-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
2009 Eylül Anneleri Paylaşım Alanı
- Konu Sahibi burko
- Başlangıç Tarihi
canım ya çok sağol moral oldun bana.dediğin gibi boydan kurtarıyorum şükür diyim ama kurtarması anca bu kadar:)
dediğin gibi doktorun odası kaçış oluyor ama bizim orada yönetmeni müdürü ensende yani anlatamam 5 dakika yoksan hemen nerdesin nerdesin ıyyy.açık ofisin böyle bi handikapı var.Türkiye'nin sayılı firmalarından birinin genel müdürlüğünde idim ama sen gel bana sor .sevgililer gününde kocam masa hazırlamıştı ben mesaiden gece 10 da dönmüştüm.yok ya zor çalışıp evlilik olması bu gibi işyerlerinde zor.işinle evlencen bu belli.
buradada öğretmen arkadaşlar var inanın en güzeli öğretmenlik.salak gibi 1 puanla kaçırdımdı öğretmenliği ama kaderde yani:) CADIARZU
24-Mart-2009 Salı
Şakaya gelmez!
Daha önce de bu konuda laflamıştık hatırlarsanız..
Şu çocuklara konulan isimler konusunu..
Daha doğrusu 'reva görülen' demek daha doğru olacak gibi..
İnsanın hayatı boyunca sırtında taşıyacağı bir yük bu..
Mümkün olduğu kadar hafif olmalı bence..
Can, Cem, Ali, Ege, Ece.. Ne güzel.. Kısacık, melodik, iddiasız isimler.. (Bu arada bu isimlerdeki beş arkadaşıma da, onlara bu isimleri koyan ailelerine de, çoook selam, öpücük, sevgi...!)
Ne gerek var Kızılderililer ya da İspanyollar gibi tekerleme benzeri isimler aramaya, bulmaya ve de bunu küçücük bebeklere hiç acımadan koymaya?
*
Bakın mesela bugünlerde İzmir'de genç bir kadının başı, babasının -kendisine yaptığı bence kötü bir şaka- yüzünden epey derde girmiş.
Kadın adı: Cihandabir Biricik Birtane Birleşik Meltem.
Hayatı boyunca zaten bu isimle yaşamasının ne kadar zor olduğunu tahmin etmek güç değil.
Fakat bugünlerde canı iyice sıkılmış Cihandabir Biricik Birtane Hanım'ın!
Bir bankaya yaptığı kredi başvurusu sırasında kendisinden alınan nüfus cüzdan fotokopisi, isminin enteresanlığı yüzünden internette elden ele paylaşılır olmuş.
Bir kere bu, tamamen banka çalışanlarının eşekliği..
Buna hiç hakları yok..
*
Sen neden burada yazıyorsun peki demeyin, olay gazetelerde haber olarak zaten yeralıyor.
Çünkü Cihandabir Biricik Birtane Hanım, 'Benimle alay ediyorlar' deyip banka çalışanlarına dava açmış.
İyi etmiş etmesine de, ismini öğrenen insanlara sert tepki vermesine de gerek yok sanki, değil mi?
Hani isim yetmiyor, sanki çok kısaymış gibi bir de soyadı da iki tane..
Çünkü kızına bu ismi koyan baba Birleşik, isim konusundaki hassasiyetini evladı evlendikten sonra da sürdürüp, kızından hem kendisinin hem de kocasının soyadını beraber kullanmasını rica etmiş..
Böylece olmuş mu isim sana; Cihandabir Biricik Birtane Birleşik Meltem!
Offf yazarken yoruluyor insan..
Bunun okulu var, bankası var, üniversite sınavı var, başvuru formları var, doldurulacak kutucuklar var, atılacak imzalar var, var da var!
Tabii bir de özellikle okul yıllarında yapılan şakalara tahammül etmek zorunluluğunu hiç saymıyorum.
