Yaradanın diğer taraftaki adaleti sağlanıncaya kadar dünyadaki özellikle Türkiye' deki adalet düzeni sağlanmalı. Özellikle 5199 Hayvanları Koruma Kanunu sil baştan düzenlenmeli.
Buradan" özel yetkili cemaate" sesleniyorum!!! Bu konuya da bir el atıverin. Silivri mi olur neresi olur...Atın şu katilleri içeri.
Her şey insanlıktan geçiyor, kısırlaştırma aslında uygulanabilecek bir program, her belediye devletten ayda 9.000 TL ödenek alıyor kısırlaştırma için, bu paralar nereye gidiyor işte orası her belediyenin barınak yöneticisinin insafına kalmış.
Oturduğum yerde harika bir barınak var, 2.000 köpek bakıyorlar, var güçleriyle kısırlaştırma programı için çalışıyorlar. Barınakta iki veteriner hekim, üç tanede staj yapan veterinerlik öğrencisi ve üç de hizmetli var. Barınaklara hep şüpheli gözlerle bakarken bir gün oraya gittim ve gördüğüm manzara karşısında dilim tutuldu.
Hasta köpekler için ayrı kafesler, kediler için ayrı kafesler, müşahede bölümleri ve hayvan ambulansı (yardımseverlerin desteği ile yapılmış ambulans hizmeti) Öğrencilerden biri bana barınağı gezdirdi, kızı yolun başında gördüler mi yüzlerce köpek sevinç çığlıkları atıyor, hepsini seve seve yürüdük yollardan, bir kafes gördüm içinde iki hizmetli yerde ölü gibi yatan bir köpeğe masaj yapıyorlar, bu ne dedim, hayvan felçli araba çarpmış dedi, tedavisi sürüyor bacaklarında his var yürüteceğiz inşallah dedi. Kıza sarılıp öpesim geldi, o barınak şanslı bir yer, yöneticisi ile tanıştım hayvan uyutmaya şiddetle karşı, kendi evinde de onlarca hayvan besleyen bir veteriner hekim. Çalışanlarda çok sevince harika bir ekip çıkmış ortaya. Eksikleri var mı ; çoookkk ama bir gayret görmeniz lazım. İki yıldır her ay topladığım yardımları o barınağa gönderiyorum. Sokak hayvanlarını kısırlaştırıp, aldıkları yere bırakıyorlar, hayvan orada istenmiyorsa başka bir sokak buluyorlar, saldıkları hayvanları takip ediyorlar. Barınakta kalanlar ya hasta , ya çok yaşlı ya da insanlara uyum sağlayamayan hayvanlar.
Tek şikayetleri hayvan sever diye geçinen dernekler, bazen yetişemiyoruz diyor yönetici, boş bir su kabı görseler bizi rezil ediyorlar diyor o yüzden dernekleri sokmuyorum barınağa bizi zor durumda bırakıyorlar dedi, ama benim gibi bireysel çabaları olanları seve seve ağırlıyorlar. Bazen yardıma gidiyorum, eski elbiselerimi giyip temizliğe çıkıyorum onlarla beraber, civarda oturan insanlardan da gelip gidenler var.
Sözün kısası insanın insanlığına kalmış herşey, bu barınak ayrıcalıklı bir örnek, başka barınaklarda gördüm, veterineri bir ay olmuş uğramamış bile. İyi bir şeyler olacağına inancımı kaybetmek istemiyorum. Çalışmaya devam edeceğim.
Size tavsiyem köpeğinizi komşunuzdan olabildiğince uzak tutun, iyi geçinmeye çalışın. Zor biliyorum ama hayvana bir şey olduktan sonra ne yapsanız boş. O yüzden tedbirli olmakta fayda var, mümkünse hayvanı içeri alın, dışarıda yalnız bırakmayın ve eğer imkanınız varsa hayvanı eğitim merkezlerinden birine gönderin, sizin verdiğinizin dışında bir şey yememesi öğretilsin. Allah korusun o güzel canı, uğraşanlara da fırsat vermesin diyorum
canım bu barınak nerede ismini ve semtini belirtirsen sevinirim...
Her şey insanlıktan geçiyor, kısırlaştırma aslında uygulanabilecek bir program, her belediye devletten ayda 9.000 TL ödenek alıyor kısırlaştırma için, bu paralar nereye gidiyor işte orası her belediyenin barınak yöneticisinin insafına kalmış.
