Aşk mı? Takıntılık mı?

tugiana

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
15 Ağustos 2013
16
0
36
Ankara
Meraba arkadaşlar. Ben platonik olarak bir erkeği seviyorum. 5 ay kadar oldu ama ben daha önce hiçkimseye karşı bu kadar yoğun duygular hissetmemiştim. Kimse benim canımı bu kadar yakmamıştı. Benim onu sevdiğimi anladığı gün onun sınıfında olan ama benim yakın arkadaşlarımdan biri olan rukiyeyle konuşmuş. Ben o tiplerle çıkmam ben kimseyle çıkmam şöylede böylede demiş. Aradan zaman geçti ve bizim sınıftan bir kızdan hoşlandığını öğrendim. O kıza o kadar özeniyordum ki. Sürekli kıyaslama yaptım, nedenini bilmediğim bir şeyden dolayı sürekli onun gibi olmak istedim. Çünkü o mutluydu. Ama yinede çıkmalarını çok isterim, onun mutlu olmasını isterdim. Sevdiğim çocuk beni sevmek zorunda değil, biliyorum çünkü zaten kendimi güzel bulmuyorum oysa onun sevdiği kız manken gibi. Neyse...

Çok acı çekiyorum. Daha onunla tek kelime konuşmuş değilim. Eminim ben o tiplerle çıkmam demeseydi onunla konuşurdum, açılırdım. 5 ay süren bu zamanın sonunda bunu bir arkadaşımla paylaştı. Takıntı yapmışsın, sen onu çoktan unuttun ama unutmak istemiyosun falan dedi. Sizce gerçekten öylemi? Yorumlarınızı bekliyorum..
 

cnm sakın yanlış anlama ama bana göre bu aşk değil.aşk dediğin sevdiğin kişi için karşılıklı olarak yapılan fedakarlıklardan oluşur.insanlar birbirini tanımaya başlayınca aşık olur.siz daha konuşmamışsınız onu tanımıyorsunuz nelerden hoşlandığını hangi yemekleri sevdiğini nelerden nefret ettiğini bilmiyorsunuz.sizinkisi takıntılık olmuş bence.sizin hissettiğiniz ona ulaşamama duygusu.insanoğlu ulaşamadığı şeyin daima peşinde koşar ulaştıktan sonra da sıkılır bi kenara atar bu herkes için böyledir.sanırım hergün gördüğünüz için başkasından hoşlandığı için acı çektiğinizi düşünüyorsunuz.
 

ben ayran gönüllü biriyim. Bir hafta birisine tutulurum, diğer hafta başkasına. İlk defa bu kadar uzun sevdim birisini. Aslında haklısınız takıntılık da var. Ama inanın bana bu kadar yoğun duyguları ilk defa besliyorum. Emin olun, onu ondan iyi tanıyorum ama bu da ayrı bir takıntılık. Haklısınız, yorumunuz için teşekkür ederim :)
 
Yazdıklarından yaşının epey genç olduğu sonucunu çıkardım. En fazla liseye gidiyorsun diye tahmin ediyorum. Eğer yanılıyorsam yaz lütfen. Ama tahminim doğruysa senin yaşlarında bir erkeğe karşı senin hissettiklerini hissetmek çok ama çok normal. Bunun adı aşk değil emin ol. Takıntı demek de gerekmiyor aslında. Sen sadece bir erkekten hoşlanmışsın, büyük ihtimal onu elde edemeyeceğini düşündüğün için gözünde büyümüş. Sonrasında o yaşının da verdiği toylukla sınıf arkadaşınla senin hakkında 'ben onunla çıkmam' diye konuşunca senin için daha da ulaşılmaz olmuş belli ki. Sonra çocuk senin kendine rol model olarak aldığın başka bir kıza ilgi duymuş... İnan bana bütün bunların hepsi geçici. Aradan bir sene geçsin bak aslında o çocuğa karşı hiçbirşey hissetmediğini anlayacaksın. Hatta bir kaç sene geçtikten sonra arkana dönüp baktığında 'bu muymuş benim uğruna kendimi onca üzdüğüm insan' diye kendine güleceksin belki de. O yüzden hiç üzme kendini. Kimbilir daha karşına kimler kimler çıkacak. İnan bana senin yaşadıklarını hemen hemen hepimiz yaşadık.
 

