Babam

lillyleon

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
2 Mart 2021
661
1.158
28
Kızlar babamı kaybettim. Nerdeyse 2 hafta oluyor. Nasıl anlatsam nerden başlasam bilmiyorum. Annemle hep sorunları vardı. Ben annemi dövdüğünü hayal mayal hatırlıyorum. Çok işkence etmiş anneme. Anneme zorla anlattırırım yine de kötülemez nefret etmeyeyim diye. 5 yaşıma kadar babam tarafından çok sevilmiş, şimartılmış bi çocuk olarak büyütüldüm. Çok ilgili bi babaydı bana karşı. Derken annemle ayrıldılar. Uzun bi süre uzak kaldım babamdan sadece telefonda görüşüyorduk. 7-8 sene böyle geçti. Sonra tekrar birleştiler onca seneden sonra. Hayatımın cehennemini yaşamaya başladım. 12-13 yaşında bi çocuktum. Kavgalar, tartışmalar, geçimsizlik, çalışmaması, bize soğuk davranması, dengesiz davranması , eziyeti , zulmü benim çocukluğumu yedi bitirdi. Şuan burada anlatmaya dahi çekindiğim bi takım olaylar oldu. Benimle bi alakası yok ama benim hayatımı olumsuz olarak çok fazla derinden etkiledi bu olaylar. Okuldan kaçmaya başladım mesela. Kendime kesici aletle zarar dahi verdiğim oldu ergenlik dönemimde. İntiharı düşündüğüm oldu. Açıklayamıyorum ama ne kadar fazla etkilendiğimi ve hayattan kopma noktasına geldiğimi anlayın diye bunları örnek veriyorum.

En sonunda ikinci defa tekrar ayrıldılar. Çok memnundu hayatından. Yine sürekli telefonda görüşüyorduk ama bi gün yüzünü görmek istedim şehir içinde olduğu halde bana şehir dışındayım dedi bunu çok iyi hatırlıyorum. Arkadaşlarıyla, dost bildikleriyle gününü gün etti. Babam bu hayatı kendince doya doya yaşadı. Bana sorarsanız kendini mahvetti hiç etti derim. Öyle olduğunu sonradan o da anladı ama iş işten geçmişti. Neyse kızlar 3-4 sene nadir de olsa görüştük gidince yanına öperdi, koklardı, sarılırdı, ağlardı ama mesela 2 gün ard arda gitsem 3. gün kapıyı açmazdı. Yıllar böyle geçti.

Birgün annemin namusuna laf edip millete yaydı ki benim annem hayatını çocuklarına adamış bi kadın erkeklerden öyle nefret ettirdi ki babam onu, aman aman benden uzak olsunlar çocuklarım bana yeter derdi hep. Anneme attığı iftirayı olmayan bişeyi olmuş gibi planlayıp, detaylandırıp, millete hikaye anlatır gibi anlatmasını sindiremedim. Sonuçta o kadın çıkmış gitmiş hayatından çektirmediğin eziyet kalmamış benim annemin hayatı çalışıp çabalamakla geçmiş yeri gelmiş senin borçlarını ödemiş sana türlü türlü fedakarlıklar yapmış tek yapman gereken susup oturmaktı bi darbe daha vurmak niye?

Çok kötü kavga ettim o dönem babamla kızlar. Ağza alınmayacak hakaretler ettim o an hakettiğini düşünerek. Ki benim hakkımda dahi millete hayırsız evlat diye anlattığını duymuştum . Hayırsız evlat olacak ne yaptım bilmiyorum. Ne çocukluğumu bildim ne gençliğimi bildim ömrüm ordan oraya sürüklenmekte geçti bi gün olsun gıkım çıkmadı ben daha ne yapabilirdim benim tek suçum çocuk olmaktı evlat olmaktı dünyaya gelmekti. Keşke hiç gelmeseydim.

