Anksiyete, hastalık hastalığı yaşayanlar...

yasam61

Yeni Üye
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
30 Mart 2024
32
4
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
 
Merhaba ne iyi ettiniz. Benim de bundan 5 sene önce başladı.

Ondan öncesinde doğum harici hastaneye gitmiş insan da değildim.
Kendi halimde relax biriydim.
Birgün arkadaşlarımla otururken böyle göğsümün ortasına bir ateş topu bırakmışlar gibi oldu. Sol kol uyuşması şiddetli kalp çarpıntısı ben sanırım kalp krizi geçiriyorum dedim acile götürün beni. Hastaneye gittik nabzım 150-160. Ama kalp krizi geçirmiyorum yani o an öyle söylüyorlar bir süre gözetim altında kalıyorum sonra eve.

Allah düşmanımın başına vermesin uykumun içerisinde kalbime sanki anne karnında ki bebek tekme atmış gibi tekme yiyor yataktan sıçrıyordum bi uyanıyordum kalbim patlayacak.
Sonra hep aynı serüven hastaneler aciller. 6 tane kardiyoloji gezdim
 
EKG- efor holter kan tahlilleri. Hepsi sorunun yok diyordu bu süreç 6 ay sürdü.
Belirtiler geçmeyince tekrar başka doktor araştırarak 7. Doktora gittim. Ve o doktor evraklarımı inceledikten sonra bende bakayım dedi. Ve kalp kapakçığımın bir tanesinde tam kapanma olmadığını ( triküspit) bunun bebekken yada çocukken olabileceğini sadece sene de bir kere kontrole gelmem gerektiğini söyledi.
Ama belirtilerimin yaşadıklarımın da bununla alakalı olmadığını ve evhamlı olduğumu söyledi.
Böylece bende hastalık korkusu başlamış oldu.
Bir süre sonra ikna oldum tabi ki ve o belirtilerim geçti. İşte ayda bir kere panik atak yaşıyordum sonra kayboldu. Bir ara tekrar geldi gitti vs.. ben senede bir kez kontrole gidiyorum
 
5 senedir sorunum yoktu ta ki.
Aralık ayının sonunda koltuk altımda bir ağrı hissetmeye başladım. Memelerde hassasiyet ama sol tarafım çok ağrıyor sol kürek kemiğime vuruyor, sonra koltuk altımda meme bitimin de bir şişlik hissettim. Bir süre umursamadım ağrı asla geçmedi 15 gün sonra hastaneye gitmeye karar verdim. Genel cerrahi eliyle muayene edip ultrason verdi.
Ultrasonda sol koltuk altımda reaktif görünümlü lenf bezi olduğunu enfeksiyon dan genelde büyüğünü söylediler. Tabi sol tarafta sorun olacak diye beklerken sağ memede brads3 çıktı :)
6 aydan 6 aya takip dediler sol meme de bişey yok dediler. Enfeksiyona gittim 13 tüp kan alındı ve hepsi temiz cıktı ama yine de antibiyotik verdiler. Kullan geçer 2. Kutu antibiyotik kullandım 2. Kutu bünyeme ağır geldi sol kolum ve elim ödem yaptı şişti bir süre kullanamadım yaklaşık 20 gün.
 
Bu süreçte ağrılarım asla geçmedi , enfeksiyon olsa küçülür dediler. İşte ben internetten o zaman araştırmaya başladım. Yakın zamanda da yakınlarımızın 2 tanıdığı kötü hastalık sebebiyle vefat etti.
Ben lenfoma oldum galiba dedim. Kafam da kurdukça daha kötü olmaya başladım. Dediğiniz gibi vücudumu sürekli dinliyorum.
Beni aslında yoran belirsizlik olmuştu. 1 ayda 40 tüp kan verdim o oraya yönlendiriyor o oraya. Çeşitli alanlara gittim ( ramotoloji, dahiliye, genel cerrahi, Hematoloji, cildiye, alerji hastalıkları, kardiyoloji,ortapedi, kadın hastalıkları, göğüs hastalıkları, nöroloji, ) bu süreçte benim iyice psikolojim bozuldu.
 
