Bacak dolgusu yaptıran var mı?

keypad özel mesaj kutun doluymuş. 2 gündür mesaj yazıyorum gitmiyor. burara yazayım bari.mesajın için teşekkürler. moral oldu bana. iyileşeyim bende bu topikte olacağım inşalalh.bcakarım yağ istiyor:1::1:
 
bu arada ARZUXX sanırım eskiye ait bir foto eklemiş

evet eskisini koydum ama yenisini koyamadım ,olmuyor cep telefonundn bilgisayara atarken hata veriyor yükleyemiyorum :( . arkadaş olarak eklerdiklerim isterse msn adresimden görebilirler resimlerimi
 
kadınlar gününüz kutlu olsun arkadaşlar umarım bu sitedeki bütün kadınlar gelecek seneki kadınlar gününe sütun gi bi bacaklarla girerler :32:
 
İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yasemin Aras, estetik ameliyatı olduktan bir gün sonra öldü.

İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yasemin Aras (60), 12 yıl önce geçirdiği beyin kanaması nedeniyle 2 kez ameliyat geçirdi. Riskli operasyonların ardından yeniden hayata tutunan Aras, yağ aldırmak ve burun estetiği için Prof. Dr. Nazım Durak’ın sahibi olduğu ‘Novita’ adlı estetik merkezine başvurdu. Aras 28 Mayıs’ta karın bölgesinden yağ aldırdı ve göğüs estetiği yaptırdı.

Aras, bir gece merkezde kaldıktan sonra evine döndü. Burun estetiği, yüz gerdirme ve göz altı torbalarını aldırmak için ikinci kez operasyonu bekleyen Aras’a eşinin iddiasına göre doktarlar “Beklememize gerek yok” diyerek telefon açtı. Bunun üzerine Aras, 1 Haziran’da ikinci ameliyata girdi. Ameliyat sonrası solunum problemi yaşayan Aras, Yedikule’deki Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi’ne sevk edildi. Burada yoğun bakım servisine kaldırılan Aras’ın durumu gün geçtikçe kötüye gitti.

BEYİN ÖLÜMÜ GERÇEKLEŞTİ
Yaşam destek ünitesine bağlanan eşinin beyin ölümünün gerçekleştiğini söyleyen Feridun Aras, “Nazım Bey defalarca hastaneye geldi. ‘Hiçbir şey yok, her şey düzeldi’ dedi. Yoğun bakım doktoru ise eşimin yüzde yüz beyin ölümünün gerçekleştiğini söyledi. ‘İsterseniz fişi çekeriz ya da 72 saat bekleyeceğiz’ dediler. Biz de bekleme kararı aldık. Eşimin bu hale gelmesinde ihmali olanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağım” diye konuştu.


‘NABZI ATMIYORDU’
İlk geçirdiği operasyonunun ardından eşine 15 günlük bekleme süresi verildiğini ancak 3 gün sonra estetik merkezinden aranarak eşinin ikinci operasyon için davet edildiğini öne süren Aras, “Eşime çok yalvardım gitmesin diye ama o doktora güvendiğini söyledi. Saat 11.30’da ameliyata girmesine karşın 17.00’da eşimi görebildim. Yanına gittiğimde uyku halindeydi. Aniden horlamaya benzer bir ses duyunca hemşireyi çağırdım. Hiçbir alete bağlı değildi. Doktor çağırdım, gelen doktorlar uyandırdıktan sonra ‘Önemli değil, tekrar uyumuş’ dediler ve gittiler. Eşimin nabzı atmıyordu. Tekrar doktorları çağırdım. Sonra yoğun bakım için ambulans çağırdılar. Eşimin ağabeyimin de çalıştığı İÜ Tıp Fakültesi’ne kaldırılmasını istedim. Buna rağmen Surp Pırgiç Hastanesi’ne sevk edildik. Sonradan Surp Pırgiç Hastanesi’nde görev yapan doktorların ameliyatı yapanlarla samimi olduklarını öğrendik” dedi.

