sınıfın en yaramaz öğrencisinin yanına oturttu ilerleyen dönemde. Çocuk en ufak şeyde döverdi beni. O dövmeye başladıktan sonra diğer öğrencilerde şiddete başladı. Annem gözümün altında morluk görünce okula gelip değiştirmişti yerimi. Tabii en ufak konuşmada beni tehdit eder gibi "konuşursan seni Recebin yanına alırım yine" gibi bir şey söyledi. Öğrencilerden biride dayak yer hocam diyince sınıfla beraber gülmüştü. Allah'a havale ediyorum. Bildiği gibi yapsın o kadını...

En son 5. sınıfta matematiğim düşük diye eski okula kursa gittim sadece cumartesi günleri. 2. dönemin son sınavından 85 almıştım. Sınıfta notları okurken 85 diyip gözüme kopya mı çektin der gibi bakışı atmıştı. Hala içime oturur hatırladıkça.
Eğer Z.burnunda kalsaydım güzel olacaktı derslerim...

(Troll konu değil notlarımı resim şeklinde ekledim. Hep sınırda bırakmış.)

O kadın 6. sınıfta gitti her branşa yeni hoca girmeye başladı benim derslerde düzeldi.

Hep teşekkür getirdim zaten. Öğrenciler bu sefer elle tacize geçtiler. 8 sınıfta dilekçe verdik o sene sınıfa gelen nakil arkadaşımın bana yaptığı hakkını ara baskısıyla, sınıflar ayrıldı. Sınıfta tacizcilerin yakın arkadaşları neden bu zamana kadar sustun diyip beni suçladılar. Hep bir baskı altındaydım.

Annemlerin bundan haberi yok bu arada.

O sene diş ağrılarım tuttu. Geberdim acıdan. Babam sırf para vermemek için git devletten randevu al dedi. Aldım biz çekemiyoruz dedi. Özele yönlendirdi. Kanal tedavisi olacak diş çekilmek zorunda kaldı beklemekten. Onun acısını da anlatamam uyuyamadığımı bilirim. Babamda içerde televizyon izledi. 10 tane ağrı kesici almama rağmen. Alırken "Al al o kadar fazlada geber dedi" Ağrıyo diyince de fırçalasaydın diyip kestirip attı. O ağrıılarıda bir ben bir allah biliyor. Allahım babamda olsa acımın hesabını sorsun. Ben uyuyamazken ağrıdan kıvranırken bunu düşüneni Allaha havale ediyorum.

7. sınıfta ilk sevgilim oldu. O zamanlar okulda herkesin sevgilisi vardı. Hiç acele etmedim. Soran birine "sevgilim yok zamanı gelince olur" gibi bir cevap vermişim kız anlatıyor. Aklı başında akıllı bir kızdım.
Biriyle internetten tanıştım. İyice araştırdım orjinal bir profil olduğunu çocuğun okuduğunu vs öğrenince konuşmayı başlattım. Bir ay sonra çıkma teklifi etti.
Çıkma teklifi etti ama bendeki akıl da bu ya çarşamba ettiği teklifi "yarın sınavım var giremem kararımı cumaya söylicem" demiştim :KK70:
Çocuk Beylikdüzündeydi ama daha çocuğuz görüşemiyoruz bile. İnternetten yazışmalar vs. Evdeki kedisini en sevdiği müzik grubunu falan anlatırdı bana. Sonra annemler öğrendi. O ara bize gelen almancı misafirlere söylemişler ef le konuşun o çocuktan ayrılsın diye. Kadında aldı beni karşısına adam gibi bak bunlar olur gelir geçer kendine dikkat et kullandırma kendini çok kapılma en çok derslerine zaman ayır falan diye. Bu hafta konuş akşam yemeğine çağır bir yerlere gidelim bakalım nasıl biri tanışalım dediler. Allahım nasıl sevinmiştim önemli hissetmiştim

Onun istediklerini söylemediğini duyunca hatta ayrıl demediler diye kudurdu annem, bir gün uyurken ışığı açtı saçımdan tuttuğu gibi yere fırlattı ağzından salyaları fışkırta fışkırta "AYRILACAKSIN" diye bağırdı.
"Seni de kendileri gibi o.. mu yapacaklar burası türkiye" gibi şeyler söyledi.

Ben o ara psikolojimi yavaş yavaş kaybettim. Okulda buna benzeyen bir çocuğa göz koydum durup dururken kısa kesiyorum beylikdüzündeki öğrendi ve ayrıldı benden. Sonra pişman olup geri döndürmeye çalıştım o yaz 3 ay depresyona girdim 10 a yakın kilo verdim. Başka bir kızla çıktı ayrılmalarını bekleyip barışalım dedim. Pazar günü haber vericem diyip pazar günü gidip kızla barıştı her seferinde. Bekledim sakince.
Bunlar olurken annem almancılara küfür edince evi terkettiler. Eğer annem ağzını tutsaydı o sene hayatımda ilk kez tatil yapıp hiçbir şeyi takmayacaktım. Onların desteğiyle unutacaktım belkide
İki sene bekledikten sonra barışıp üstün körü kendimi ona sundum. Ön sevişme olarak. Ancak öyle barışabildik. Bu arada ben psikolojimi tamamen kaybettim.