Yemeden içmeden kesildim. Kan vermekten ruh gibi bir surata dönüştüm. Beni gören korkuyordu. Ne olmuş sana diye. Sürekli ağlıyorum, çocuklarım annesiz kalacak diye. Çeşitli doktorlarda ultrasona girdim lenf bezimin şişliği gözüküyor ama pataolojik değil reaktif diyorlar. Tomografi çektirdim orada lenf düğümlenmesi var dediler. Sonuç ilaçlar asla fayda etmedi. Ben kendimi dinlediğim için ağrıyı daha çok hissetmeye başladım. Hemotoloji doktoru lenfoma değilsin olsan inan gerilemez sürekli başka belirti verir dedi. Ona ikna oldum bu sefer meme kanserimiyim acaba dedim. Ama vücudumu dinlediğim için en ufak belirti beni daha hırcın, daha ürkek ve daha da çok hissetmeme sebep oldu. Kulağımın arkasına bakıyorum sürekli boğazıma lenflerim sismiş mi acaba diye. Oynaya oynaya tabi oraları da ağrıttım.
 
Ocak şubat ayı anlayacağınız yere çakıldığım bir andı. Hayatımda ilk defa bu kadar dibe cakılıyorum. Beni yoran belirsizlikti..
Ameliyat olsam bişeyim olsa çoktan iyileşmiştim diyip durdum kendime. Sonra başka genel cerrahiye gittim kadın beni eliyle muayene etti dedi ki bak evet biraz şişliğin var yumuşak doku şişliği gibi.. ama sen bunu oynaya oynaya daha çok sisieiyorsun elleme akışına bırak. Kafanı dağıt kendini dinleme dedi.
En son üniversite hastanesine gittim. Orada fibrokistik bir meme yapım olduğunu söyledi.
İçimiz rahat etsin meme mr ı yapalım dedi. Nisan 24 de meme mr ına gireceğim. Bakalım inşallah hayırlı haberler alırım
 
Ama bu ay psikolojimi düzelttim. Bişey varsa zaten vardır önüne geçemem toparla kendini kötü bişey çıkarsa nasıl mücadele edeceksin diye telkin etmeye başladım.

Şimdi ağrılarım daha az, bazen hiç…
Psikolojik ağrı olur mu bilmiyorum. Ama bunu kendinize yapmayın bu kadar şeyi sizden daha kötü durumda olup yaşadığım için yazdım. Vücudunuzu dinlemenin size asla faydası olmadığı gibi daha çok zararı var. Hastalık hastası gibi oluyoruz.
Teyzem psikolog bu süreçte ondan destek almaya başladım, ve inanın bu hayatta en önemli şey önce ruh sağlığı.

Benim gibi güçlü kafasına bişey takmayan bir insan bakın 3 ayda ne hale geldi. Allah beterini yaşatmasın ama bir an önce toparlayın kendinizi. Biz kadınlar güç güçlüyüz , yalnız değilsiniz 🤗
 
Ama bu ay psikolojimi düzelttim. Bişey varsa zaten vardır önüne geçemem toparla kendini kötü bişey çıkarsa nasıl mücadele edeceksin diye telkin etmeye başladım.

Şimdi ağrılarım daha az, bazen hiç…
Psikolojik ağrı olur mu bilmiyorum. Ama bunu kendinize yapmayın bu kadar şeyi sizden daha kötü durumda olup yaşadığım için yazdım. Vücudunuzu dinlemenin size asla faydası olmadığı gibi daha çok zararı var. Hastalık hastası gibi oluyoruz.
Teyzem psikolog bu süreçte ondan destek almaya başladım, ve inanın bu hayatta en önemli şey önce ruh sağlığı.

Benim gibi güçlü kafasına bişey takmayan bir insan bakın 3 ayda ne hale geldi. Allah beterini yaşatmasın ama bir an önce toparlayın kendinizi. Biz kadınlar güç güçlüyüz , yalnız değilsiniz 🤗
Detaylıca yazmışsınız süreçlerinizi çok teşekkürler. Sizde de doktor doktor gezme var, bende doktor fobisi olduğundan gidemiyorum son raddeye kadar. Ben de öyleyim, dışarıdan herkes vurdumduymaz rahat bir insan olarak tanımlar beni ama bu hastalık hastalığı o kadar güçsüzleştirdi ki mentalimi. İşin kötüsü bazen tüm bu yaşadıklarımın psikolojik olduğunun farkına varıp dalga geçiyorum kendimle ama sonra yine başa sarıyor. 😞
 