‘TEDAVİSİ HALA SÜRÜYOR'
Yasemin Aras’ın ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Nazım Durak, hastada operasyon sonrası anesteziden kaynaklanan birtakım solunum problemleri oluştuğunu, tedavisinin yoğun bakımda devam ettiğini belirterek, “Hastamızın yüz felci şikayeti vardı. Daha önce de kendisinin karın germe ve meme küçültme operasyonlarını yapmıştık. Kendisi iki kez beyin ameliyatı geçirmiş biriydi. Beyninde anevrizması vardı. Problemli bir hastaydı” dedi. Durak, “Böyle riskli bir hastayı neden ameliyata aldınız?” sorusuna, “Bunlar eski olaylardı. Hastanın isteği doğrultusunda hareket ediyoruz. Anestezist arkadaşlar karar verdi. Ameliyat normal geçti. Ama iki saat sonra solunum problemi çıktı. Şu anda tedavisi devam ediyor. Makineye bağlı, uyutuluyor. Beyninde ödem ve şişlikler var. Kalp fonksiyonları çalışıyor” diye yanıt verdi. Durak, “Neden o hastane tercih edildi?” sorusuna ise, “Yoğun bakımı çok iyi olduğu için bu hastaneye kaldırdık. Yoğun bakımlarda yer bulmak zor” diye yanıt verdi.
 
of sevcan sırasımı şimdi bu tatsız haberlerin kızlar ameliyata gircekti...bütün ameliyatlarda bu risk vardır ve hastaya ameliyattan önce kağıt imzalatılır o kağıtta neler yazar neler...tabiki bu iş zevk işi lüks bir ameliyat olmasa da olur..karar bize kalmış yani.
 
BİLİYORUM ARKADAŞLARIN OPERASYON OLACAĞINI AMA BURDA HEPİMİZ NERDEN NE DUYUYORSAK BİRBİRİMİZLE PAYLAŞIYORUZ...BUNUN BÜYÜSÜNE KAPILIP YANLIŞ ADIMLAR ATACAK ARKADAŞLAR OLMASIN...BUNU PAYLAŞIRKEN BUNU DÜŞÜNDÜM KALDI Kİ EĞER ÖZEL Bİ DURUM OLMASAYDI YARIN BENDE OPERASYON OLACAKTIM...BURDA HEPİMİZ BİRBİRİMİZİN İYİLİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ.HEPİMİZİN SORUNU AYNI..HEPİMİZ KORKUYORUZ...AMA BU TÜR ŞEYLERİ KENDİM ARAŞTIRIYORKEN BURDA BENİMLE AYNI ŞEYLERİ YAŞAYAN ARKADAŞLARIMLA NEDEN PAYLAŞMİM...AYRICA HERKES İÇİN GEÇERLİ DEĞİL SADECE BİLİNÇLİ OLSUN ARKADAŞLAR EĞER Bİ RAHATSIZLIKALRI KRONİK Bİ HASTALILARI VARSA DİKKATLİ OLSUNALR DİYE.. AYRICA BÖYLE Bİ HABER DAHA BULDUM BENİM İÇİMİ GAYET RAHATLATTI...ÇOK GÜZEL ÇAIKLAMIŞ...ÇOK AMA ÇOK RİSKSİZ Bİ OPERASYON OLDUĞUNDAN BAHSEDİYO..GÜVEN VERİYOR... ÖYLE KÖTÜ DURUMLARI DA PAYLAŞIYORUM BÖYLE GÜZEL DURUMLARIDA..HEPSİ HEPİMİZİ İLGİLENDİRDİĞİ İÇİN...



Hakkında en fazla yanlış bilginin dolaştığı ameliyat bu. Bir yandan bu ameliyatın insanları öldürdüğüne. sağ kalanlarda da yağ alınan yerlerin eğri büğrü kaldığına dair sağlam bir kanı var. Diğer yandan da liposculpture gibi isimler altında bambaşka bir ameliyat yapılıp harikalar yaratıldığı anlatılıyor. Şimdi önce “lipo” ile başlayan herşey hakkındaki bildiklerinizi bir kenara koyun. En baştan anlatacağım:

Liposuction (Yağ Alma Ameliyati)

LIPOSUCTION NEDİR?