Hele küçük çocukların birbirlerini incitme konusunda ne kadar acımasız olduklarını düşünürsek..
*
Neyse işte uzun yazının kısası, çocuğunuza isim koyarken ne olur kendinizi değil, onu düşünün..
Siz şakacı bir insan olabilirsiniz, veya ölmüş dedenizin veya çok sevdiğiniz babanızın uzuuun ve kasvetli ve de eski mi eski ismini, el kadar bebeğinize uygun görebilirsiniz..
Ama ne olur o çocuğun ileride yaşayacaklarını iyi düşünün..
Bir insan için ismi çok ama çok önemli..
Bazen tek başına büyük bir kompleks kaynağı veya problem olabiliyor.
Çoook gördüm ben örneğini..
O yüzden aman dikkat!
Şakaya gelmez!
Daha önce de bu konuda laflamıştık hatırlarsanız..
Şu çocuklara konulan isimler konusunu..
Daha doğrusu 'reva görülen' demek daha doğru olacak gibi..
İnsanın hayatı boyunca sırtında taşıyacağı bir yük bu..
Mümkün olduğu kadar hafif olmalı bence..
Can, Cem, Ali, Ege, Ece.. Ne güzel.. Kısacık, melodik, iddiasız isimler.. (Bu arada bu isimlerdeki beş arkadaşıma da, onlara bu isimleri koyan ailelerine de, çoook selam, öpücük, sevgi...!)
Ne gerek var Kızılderililer ya da İspanyollar gibi tekerleme benzeri isimler aramaya, bulmaya ve de bunu küçücük bebeklere hiç acımadan koymaya?
*
Bakın mesela bugünlerde İzmir'de genç bir kadının başı, babasının -kendisine yaptığı bence kötü bir şaka- yüzünden epey derde girmiş.
Kadın adı: Cihandabir Biricik Birtane Birleşik Meltem.
Hayatı boyunca zaten bu isimle yaşamasının ne kadar zor olduğunu tahmin etmek güç değil.
Fakat bugünlerde canı iyice sıkılmış Cihandabir Biricik Birtane Hanım'ın!
Bir bankaya yaptığı kredi başvurusu sırasında kendisinden alınan nüfus cüzdan fotokopisi, isminin enteresanlığı yüzünden internette elden ele paylaşılır olmuş.
Bir kere bu, tamamen banka çalışanlarının eşekliği..
Buna hiç hakları yok..
*
Sen neden burada yazıyorsun peki demeyin, olay gazetelerde haber olarak zaten yeralıyor.
Çünkü Cihandabir Biricik Birtane Hanım, 'Benimle alay ediyorlar' deyip banka çalışanlarına dava açmış.
İyi etmiş etmesine de, ismini öğrenen insanlara sert tepki vermesine de gerek yok sanki, değil mi?
Hani isim yetmiyor, sanki çok kısaymış gibi bir de soyadı da iki tane..
Çünkü kızına bu ismi koyan baba Birleşik, isim konusundaki hassasiyetini evladı evlendikten sonra da sürdürüp, kızından hem kendisinin hem de kocasının soyadını beraber kullanmasını rica etmiş..
Böylece olmuş mu isim sana; Cihandabir Biricik Birtane Birleşik Meltem!
Offf yazarken yoruluyor insan..
Bunun okulu var, bankası var, üniversite sınavı var, başvuru formları var, doldurulacak kutucuklar var, atılacak imzalar var, var da var!
Tabii bir de özellikle okul yıllarında yapılan şakalara tahammül etmek zorunluluğunu hiç saymıyorum.
Hele küçük çocukların birbirlerini incitme konusunda ne kadar acımasız olduklarını düşünürsek..
*
Neyse işte uzun yazının kısası, çocuğunuza isim koyarken ne olur kendinizi değil, onu düşünün..
Siz şakacı bir insan olabilirsiniz, veya ölmüş dedenizin veya çok sevdiğiniz babanızın uzuuun ve kasvetli ve de eski mi eski ismini, el kadar bebeğinize uygun görebilirsiniz..
