Öncelikle merhabalar herkese,
Ergenliğin doruğunda olduğum bir yaştayım,biraz yapı olarak da hızlı çıkış yapan fevri davranan bi' yapım var.Annem de bazı problemler yüzünden benzer yapıda benle.
Benim sorunum şu ki ailemle ne yaparsam yapayım anlaşamıyorum ki özellikle kendi düşüncelerinin her zaman tek doğru olduklarını düşünüyorlar,benim fikrimin bi önemi yok yanlış düşünüyorum onlar gibi düşünmek zorundayım.Fikirlerimi söyleyip böyle düşündüğümü belirtip sizinkilere hiç ama hiç katılmıyorum yanlış düşünüyorsunuz dediğimde kıyametler kopuyor.Lütfen fikir bekliyorum haftanın 3-4 günü kavgasız geçmiyor.Bıktım artık
Sen yaşın gereği her şeyin en iyisini bildiğini düşünüyorsun elbette, normal, ama onlar da yaşları gereği ve ebeveynin olduğu için her şeyin daha doğrusunu bildiklerini düşünüyorlar. Şu bir gerçek ki, sen yetişkin bir insan olup kendi paranı kazanana, meslek sahibi olana kadar onların kurallarına tabisin. Hatta reşit olsan, okulundan mezunn olsan ve işin olsa dahi o evde yaşarken onların kurallarına belli bir oranda tabi olacaksın. Doğrusu da budur, bu sayede Yüzde 90 doğru kararlar verebilsen bile o yüzde 10 luk hata yapma ihtimalin en aza iner. Bu arada sakın kurtuluşu evlilikte arama. Ben mesela üniversite sonrasından beri neredeyse ailemden ayrı yaşıyorum. Evlenmeden de kendi kurallarımla kendi hayatımı yaşayabiliyorum, çok da prensipliyimdir.
Aileler elbette ki çocuklarını kendi bildikleri yöntemlerle yetiştirir ve bunun karşılığını almak isterler. Katılmayabilirsin, onları yanlış bulabilirsin ama siz yanlış düşünüyorsunuz diye diretmemelisin. Bunu diyeceğin zaman da gelecek, onu da ben öyle düşünmüyorum diye diyeceksin zaten, kimseyi suçlamadan. Ama şimdi aynı ev içinde geçinmeyi bilmen lazım. Her ne kadar ergenlikte olsan da küçük bir çocuk değilsin, bunu yapabilecek bir yaştasın.
Yalnız önemli olan şu anne baban sana şiddet uyguluyor mu? Okumana engel olmak istiyorlar mı? Senin yetişkin ve okumuş bir kadın olman önünde duruyorlar mı? Yani geleceğini yakabilecek kararlar veriyorlar mı? Bunlar yoksa, kendini ve fevriliklerini törpülemeye çalışmanı tavsiye ederim. Bunlar varsa bile fevrilikle çözülemez, başka yöntemler üzerine konuşuruz o zaman da öyle bir durum varsa. Ama bu durumlar yoksa, mesela annen senin katılmadığın bir şey söylediğinde itiraz etmek yerine, 'Bana sanki bu da doğruymuş gibi geliyor anne, sen ne dersin? Sence çok mu yanlış, neden yanlış peki? dersen diyaloğa geçersiniz, merakla ve ilgiyle böyle sormayı dene, bakarsın annen seni ikna eder neden bakış açının yanlış olduğunda, bakarsın sen onu.
Annen fevriymiş, fevriliği ondan öğrenmişsin. Benim annem de fevri, ben de ondan fevrilik öğrendim ve tam da ergenlik çağımda annem gibi fevri olmak istemediğime karar verdim. Şimdi 34 yaşındayım, çok sakin, çok sabırlı olmasam da ailenin en sabırlısı ve en sakini, en iyi iletişim kurabileniyim sanırım. Değnek değmedi elbette bana, ailede en çok belki de ben kendi içime yöneldim. Dışarıyı suçlamadan önce kendi sevmediğim huylarımı törpüledim. Hayatta da bunun çok faydasını gördüm.
Bol bol oku, öfke kontrolüne dair yöntemler araştır, tıkanırsan bir uzmandan yardım almak istediğini söyle. Bakarsın gittiğin psikiyatrist anneni de çağırır onu da değerlendirir. Yani senin hayatında annen ya da baban gerçekten engelleyici ise, yüzde 90 yapıyor bunu zaten doktor. Senin özelini hiç anlatmadan seni sıkıyorlarsa onlarla da görüşüyor.. Bir de çok oku ne olur. Ne bulursan, öykü roman, hep kitap oku bu yaşlarında. Başka hayatları, başka bakış açılarını oku. Kendi doğrularını sağlam temeller üzerine inşa et. Mesela beni kendi içimdeki potansiyel fevri kadından kurtaran en önemli etken 12 yaşımdan beri deli gibi okuyor oluşum. Neyse, uzun oldu biraz... Umarım siz de aşarsınız