Liposuction en büyüğü kurşun kalem kalınlığında içi boş borucuklar (kanüller) ile deri altındaki yağ dokusunun emilmesidir. Kanüller deriye birkaç milimetrelik kesitlerden sokulduğu için iz neredeyse hiç kalmıyor. Emme işlemini yapan da bu kanülün arkasındaki hortuma bağlı aspiratör denilen. iri bir elektrikli süpürge boyunda bir vakum alet. Daha az kullanılan bir teknik ise makine olmadan büyük enjektörler ile ve el gücü ile kanüldeki yağın emilmesi. İki teknik arasında çok önemli bir fark yok. tamamen cerrahın kişisel tercihi diyebilirim.

Bu ameliyatta asıl amaç yağları almaktan çok yağların içinde depolandığı yağ hücrelerini almaktır. Bir insan ergenliğe ulaştıktan sonra vücudundaki yağ hücresi sayısı değişmez. Kilo alınırken de yağların nerede depolanacağı o bölgedeki yağ hücresi sayısına bağlıdır. Örneğin bir hanımın basenlerinde bir milyon yağ hücre varsa ve siz ameliyat ile bu sayıyı beş yüz bine indirebilirseniz ileride ne kadar kilo alırsa alsın bu hanımın yeniden basenleri olmayacaktır. Ameliyatın bu tarafını anlamak çok önemli.

Bir kaç teknik terimden de bahsedeceğim:

ULTRASONİC LIPOSUCTION: Yağları almadan önce özel bir alete bağlı. liposuctionda kullandıklarımıza benzeyen bir borucuk ameliyat bölgesinde dolaştırılıyor ve bu borucuğun yaydığı ultrasonik titreşimler ile yağlar yumuşatılıyor. Daha sonra liposuction işlemi her zamanki gibi yapılıyor. Daha yumuşamış yağların alınması kolaylaşıyor. İlk zamanlarda bir mucize olarak görülmüştü ama şimdi gerekliliği tartışılıyor. Türkiyede bu tekniği kullanabilen çok az kişi var (zaten alet sayısı da çok az) ve ben de bunlardan biriyim ama gitgide daha az kullanır oldum. Özetle illa ultrasonic liposuction talep etmenize gerek yok.

ISLAK TEKNİK YA DA TUMESCENT (TÜMESAN) TEKNİĞİ: Ameliyata başlamadan önce yağlar içlerine su ile verilerek şişiriliyor. Bu artık olmazsa olmaz olarak kabul edilen bir teknik. Benim bildiğim kadarı ile tumesan teknik kullanmayan plastik cerrah kalmadı. Bu sıvı içerisinde kanamayı duruduran (adrenalin). ağrıyı kesen lokal anestetikler (lidocain) gibi ilaçlar var.

NE FARKLARI VAR : LIPOPLASTY – LIPOSCULPTURE – LIPOSHAPING – LIPOSUCTION...

Sizi şaşırtmak istemem ama aslında hiç bir farkları yok. Alınan yağların bir kısmının yağ enjeksiyonu metodu ile başka yerlere geri verilmesinin de işin içine girdiği varsayılarak bu isimler üretildi. Bu isimler bilimsel olmaktan çok ticari. Yapılan işlem hepsinde aynı: yağları almak.

LIPOSUCTION KİMLER İÇİN UYGUN?

Bu ameliyatta amaç belli yerlerde toplanan ve ne kadar rejim ya da spor yapılırsa yapılsın verilemeyen yağları almak. En tipik örnek hanımların kalçalarının alt – yanlarında biriken basenler. Yapısal bir yağlanma şekli olan bu basen yağları ne kadar kilo verilirse verilsin inatla erimez. Liposuction bu tür fazlalıkları almak için ideal bir çözüm.

Aşırı kilolu insanların bu ameliyat ile zayıflamalarını beklemek ise çok gerçekçi değil. Liposuction ile bir miktar yağ alınabilir ama gerçekten şişman insanın zayıflatılmasını beklemek gerçekçi olmaz.

Bir konuya daha değinmek gerekiyor. Liposuction sadece yağları alan bir teknik. Dolayısı ile yüzeydeki deriye çok az etki ediyor. Yağların oluşturduğu gerginlik azalınca derinin kendi kendine gerginleşerek yeniden şekillenmesi gerekiyor. Eğer deri elastik yapısını kaybetmişse yağlar alındıktan sonra sarkması çok kötü bir görüntüye sebep olabilir. Örneğin üç doğumdan sonra karnınızın altında sarkıklık ve derin çatlaklar oluştuysa liposcution sonrası bu bölgenin içi boşalmış bir halde sarkması neredeyse kesin.

