-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
2009 Eylül Anneleri Paylaşım Alanı
- Konu Sahibi burko
- Başlangıç Tarihi
canım bazen unutuyorlar bazende sen sormadan söylemiyorlar sanırım gittiğin zaman sor söyler
Sağol Elacım. Ama ben o kadar evhamlıyım yine bu işin peşini bırakamam şimd kimin test sonucu çıkarsa sorar dururum artık ta ki doktorla yüzyüze görüşene kadar
Evet Emsalcim birkaç saat içinde ne badireler atlattım.. Ama Allaha şükür sorun yokmuş.
Bugün o kadar çok yoğundum ki canım hatırlayamıyorum sana ne yolladığımı. Aklıma gelirse yine yollarım zaten:))) Tamam tatlım 3 boyutlu için zaten biraz daha zaman var , biraz daha büyüsün bizim minikler tekrar düşünür bir karar veririz.
Görüşürüz Pushing özletme kendini sık sık gel lütfen. Rica ederim tatlım ayrıca.
Hoşgeldin Ayfercim yaaa valla sende kendini özlettirenlerdensin:)) Ama en azından ciddi bir sebebi varmış. Çok geçmiş olsun...Allah şifa versin inşallah. Bebişine de maşallah canım bayağı büyümüş o da benimki de 17 haftalıkken 190 gr çıkmıştı.Yüksek tansiyon bayağı önemli canım hamilelikte sakın ihmal etme. Bu arada akıntı bende de oluyor ama heryerde normal olduğunu okumuştum seninki farklı bir durum mu acaba?
Sadcım üzülme her bünye farklıdır elbette her bebekte farklıdır Ayfer sana durumu bence çok güzel özetlemiş... Zayıflık kadar şişmanlıkta kötü bir durum.. Merak etme zaten bir sorun olsaydı doktorun söylerdi. Ayrıca kilonun değişkenliği bebeğin boyundan da kaynaklanıyordur.
Bu arada ben yokken herkes kocalarını çekiştirmiş bugün dün eşlerin farklı bir yönünü tartıştık hzenbil sayesinde bugün farklı bir yönünü tartışmışsınız. Benim eşimde bu konuda bana fazlasıyla yardımcıdır sağolsun yerleri siler ,süpürür, yemek yapar, toz alır,ütü yapar, bulaşıkları makineye koyar, makineden çıkarır yerine yerleştirir, çamaşır serer :)). Hemen hemen bir bayanın evde yapabileceği ne varsa yapar sağolsun..Tek çamaşırları yıkayamaz çünkü makineyi çalıştırmayı bilmiyor. Birde bulaşık makinesinin çalıştırılmasından ben sorumluyumdur. Hımm ayrıca aslında istese onları da öğrenir ama yapmayacağı tek şey çamaşırları dürmek..Onda da sesim çıkmıyor artık benimde:)) Tabi tüm bunların hepsini aynı anda eşime yaptırmıyorum o birini yaparken ben ötekini yapıyorum.Evlilikte her açıdan paylaşım fazlasıyla önemli ve güzel hele hele her iki tarafta çalışıyorsa günümüzde biraz da şart galiba:))
Tabi şimdi bu mesajın üstüne evlilikle ilgili beğendiğim bir yazıyı sizinle paylaşayım bugünde ne çok yazı paylaştım başınızı ağrıttım ama beğeniyorsunuz ya şımardım işte.)))
Evet Emsalcim birkaç saat içinde ne badireler atlattım.. Ama Allaha şükür sorun yokmuş.
Bugün o kadar çok yoğundum ki canım hatırlayamıyorum sana ne yolladığımı. Aklıma gelirse yine yollarım zaten:))) Tamam tatlım 3 boyutlu için zaten biraz daha zaman var , biraz daha büyüsün bizim minikler tekrar düşünür bir karar veririz.
Görüşürüz Pushing özletme kendini sık sık gel lütfen. Rica ederim tatlım ayrıca.
