Sadece ben mi böyle hissediyorum

fazlaamaeksik

Yeni Üye
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
26 Kasım 2023
2
1
28
Yanınızda bolca kişi varken yalnız hissettiğiniz oldu mu hiç . O kalabalığın içinde kaybolduğunuz ?
Dışarıdan mukkemmel gözüken hayatınızın içinde bir böcek gibi hissettiğiniz. Sürekli gözlerinizden düşen damlalar ve geçmeyen bir boğaz yumrusu .
Hayatınızda sevdiğinize ve sevildiğinize bu kadar emin iken bir o kadar da yalnız olduğunuza emin oldunuz mu .
Bir ben miyim kendi ile bu kadar çelişen ya da belki yanlış düşünen .
Hayatım boyunca hep şükür etmeye çalıştım . Umarım gerçekten layıkıyla yapabilmişimdir. Sağlıklı ve güzel bir ailemin olduğuna özellikle bolca duaciyim . Uğruna herşeyi göze alabilecek bir oğlum birde eşim var . Onlarında beni sevdiğini biliyorum.
Ama hayatımda hep birşeyler eksik . Bunlar geçmiş travmalarimin sebebimi bilemiyorum belki de bu soruların cevabını bulmak beni yalnızlığımdan çıkaracak. Paylasmadigim bir şeyler var hep ne kadar paylaşırsan paylaşım kendimi anlatamadigim bolca sevgim var .
O mesela eşim,
Sevgimin tamamını görse sığdıramazdi yüreğine ama hiç tamamını göremedi. Hiç birşeyi paylasamadik biz bu hayatta ne sevgimizi ne ilgimizi . Ne de kalplerimizi tamamen açarak birbirimizi . Çoğu çiftin aksine tamamen zıt insanlarız biz , aslında başta böyle değildi düşüncelerim ,zaman geçip ortak bir paylaşımımiz olmadıkça , paylaştığımız tek şey "bilinen"sevgimiz ve çocuğumuz ile geçirdiğimiz zaman olunca farkettim bunu günden güne . Aynı şeyleri izlememeZ, aynı müzikleri dinlemez , aynı hobylerden hoslanmaz birlikte zaman geçirelim desek ortak 1 dakikamizin bile olmayacağı bir iliski .
Yinede tüm bunlar ona içimde duyduğum sevgiden hiç bir şey eksiltmiyor hala ona ilk andaki kadar aşığım , eksilen tek şey benim umutlarım . Daha çok "his"etmek isterdim .kalbimin daha çok çarpmasını ,sevgiyi iliklerimde yaşamayı, birlikte eglenebilmeyi, biseyleri fazlaca paylaşabilmeyi.
Bu duygular maalesef sessizce içime ağlamaya, paylasabilen ,yaşayabilen çiftleri gördüğümde iç geçirmeye bıraktı yerini

Biliyorum bazılarınız bunları okusa şükret yanındalar sen sağlıklısın ,onlar sağlıklı diyecek .evet buna binlerce kez şükürler olsun ki herseyden önce benimle ve iyiler , sığınacak bir evimiz , gelirimiz ve sağlıgimiz bizimle .
Bende çok denedim bunları düşünüp başka birşeyi beklememeyi hayattan .
 