Teşekkür ederim yazdıklarınız için :) emin olun içimi rahatlattınız. Evet liseye gidiyorum. Bu duyguyu ilk defa bu kadar ağır hissettiğim için karşılaştırabileceğim başka bir duygu da yoktu. Onu gözümde büyüttüm biraz sanırım çünkü ben onu dört dörtlük görürken arkadaşlarım kimden hoşlandığımı öğrenince kahkaha atıyorlar. Peki sizce bu zamanla geçebilecek bir şey mi? hızlandırmanın bir yolu yok mu? Çünkü derslerimi dinleyemiyorum. Lise 1 önemli bir sınıf nasıl olsa. Kafam ona kayıyor. Birde Annemle babam ayrılar. Beni birbirlerine karşı şişiriyorlar. Hepsi birden üzerime gelince yüzüm gülmez oldu.
 
Onu gerçek haliyle görmeye çalış. Şu anda eminim sana çok yakışıklı ve karizmatik bir film artisti falan gibi geliyordur ama değil. Bak kendin yazmışsın arkadaşlarım gülüyor diye. Ayrıca kendine de haksızlık etme. Hiçbir kadın çirkin değildir. Ancak sen kendini çirkin görürsen çirkin hissedersin. Kendine sürekli güzel olduğunu, zeki olduğunu tekrarla. Uğraşacak, zaman geçirecek hobiler bul. Kendine güven. Sen kendine güvendikçe insanların da sana bakışları değişecek. Bir de bakacaksın ki senin uğruna göz yaşı döktüğün çocuk senin peşinde koşuyor ama artık sen beğenmiyorsun. Bizzat tecrübeyle sabit:) En önemlisi de kendini geliştir. Sınıf arkadaşın manken gibiymiş ya hani yazmışsın. Boş inan bu tip şeyler. Önemli olan insanın aklıdır. Erkekler güzel kadına sadece bir bakar, iki bakar. Belki bir iki ay sırf güzelliği uğruna beraber olur. Asıl önemli olan o kadının konuşmaları, tavırlarıdır. Kendini düşün sırf çok yakışıklı diye çok boş ve aptal bir çocukla beraber olur muydun? Kendini geliştir faydasını göreceksin. Ve derslerine iyice yoğunlaş çünkü senin kurtuluşun o dersler. Belki de sen üniversitede okuyan alımlı bir genç kız olduğunda o manken gibi arkadaşın çoktan evlenip çoluk çocuğa karışmış, hayatta yemek pişirmekten başka derdi olmayan bir kadın olacak (bak bu da bizzat tecrübeyle sabit:) Tekrar ediyorum, her işin sırrı kendine güvenmek... Umarım hayatta herşey senin istediğin gibi olur.
 

Hahaha çok teşekkür ederim. Çok sağolun böyle öğütlere ihtiyacım vardı sadece. Haklısınız. Güzel olsaydım benimle güzel olduğum için çıkmasını da istemezdim sanırım. Derslerime yoğunlaşmaya çalışacağım. :) zamanınızı ayırdığınız için inanın çok sevindim içimi rahatlattınız bazı insanları gözümde çok büyütürüm bazılarını da yerin dibine sokarım. Bana akıl veren birilerini bulduğum için çok şanslıyım :)))
 
bende de aynı sorun var ayırt edemiyorum bir de büyük,nasıl kurtulacağımı bilmiyorum hiçbir şeyi umursamıyorum.Çok fena.
 

Kendinizde soylemissiniz zaten. Takinti durumu var.
Kafanizda buyutup ulasilmaz biri haline getirmissiniz.
Genclik iste hoslaniyorum ,tatli biri diye dusunurseniz uzulmessiniz.
Insallah karsiniza gercekten asik olacaginiz bir adam cikar.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…