Hoşgeldin Ayfercim yaaa valla sende kendini özlettirenlerdensin:)) Ama en azından ciddi bir sebebi varmış. Çok geçmiş olsun...Allah şifa versin inşallah. Bebişine de maşallah canım bayağı büyümüş o da benimki de 17 haftalıkken 190 gr çıkmıştı.Yüksek tansiyon bayağı önemli canım hamilelikte sakın ihmal etme. Bu arada akıntı bende de oluyor ama heryerde normal olduğunu okumuştum seninki farklı bir durum mu acaba?
Sadcım üzülme her bünye farklıdır elbette her bebekte farklıdır Ayfer sana durumu bence çok güzel özetlemiş... Zayıflık kadar şişmanlıkta kötü bir durum.. Merak etme zaten bir sorun olsaydı doktorun söylerdi. Ayrıca kilonun değişkenliği bebeğin boyundan da kaynaklanıyordur.
Bu arada ben yokken herkes kocalarını çekiştirmiş bugün dün eşlerin farklı bir yönünü tartıştık hzenbil sayesinde bugün farklı bir yönünü tartışmışsınız. Benim eşimde bu konuda bana fazlasıyla yardımcıdır sağolsun yerleri siler ,süpürür, yemek yapar, toz alır,ütü yapar, bulaşıkları makineye koyar, makineden çıkarır yerine yerleştirir, çamaşır serer :)). Hemen hemen bir bayanın evde yapabileceği ne varsa yapar sağolsun..Tek çamaşırları yıkayamaz çünkü makineyi çalıştırmayı bilmiyor. Birde bulaşık makinesinin çalıştırılmasından ben sorumluyumdur. Hımm ayrıca aslında istese onları da öğrenir ama yapmayacağı tek şey çamaşırları dürmek..Onda da sesim çıkmıyor artık benimde:)) Tabi tüm bunların hepsini aynı anda eşime yaptırmıyorum o birini yaparken ben ötekini yapıyorum.Evlilikte her açıdan paylaşım fazlasıyla önemli ve güzel hele hele her iki tarafta çalışıyorsa günümüzde biraz da şart galiba:))
Tabi şimdi bu mesajın üstüne evlilikle ilgili beğendiğim bir yazıyı sizinle paylaşayım bugünde ne çok yazı paylaştım başınızı ağrıttım ama beğeniyorsunuz ya şımardım işte.)))
Evlilik, inanmadığım halde içerisinde 17 seneyi bitirdiğim bir kurum benim için. 17 senede (abartmıyorum) 40 çift arkadaşımın son verdiği kurum ayni zamanda da... Evliliğimin bu kadar uzun sürmesinin gizi belki de kuruma inanmamaktan geçiyor. Evliliği toplumun dayattığı şekilde yaşamamaktan...
Nedir bu dayatmalar?
Erkeğin muhakkak kadından yasça büyük olması, eğitim seviyesinin erkeğin lehine yada en azından eşit olması bunların sadece ikisi...
Olmaz, yürümez diyor toplum... Erkek yasça büyük olmalı ki, kadına "hot" dediğinde oturmalı kadın...
Ya da yumuşatıyorlar; efendim kadın erkekten önce çöktüğü için (hani doğum falan) küçük olmalıymış yaşı...
Eğitimde de böyle.. Kadının çok okumuşu bilmiş olurmuş, evde kalmakmış layıki....
EŞiM BENDEN 2 YAS BÜYÜK; ne "hot" dememe gerek kaldı 17 senede, ne de benden önce çöktü...
Yıllar içinde ben yaşlandıkça o gençleşti, "oo Can bey kapmışınız çıtıirı" esprilerine muhatap dahi oldum.
EŞiM 3 ÜNiVERSiTE BiTiRDi; ben bi taneyi 9 senede bitirdim..
Ne o bana bilmişlik tasladı, ne ben ona ezik baktım...
Kulağa gelen müzik tekse de, onu oluşturan notalar farklıdır der Halil Cibran...