Yanınızda bolca kişi varken yalnız hissettiğiniz oldu mu hiç . O kalabalığın içinde kaybolduğunuz ?
Dışarıdan mukkemmel gözüken hayatınızın içinde bir böcek gibi hissettiğiniz. Sürekli gözlerinizden düşen damlalar ve geçmeyen bir boğaz yumrusu .
Hayatınızda sevdiğinize ve sevildiğinize bu kadar emin iken bir o kadar da yalnız olduğunuza emin oldunuz mu .
Bir ben miyim kendi ile bu kadar çelişen ya da belki yanlış düşünen .
Hayatım boyunca hep şükür etmeye çalıştım . Umarım gerçekten layıkıyla yapabilmişimdir. Sağlıklı ve güzel bir ailemin olduğuna özellikle bolca duaciyim . Uğruna herşeyi göze alabilecek bir oğlum birde eşim var . Onlarında beni sevdiğini biliyorum.
Ama hayatımda hep birşeyler eksik . Bunlar geçmiş travmalarimin sebebimi bilemiyorum belki de bu soruların cevabını bulmak beni yalnızlığımdan çıkaracak. Paylasmadigim bir şeyler var hep ne kadar paylaşırsan paylaşım kendimi anlatamadigim bolca sevgim var .
O mesela eşim,
Sevgimin tamamını görse sığdıramazdi yüreğine ama hiç tamamını göremedi. Hiç birşeyi paylasamadik biz bu hayatta ne sevgimizi ne ilgimizi . Ne de kalplerimizi tamamen açarak birbirimizi . Çoğu çiftin aksine tamamen zıt insanlarız biz , aslında başta böyle değildi düşüncelerim ,zaman geçip ortak bir paylaşımımiz olmadıkça , paylaştığımız tek şey "bilinen"sevgimiz ve çocuğumuz ile geçirdiğimiz zaman olunca farkettim bunu günden güne . Aynı şeyleri izlememeZ, aynı müzikleri dinlemez , aynı hobylerden hoslanmaz birlikte zaman geçirelim desek ortak 1 dakikamizin bile olmayacağı bir iliski .
Yinede tüm bunlar ona içimde duyduğum sevgiden hiç bir şey eksiltmiyor hala ona ilk andaki kadar aşığım , eksilen tek şey benim umutlarım . Daha çok "his"etmek isterdim .kalbimin daha çok çarpmasını ,sevgiyi iliklerimde yaşamayı, birlikte eglenebilmeyi, biseyleri fazlaca paylaşabilmeyi.
Bu duygular maalesef sessizce içime ağlamaya, paylasabilen ,yaşayabilen çiftleri gördüğümde iç geçirmeye bıraktı yerini

Biliyorum bazılarınız bunları okusa şükret yanındalar sen sağlıklısın ,onlar sağlıklı diyecek .evet buna binlerce kez şükürler olsun ki herseyden önce benimle ve iyiler , sığınacak bir evimiz , gelirimiz ve sağlıgimiz bizimle .
Bende çok denedim bunları düşünüp başka birşeyi beklememeyi hayattan .
Bu kadar severken eşinizi bence onunla konuşmalısınız, böyle hissediyorum seni seviyorum ve seninle hayatımın geri kalanında şimdiye dek yapmadıklarımızı yapmak istiyorum diye. Hayat arkadaşlığı bir nevi bu demek değil mi zaten, iki ayrı hayatı bir etmek, fedakarlıklar veya hayaller. Ama iki kalp birbirini seviyorsa üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey yok ve gerçekten duygularınız ifade edilebilecek düzeyde. Eşinizle konuşun, özendiğiniz hayatlar olmasın. Özenilen bir hayat yaşayın. Yıllar önce üniversite için bir yazı yazmam gerekliydi ve son cümle şöyle bitiyordu.
"İnsanoğlunun %82' si kurduğu hayallerin gerçekleşmesi için hiçbir çaba sergilemediği halde gerçekleşmiyor diye hayatlarına üzülür halde yaşarlarmış. Siz %18' lik kısımda olmayı hayal edin, bunun için çabalamaktan vazgeçmeyin, zamana inat."
Ve bu yazımın başlığı "Kıvılcım" idi. Ve koskoca yangınlara neden olan da bir kıvılcımdır. Dünyamızı yaşanılır hale getirmek bizim elimizde, ve yine yaşanmayan hale getiren yine bizleriz. Vazgeçmeyin, bu kadar şükür sebebiniz varken daha da yenileri eklensin hayatınıza. Bir kıvılcım ile başlayın sizin de yangınız başlasın, kimseyi yakmayan ancak eşinizle yuvanızda başlayan küçük bir alev, sizi ısıtmaya yeten.
 