Detaylıca yazmışsınız süreçlerinizi çok teşekkürler. Sizde de doktor doktor gezme var, bende doktor fobisi olduğundan gidemiyorum son raddeye kadar. Ben de öyleyim, dışarıdan herkes vurdumduymaz rahat bir insan olarak tanımlar beni ama bu hastalık hastalığı o kadar güçsüzleştirdi ki mentalimi. İşin kötüsü bazen tüm bu yaşadıklarımın psikolojik olduğunun farkına varıp dalga geçiyorum kendimle ama sonra yine başa sarıyor.
Aslında bende doktor doktor gezme hastalığı yok, doktorlar hep birbirine yönlendirdi. Süreç belirsiz kalınca birde hergün hastane tetkik kan çok yorucu bir süreç oldu psikolojik olarak. O dönemde tabi çok kötü şeyler çıkacak diye korkuyordum.
Şikayetlerim geçmedi bakalım Nisan da meme mr ı umarım temiz gelir.
 
Detaylıca yazmışsınız süreçlerinizi çok teşekkürler. Sizde de doktor doktor gezme var, bende doktor fobisi olduğundan gidemiyorum son raddeye kadar. Ben de öyleyim, dışarıdan herkes vurdumduymaz rahat bir insan olarak tanımlar beni ama bu hastalık hastalığı o kadar güçsüzleştirdi ki mentalimi. İşin kötüsü bazen tüm bu yaşadıklarımın psikolojik olduğunun farkına varıp dalga geçiyorum kendimle ama sonra yine başa sarıyor. 😞
Ama sizin bence tek sorununuz kafanızda kurup onu yaşıyor olmanız. Bir süre dinlememeye çalışın kendinizi yoga, meditasyon, mangala spor gibi şeyler yapmaya çalışın.
 
Aslında bende doktor doktor gezme hastalığı yok, doktorlar hep birbirine yönlendirdi. Süreç belirsiz kalınca birde hergün hastane tetkik kan çok yorucu bir süreç oldu psikolojik olarak. O dönemde tabi çok kötü şeyler çıkacak diye korkuyordum.
Şikayetlerim geçmedi bakalım Nisan da meme mr ı umarım temiz gelir.
Ama sizin bence tek sorununuz kafanızda kurup onu yaşıyor olmanız. Bir süre dinlememeye çalışın kendinizi yoga, meditasyon, mangala spor gibi şeyler yapmaya çalışın.
Anladım, ama sizde de elle tutulur bir şey yok gibi aslında. Zorla doktorlar bir şeyler bulmuş. Kaygıdan dolayı hissettiğimizi 1 ken 10 şiddetinde hissedip büyütüyoruz bence😞
Allah’ın izni ile sonuçlarınız tertemiz gelecek, inanın.
Düzenli yoga meditasyon iyi geliyor hissediyorum size de tavsiye ederim
 
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
Ayyy bende 6 ay önce başladı ama şuan geçti ilaçlar kesildi panik atak bu arada ama hala arada çarpıntı hissi duyuyorum kalbi kontrol ediyorum tam anlamıyla bitmiş değil bence
 
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
Yaa bende sizin 2 tane kardiyoloji uzmanına gittim yok diyorum hastayım ben kalbim hasta holter taktırdım eko VS hepsi bakıldı tertemiz kontrole bile gelme dedii aciller saymıyorum bile ben diyim 10 siz değin 15 🤣 artık gülüyorum çünkü sinirden o kadar zor zamandı o kısa dönem bile ama hala mükemmelim diyemiyorum sadece çok takmıyorum akışına göre yaşamaya çalışıyorum
 
