Peşin not: biraz daha zorlasam manas destanına rakip çıkarmışım sanırım. Özet olarak diyebilirim ki bir hamilenin hezeyanlarını içeriyor konu.
Ben mi abartıp kendimi şişiriyorum yoksa haklı mıyım bilmiyorum. Esasında olay saçmalıklar silsilesi ama arada geliyorlar işte.
5.5 aylık hamileyim. İlk 4.5 ayım günde 2-3 hatta bazen 4 kez kusmakla geçti. Son 1 aydır karnımdaki sıpa insafa geldi de 2-3 günde bir kusuyorum. Öğrendiğim ilk günden beri, özellikle ilk 4.5 ayı gerçekten çok kötü geçmesine rağmen ay ben hamileyim, hastayım moduna girmedim hiç. Aynı şekilde yemeğimi yaptım, evimle eskisi gibi ilgilendim, yatılı misafirimi hiç şikayetsiz 20 gün ağırladım. Ama 2 gündür çok sinirliyim. Dün temizlik yapıldı evde. Perdeleri de yıkadım. Eşimden istedim asmasını, mırın kırın edince uzatmadım ben çıktım merdivene astım hepsini. Tırnağın varsa başını kaşı demişler. Sonra akşam eşim bunu öğrenince "vay sen nasıl dikkat etmezsin, hamilesin, ya bir şey olsaydı" diye hakkı olmayan biçimde kızdı, geçiştirdim. Ama bugün de bana hala kızgınım deyince ben de "senden istediğimde halletseydin madem öyle" diye söylendim biraz.
İşte bu söylenme bi kapıyı açtı sanki beynimde. Geçen ay adama "ben evi süpürürken çok yoruluyorum, nolur en azından haftada 1 sen hallet, ben hafta içi bi şekilde üstten geçerim yine" dedim. Yok efendim millet hamile hamile neler yapıyormuş, ben ancak evde göt büyütüyormuşum, azar azar yapsam yorulmazmışım vs vs vs. Sonra söylediklerinden pişman olup evi süpürdü o gün ama ben bir daha evi o şekilde tozlu bırakmadım. Yani evi benim dediğim gibi haftada 1 süpürse dahi temiz yeri süpürmüş olacağı için yapmadı doğal olarak.
Balıktan aşırı derecede tiksindiğim için yiyemiyorum. Gittiğimiz yerlerde hamilelik konusu konuşulunca o muhabbet illa ki balığa geliyor bir şekilde. Ben de yiyemiyorum diyorum ama bir anda benim cevval kocam arkadaşlarımızı da arkasına alıp balığın öneminden, benim istesem yiyebileceğimden, hiç uğraşmadığımdan, kolaya kaçtığımdan bahsediyor. Şu hayattaki en nefret ettiğim şeyi yapıyor kısacası, başkalarının yanında beni kendimi açıklamak zorunda bırakıyor. Ki balık yediğimde ne hale geldiğimi kendi gözleriyle gördü bu adam.
Heves etti evvelki ay çocuk için alışveriş yapalım dedi. Gittik mağazaya bakıyoruz, ne gereksizse el atıyor. Açıklıyorum "bak sen bunu alırsan kullanmama ihtimalimiz de var, paçayı sıvama hemen, bakalım eğer ihtiyaç duyarsak alalım. Mahrumiyet bölgesinde değiliz ya hemen hallederiz" diyorum. Mağazanın ortasında sinirleniyor "sen de bırakmıyorsun çocuğuma bir şey alayım" diye. E adam seni düşünüyorum ben farkında değil misin acaba?
Hani bu saydıklarım dışında 5.5 ayı bana zehir etmedi elbette. Ama arada öyle şeyler yapıyor ki diyorum alayım yerden yere çarpayım bu adamı.
Velhasılı kelam büyük ihtimal ben abartıyorum ama hem bi yerlere yazmak istedim rahatlamak için hem de emin olmak, birileri bana sen abartıyorsun, incir çekirdeğiyle uğraşma kardeş desin istedim. Ne diyorsunuz bu meseleye, napayım ben, alayım karşıma adamı konuşayım mı, konuşacaksam ne diyeyim? Yoksa beynimde açılan o kapıyı vesveselerin suratına çarpayım mı?
Bir de küçük not düşeyim. Hakkını yemeyeyim bu adam ilgilenir benle. %100 katıksız bir hanzo değil kesinlikle. Ayrıca hem fiziksel hem zihinsel olarak epey aktif olduğu ve yorulduğu bir işi var. Bu durumda ben de kendisinden çok bir iş beklemem evde, kendim hallederim. Ama arada delleniyorum işte