O son tartışmadan sonra babamla iplerimiz koptu. Bi dönem görüşmedik. Hayatı boyunca hep alkol aldı. Bir gün hastaneden aradılar babanız yoğun bakımda diye gittim. Çıktı yoğun bakımdan ama durumu da pek iyi değil dedi doktor kalp yetmezliği, akciğer yetmezliği, koah hastalığı vardı. 3-5 sene öncesine kadar bu adam sapasağlamdı. Alkol bağımlılığı ve o pis çevresi yedi bitirdi onu. Maddi sıkıntı çekiyordu sürekli benden para istiyordu oysa ki emekli maaşı vardı ayda 3000 e yakın para alıyordu ama yakın tanıkların anlattığına göre o alkolik para yiyici arkadaşlarına yediriyormuş 3-5 gün içinde toz duman oluyormuş o para. Kızlar babam bana bir gün olsun 1 lira veripte al kızım okuldan bi simit al dahi dememiş insan.

Hayatında başka bi kadın vardı kadın onu terketti hastalanınca. Ben elimden geldiğince gittim geldim evini temizledim, yemeğini, alışverişini yaptım , ihtiyacını karşıladım. Kırgınlığıma rağmen yanında olmaya çalıştım ama bir gün olsun kızım senin de halin vaktin ne demedi bi ihtiyacın var mı demedi sürekli beni suçladı benim gözlerimin içine baka baka annemin namusuna laf etmeye devam etti. Annenin evine giren çıkan belli değilmiş dedi şu şu adamla kırıştırıyormuş dedi yine de sessiz kaldım. Sonra bir gün sözlenme durumum oldu. Annemin evine geleceklerdi annem babamın bulunmasını istemedi . Bende dedim ki bak böyle böyle gelecekler isteyip gidecekler ben sözlümü alıp geleceğim senin yanına daha sonra el öpmeye tamam dedi.

Eşimle gittim nişan davetiyemi de aldım götürdüm hani hatıra kalsın onda da diye. Nişanım salonda olacağı için istersen gel diyecektim . Kapıyı açar açmaz misafirim var girmeyin dedi eşimle göz göze geldik o kadar utandım ki. Davetiyeyi yüzüme çarptı ve beni kovmaktan beter etti eşimin yanında . Ayrıldık ordan bütün gün ağladım eşim şahit. O gün bu gündür de görüşmüyordum.

Bu iki sene içerisinde battıkça batmış. En son evden dahi çıkamamaya başlamış hastalıktan komşular öyle söylüyor. Vücudu çok şişmiş. Beni bi kaç kere aramıştı bu iki sene içerisinde. Ne zaman elden ayaktan düştü beni sürekli annenle aramızı düzelt diye rahatsız etmeye başladı. Ya diyordum bittin sen o kadın için bak 8 sene oldu seninle konuşmuyor görüşmüyor yüzünü görmek istemiyor annemi unutacaksın artık oluru yok diyordum. Sinirlendiriyordu , vicdan yaptırıyordu, suçluyordu benim evliliğim zarar görmeye başlamıştı artık. Teyzemi falan da aramış hatta ağlamış teyzem çok pişmandı diyor. Fakat annemin onu affetmemesi için öyle sebepler vardı ki kızlar burda anlattığım okyanustaki bir damla su gibi birşey. En son ben numaramı değiştirmiştim öylece iletişimimiz koptu.

Son 1 aydır iyice kötüleştiğini duymaya başladım. Gidip bi göreyim diye düşünüyordum sürekli. Affedeceğim gerekirse ben yanında kalıp bakacağım diye düşündüğüm bile oldu. Evliliğimdeki sorunlardan bahsetmiştim zaten biliyorsunuz . Kendi derdimle uğraşırken sürekli erteledim. Vaktim olur zannettim. Teyzeme “teyze yarın babama gideceğim” dediğim günün akşamı vefat haberini aldım. Hala kendime gelebilmiş değilim. Kendimi çok fazla suçluyorum vicdanen ama beni bilenler de sen elinden geleni yaptın daha fazlasını yapamazdın diyor. Komşu amca var yakın arkadaşlarından biri kızım gelsin kızım bi gelseydi diyordu arayım gelsin ama çocuğa bişey söyleme kalbini kırma bak o da el kapısında yapma etme dediğimde de aman aman gelmesin istemem diyormuş mesela. Benim de gidemememin sebebi hep buydu. Ayaklarım beni oraya götürmedi iki senedir çünkü hep korktum tedirgin oldum ya bişey derse ya kalbini kırarsam daha kötü olursa diye gidemedim.