Özetle bu ameliyat cildinde çatlak. sarkma gibi problemler olmayanlar için uygun.

En iyi sonuç alınan hastalar genellikle en fazla bir doğum yapmış. en fazla orta yaşlarda. aşırı kiloları olmayan hanımlar ya da belindeki “simitten” kurtulmak isteyen normale yakın kilolu erkekler.

LIPOSUCTION HANGİ BÖLGELER İÇİN UYGUN?

Her yerden yağ alınabilir. Ama belli yerler bu ameliyat için çok uygun iken bazı yerlerde aksine hiç uygun değiller.

EN UYGUN YERLER:

• Erkeklerde en uygun bölge bel çevresi ve karın. yani “simit”. “love handle” gibi isimler takılan yerler. Boyun altı (gıdı).

• Kadınlarda yine karın ve bel. kalçalar. basenler. diz içleri ve bacakların iç ve üst kısımları. ayak bilekleri. yine boyun altı (gıdı). kol altları. sırt.

UYGUN OLMAYAN YERLER:

Bacakların ön yüzü ve kalçaların alt kısımları. Buradan biraz fazla yağ alınırsa çökmeler olması çok olası. Mümkünse almamakta fayda var.

ERKEKLER İÇİN LIPOSUCTION

Türkiye’de erkekler artan bir şekilde estetik cerrahi yaptırıyorlar. Bütün erkek kuaförlerinde pedikür yapıldığını düşünürseniz buna da şaşmamak gerek (kadın erkek eşitliğini hep tek taraflı düşünmemek lazım). Türk erkeklerinin en sık yaptırdıkları estetik ameliyat burun ameliyatı. İkinci sırada da liposuction geliyor.

Erkeklere yapılan liposuction kadınlarınnkinden biraz farklı. Bir kere erkeklerin yağlanma bölgeleri sadece göbek deliği etrafı. karın ve her iki yanda bel bölgesiyle sınırlı. Bu yağların altında. en zayıf erkekte bile hatırı sayılır bir karın kası kütlesi var. Dolayısı ile bu ameliyatta amaç göbek bölgesindeki yağların mümkün olan en çoğunu almak. Kadınlarda bütün yağları almak çok erkeksi ve kaslı bir görüntü yaratabileceği için genellikle daha az yağ alınıyor.

Bu ameliyat için ideal erkek tipi spor yapan ama düzensiz ve yüksek kalorili beslenen. kilosu normalin biraz üzerinde erkekler. Erkek derisinin kendini toparlama yeteneği de çok iyi olduğu için bu hastaların bel “simitlerini” tamamen almak mümkün.

Amaç kasları ortaya çıkarmak. Deri altı yağ dokusu inceldikçe orta hatta duran ve “baklava baklava” gözüken kasları ortaya çıkarmak mümkün.

AMELİYAT İÇİN EN DOĞRU ZAMAN

Rejim ile kilo veriyorsanız bu ameliyatı kilo vermeyi bitirdiğiniz zaman erteleyin. Bunun tek istinası rejimi sırasında daha fazla kilo veremediğinizi hissederseniz olabilir. Rejim yapan insanların ne büyük sorunu motivasyonalrını kaybetmek oluyor. Bu durunda ameliyat biraz öne çekilebilir. Veremdiğiniz yağların azaldığını ve vücut şeklinizin değiştiğini görünce yeniden motive olabilirsiniz. Ama önce ameliyat olayım ve motive olayım diye düşünmeyin.

Benim tecrübem. ameliyat öncesinde hiç kilo vermeyen hastalar ameliyattan sonrada kilo vermiyorlar ve sadece ameliyatla kurtuldukalrı yağlara razı oluyorlar. Ama kendisi kilo veren hastalarım ameliyat sonrasıda bu çabalarına devam ediyor.

Anneler için ideal zaman birinci yılın sonu. Bu sürede hem anne verebileceği kiloları vermiş oluyor hem de sarkıklığın ve çatlakların derecesi tam olarak ortaya çıkıyor.