Deniyorum aslında bazı zamanlar ama sanıyorum ki gidiş yolum doğru değil . Eşimde bende karakter olarak utangaç insanlarız . Ben birilerine yüzyüze bir şeyi söylemeyi pek beceremem hemen dolar gözlerim konu ne olursa olsun duygusallığımı gizleyemem . Bu yüzden çokça mesaj yoluyla anlatmaya çalışırım derdimi ama aynı hisleri yansıtamadığım için sanırım bu güne kadar derdimi tam anlatabildim diyemiyorum.
Bana olan sevgisinden de gram şüphe duymuyorum ama duymak hissetmek başka şeyler.bazen belki de önce kendimi düzeltmek gerek diye düşünüyorum bir yardım alarak .duygularımı açmayı ağlamadan konuşmayı , tartışmayı başarabilmeyi..
Kaleminize sağlık ne de güzel anlatmışsınız ben kesinlikle %82 içerisindeyim. Umarım içimdeki kıvılcım alev alır da %18 e girer ve herşeyi değiştirebilirim , önce kendim için .
Bu kadar severken eşinizi bence onunla konuşmalısınız, böyle hissediyorum seni seviyorum ve seninle hayatımın geri kalanında şimdiye dek yapmadıklarımızı yapmak istiyorum diye. Hayat arkadaşlığı bir nevi bu demek değil mi zaten, iki ayrı hayatı bir etmek, fedakarlıklar veya hayaller. Ama iki kalp birbirini seviyorsa üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey yok ve gerçekten duygularınız ifade edilebilecek düzeyde. Eşinizle konuşun, özendiğiniz hayatlar olmasın. Özenilen bir hayat yaşayın. Yıllar önce üniversite için bir yazı yazmam gerekliydi ve son cümle şöyle bitiyordu.
"İnsanoğlunun %82' si kurduğu hayallerin gerçekleşmesi için hiçbir çaba sergilemediği halde gerçekleşmiyor diye hayatlarına üzülür halde yaşarlarmış. Siz %18' lik kısımda olmayı hayal edin, bunun için çabalamaktan vazgeçmeyin, zamana inat."
Ve bu yazımın başlığı "Kıvılcım" idi. Ve koskoca yangınlara neden olan da bir kıvılcımdır. Dünyamızı yaşanılır hale getirmek bizim elimizde, ve yine yaşanmayan hale getiren yine bizleriz. Vazgeçmeyin, bu kadar şükür sebebiniz varken daha da yenileri eklensin hayatınıza. Bir kıvılcım ile başlayın sizin de yangınız başlasın, kimseyi yakmayan ancak eşinizle yuvanızda başlayan küçük bir alev, sizi ısıtmaya yeten.
 
Bence ağlayarak anlatmanız bile sıkıntı değil ki, eşiniz için de olacağını sanmam. Madem mesajlarla yeteri kadar kendinizi açıklayamadınız şimdiye kadar, bundan sonra ne olursa olsun konuşmayı deneyin. Ben defalarca eşimle ağlayarak konuşmuşumdur, hatta öyle ki ağlamaktan nefes alamadığım, burnumu çekip durdugum pek çok cümlem olmuştur. Ama o beni beklemis hatta bu halde konuşuyor olmama bile tatlı bir şekilde gülmüştür. Ama sonunda konuşmuş olmanın rahatlığı ile hayatımız daha yaşanılır halegeldi. İnanın bana zaman geçip gidiyor ve utangaçlık size ve eşinize belki çok şey kaybettiriyor yasayamadiklarınız adına. Eşiniz sizi her halinizle anlayacaktır, anlamasa bile deneyecektir. Konuşmak sizden birşey götürmez aksine çok çok şey kazandırır. Yeter ki gönlünüzden geldiği gibi dosdoğru anlatmaya çalışın kendinizi. ✨
 
X