86 Şubat doğumlu bir bekar olarak zaman zaman ümitsizliğe kapıldığım olmuyor değil; ancak herşeyin daha iyiye gideceğine yönelik ümitsiz değilim. Aslında 1 buçuk yıla yakındır beni ruhen dibe batırıp batırıp çıkaran garip bir ilişkim var. Bir önceki sayfada orangeroom'un bademlikurabiye'ye hitaben yazdıklarında bahsettiği şu şımarık çocuk karakterindeki erkeğe çok benzeyen biri var hayatımda. Ya da hayatımın kenarında artık desem daha doğrudur. Çünkü onun bu davranışlarına artık eskisi gibi tepkiler vermek yerine umursamazları oynamaya başladım. Aslında mayıs ayından beridir bitti sayıyordum. Çünkü neredeyse hiiiiç görüşmüyorduk. Ben de üstemelemedim bakalım ne olacak diye. Telefonu da kapalı zaten. Herhalde artık "ayrılmak istiyorum" demeye bile cesareti yok o yüzden böyle kayıplara karıştı yine diye düşünüyordum. Evet cesareti yok; çünkü beni suçlayacağı elle tutulur bi sebebi de yok. Gereksiz alınganlıklar, hiç ard niyet olmayan cümleleri yanlış anlamalar... vs. Çok hassas bir ergenle konuşur gibi her cümleme her mimiğime de dikkat etmeye çalışmak ne zordu

Baktım ondan ses seda yok ben de bu kez kendimce bunalımı atlatmaya çalıştım ve yeni ufuklara yelken açtım. Yeni birilerini tanıma ve el üstünde tutulmayı öyle özlemişim ki. Değer görmeyi, şımartılmayı,...

:)
Ben tam artık herhalde bitti derken, onun hayatımda olmayışına alışmışken, yeni hayatıma uyum sağlarken muhterem beyimiz(37 yaşında bir ergen) yeniden hortladı.

Neymiş bunalıma girmiş. Benle ilgili değilmiş. Psikolojik olarak artık toparlanmış. O dönemdeyken beni üzmemek için konuşmaktan çekinmişmişmişmişşşş... Yok canım

Sen benim en güzel zamanlarımı bunalımlarla geçirmeme sebep ol, hayallerimi yine yerlebir et sonra da çık karşıma aslında ben "seni sevdiğimden seni üzmemek için o sıkıntılı dönemimde senden biraz uzak kaldım" diye bana hiiiç bir şey ifade etmeyen saçma bir açıklama yap. Ama benim için bitti diyemedim

İçimde garip bi hınç var. Laflarımı bir güzel dan dan dan söyledim ama sonunda eh peki bakalım dedim. Dedim amaaaa bu ona görünen yönü.

Üzgünüm beyfendi bu kez seni dibe vuran ben olacağım.
Daha önce bi kaç kez daha kısa süreçlerde onun bu tür uzaklaşmalarından sonra burnunu sürtsem de sonunda yumuşamıştım. Biraz derinlere kazımışım ona olan duygularımı. Ama bu defa gereksiz kaprisleri, gereksiz hassasiyeti olmayan, düzgün, "aklı ve olgunluğu yaşına uygun" birini tanıma aşamasındayım. Evet ne yapayım aylarca beni arayıp sormayan bir garip adam olunca karşımda bende başka bir seçenek bırakmadı. Ve aylar sonra yeniden karşıma "bak aşkım ben toparlandım, yepyeni sayfa açalım" diye yüzsüzce çıkınca ben hayatıma başka yön verdim demedim, diyemedim. Ancak onun beni heveslendirip heveslendirip en mutlu anımda kendimle başbaşa bırakmalarının acısını çıkarmak istiyorum. Öyle eskisi gibi de davranmıyorum, sürekli yaptıklarını kinayelerle hatırlatıyorum zaten. Yakın değilim, biraz uğraştırıcam.

Tam beni ikna ettiğini düşündüğü anda da onun bana yaşattığını yaşatacağım...

Birden ortadan kayboluvererek... :) Kendi için bir cani yarattı kendi düşünsün. Canımı bikaç defa yaktı yeterince... Artık aynayı kendisine tutma vaktidir!!!
Kimseler yermesin lütfen. Onu aldatmış değilim. Ancak gaiplere karışmış bir adamın da ardından bu denli diplerde kalmak yeterince zor oldu zaten. Artık en güzel zamanlarımı onun kaprislerine harcatmak istemiyorum. Ya da acaba yine neye kırılacak da uzaklaşacak paranoyalarına kapılmak... Offf neyse... Ben artık o bunalımlı günleri tümden geride bırakıp hayatıma devam etmek istiyorum. Zaman geçip gidiyor. Ve ben artık kendi yuvamı kurup güzel mutlu bir aile olmak istiyorum Allah'ın izniyle. 26 yaşıma da umutla, huzurla girmek istiyorum. Allahım herkesin gönlüne göre ve hayırlısını ver. Her konuda... Aminnn