yazdığınız samimi mesaj için, bu çoğu insan tarafından paylaşılan hisleri açtığınız için teşekkürler öncelikle. sevilme ihtiyacının çocukluktan geldiğini keşfetmeniz harika bi adım. maalesef birçoğumuz ya direkt sevilme ya onaylanma ya da ilgi eksikliğiyle büyüyoruz. özellikle de kız çocukları. çünkü özellikle de bir erkek kardeşimiz varsa sık sık kendimizi karşılaştırarak ve daha arka planda olduğumuzu hissederek büyüyoruz

cevap yazan arkadaşlar da vurgulamışlar: sevgi eksikliği bazen çok yanlış ilişkilerin içinde kendimizi bulmamıza sebep oluyor. bu en kötü ihtimal gerçekten. hem sevgi eksikliğini daha az hissetmenin hem de bu hatalı ilişkilere sürüklenmemenin tek bir yolu var: kendi kendinize şefkat göstermeyi öğrenmek. bu, bugünden yarına olacak bir şey değil elbette. zaman alıyor. ama sevgiye her aç hissettiğinizde şöyle düşünün: biri olsa hayatınızda, siz de onu o kadar sevebilir miydiniz? madem sevme kapasiteniz var, bunu kendinize de uygulayabilirsiniz. yani kendinize sahip çıkabilir, kendinizi kucaklayabilir, kendiniz için çok güzel şeyler yapabilirsiniz. böyle anlatınca masal gibi geliyor farkındayım. ama bunu tekrar ettikçe inanın bir şeyler değişiyor. ve siz öz değeri inşa ettikçe karşınıza da bunun kokusunu alıp size gerçekten değer veren insanlar çıkmaya başlıyor. bu şaşmaz bir kural. hep derler ya "herkes önce kendini seven insanı sever" diye. bunun dışındakiler de sapmış, şiddete dönen ilişkiler oluyor maalesef.çünkü biri sizin sevgi eksikliğinden yararlandığında, zaten ilk andan itibaren sizi sömürüyor.