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
Merhaba tam da benzeri durumlar yasarken, tavsiyeleri okumak için bakılıyordu sizin anlattıklarinizla karşılaştım bende 5 sene önce bu tanıyı aldım üniversitedeydim o zaman benim boyun damarlarım çok ağriyordu artık kopacak zannediyordum bir dönem böyle yaşadıktan sonra doktorlarin hepsini tek tek gezdim hiçbir şey cikmadi ama ben ikna olamıyordum daha sonra psikiyatriye gittik çok şükür duzelmisti daha sonra 2021 senesinde ehliyet alırken aynı hu durumları yaşadım tekrar doktora gittim tekrar tedaviye başladım, yine geçti hiçbir şeyim yoktu ama son bir kaç aydır çok sıkıntılı bir süreçten gectigim için tekrar bunları yaşamaya başladım doktora gittim şuanlık bir sey görünmüyor dedi ama asla ikna olamıyorum neredeyse hergün sırtımın sol tarafı sol kolum göğsüm ağrıyo acıyor dokotra gidiyorum kalple ilgili hibir şey yok ama gerçekten hissediyorum o bitse başım ağrıyor sanki kafamın içinde damarlar kopacak gibi geliyo onu unutuyorum karnım ağrıyo modem ağrıyo başım dönüyor uyuyamıyorum gercektrn çok zor sıkıcı ve yorucu bi süreç asla tam anlamıyla geçmiyor yani en azından bende geçmedi bir de bende köyü düşünce çok hergün ölecekmişim hibi geliyo içimden bir sey yapmak gelmiyor be gerek var diyorum o bitiyo anneme babama bir sey olcak gibi geliyo. Kafamı dağıtmaya çalisiyorim. Sizinde yazınızı okuyunca ben de paylaşmak istedim yaşadıklarımı yalnız olmadığımi bilmek iyi gelsede aslında çok üzücü çünkü hiç kimsenin bu yaşadıklarımın yüzde birini yaşamasını bile istemem
 
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.

Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
Ayy resmen benim yaşadıklarım herşey bulantıyla başladı 8 9 ay önce endoskopi oldum gastrit denildi ama bende başka belirtiler dediniz gibi sindiremeyen yemek görmek dışkıda ishal felan 3, ay ishal yaşadım ibs denildi bir sürü tahlil felan gastroenteroloji yönlendirildim halada atak şekilde yaşıyorum az midem bulansa herşey tekrar başlıyor ibs için ilaç verildı midem için mide koruyucu surup Felan aktarcılardan macun karısımlar kafayı yicem ve hala böyleyim dışarı çıkmayı o kadar çok severken hiç dışarı çıkamıyorum bi yerde hastalancam diye dışarı çıkınca boğazım sıkılıyor sanki napcm bende bilmiyorum
 
Ayy resmen benim yaşadıklarım herşey bulantıyla başladı 8 9 ay önce endoskopi oldum gastrit denildi ama bende başka belirtiler dediniz gibi sindiremeyen yemek görmek dışkıda ishal felan 3, ay ishal yaşadım ibs denildi bir sürü tahlil felan gastroenteroloji yönlendirildim halada atak şekilde yaşıyorum az midem bulansa herşey tekrar başlıyor ibs için ilaç verildı midem için mide koruyucu surup Felan aktarcılardan macun karısımlar kafayı yicem ve hala böyleyim dışarı çıkmayı o kadar çok severken hiç dışarı çıkamıyorum bi yerde hastalancam diye dışarı çıkınca boğazım sıkılıyor sanki napcm bende bilmiyorum
Psikolog anksiyete stres vs en çok mideyi ve bağırsakları etkiler diyor, bir tarafım bu umuda sımsıkı tutunuyor ama fiziksel bir belirti hissettiğim an bütün her şey sıfırlanıyor. Kesin çözümü ne bu işin senelerdir bulamadım:KK43:
 