Bu ameliyat daha sonraki hamilelikler için bir problem de teşkil etmiyor ama çok yakın bir tarihte yeni bir gebelik planlanıyorsa bu ameliyatı ertelemekte fayda var. Yeni bir hamilelikte yeni deformasyonlar ve kilolar oluşacağını göz önüne almak ve tedaviyi ikinci hamilelikten sonraya bırakmak daha doğru.

AMELİYATTAN ÖNCE VE SONRA EK BİR TEDAVİ GEREKİYOR MU?

Gerekli demek doğru olmaz ama ameliyat öncesi ve sonrası lenf drenajını hızlandıran “endomoloji” tedavileri. örneğin lenf drenaj masajı yada LPG çok faydalı oluyor. Hastaların ameliyat sonrası kendi kendilerine bir masaj yapmaları bile alınan sonuçları ve iyileşme hızını etkiliyor.

KOMPLİKASYONLAR VE ÇIKABİLECEK SORUNLAR

Her ameliyatta olduğu gibi bu ameliyat için de korkulan komplikasyonların başında. kanama ve enfeksiyon var.

Bu tür ameliyatlarda ciddi bir kanama olması olasılığı yok ama morarma şeklinde basit hematomlar görülebilir.

Ameliyattan sonra beşinci gün civarında oluşan kızarıklık. ateş ve şişlik enfeksiyon habercisi olabilir. Çözüm enfeksiyonun temizlenmesi ve tabii antibiotik tedavisi olacaktır.

Cilt kaybı. yine nadir olmasına rağmen görülebilecek komplikasyonlar arasındadır. Daha çok aynı bölgeye ikinci kez ve çok kapsamlı bir liposuction yapıldığında görülebilir. Tek bir sigara bile bu olasılığı arttıracaktır. Sakın bir şey olmaz diye sigaraya başlamayın. Her ameliyattan sonraki ilk iki haftanın kritik olduğunu unutmayın.

Ameliyatta kullanılan ilaçlarının dozlarının da iyi hesaplanması gerekiyor. Tumesan sıvısı yüksek miktarda lokal anesteteikler içerdiği için belli doz miktarlarına çok dikkat edilmesi gerekli. Doz aşımında bazı nörolojik bulgular ortaya çıkabilir.

Emboli de. her ne kadar düşük bir olasılık olduğunuyukarıda uzun uzun anlattıysam da ihtimal dahilinde.

Asimetri ve yüzeyde oluşabilecek düzensizlikler ve eğrilikler bu ameliyattan sonra karşılaşılabileceğiniz sorunlar arasında. Ciddi asimetrilerde bir rötuş ameliyatı gerekebilir. Eğer yüzeyde bir düzensizlik yoksa simetriyi sağlamak çok kolay olur. Ama düzensizlikler varsa ve özellikle belli yerlerde ciddi çökmeler varsa bunları düzeltmek her zaman mümkün değil. Çökük yerlere yeniden yağ vermek. yüksek kalan yerleri doldurmak ve bütün ameliyat bölgesini eşitlemek gerekiyor ki bu da çok emek isteyen bir iş.

Yağ alınan bölgelerde hissizlik olması beklenen bir gelişmedir ve bunu bir komplikasyon olarak kabul etmemek gerekir. Bu his kayıpları ilk aylarda büyük oranda geçer. Ama bazı yerlerde 9 aya kadar devam edebilir. Kalıcı his kaybı çok nadirdir.

İPUÇLARI:

• Ameliyatı lokal anestezi ile olun ve doktorunuza ameliyat sırasında eğer gerekiyorsa ayağa kalkabileceğinizi söyleyin. Ameliyat sonunda ayakta kontrol ve son rötuşları yapmak elde edilecek sonucu çok etkileyebilir. Bu cesareti gösterin.

• Liposuction yeni teknikler ile artık riskli bir ameliyat kabul edilmiyor. 30 sene önceki ilk tekniklerden kaynaklanan felaket hikayelerine pek rağbet etmeyin. Bu en risksiz ameliyatlardan biri.

• Bu ameliyatta amaç yağları değil yağ hücrelerini almak. Böylece o bölgede ileride de yağlanma oluşması önlenebiliyor.

• Ameliyattan sonra lenf drenaj masajı şişliklerinizin azalmasında çok etkili olur ve sizi çok rahatlatır.

