- 7 Mart 2010
- 28.022
- 14.077
- 498
- 47
amin..
amin..Allah kimseyi böyle bir psikoloji içinde bırakmasın
canım durum şu ki, medyada yer alan intihar haberleri başka intiharları tetikliyor, bu konuda yazılmış bi sürü yazı var bulursam ekliyim, sadece medya değil mesela okullarda da, bir okulda bi çocuk intihar etti mi, bi kaç kişi daha ediyor
cesaret veriyor belkide bilemiyorum
günlerdir cem garipoğlu ve mehmet pişkinin intiharları gündem de, o yüzden bu bi kaç ay daha çok intihar haberi okuyacağız bence, durum tespitim bu yani benim
bu da başka bir haber ama yine istediğim haber değil onu bulamadım, burda intiharın bulaşıcı olduğundan bahsediyor
araştırmacı gazeteci
bence intihar bulaşmaz..kızkardeşimle bu gün bu konuyu uzun uzun konuştuk..çok geçmişte fakir bir yazar ismi aklımda değil bir roman yazmış..romanda aşık sevdiğinden ayrıldığı için intihar ediyormuş,araştırıp buldum
Genç Werther’in Acıları (Almanca: Die Leiden des jungen Werthers), Johann Wolfgang von Goethe (d. 1749, ö. 1832) tarafından 1774 yılında ve iki haftada yazılmış mektup romandır.
Goethe, bu romanı yazdığında 25 yaşındaydı. Romanın piyasaya çıkmasının ardından hem pek çok intihar vakası ile karşılaşılmış, hem de Almanya sokakları bir “Werther salgınına” uğrayarak, ortalığı mavi ceket, sarı pantolon giyen duygulu gençler istila etmiştir.
Goethe nin bu romanı bir akım yaratmış intihar konusunda..
peki ya tromsoda yasasaniz ne yapardinizdün bir kadınla konuştum sağlık ocağında kızı kanadadaymış..ben öyle bir memlekette yaşamak istemezdim..kesin hep depresyonda olurdum..allah affetsin..güneş bambaşka..
ne bileyim ben görmedim konuştuğum hanım gitmiş o söylediN'aaptiniz yav...Kanada OECD'nin 2014 te yaptigi bir arastirmaya gore dunyada yasanabilir ulkeler arasinda ayni puanli Avustralya ve Isvec'ten sonra ikinci sirada... Hatta bu seneye dek Kanada'nin Vancouver sehri birinci sirada idi yillardir.. Hem Kanada'da gunes olmadigini da kim soyledi? Kisin kari cok ama yazlari da cogu yeri yemyesil bir ulke..
TC ye alıştık dört mevsim bir aradapeki ya tromsoda yasasaniz ne yapardinizsaka bi yana,adamin bu sekilde olmasi benim icimi acitti...bosuna dememisler yalnizlik allaha mahsus diye...
Bu doğru olabilir fakat belli yaş üstü insanlarda tetikleyici olacağını düşünmüyorum, tümüyle gözlemlediğim kadarıyle yazayım, insanlar 0-10 yaş arası gördükleri şeylerden etkilenir ama sonuçlarını analiz edemez, idrak edemez, o yüzden de çatıdan uçan bir çocukla ilgili bir film vb gördüklerinde sonunu filmdeki gibi zannederek aynısını yapmaya çalışır, kendine zarar vereceğini tasavvur edemez.
10 yaş üstü çocuklarda 19-20 yaşına kadar ki dönemde idrak vardır ama yaşamın değeri analiz edilemez, sürekli kendini kurtulunması gereken bir varlık gibi görür, yok olursa hem kendi sıkıntılarından hemde çevresinin ondan kurtulacağını böylece herşeyin düzeleceğini düşünür, ölüm korkusu hissetmezler.
Hayat belli bir yaştan sonra kıymete biner çünkü kaybedeceğiniz çok şey vardır, hep birşeyler yarım kalacak endişesi yaşarsınız, ölürsem çocuğum bensiz büyüyecek, ona kim bakacak, ölürsem eşim ne yapar, ailem ne hale gelir?
Bu düşünceler hakim olduğundan, canınıza gerçekten tak etmeden, gözünüzün hiçbirşeyi görmeyecek hale gelmeden bu kararı vermeniz mümkün değildir, ruhen bitmeniz lazım.
Kaç gündür hep intihar haberleri okuyoruz, 3 vaka var ama özellikle 2'si Mehmet ve bu adamcağızın durumu ruhen çöküntü, artık beklentilerin bittiği noktada uzun uzadıya kendiyle mücadele sonrası acıyla son bulmuş yaşamlar.
Yani ben Mehmet'in birşeyleri tetiklediğini düşünmüyorum, ben böyle birşey yapar mıyım? İnsan olarak Mehmet'in hüznünden, kalabalık çevresine rağmen yalnızlığından etkilenmediğimi söyleyemem fakat benim hayatla ilgili mücadelelerim var, yaşama dair planlarım, amaçlarım var.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?