Merhaba tam da benzeri durumlar yasarken, tavsiyeleri okumak için bakılıyordu sizin anlattıklarinizla karşılaştım bende 5 sene önce bu tanıyı aldım üniversitedeydim o zaman benim boyun damarlarım çok ağriyordu artık kopacak zannediyordum bir dönem böyle yaşadıktan sonra doktorlarin hepsini tek tek gezdim hiçbir şey cikmadi ama ben ikna olamıyordum daha sonra psikiyatriye gittik çok şükür duzelmisti daha sonra 2021 senesinde ehliyet alırken aynı hu durumları yaşadım tekrar doktora gittim tekrar tedaviye başladım, yine geçti hiçbir şeyim yoktu ama son bir kaç aydır çok sıkıntılı bir süreçten gectigim için tekrar bunları yaşamaya başladım doktora gittim şuanlık bir sey görünmüyor dedi ama asla ikna olamıyorum neredeyse hergün sırtımın sol tarafı sol kolum göğsüm ağrıyo acıyor dokotra gidiyorum kalple ilgili hibir şey yok ama gerçekten hissediyorum o bitse başım ağrıyor sanki kafamın içinde damarlar kopacak gibi geliyo onu unutuyorum karnım ağrıyo modem ağrıyo başım dönüyor uyuyamıyorum gercektrn çok zor sıkıcı ve yorucu bi süreç asla tam anlamıyla geçmiyor yani en azından bende geçmedi bir de bende köyü düşünce çok hergün ölecekmişim hibi geliyo içimden bir sey yapmak gelmiyor be gerek var diyorum o bitiyo anneme babama bir sey olcak gibi geliyo. Kafamı dağıtmaya çalisiyorim. Sizinde yazınızı okuyunca ben de paylaşmak istedim yaşadıklarımı yalnız olmadığımi bilmek iyi gelsede aslında çok üzücü çünkü hiç kimsenin bu yaşadıklarımın yüzde birini yaşamasını bile istemem
Evett, Allah düşmanımın başına vermesin diye ağladığım günleri hatırlıyorum.. O kadar yorucu ki
 
Psikolog anksiyete stres vs en çok mideyi ve bağırsakları etkiler diyor, bir tarafım bu umuda sımsıkı tutunuyor ama fiziksel bir belirti hissettiğim an bütün her şey sıfırlanıyor. Kesin çözümü ne bu işin senelerdir bulamadım:KK43:
Aynen kendimi.kötü hissetim an bi hastalık korkusu sarıyor mide bulantısı ishal başlıyor çözümsüz dert
 
Merhaba, şimdi düşündüm de tam 10 yıl olmuş psikolojik rahatsızlıklar hayatıma gireli... İlk olarak panik atak gelmişti, 3 sene sonra tekrar tetikleyip anksiyeteye çevirmişti.. Sonrasında hastalık hastalığı peşimi hiç bırakmadı.. 2014-2017-2020 (İlginç bir şekilde 3 senede bir tetikleniyordu) Evlendikten sonra nedense sıklaştı. Eşim bu tarz şeyler yaşamadığı için ilk zamanlar anlam veremedi ama şimdi destek çıkıyor sağ olsun. Ama biri bitiyor biri başlıyor bu sıra çok kötü bir sarmal içindeyim. Doğumdan sonra tetikleyecek birkaç olay kayıp vs oldu ondan sanıyorum. O kadar uzun ki sağlık anksiyetesi geçmişim hangisini anlatayım bilmem.. Ama ilk benim de mide ağrısı şeklinde başlamıştı. Midemden başlayıp bütün iç organlarıma sonrasında da ciğerlerime kadar yayılmıştı o ağrı. Benim için ciddi travmatik 3 aydı. Bütün yazım bitmişti. Bir de bende doktor fobisi var, kuzenim sağolsun zorla ikna etti götürdü ve tüm tetkiklere bakıldıktan sonra hiçbir şey olmadığı ortaya çıktı ve ibs deyip gönderdi. 3 ay boyunca yaşadığımı bir ben bilirim. İmkan veremiyordum hiçbir şey olmamasına. Doktordan onayı aldıktan 1-2 gün sonra ne ağrı kaldı ne huzursuzluk. Sonrası ciddi boşluk ve depresyon tabii.