SIK SORULAN SORULAR ve LIPOSUCTION HAKKINDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR:

Liposuction hakkında en fazla hurafe ve efsane uydurulan ameliyat. Bu ameliyat ne ölüm riskleri içeren bir çılgınlık. nede sizi bütün yağlarınızdan arındırabilecek bir mucize.

İşte ortalıkta sıkça duyabileceğiniz yanlışlar:

Ben en sık duyduklarımdan bazılarını sıralayacağım:

• “yağ alına yerler girintili çıkıntılı. eğri büğrü oluyormuş”:

Normal şartlarda böyle bir şey olmaması gerek. Oluşan çöküklükler tamamen teknik hata. Amaliyattan sonra o bölgenin hiç ameliyat olmamış kadar düz olması gerekiyor.

• “daha sonra alınan kilolar vücudun başka yerlerine mi birikiyor?”

Hayır. Metabolizmayı bir bakkal defteri gibi düşünmeyin. Alınan kaloriler ya yakılacak yada depolanacak değiller. Vücut ne kadar deposu. yani yağ hücresi varsa o kadar yağlanma eğilimindedir. Tersi olsaydı aynı miktar yiyen herkez aynı kiloda olurdu. İnsanları metabolizmaları ve yağ dağılımları çok değişkendir ve liposuctionda iyi yönde metabolizmayı etkiler. Kısaca liposuction sonrasında daha az şişmanlarsınız ve yağ dağılımınız bozulmaz.

• “televizyonda bir liposuction gördüm o sopa gibi şeyi sokup çıkarıyorlardı. hasta sallanıyordu. aman dedim”

Televizyonda hangi ameliyatı seyretseniz aman dersiniz. Bu olabilecekler içerisinde en küçük ameliyatlardan biri.

• “ölenler oluyormuş. gazetelerde çıkıyor. doğru mu?”

Her ameliyatın riski vardır. Ama liposuction bunlar içerisinde en risksiz olanlardan biri. İlk liposuction yapılmaya başlandığı yıllarda. 30 - 40 sene önce. tumesan tekniği bilinmiyordu. Yağlar alınırken ciddi kanamalar olabiliyordu ve yağ embolisi denilen. parçalanmış yağların damarlar içerisinde birikmesi olarak tarif edebileceğim ciddi komplikasyonlar görülüyordu. Üstelik bu hastaların ameliyat bölgeleri morarıyor ve bu morluklar aylarca geçmiyordu. O yıllardan kalan bu kötü “repütasyon” hala devam ediyor. Tumesan tekniği ile bu tür sorunlar artık neredeyse hiç yaşanmıyor. Gazetelerde çıkan haberler her seferinde eğitimi olmayan insanların yaptığı ameliyatlar. Eğer doktorunuzun bu konuda bir eğitimi ve tecrübesi varsa ciddi bir komplikasyon ortaya çıkması gerçekten çok küçük bir olasılık.

• Bu ameliyatı mutlaka bir plastik cerrah mı yapmalı?

Böyle bir zorunluluk olduğunu düşünmüyorum. Yasal olarakta her operatör bu ameliyatı yapabilir. Ama pratisyen hekimlerin kesinlikle yapmaması gerekiyor.

• Daha önce liposuction oldum ve cildimde çöküklükler oluştu. Bunlar giderilebilir mi?

Evet giderilebilir. Ama düzeltme ameliyatlarında amaç sizi güzelleştirmekten çok bu deformiteyi düzeltmek olabilir. Herşeyin bir anda düzeltilmesini beklemeyin. Bu deformiteleri tamamen düzeltmek bazen çok zor olur. ama daha iyi bir hale getirilebilir.

AMELİYATTA VE SONRASINDA SİZİ NELER BEKLER:

Ameliyat günü: Ameliyattan önce aynı gün yada bir gün önce doktorunuzun bir çizim yapması gerekir. Genellikle bu çizim öncesinde ve sonrasında resim de çekilir. Resimlerin ameliyatın öncesini ve sonrasını karşılaştırmanın tek yolu olduğunu unutmayın.

Ameliyat genel anestezi ile yapılabildiği gibi lokal anestezi ile de yapılabilir. Lolak anestezi sırasında anestezi doktoru size “sedasyon” denilen ve sizin yarı uykuda olmanızı sağlayan ek bir anestezi verecektir. Sedasyon sayesinde hem kendinizi çok iyi hissedersiniz. hem ağrı duymazsınız hem de ameliyattan sonra bir çok şeyi hatırlamazsınız.