Oturduğum yerde harika bir barınak var, 2.000 köpek bakıyorlar, var güçleriyle kısırlaştırma programı için çalışıyorlar. Barınakta iki veteriner hekim, üç tanede staj yapan veterinerlik öğrencisi ve üç de hizmetli var. Barınaklara hep şüpheli gözlerle bakarken bir gün oraya gittim ve gördüğüm manzara karşısında dilim tutuldu.
Hasta köpekler için ayrı kafesler, kediler için ayrı kafesler, müşahede bölümleri ve hayvan ambulansı (yardımseverlerin desteği ile yapılmış ambulans hizmeti) Öğrencilerden biri bana barınağı gezdirdi, kızı yolun başında gördüler mi yüzlerce köpek sevinç çığlıkları atıyor, hepsini seve seve yürüdük yollardan, bir kafes gördüm içinde iki hizmetli yerde ölü gibi yatan bir köpeğe masaj yapıyorlar, bu ne dedim, hayvan felçli araba çarpmış dedi, tedavisi sürüyor bacaklarında his var yürüteceğiz inşallah dedi. Kıza sarılıp öpesim geldi, o barınak şanslı bir yer, yöneticisi ile tanıştım hayvan uyutmaya şiddetle karşı, kendi evinde de onlarca hayvan besleyen bir veteriner hekim. Çalışanlarda çok sevince harika bir ekip çıkmış ortaya. Eksikleri var mı ; çoookkk ama bir gayret görmeniz lazım. İki yıldır her ay topladığım yardımları o barınağa gönderiyorum. Sokak hayvanlarını kısırlaştırıp, aldıkları yere bırakıyorlar, hayvan orada istenmiyorsa başka bir sokak buluyorlar, saldıkları hayvanları takip ediyorlar. Barınakta kalanlar ya hasta , ya çok yaşlı ya da insanlara uyum sağlayamayan hayvanlar.
Tek şikayetleri hayvan sever diye geçinen dernekler, bazen yetişemiyoruz diyor yönetici, boş bir su kabı görseler bizi rezil ediyorlar diyor o yüzden dernekleri sokmuyorum barınağa bizi zor durumda bırakıyorlar dedi, ama benim gibi bireysel çabaları olanları seve seve ağırlıyorlar. Bazen yardıma gidiyorum, eski elbiselerimi giyip temizliğe çıkıyorum onlarla beraber, civarda oturan insanlardan da gelip gidenler var.
Sözün kısası insanın insanlığına kalmış herşey, bu barınak ayrıcalıklı bir örnek, başka barınaklarda gördüm, veterineri bir ay olmuş uğramamış bile. İyi bir şeyler olacağına inancımı kaybetmek istemiyorum. Çalışmaya devam edeceğim.
Size tavsiyem köpeğinizi komşunuzdan olabildiğince uzak tutun, iyi geçinmeye çalışın. Zor biliyorum ama hayvana bir şey olduktan sonra ne yapsanız boş. O yüzden tedbirli olmakta fayda var, mümkünse hayvanı içeri alın, dışarıda yalnız bırakmayın ve eğer imkanınız varsa hayvanı eğitim merkezlerinden birine gönderin, sizin verdiğinizin dışında bir şey yememesi öğretilsin. Allah korusun o güzel canı, uğraşanlara da fırsat vermesin diyorum
03 Ağustos 2012 - 02:30 Milliyet.com.tr » Gündem» Haber
9 yavrusunu emziren köpeği tüfekle vurdu
İzmirin Limontepe semtinde, şoför Ömer Sağlam ve eşi ev hanımı Reyhan Sağlamın kısa süre önce dokuz yavru dünyaya getiren Rottweiler cinsi Lina isimli köpekleri, yan komşuları inşaat ustası Ş.S. tarafından vurularak öldürüldü
Limontepede oturan inşaat ustası S.Ş., komşuları Ömer Sağlam ve Reyhan Sağlam çiftinin bahçesindeki, 20 gün önce 9 yavru dünyaya getiren, Rottweiler cinsi, Lina isimli 1.5 yaşındaki köpeğe av tüfeğiyle ateş ederek sağ gözünden ve başından vurdu. O sırada bahçede annesi ve babası ile birlikte oynayan evin oğlu Efe Miraç Sağlam (3) da bu dehşete tanık oldu. Ağır yaralanan köpek götürüldüğü veteriner kliniğinde ameliyata alındı ancak kurtarılamadı. Köpeği vuran Ş.S. gözaltına alınıp, adliyeye sevkedildi, ancak ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.
İÇİM YANDI NASIL BİR VAHŞET BU, ADAM SERBEST, KELİMELERİ TOPARLAYAMIYORUM ......
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?