Neyse çok uzun süreçlerdi benzerlerini çok kez yaşadım daha kontrollü oluyordum ama bu sefer yaşadığım süreçte doktor da beni tam anlamıyla ikna etmiyor. İlk göğsümde erik büyüklüğünde kitle fark ettim. Emzirdiğim için süt bezesi olduğunu söyledi etrafımdakiler ama asla ikna olmuyordum. Bebeğimin doktoru da aynısını söyleyince masajla duşla vs 1 haftaya geçti. Sonra boğazımda takılma hissi başladı. Ara ara sanki sağ boğazımda kılçık varmış gibi bir his... Bazen boğaz bölgemde kasılma hafif ağrı gibi. 3 hafta falan geçti böyle, yavaş yavaş kaybolur gibi oldu sonra KBB'ye gittim. Faranjit var hafif başka da hiçbir şey yok endişelenme dedi gönderdi. Grip atlatmıştım ondan kalma herhalde dedim ikna oldum ve birkaç güne belirtiler bitti. Birkaç hafta sonra bu sefer de mide bulantısı başladı. İlk üşütme vs dedim geçmeyince başladı negatif düşünceler, kendime en kötü hastalık tanısı koymalar... Kusma olmuyordu çok şükür ama iştahsızlık vardı, zorla yemek yiyordum adeta. Hatta habire tartıdaydım, kilo vermeye başladığımı gördüğüm an tartı korkulu rüyam oldu. Bağırsaklar zaten hemen etkileniyor, dışkı rengi dışkılama sayısı, kıvamı vs elim ayağım titriyordu tuvalete girince. Domates ve biberler iyi öğütülmediği için dışkıda gözüküyordu bir gün mide kanaması geçiriyorum diye eşimi uyandırdım... Geceleri karnım gurul gurul ötüyor, iç burulmaları... Yine 3 hafta kadar sonra geçmeye başladı. Psikoterapiye de başladım. Sonraki hafta, cesaretimi toplayıp dahiliyeye gittim, tetkik yapmaya gerek bile duymadı el muayenesiyle baktı, dedim asla ikna olmam her şeyi kontrol edin. Bütün tetkiklere bakıldı tertemiz dedi ama %100 ikna olamıyordum.

Bu arada bulantı geçerken sanki göğsümde hırıltı hissi başladı. Resmen sarmaldayım, biri bitmeden öbürü başlıyor. Psikoterapi iyi geliyor aslında yavaş yavaş daha iyi hissediyorum gibi. Ama bu sefer göğüs hırıltısına taktım kafayı. Habire dinliyorum hırıltı var mı hoh yapıyorum saçma sapan hareketler. Sonra göğsümde kalbimde batma oldu birkaç gün ama onu takmadım pek, panik ataktan oluyor dedim zar zor ikna ettim kendimi, geçti. Doktora gittim yine göğsümü bir daha dinler misiniz iyice diye, dinledi. Dinlediğim en iyi ciğerlerden dedi. Bir müddet daha devam etti tam geçerken hadii yine bu sefer de bulantı gibi değil de şişkinlik, hazımsızlık, sürekli gaz çıkarma, geğirme vs başladı. İkisiyle aynı anda mücadele ediyordum beynimin içi uğul uğul tabi bu arada. En son geçen hafta hırıltımın sebebini keşfettim, kendimi nasıl dinlediğim saçmalığına bakın. Küçük dilimden ara ara aşağı uzayan tükürük hırıltı yapıyormuş ben onu ciğerlerimden geliyor diye kuruyorum kafamda. O da geçti, ama bu şişkinlik, huzursuzluk gaz vs geçmiyor. Yoga meditasyon, dua, her hafta terapi... Tüm tuşlara aynı anda basıyorum :d Bir ara birkaç gün boyunca geçti gibi ama yine başladı tam anlamıyla geçmiyor. Kendimi gerçekten anın içinde hissettiğimde bir şey hissetmiyorum, her şey keyifli mis. Ama kendime sarmaya başladığım an kopuyorum. O negatif düşünceler içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Buraya yazarken rahatmışım gibi gözükmesin yaşayan bilir gerçekten bu anksiyete belası çok berbat bir şey. Daha unuttuğum o kadar çok şey var ki.. Karıncalanma, kafa sersemliği ohoo... Vücudumu steteskoptan daha derin dinliyorum resmen. O kadar yoruldum ki bu hastalık hastalığı takıntımdan... Bir de olumsuz düşünüp gerçekleştirmekten korkuyorum, kendini gerçekleştiren kehanet deniyor ya. Ama psikoloğum o öyle kolay bir şey değil endişelenme dedi.. Geçecek inşallah ama nasıl... Benimle aynı durumdan muzdarip olanlar varsa dertleşmek iyi gelir diye konu açmak istedim ben de.
Yaşadağınız satırlar aybı beni anlatıyor ve ayrıca destek alıyorum bu konuda yalnız değilsiniz
 
X