ya evet gerçekten onlar hastayken yatak döşek bin türlü naz ama sen hastaysan yemek hazır olcak ev derli toplu olcak iyi yönleri varmı evet tabiki ama bu kadar düz düşünmeleri sana zıt davranışları falan filannn.........
idare hep bizde napalım artık
öyle canım idare edeceksin hiç bir şey sevgililik nişanlılık evresi gibi değil eskiden öylemiydi kaybetme korkusu vardı şimdi nasıl olsa evlendik onların mantığı bu yapılcak bişey yok mutlu olmak istiyorsan uyum sağlayacaksın yoksa mutsuz olursun dışardan duyan 10 dak aklında kalır sonra unutur ya bizler barışana kadar peygamber efendimiz kızını evlendirirken bunları nasihat etmiş bir gündenedim gerçekten mutlu oldum eşim bana duvarlarını hafiften kırdı sadece eşime makyaj yapmak istedim nadiren ve çok mutlu oldu eskisi gibi şüpheyle bakmamaya başladım sıkmamaya herşey güzel olmaya başladı
"Kızım kendini daima temiz tut ve dilinle de Rabbini zikret.
Kocan sana baktığı zaman da senden memnun kalsın ve büyük bir sevinç duysun. Gözlerine sürme çek. Çünkü sürme kadınların süsüdür. Başına zeytinyağı süren kadına şeytan zarar veremez.
Kızım, kocan sana bakınca sen de ona bak gözlerini başka tarafa çevirme. Ona bakarak bakışına karşılık ver. Eğer ona karşı böyle davranırsan onun yanındaki sevgin çok olur. O başka tarafa bakarken sen yine onun yüzüne bak; zira bunda büyük sevap vardır. Ona güzel ve hoş şekilde bakman ve onu güler yüzle takip edip hoş tutmanda bir ay nafile oruç sevabı vardır.
Kızım, kocan seni yatağına çağırdığında hemen koş ve isteğine uy. Yatağını sakın özürsüz olarak terketme! Kocanın yanında donuk durma ve onun hoşlanacağı şekilde güzel konuş ki seni sevsin. Kocan hata bile etse onu başkalarına bildirme. Bildirecek olursan Allah sana gazab eder. Melekler peygamberler ve nihayet kocan sana darılır ve gücenirler.
bdullah bin Cafer hazretlerinin kızına öğüdü şöyle olmuştu:
"Kıskançlıktan sakın, çünkü boşanmanın anahtarı kıskançlıktır. Kocanı azarlayıp terslemekten sakın, çünkü bu, nefret uyandırır. Gözüne sürme çekmeyi ihmal etme; çünkü kadının en güzel süsü sürmedir. En temiz şey de sudur; su kullanarak temizliğini yerine getir."
Tabii buradaki kıskançlıktan maksat, lüzumsuz ve kocayı rahatsız eden kıskançlıktır.
Esma binti Haris de gelin giden kızına şu ana nasihatını etmişti:
"Sen, içinde büyüdüğün yuvadan çıktın; yatmadığın bir döşeğe ve alışmadığın bir dosta gidiyorsun. Sen ona yer ol ki, o da sana gök olsun. Sen ona çadır ol ki, o da sana direk olsun. Sen ona hizmetçi ol ki, o da sana kulolsun. Ona çok sokulma, sonra senden bıkar. Ondan çok uzaklaşma, sonra seni unutur. Kendi sana yaklaşırsa, sen de ona yaklaş. O senden uzaklaşırsa sen de ondan uzaklaş. Burnunu, kulağını, gözünü kolla; senden kötü bir koku almasın, kötü bir sözünü işitmesin, kötü bir şeyini görmesin."