Merhaba
İlk kez bir sosyal platformda kendime, hayatıma dair yazmayı deniyorum.
Sürçülisan edersem affınıza sığınırım.
Çocuk yaşta hayatıma giren, zamanla hayatımın kendisi olan bir adam ana karakterimiz. Beraber büyüdüğümüz, herkesin ikimizi aynı çerçevede hayal ettiği, bizi yan yana görenlerin bize dair hayaller kurduğu bir zaman diliminden ibaretti çocukluğum ve ilk gençlik yıllarım.
Buraya kadar bahsettiğim her şeyin bizim için aydınlık bir gelecek vaat ettiğini biliyorum fakat herşey birkaç sene öncesinde başladı. Babam emekli olduğu ilk zamanlarda ağır bir depresyon geçirdi, kontrol altında tutulan ve hayati önem taşımayan psikolojik rahatsızlıkları ağırlaşmaya başladı. Belirtmeliyim ağırlaşmak ile kalmadı hayatını etkilemeye ve ağır duygu durum bozuklar yaşamasına neden oldu.
Bu süreç babamın hayatım olarak tasvir ettiğim adamın, babasına kendisi ile alakası olmayan bazı nedenler yüzünden dava açmasına kadar ilerledi.
Eylül ayında dava ikinci yılını tamamlayacak. Ailelerimiz büyük bir gerilimin içinde.
Ve bahsettiğim adam ile hayatlarımızı birleştirmeyi düşünecek kadar birbirimize aşıktık.
Bu durum hayatımı derinden etkiliyor.
Hergün bir kavgaya şahit olmak benzeri durumlar ve dolayısı ile gelişen bir sürü olay, zorunda kaldıklarımız ve kalacaklarımız tüm ışığımızı söndürdü..
Bizim için aydınlık bir gelecek hayal etmiş olabilirsiniz lakin her şey bir çığ gibi büyüyor. Onu en son geçtiğimiz ağustos ayında gördüm. Babamın yaptıkları sindirilecek şeyler değil ve bu durum bizi iki yabancı olmaya sürükledi.
Ve ailem beni bahsettiğim kişi ile hernahgi bir ilişkim olması dahilinde evlatlıktan reddetmek ile tehtid ediyor fakat ben deli gibi aşığım, her anımı onu özleyerek geçiriyor onsuz bir gelecek hayal edemiyorum. Ne yapacağım hakkın bir bana fikir verirseniz yada düşüncelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim okuduğunuz için teşekkür ederim sağlık ve sevgi ile kalın
İlk kez bir sosyal platformda kendime, hayatıma dair yazmayı deniyorum.
Sürçülisan edersem affınıza sığınırım.
Çocuk yaşta hayatıma giren, zamanla hayatımın kendisi olan bir adam ana karakterimiz. Beraber büyüdüğümüz, herkesin ikimizi aynı çerçevede hayal ettiği, bizi yan yana görenlerin bize dair hayaller kurduğu bir zaman diliminden ibaretti çocukluğum ve ilk gençlik yıllarım.
Buraya kadar bahsettiğim her şeyin bizim için aydınlık bir gelecek vaat ettiğini biliyorum fakat herşey birkaç sene öncesinde başladı. Babam emekli olduğu ilk zamanlarda ağır bir depresyon geçirdi, kontrol altında tutulan ve hayati önem taşımayan psikolojik rahatsızlıkları ağırlaşmaya başladı. Belirtmeliyim ağırlaşmak ile kalmadı hayatını etkilemeye ve ağır duygu durum bozuklar yaşamasına neden oldu.
Bu süreç babamın hayatım olarak tasvir ettiğim adamın, babasına kendisi ile alakası olmayan bazı nedenler yüzünden dava açmasına kadar ilerledi.
Eylül ayında dava ikinci yılını tamamlayacak. Ailelerimiz büyük bir gerilimin içinde.
Ve bahsettiğim adam ile hayatlarımızı birleştirmeyi düşünecek kadar birbirimize aşıktık.
Bu durum hayatımı derinden etkiliyor.
Hergün bir kavgaya şahit olmak benzeri durumlar ve dolayısı ile gelişen bir sürü olay, zorunda kaldıklarımız ve kalacaklarımız tüm ışığımızı söndürdü..
Bizim için aydınlık bir gelecek hayal etmiş olabilirsiniz lakin her şey bir çığ gibi büyüyor. Onu en son geçtiğimiz ağustos ayında gördüm. Babamın yaptıkları sindirilecek şeyler değil ve bu durum bizi iki yabancı olmaya sürükledi.
Ve ailem beni bahsettiğim kişi ile hernahgi bir ilişkim olması dahilinde evlatlıktan reddetmek ile tehtid ediyor fakat ben deli gibi aşığım, her anımı onu özleyerek geçiriyor onsuz bir gelecek hayal edemiyorum. Ne yapacağım hakkın bir bana fikir verirseniz yada düşüncelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim okuduğunuz için teşekkür ederim sağlık ve sevgi ile kalın