Bunu unutmadık biz. Ben konuşurken o dinledi, Ben dinlerken o konuştu 17 sene.
O öfkeliyken ben, ben öfkeliyken o "haklisin bitanem..." dedik,
öfke bitip fırtına durulduğunda "ama bi de böyle düşün" de dedik fikrimizi savunurken.
Farklı insanlar olarak görmedik birbirimizi, ayni amaç için savaşan neferlerdik bu hayatta...
Asla bilmedik ne kadar para kazandığımızı, ortak cüzdanımızdan gerektiği kadar aldık..
Ne kadar çalarsa çalsın masanın üstünde telefon, kim bu saatte arayan karşı cins diye sorgulamadık da ama...
Sevginin en büyük dostuydu bizim için "güven"... Ve güvenin ardına saklanmış bir "saygı" vardı daima...
Ne kavgalar, ne badireler atlattık 17 senede...
Eee ülkeler neler gördü, biz çekirdek aile mi sütliman yasayacaktık...
Öyle bir girdik ki birbirimize, ben ilk kez odamın dışında yattım bi gece, misafir odasında...
Gece yarısı kapı açıldı, esim "ne yapıyorsun burada?" diye sordu kapının eşiğinden, "uyuyorum" dedim buz gibi bi sesle...
Gitti, gelmesi 1 dakikasını almıştı elinde yastıkla... "kay yana" dedi daracık yatakta.
"ne yapıyorsun?" dediğimde "benim yerim senin yanın, sen gelmezsen ben gelirim" dedi...
Anladım ki o gece, en uzun kavgamız yat saatine kadar sürecek...
Ve bence doğrusu da bu...
Özen gösterdik o günden sonra, evin her yerinde kavga ettik, yatak odamız hariç..
Kırsak da zaman zaman kalplerimizi, asla kin tutmadık birbirimize...
Toplum kurallarıyla oynasaydık bu oyunu belki de 41 inci çift olacaktık o listede...
Ama oyunun kurallarını biz koyduk... Nede olsa bizim oyunumuzdu, oynanan...
Evlilik; hesapsız içine dalınması gereken bir oyun bence...
Topluma kulaklarını tıkayarak hem de ... Ne benim, ne de bizim sözlerimizle...
Sadece gönlünüzden geçtiğince...
CAN DÜNDAR
Nedir bu dayatmalar?
Erkeğin muhakkak kadından yasça büyük olması, eğitim seviyesinin erkeğin lehine yada en azından eşit olması bunların sadece ikisi...
Olmaz, yürümez diyor toplum... Erkek yasça büyük olmalı ki, kadına "hot" dediğinde oturmalı kadın...
Ya da yumuşatıyorlar; efendim kadın erkekten önce çöktüğü için (hani doğum falan) küçük olmalıymış yaşı...
Eğitimde de böyle.. Kadının çok okumuşu bilmiş olurmuş, evde kalmakmış layıki....
EŞiM BENDEN 2 YAS BÜYÜK; ne "hot" dememe gerek kaldı 17 senede, ne de benden önce çöktü...
Yıllar içinde ben yaşlandıkça o gençleşti, "oo Can bey kapmışınız çıtıirı" esprilerine muhatap dahi oldum.
EŞiM 3 ÜNiVERSiTE BiTiRDi; ben bi taneyi 9 senede bitirdim..
Ne o bana bilmişlik tasladı, ne ben ona ezik baktım...
Kulağa gelen müzik tekse de, onu oluşturan notalar farklıdır der Halil Cibran...
Bunu unutmadık biz. Ben konuşurken o dinledi, Ben dinlerken o konuştu 17 sene.
O öfkeliyken ben, ben öfkeliyken o "haklisin bitanem..." dedik,
öfke bitip fırtına durulduğunda "ama bi de böyle düşün" de dedik fikrimizi savunurken.
