Her diyette 1,52 litre su içilmesi önerilir ancak nedense bu kurala uyanımız son derece azdır. Oysa suyun bildiklerinizin ötesinde pek çok yararı var:
Birçok kişi sinirli ya da üzgün olduğunda ilk iş olarak buzdolabına yönelir. Çünkü bu zamanlarda vücutta salgılanan endorfin hormonu iştah açar ve bizi yemeye yönlendirir. Oysa bu durumda yapılacak en yararlı şey su içmektir. Çünkü su, endorfin hormonu salınımını bloke ederek gereksiz yemek yemeyi engeller.
Su, kasların dengesini sağlayarak kasılma anındaki doğal fonksiyonları nı düzenlemeye yardımcı olur.
Vücudun zararlı maddelerden arınmasını sağlar.
Su yoksa tehlike var
Kabızlığı önler. Yeterli su alınmadığı zaman beden ihtiyacı olan suyu bağırsaklardan çektiği için kabızlık oluşur.
Vücudumuz yeterince su alamazsa bunu bir tehlike gibi algılayıp suyu saklamaya başlar. Bu da vücutta su toplanmasına özellikle el ve ayaklarda ödem oluşumuna neden olur. Bu yüzdendir ki kişinin gün içinde yeterli miktarda su içmesi çok önemlidir.
Bazen günlük kilo değişimleri görülebilir, yeteri kadar su içilmediğinde bu kilo artışı ödem ve yağlanmaya işaret eder.
. Dokulara oksijen taşıyor
Sindirimi kolaylaştırarak yemek sonrası şikâyetleri azaltır ve besinlerden maksimum yararlanmamızı sağlar.
Oksijen olmadan hiçbir madde yanamaz, vücutta da besinlerin yakılması buna bağlıdır, suyu yeterli tüketen kişilerde kandaki oksijen dokulara yeteri kadar sağlıklı bir şekilde taşınabilir dolayısıyla yağ yakımını hızlandırır.
Kilo alıp vermeden dolayı oluşan sarkmaları sporla birlikte önler.
Hücrelere oksijen ve besin öğelerinin taşınmasını, ayrıca atık ürünlerin taşınarak böbreklerden atılmasını sağlar.
Ağız, göz ve burun gibi vücut dokularının nem dengesini korur.
Vücuttaki kan, mide sıvısı, tükürük, amniyotik sıvı (gebelikte) ve idrar gibi vücut sıvılarının büyük bir kısmı sudur.
Dışkıyı yumuşatıp kabızlığı önler.
Cilt sağlığında, cildin taze pürüzsüz ve nemli olmasında çok önemlidir.
Bağışıklık sisteminin verimli çalışabilmesi için vücut su dengesi sağlanmalı.
Vücut ısısının denetiminde su dengesi çok önemlidir.
Yaz-kış vücut sıcaklığı 3637 derce arasındadır, bunu sağlayan vücuttaki
su dengesidir.
Vücutta oluşabilecek ödemin önlenmesinde önemli rolü vardır. Dışarıdan yeteri kadar su alınmadığında hücreler suyu bünyelerinde tutarak ödem oluşturur.
Tükürük ve mide salgısında besinlerin sindirilmesinde görev alır.
Vücudun ihtiyaç duyduğu minerallerin pek çoğunu sağlar.
Soğuk algınlığı, idrar yolu enfeksiyonları, böbrek taşları ve mesane kanseri riskini düşürür.
Günlük yaşamımızda sıvıları daha çok çay, kahve, meşrubat gibi içeceklerle alıyoruz. Halbuki kafein içeren bu içecekler di-üretik etkiye sahiptir (vücuttan fazla miktarda sıvı atılımını sağlar). Türk kahvesi ikram edilirken geleneksel olarak yanında su da ikram edilir, bu gelenek boşuna değildir, kaybedilen sıvının yerine konulması için çok sağlıklı bir gelenektir. Aynı şekilde çay, kola ve nescafe ile de su içilmesi gerekir. En iyi çözücü, saf, katkısız ve doğal olan içecek su olduğu için günlük sıvı ihtiyacının 3/4′ü su olarak tercih edilmeli. Özellikle yazın suya daha bir önem vermek gerekir. Çorbalar, ayran, kompostolar ve taze sebze ve meyvelerle ortalama 750 ml. sıvı gereksinimimiz karşılanabilir, geri kalan sıvı ihtiyacı mutlaka su olarak karşılanmalıdır.
Çay di-üretik olduğu için sahurda çay içmiyorum. 4-5 gündür bunu söyleyecektim, unutuyordum sürekli. Bu yazıda karşıma çıkınca paylaşayım dedim.

Bu kadar uzun uzun önemini okuduktan sonra gidip su içeyim, içmesem ayıp olur.