Velhasıl yine de acısı büyük oluyor . Çok üzgünüm hala inanamıyorum hala kabullenemiyorum. Beynimi yiyip bitirdim 2 haftadır. Bi iyiyim bi çok kötü. Çok ağlıyorum annem halime çok üzülüyor onu da üzmek istemiyorum ama elimde değil. Ben gerçekten de hayırsız evlat mıydım? Bu acı geçer mi unutulur mu kendimi birgün affeder miyim? Belki evet hayırsızsın diyenleriniz olacak belki de aptal mısın cenazesine dahi gitmemen gerekirdi diyenler olacak. İyisiyle kötüsüyle hakkımı helal ettim ama acabalar, keşkeler, belkiler ne yazık ki insanın yakasını bırakmıyor. Şunu da söylemeliyim kızlar kendisi de berbat bi çocukluk geçirmiş 20 Li yaşlarında anne ve babasını kaybetmiş sokaklarda büyümüş. Ailesi yapısı zaten bozukmuş ilgisiz bi anne, sadece parayla babalık yapan bi baba. Keşke bize tutunsaydı bunu hiç bi zaman yapmadı hep bizden uzak olmak istedi sorumluluk istemedi. Açıkçası söylemek zorundayım ki akli dengesi de artık son bi kaç senedir hiç yerinde değildi. Ki annem onun akli dengesi hiç bi zaman yerinde değildi diyor işine gelince akıllı olurdu işine gelmeyince deliliğe vururdu diyor. Asla doktora gitmedi bi tanı konmadı ama onu bildim bileli psikolojik rahatsızlıkları vardı bunu bir kere konuşsanız anlardınız. Bunlar onu haklı çıkarmaz tabiki ama ne bileyim işte onun da hatalarının bi sebebi var mıydı diye düşünüp duruyorum. Görüşlerinize çok ihtiyacım var şimdiden teşekkürler.
 
Son düzenleme:
Evlat sorumluluğu anne baba hakkı vs diye diye büyütüldük. Ancak babanız size karşı sorumluluğunu yerine getirmediği ve üstüne üstlük size olumsuz davrandığı için hep babanızdan kaçınmışsınız.
Ki onun da evlat hakkı, sorumluluğu vardı. Yapmamış aranızdaki bağı siz düzeltmek istedikçe o geri tepmiş şu saatten sonra yapacak bir şey yok. Ama vicdan yapmanıza da gerek yok. Şu an çevrenin söylemleri, vefatın yeni olması sizi ister istemez etkiliyordur ama kimseden bu konu ile ilgili laf duymak istemediğinizi belirtin. Ağır konuşmak istemem ölünün arkasından ama sizin vicdan duyacağınız bir durum yok.
 
Başınız sagolsun öncelikle. Bir çocuğun dünyaya getirilmesine aracı olmak kimseyi baba yapmıyor ne yazık ki. Kendinizi hiç suçlamayın, kendi zevkleri için yaşamış, arkadaşlarına dahi çocuğundan fazla harcama yapmış biri için kendinizi harap etmeyin.
 
İyi aile yoktur kitabında beni etkileyen cümlelerden biri de asıl çocuklar karşılıksız sever, ebeveynlerden daha koşulsuz daha saf sevgidir diyordu. Konunuzu okuyunca bunu yine fark ettim. Babanız size babalık yapmamış, kendini dış dünyaya kaptırmış. Şimdi vicdan azabı çekmenize gerek yok. Helal etmişsiniz zaten hakkınızı. Allah rahmet eylesin, günahlarını affetsin. Size de gönül ferahlığı versin.
 