Bir sene sonra başka biriyle ilişkiye girdim. Şuan vajinal enfeksiyonum var bundan kaynaklı. Adam beni sevmiyor ama azda olsa ilgi görebilmek için onunla birlikteyim. Sevgiye açım çünkü. İhtiyacım var.
Ayrıca bir sağlık sorunum olsa parasını ondan alıcam. İrtibatı kesmemek zorundayım. Vasfım yok çalışamıyorum para kazanamam şuan.

Hani vuracaksanız vurun ama yarın sabah gidiyorum yanına. Mecburum çünkü ruhum aç...
Hastayım kimsem yok. Üni sınavına hazırlanamadım hastalığım yüzünden. Bir çok yol vardı. Sağolsun annem hepsini kapattı. Şimdi bir çoğunuz senin elindeydi diyebilir. Evet benim elimdeydi ama psikolojim el vermedi. Doğruyu yanlışı göremedim. Hep köle psikolojisiyle yetiştirildim. Normal bir insan olduğumu anlayınca bakireliğim gitmişti bile...
Şuan psikolojik rahatsızlığım var ileri derecede depresyondayım. anksi. var. Ölmeyi bekleyen bir durum içindeyim.


Bunları okurken aklınıza sinirlenip bir anlık öfkeyle vurduğunuz çocuğunuz gelsin. Eğer buraya kadar okuduysanız gidin sarılıp öpün. Kucağınıza alın kokusunu içine çekin saçlarını okşayın. Sırf benim için. Yapın bunu. En ufak şeyi anlamasa bile anlatın. Vurmayın yapmaması gerektiğini söyleyin. Eğer küçükse ona ben olmamayı öğretin. Allah rızası için şu boktan dünyada kendinizi hırpalasanız bile o çocuğa zarar gelmesini engelleyin.
Aslinda sende herşeyin farkındasin haklı ve haksız hallerinin ama kendimi hedef edip geçmişe bakmanın bir manası yok hep geçmişle yaşanmaz ben neler yaşadım neler sadece cinsel olmayan konular hariç aile şiddeti hariç bende de çok sıkıntı vardı ama kendi hayatıma baktım Allaha sigin ve daha yasin küçükken bir şekilde oku ve meslek sahibi ol ancak bu sekilde çocukluğundan beri yaşadığın asagilik duygusundan ve ezilme pskilojisinden kurtulabilirsin kendin ol şu hayatin nasil oldugunu bile bile icinde kaybolma
 
Simdi boyle yasamaya devam edersen ne olacak Peki. Ben sana soyleyimmi.zaman la kendini kirlenmis hissedeceksin.ve bu daha fazla hata yapman icin kapı sağlıcak.
Burdaki bütün arkadaşların yorumuna katılıyorum.küçükken yaşadıkların senin hataların değildi.ama şuan yaptıkların senin hataların.ve sen bu hataların arkasina sığınıyorsun..sen tekrar oku bi yazdıklarını 19 yasindasin ve sırf para icin başka bir adama kendini sunduğunu söylüyorsun.
Bak tek zorda kalmış sen değilsin.bir kişi tanıdım .şuan 50 yaşında nerdeyse.bundan 30 sene önceki turkiyede.18 yaşında tek yavrusuyla sokakta kaliyor.nedenmi kocası hergun geliyor ve alabildiğine dövüyor ve kapıyı üstüne kilitliyor.as yok yemek yok.hamileyken bile şiddet görüyor.bir gun içkili olduğu zaman adam gizlice evden kaçıyor yavrusuyla.ve 18 yaşında küçük çocuklu bir kadın o geceyi parkta geçiriyor.ve hic yılmadan çalışıyor .o saatten sonra.ikinci evliligini yaptı.hic mezuniyet belgesi yok.temizlikle re gitti.kreş servisli gi bile yaptı.kızının düğününü dört dört lük yaptı..ama yılmadı hep çalıştı kızını ve kendi hayatını kurtardı..şimdi o kadın ne biliyormusun.hayran olunan kadın.her gördüğüm de MasaAllah diyorum..her gördüğümde saygı duyuyorum.
Sana gelelim .hic kimse anneni babanı suçlamayacak ..hep seni suçlamaya devam edecekler..artık sığınma acılarına.saygı duyulacak bir hayat mi istiyorsun.yoksa zillet içindemi geçirmek istiyorsun.hayat senin.en.fazla 2 ay burda konun kalsin.hepimiz yazalim çizelim.ama unutulacaksin.o yuzden hayatının ipleri elinde.guzel insanlarla tanismak bu yarın kadar kotu giden hayatını değiştirmek icin birsey yapma nin zamanı gelmedimi..
Eğer kendini seviyorsan.bir sunger çek hayatına.kendi kararlarını verebildiğin bir dünyaya merhaba de..kendi iç.hesaplasmani yap ve yeni kararlar alıp yoluna bak..
Bir soz vardir.ölüm Allahın emri .ölmezsen sürünürsün.ve hatalar her seferinde senin daha fazla hata yapman i sağlar.
Aynaya dön bak .su zaman geçecek yaslanacak ve baska şeyler icin cok kalacak si..o zaman kendini nerde görüyorsun.
Çalış kendini yetiştir.onların Sana veremediği öz güveni sen kazan.inanmak basarmanin yarışıdır.ama sen inanmıyorsun.ve sığınmak istiyorsun.çünkü güçlü hissetmiyorsun kendini..o guc damarlarinda var herkesin başardığı gibi sende başarabilirsin.
Kur-an okumani.tavsiye ediyorum.ama bu hayatı kendine laik görme.
 
