Tüm gebelik boyunca (eğer riskli bir gebeliğiniz yoksa) sadece 2 kere ultrasona giriyosunuz mesela. (12. haftada ve 20. haftada) Erken doğum riskiniz olmadığı durumlarda 36. haftada bir ultrason daha var. Onun dışında bebeği görmüyorsunuz.
Gebeyim diye aile hekiminize gittiğinizde sizin adınıza işlemleri başlatıyor. Ama kan testi yapmıyor teyit için. Siz gebeyim diyorsanız gebesiniz. Tebrik ediyor
İlk 3 ay bebeğin düşme ihtimaline karşılık hastane ile hiç bir şekilde işiniz yok. BEbek tutunursa eğer, gelin bakalım diyorlar ve 12. hafta ultrasonunda bebeğinizi görüp ilk kontrolünüzü oluyorsunuz.
Aile hekiminiz size bir ebe atıyor. Ve 10. haftada ebe evinizi ziyaret ediyor. Bebek için uygun mu kontrolü yapılıyor, idrar testi, geçmiş ve güncel medikal kayıtlarınız tutuluyor ve bi dosya hazırlanıp size teslim ediliyor. Aynı hafta hastane kan testi için size mektup yolluyor ve gidip kan veriyorsunuz (demir seviyesi, tiroid, hormon vs kontrolü için)
Eğer sonuçlar normal aralık dışında çıkarsa ebenize bilgi veriliyor ve ebe sizi arıyor. Şunu yapmaya başlıyoruz, tedavi bu şekilde diye. Ancak herşey yolunda ise sizi kimse aramıyor siz de rakamsal sonuçlara hiç bir şekilde ulaşamıyorsunuz.
12. haftada Down sendromu testi yapmak isterseniz ( bunu talep etmeniz gerekiyor) o testin sonuçları da size söylenmiyor. Kötü birşey varsa biz sizi hemen ararız deniliyor. Biz aranmadık mesela, 2 hafta sonra eve mektupla herşey normal diye bir yazı yolladılar..
Biz 13-18. haftalarda Türkiye ziyaretindeydik. Aileler bebeğimizi görsün hem de bi Türk hekimi kontrol etsin dedik.. İçimiz rahatladı
20. haftaya geldiğinizde ayrıntılı ultrason çekiliyor ve alttan muayene ile rahim kanalı boyunuz ölçülüyor. 2,4mm minimum değer. Eğer 2,4mm'den uzun ise erken doğum riskin yok deniliyor.. Benim 3,7 mm çıkmıştı
Her iki ultrasonda da farklı sonoghrapher yardımcı oluyor. Aylık kontrolleriniz hep gebe tarafından, kalp dinleme tansiyon ölçme ve sohbet şeklinde yapılıyor. Doğumda bile doktor gerekmedikçe olmuyor. SAdece ebe takımı
Bundan sonra, bebeğinizi en çok hissettiğiniz haftalar ama olağan üstü bir durum olmadıkça ultrason talep edemiyorsunuz..
Daha az tekmeliyor, belim ağrıyor, kasıklarım ağrıyor, gece nefessiz kalıyorum vs.. vs.. Hepsi gebelik için normal olaylar, dinlen geçer diyorlar..
Ebenizin sizi hastaneye yönlendirmesi için, ya da hastane acil servisini bile arasanız sizi hastaneye çağırıp, gelin bi ultrason yapılsın demesi için tek sebebe ihtiyacınız var. Kanama..
Kanamanız yoksa dinlenin geçer.. İlaca ihtiyacınız yok.. Destek vitamin ya da demir hapı içmenize gerej yok.. (Biz Tr ziyaretinde Ferrum ve Elevit tedarik etmiştik nolur nolmaz

)
1 hafta önce, tam Christmas zamanı 1 hafta süren bir gribe yakalandım. BEbek çoook fazla hareket ediyor. Ateşim yok ama herşey yolunda mıdır diye acils ervisi aradık ve kanama yoksa panik olmayın dediler. Gittik, vücuttaki oksijen seviyesini ve ateşimizi ölçtüler. BEbek +30 haftalık. Kanamanız ve ateşiniz olursa yeniden gelin dediler. Hepsi bu.
Bebeğin içinde bulunduğu sıvıda azalma var mı? Bebek ters dönmüş mü? Kaç kilo? KGelişimi normal mi? vs vs vs..
Hiç birşey öğrenemiyoruz
Bunun tek sebebi olarak da; bunlar her anneye hatta her annenin her bebeğine özel bilgiler. Biz size kan değeriniz şöyle, bebek kilosu böyle dersek, siz başka bebekler ile kıyas yapacak ve kendi kendinizi strese sokacaksınız. Hamileliğin tadını çıkarın. Bırakın bunları biz düşünelim. Siz yürüyüş yapın.. Güzel beslenin.." diyorlar..
Sizlerin hastane deneyimlerinizi vs bu yüzden okuyorum. Burası hamileliğe hastalık gibi bakmıyor. Sezeryan yasak, doğum doğal bir süreç. Bebeğe müdahale minimumda kalmalı gibi düşünceleri var..
Resmen İngiltere doğum sistemini özetledim..
Buraya kadar okuyan varsa kusuruma bakmasın