En ufak zerre kadar sucunuz yok.
Zerre kadar bile vicdan azabı duymayın

İnsanlar ikiye ayrılır
İyiler ve kötüler
Sizin babanız kötü imiş. Üzükeceginiz tek sey bu olmalı. Neden ii Bi adam değildi diye. Onu da boşver in gecmiş gitmiş.
Siz ii bir insansınız. Hersey den önce kendi akıl ruh saglıgınızı düşünün. Tamam üzülün aglayın ama vicdan yapmayın. Sonra da kendi hayatınıza bakın.
 
Başınız sağ olsun da böyle adama çok bile evlatlık yapmışsınız.

Başınız sağolsun vicdanen hızursuz olmanız acınızın tazeliği ile bağlantılı o da size eksik kalmış kendinizi hırpalamayın zamanla daha iyi hissedeceksiniz

Basınız sağolsun.Ne kadar kötüde olsa baba işte insanın içi sızlıyor.Ama suçlu hissetmeyin kendinizi siz evlatlık görevini yapmissiniz

Lüzumsuz derecede hayırlı bir evlatsın. Tam o pislik herife layık bir ölüm olmuş. Yalnızlık ve acı içinde... Her damlasına kadar haketmiş, kusura bakma. Ben olsam anneme bunca eziyeti çektiren adama bir bardak su vermezdim.

Evlat sorumluluğu anne baba hakkı vs diye diye büyütüldük. Ancak babanız size karşı sorumluluğunu yerine getirmediği ve üstüne üstlük size olumsuz davrandığı için hep babanızdan kaçınmışsınız.
Ki onun da evlat hakkı, sorumluluğu vardı. Yapmamış aranızdaki bağı siz düzeltmek istedikçe o geri tepmiş şu saatten sonra yapacak bir şey yok. Ama vicdan yapmanıza da gerek yok. Şu an çevrenin söylemleri, vefatın yeni olması sizi ister istemez etkiliyordur ama kimseden bu konu ile ilgili laf duymak istemediğinizi belirtin. Ağır konuşmak istemem ölünün arkasından ama sizin vicdan duyacağınız bir durum yok.

Allah size sağlık versin. Vicdan azabı duyacak hiçbir şey yok. Sanıyorum ki bu kadar üzülmeniz de onun size babalık yapmamış olmasından. Aslında siz olmayan babanızı kaybettiğiniz için yasta olabilirsiniz.

Öncelikle başınız sağ olsun. Bazı insanlar fazla iyi niyet ve vicdandan dolayı hep mutsuz olurlar. Siz de onlardan birisiniz bence. Yaptıklarınızın %1 ini bile haketmeyen babaya evlatlık yapmışsınız. Içiniz sonuna kadar rahat olmalı. Çoğu insan yüzüne bile bakmazdı.

Başınız sagolsun öncelikle. Bir çocuğun dünyaya getirilmesine aracı olmak kimseyi baba yapmıyor ne yazık ki. Kendinizi hiç suçlamayın, kendi zevkleri için yaşamış, arkadaşlarına dahi çocuğundan fazla harcama yapmış biri için kendinizi harap etmeyin.

İftira attığı kadın kendisine baksın diye barışmak istemiş yüzsüz bir adama fazlasını bile yapmışsınız.
Kendinizi yiyip bitirecek bir durum göremedim ben.

Kız evlat işte başka oluyor.Hiçbir erkek evlat bu kadarına katlanmazdı.Üzülmeyin,yapılabilecek herşeyi yapmışsınız.Kendi seçimlerinin sonucunu yaşamış babanız.

İyi aile yoktur kitabında beni etkileyen cümlelerden biri de asıl çocuklar karşılıksız sever, ebeveynlerden daha koşulsuz daha saf sevgidir diyordu. Konunuzu okuyunca bunu yine fark ettim. Babanız size babalık yapmamış, kendini dış dünyaya kaptırmış. Şimdi vicdan azabı çekmenize gerek yok. Helal etmişsiniz zaten hakkınızı. Allah rahmet eylesin, günahlarını affetsin. Size de gönül ferahlığı versin.