Lokal anestezi ile ameliyat olmanın size ve doktorunuza bir çok faydası olacaktır. Bir kere ameliyattan sonra bulantı gibi anesteziye bağlı bir sorun yaşamazsınız. Ameliyattan çıkar çıkmaz yemek yiyiebilir su içebilirsiniz. Amaleiyat sırasında da doktorunuz sizi hem ameliyat masasında sitediği pozisyonda tutabilir hem de zaman zaman ayağa kaldırarak yer çekiminin etkisini tam olarak görebilir.

Kulağa çok zor gelsede bu ameliyatı lokal anestezi ile olmak zor değildir ve ameliyat sonucunu da çok iyi etkiler.

Ameliyat sonrası: Bu büyüklük ve zorluk olarak küçük bir ameliyat. Ağrılı bir ameliyat demek doğru olmaz. Hastalar genellikle ilk 3-4 gün bir sızı hissederler ve oturup kalkarken bir ağrı duyarlar.

Ameliyattan sonra en az 2 gün istirahat şart. Bu dönemde çok fazla ayakta durmanız istenmiyor. Bunun nedeni de vücudun bir şekilde yağ alınan bölgeleri yeniden vücut sıvıları ile doldurma eğiliminde olması. Çok ayakta kalırsanız deri altında sıvı birikebilir ve bu iyileşmenizi geciktirir.

Ameliyat sonrası aynı gün taburcu olabilirsiniz. İşinize 4 gün sonra dönebilirsiniz. Ağrı için ağızdan alınacak basit bir ağrı kesici ameliyat sonrası yeterli olacaktır. Bu ameliyat sonrasında ciddi bir morarma yada ve şişlik beklenmez.

Çalişıyorsanız bu ameliyat için bir hafta sonu ve en az iki gün izin almanızı öneririm.

Ameliyat sonrası doktorunuz korsenizi ameliyathanede giydirecek. Korse genellikle ikinci günde çıkarılır ve ilk pansumandan sonra yıkanmaya başlayabilirsiniz. Her seferinde korsenizi çıkaracak. duşunuz alacak ve en geç 5 dakika sonra yeniden giyeceksiniz. Daha uzun korsesiz gezmeniz ilk hafta yasak. Korsenizi gece gündüz ilk üç hafta takmanız gerekiyor. Her doktor korseyi değişik sürelerde kullandırıyor ama üç hafta zannediyorum herkezin minimumu.

İlk defa korsenizi çıkardığınızda cildinizi morarmış ve sarkmış göreceksiniz. Sakın endişe etmeyin. Morluklar. eğer varsa. bir haftada geçer ve cildiniz bir kaç haftada esnekliğin kazanarak yeni şekle adapte olur.

Ameliyattan sonra sonucu görmek için acele etmeyin. İlk şişlikler ile bir kaç hafta hem daha ağır hem daha geniş bedenli olabilirsiniz. İlk ayın sonunda inceldiğinizi ve hafiflediğinizi göreceksiniz.

Yağ alınan bölgelerde his kaybınız mutlakaolacaktır. Bunlar büyük oranda ilk aylarda. bazıları 9. ay civarında geçecek. His kayıplarının kalıcı olması çok nadir olur.

AMELİYATIN KARNESİ:

Anestezi şekli: Lokal (+ Sedasyon) ya da genel anestezi.

Ameliyat öncesi hazırlık: İdeal olan 10 seans kadar lenf drenaj masajı. ya da endomoloji

Ameliyat nerede yapılmalı: Bir hastane ameliyathanesinde.

Ameliyat süresi: Tamamen alınacak miktara bağlı. yarım saat ile 6 saat arasında.

Hastanede yatış süresi: Genellikle gerekli değil.

Ameliyat sonrası ağrı – sıkıntı: Dört gün kadar hafif sızlama. Ağızdan alınan basit ağrı kesiciler yeterli olur.

Şişme. morarma: 3-6 gün arasında. hafif - orta derecede.

Pansuman: İkinci gün tamamen çıkarılıyor ve yıkanabiliyorsunuz.

Korse: 3 hafta.