Ama ne olur o çocuğun ileride yaşayacaklarını iyi düşünün..
Bir insan için ismi çok ama çok önemli..
Bazen tek başına büyük bir kompleks kaynağı veya problem olabiliyor.
Çoook gördüm ben örneğini..
O yüzden aman dikkat!
Doğru söylüyorsun tatlım en güzeli aslında öğretmen olmak bu devirde... Düşün birde ben ingilizce öğretmenliği mezunuyum ve KPSS'ye bir kez bile girip denemedim:)) Çünkü mezun olduğumda evliydim ve eşimi bırakıp tayinimin çıktığı yere gitmem mümkün değildi..
Eşimin gelmesi de çok zordu kendisi bankacı ve doğuda mesleğini maalesef yapamayacaktıı. Onca yıl okudum ama nasip olmayınca olmuyor işte.. Ama şu anki işim gerçekten rahat... Sabah 8, akşam 6 çalışıyorum.Asla mesaiye falan kalmıyorum. Cmt-pzr yok... Müdürlerimde iyi.. Memnunum yani..Ama tabi iş - ev ve bebeğin aynı anda yürümesi gerçekten çok zor..
iki hafta öncesine kadar bende kalkıyordum çok şükür bu aralar yok yatmadan çok su falan içme canım
evet ya en rahatı öğretmenlik ama işin rahat senin dilekcim o yüzden üzülme cumartesinde yok ne güsel... bebekle zor olucak kızlar haklısınız
Evet tatlım yaa zor olacak ama inşallah bebeğimiz doğunca işyerlerimiz biraz daha fazla anlayışlı olurlar... Ama ilk 6 ayı atlattıkmı o kadar zor olmaz artık ondan sonrası..
Allah hepimize güç versin inşallah..
ilk 6 ay 1,5 saat süt iznimiz mi var sanırım öyle dimi?
Evet canım sanırım öyle ama ben 1 saat biliyordum tabi emin değilim yine. Senin dediğin doğru olabilir. Ben günlük süt izni için burdan ayrılmayı düşünmüyorum , onun yerine bazen cuma günleri işim erken biterse erken çıkarım diye düşünüyorum.. Çünkü burası Tirenin merkezinden uzak organize sanayi olduğu için. Saatte bir dolmuş geçiyor... Bu fazlasıyla eziyet olur bana.. Onun yerine sütümü sabahtan sağar buzdolabına bırakırım diye düşünüyorum....
aynen canım bende gidip gelmeyi düşünmüyorum sabahtan sağıcam zaten buzdolabında 24 saat durabiliyormuş. onun yerine 1,5 saat erken çıkarım bebeğime kavuşurum zaten bütün gün onu özlüyeceğim ozaman hiç vakit geçmiyecek bana
Ya ne güzelde mesleğin var aslında ama bu kpss muhabbeti yüzünden insanlar yapamıyor mesleğini yada zorunlu hizmet.inanın istanbula tayini çıkanlar sürgün diyormuş burası pahalı diye.haksızda sayılmazlar aslında.maşallah işinden müdürlerinden memnunsan problem yok Allah daha iyi etsin canım ya.anneler kayınvalideler olmasa çalışmak dahada güçleşirdi.arkadaşımın 1 yaşında oğlu var çalışmaya başladı.annesi kamp kurdu evde.Allah razı olsun ne diyelim.
sağol canımcım önerin için.
aynen canım bende gidip gelmeyi düşünmüyorum sabahtan sağıcam zaten buzdolabında 24 saat durabiliyormuş. onun yerine 1,5 saat erken çıkarım bebeğime kavuşurum zaten bütün gün onu özlüyeceğim ozaman hiç vakit geçmiyecek bana
Evet canım en iyisi. İşyerinde de sağarız öbür gün için stok yaparız:))
Benzer Konular