Evet zor şeyler yaşamışsın, evet hayat önüne hep engeller ve zorluklar koymuş ama sen de kolay olanı seçmişsin be kardeşim. İsteseydin hayatın çok farklı yerlerde olabilirdi. Zor olur muydu olurdu evet ama şimdikinden kötü olmazdı. Bu konuda aklıma şu hikaye geldi. Tam bir azmin zaferi hikayesi, isteyen nasıl başarır bak istersen. http://m.haberturk.com/gundem/haber/1252186-koyun-otlatirken-calisti-teog-birincisi-oldu

Başkaları seni sevsin diye onurunu zedeleyecek bir hayat tarzı benimsemişsin. Cinsellik yaşamanı kastetmiyorum yanlış anlaşılmasın, cinselliği kullanmanı kastediyorum. Sen istediğin için yaşamış olsan sözüm olmaz. Ama birileri seni sevsin diye kendin istemediğin halde seni kullanmalarına izin vermişsin. Bu duruma söylenecek tek şey kendine yazık ediyorsun olur

Benden sana abla tavsiyesi, birilerinin seni sevmesine bu kadar kafayı takma. Herşeyden önce sen kendini sev. Kendine değer ver ve hayatını düzene koymak ve güzelleştirmek için çabala. Hatta kendi kendine" ben değerliyim, kimse değer vermese de değerliyim, güzel bir hayatı herkes kadar hakediyorum ve şu andan itibaren bunun için varımı yoğumu ortaya koyacağım" de ve bu dönüm noktası olsun senin hayatında. Kendine acımayı bırak. Kurban psikolojisinden sıyrıl. Bu dünyada her zaman kaybetmeye mahkum insanlar kimlerdir dersen kesinlikle kurban psikolojisinde takılıp kalanlar derim. Bence senin hayatın başkalarından sevgi beklemek yerine kendini sevmeye başladığın an değişecek. Denemeye değer diye düşünüyorum
 
Hepsini okudum. Çok zor şeyler yaşamışsın ama ger dönüşsüz değil. Babandan falan sağlık sigortan olması lazım. Hemen bi psikiyatri servisine gidip yardım al. Bakireliği falan da takma. Emin ol seni çok sevecek doğru insan çıkacak karşına.

Önce sağlığınla ilgilen. Sonra da temizlik olur, garsonluk olur bir iş bul. Yaparsın korkma :)
 
Hepsini okudum ben de.
Zor şeyler yaşamışsın
Ama aşılmayacak bir şey değil.
Önünü annen tıkamıyor, sen tıkıyorsun
İnsan kendi kaderini değiştirebilir, bunu unutma.
Git iş bul.
Vasıfsızım ne demek?
Mağazalar, çağrı merkezleri unlar için ekstra bir bölüm mü bitirmek lazım?
 
Her şey seninle başlar. Sonuçta belli bir düşünme yetin var e gençsin de. İş konusu rahatlıkla olur. Bir iki tökezlersin ama en azından çabaların sonucu bir yerde çalışmaya başlarsın. Bu arada dışarı çıkamıyorsan bol bol kişisel gelişim kitabı okumanı tavsiye ederim. Psikolojini düzeltmede ufak ufak yardımı olur. Sen bir bireysin bunu unutma.
 
Herkes hayatında benzer zorluklardan, acılardan geçiyor emin ol.
Bunların arkasına sığınarak kendini bırakma.
Doğru insan olmak için çabalamalısın.
Tek çare kendini birilerine sunman değil.
Kaybettim zaten daha ne olacak deme.
Bu saatten sonra ne kurtarabilirim bunun derdine düş.

İlk işin psikolojini kurtarmak olsun tabi bir uzman araştır ve git.

Sevgisiz büyüyen çok insan var kendini güzel yetiştiren.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X