En ufak zerre kadar sucunuz yok.
Zerre kadar bile vicdan azabı duymayın

İnsanlar ikiye ayrılır
İyiler ve kötüler
Sizin babanız kötü imiş. Üzükeceginiz tek sey bu olmalı. Neden ii Bi adam değildi diye. Onu da boşver in gecmiş gitmiş.
Siz ii bir insansınız. Hersey den önce kendi akıl ruh saglıgınızı düşünün. Tamam üzülün aglayın ama vicdan yapmayın. Sonra da kendi hayatınıza bakın.
Kızlar hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim yüreğimi öyle serinlettiniz ki Allah razı olsun . Biliyor musunuz aklım fikrim o 5 yaşımda kaldı. Ya diyorum bu gerçekten mükemmel bi babaydı evet annemin anlattığına göre mükemmel bi koca değilmiş annem bana hamileyken dahi şiddet görmüş sen kıpır kıpır bi bebektin ne zaman kavga etsek dövse karnımın bi tarafı şişerdi oraya yumulurdun ve günlerce kımıldamazdın diyor. O kadın neler çekmiş dayak yemekten bayıldığınızı düşünün anne babanızın “kızınızı geberttim öldü heralde gelin bi bakın da leşini götürün” diye arandığını düşünün. Annemin ailesi anneme sahip çıkmamış keşke çıkabilseydiler ama 30 yıl önceki Türkiye belki bi kadın sığınma evi bile yoktu kendini kurtaramadı annem. Beni hep kaçırırmış annemden tehdit edermiş dedem gözünün içine bakarmış gitsin diye geleceksen çocuğunu atıp gelirsin demiş annem çaresizlik içinde kaç kere dönmüş o zulüm kapısına tekrar tekrar. Biriniz yazmışsınız ya “babam niye iyi bi insan değildi diye üzül” gerçekten bunu o kadar çok defa düşünüp üzüldüm ki . Kızım kızım der dururdu annemden çok ona düşkündüm ben. Uyuyacağım zaman mesela baba sallasın dermişim anneme. Hiç yanından ayırmazdı beni işe giderdi bende onunla giderdim arabada bana çikolatalar , cipsler, oyuncaklar alırdı . Eve hiç eli boş dönmezdi beni mutlu edecek bişey mutlaka getirirdi. Neden hep bunları hatırlıyorum? Çocuğunu böyle seven insan sonrasında çocuğuna it köpek muamelesi yaptı insan yerine koymadığı zamanlar oldu. Büyüyünce neden bu kadar değersizleştim? Küçük olmak, bebek olmak, sevimlilik falan mıydı beni evlat onu da baba yapan? Büyüyünce o babadan eser kalmadı. Ben ergenlik çağımdayken arkadaşlarım aşk acısı çekerdi ben annemin babamın acısını. Eşimle aramdaki sorunların bile kaynağı belli . Yaşamaya takatim kalmamışken gittim evlendim. Beceremedim sürdüremedim evliliği de . Elimi attığım yer kurudu zaten hayatım boyunca. Psikolojim berbat sağken böyle düşünüp üzülüp canı sağolsun neyse diyip geçiyordum şimdi kendimi teselli edecek kelime bulamıyorum.
 
Neden yaşananların bütün sorumluluğunu üstleniyorsun? Ne yaşandıysa karşılıklı yaşandı.
Üstelik sen çocuk baban yetişkindi.
Onun da belki sebepleri vardı diye düşünüp vicdan yapıyorsun, doğrudur da, kendince sebepleri vardı muhtemelen. Ama senin de kendi sebeplerin var.
Ve senin için geçerli olan kendi sebeplerin.
Onun sebepleri seni bağlamaz.
Allah rahmet eylesin sen yapabileceğin kadar yapmışsın . Gücünün yettiğinden fazlası için kendini suçlayamazsın.
 
X