Farklı insanlar olarak görmedik birbirimizi, ayni amaç için savaşan neferlerdik bu hayatta...
Asla bilmedik ne kadar para kazandığımızı, ortak cüzdanımızdan gerektiği kadar aldık..
Ne kadar çalarsa çalsın masanın üstünde telefon, kim bu saatte arayan karşı cins diye sorgulamadık da ama...
Sevginin en büyük dostuydu bizim için "güven"... Ve güvenin ardına saklanmış bir "saygı" vardı daima...
Ne kavgalar, ne badireler atlattık 17 senede...
Eee ülkeler neler gördü, biz çekirdek aile mi sütliman yasayacaktık...
Öyle bir girdik ki birbirimize, ben ilk kez odamın dışında yattım bi gece, misafir odasında...
Gece yarısı kapı açıldı, esim "ne yapıyorsun burada?" diye sordu kapının eşiğinden, "uyuyorum" dedim buz gibi bi sesle...
Gitti, gelmesi 1 dakikasını almıştı elinde yastıkla... "kay yana" dedi daracık yatakta.
"ne yapıyorsun?" dediğimde "benim yerim senin yanın, sen gelmezsen ben gelirim" dedi...
Anladım ki o gece, en uzun kavgamız yat saatine kadar sürecek...
Ve bence doğrusu da bu...
Özen gösterdik o günden sonra, evin her yerinde kavga ettik, yatak odamız hariç..
Kırsak da zaman zaman kalplerimizi, asla kin tutmadık birbirimize...
Toplum kurallarıyla oynasaydık bu oyunu belki de 41 inci çift olacaktık o listede...
Ama oyunun kurallarını biz koyduk... Nede olsa bizim oyunumuzdu, oynanan...
Evlilik; hesapsız içine dalınması gereken bir oyun bence...
Topluma kulaklarını tıkayarak hem de ... Ne benim, ne de bizim sözlerimizle...
Sadece gönlünüzden geçtiğince...
CAN DÜNDAR
Rica ederim tatlım. Benimde çıkış saati yaklaşıyor bugünlük hihoyyyt
Ve en güzeli de sanırım yarının cuma oluşu... kaydirigubbakcemile2
ohh ne güzellll :) akşam vakti havada baya güzelleşti açtı.geze geze gidersin diyecegim ama senin servisin var evin yada işin nerde bilmiyorum ama böyle havalarda ilerleyen zamanlarda eşin gelsin seni almaya gezin dolaşın açıl biraz ne güzel olur :)) bu arada cumartesi iş yarım günmü yoksa hiç mi yok canım. eger haftanın iki günü tatilse çok iyi
ohh maşallah maşallahh ne işler yapmışsın :)) evet buradada hava açtı sabah kapalıydı ama şimdi harika tam şöyle çıkıp bir tur atılacak hava yanii ama gezecek kimse yok ve ben hala yemek yapmadım
(
Bekliyoruz tatlım resimleri...
Canım benim işyerim şehrin dışında çünkü organize sanayide. Etrafta fabrikalardan başka birşey yok maalesef
(( Servise binip aslında istediğim yerde inip anneme kadar yürüyebilirim. Biz hala nerdeyse her akşam yemeğini annem yiyoruzda... Eşim akşamları gelemez maalesef çünkü o 09:00-19:00 çalışıyor bankacı..Ben ise 08:00-18:00 çalışıyorum. Eşim yazık zaten ben sabahları yarım saat daha fazla uyuyayım diye 50 dk. daha önce kalkıp beni araba ile işe bırakıyor birde akşamları erken çıkta gel beni al diyemem ama çıksa alırdı. Cmt-pzr hiç yok canım, işim o konuda çok rahat. Mesai falanda olmaz asla haftaiçi devlet memuru gibiyim yani burda:)))
Ohhh ellerine sağlık canım. Allah tekrar güle güle kirletmeyi nasip etsin:))
Sabahtan kötü idi hava ama sanki biraz daha iyi gibi..
Benzer Konular