Dikişler: Kanüllerin girdiği. genellikle 5-6 yerde birer dikiş bir hafta sonra alınıyor. Ne zaman işe dönülebilir: 4. gün sonra

Spor: 2 hafta sonra uzun yürüyüşler. 3 hafta sonra koşuya ve diğer sporlara başlanabilir. Basket. box gibi kompetitif ve vücut vücuda yapılan sporlar için 6 hafta beklemek gerekiyor.

Son şekil: Ameliyat sonrasında oluşan sertlikler ve şişliklerin büyük kısmı 2. ayda azalır. Ama tam sonucun alınması 6 -9 ay civarında olur.
 
2. ünlü doktorun bana cevabı.Ona da foto göndermiştim.

Resminizi gördüm. Alt bacak kısmı implantla, üst bacak kısmı liposuction ile düzelir. Bu ikisi aynı anda yapılabilir.


İlk doktor üst bacakta Liposuctiondan bahsetmedi ama benim isteğimle alt bacakları yandan alacak.2.doktor alt bacak yanlarla ilgili birşey yazmadı.Benim kafam allak bullak oldu.Ben araştırırken araştırırken yaşlanacağımn zaten yaptırmama gerek kalmayacak.:27:
 
Arkadaşlar bazılarınız eşlerinize,sevgililerinize bacaklarınızla ilgili düşüncenizi açmaya neden çekindiğinizi anlamadım.Bu bizim kusurumuz değil ki , Allahın bizi yaratış şekli.Belki sevgiliye söylemeye gerek yok ama evliyken bence bu duygunuzu saklamaya gerek yok.Ben eşime ameliyatın detaylarını doktorların yapacaklarını bacağımın üzerinde gösterdim. Eşime görede ameliyat gereksiz ama ben ona şöyle dedim.Senin bir hayalin var mı? Onu ne kadar gerçekleştirmek istediğini sordum.İşte güzel yada daha düzgün bir bacakta benim hayalim dedim.Şuan hiç itiraz etmiyor.:23:
 
sormama gerek yok ki annemde ilk kontrole geldiğinde bende girebilirmiyim dedi dr da olabilir dedi.sonuçta ben istedikten sonra bişey demez merak etme sonuçta sende gözlerinle görüp emin olarak karar vermek istiyorsun bu da hasta olarak en büyük hakkımız.
hahaha hem doktor müsade etmese bile ben sana bacaklarımı asansörde gösteririm :))))

Samimi senin dr dan 15'ine randevu aldım bakalım ne diyecek ben de İst.gitmeyi düşünmeyenlerdenim. Aklımda Zeynep'in dr var ama randevu ve operasyonun geç olması benim için sorun izindeyim 15 Nisan'da başlıyacağım vakit azaldıkça başıma ağrılar giriyo kararsızlıktan. eşim de sorun çıkarıyo bakalım herkes için hayırlısı:))
 
of sevcan sırasımı şimdi bu tatsız haberlerin kızlar ameliyata gircekti...bütün ameliyatlarda bu risk vardır ve hastaya ameliyattan önce kağıt imzalatılır o kağıtta neler yazar neler...tabiki bu iş zevk işi lüks bir ameliyat olmasa da olur..karar bize kalmış yani.

Ben bu ameliyatın lüks bir ameliyat olduğunu düşünmüyorum.
Çünkü fiziksel olarak rahatsızlığımız olmasa da bu sorun bir çok psikolojik sorunu da beraberinde getiriyor.
Benim psikolojim bozuldu, bu ameliyattan çok korkuyorum ama olmazsam da sürekli aklımda bunu düşünücem ve sosyal hayatım sağlıklı devam edemeyecek. Bu noktada bir karar verdim ve riskleri göze alarak ameliyat olmayı seçtim.
Ha, korkmuyor muyum , feci derecede korkuyorum, stresten yüzümde sivilce patlaması oldu ama psikolojimin düzelmesi için bu ameliyatı olmam şart.
Allah yolumuzu açık etsin
 
Samimi senin dr dan 15'ine randevu aldım bakalım ne diyecek ben de İst.gitmeyi düşünmeyenlerdenim. Aklımda Zeynep'in dr var ama randevu ve operasyonun geç olması benim için sorun izindeyim 15 Nisan'da başlıyacağım vakit azaldıkça başıma ağrılar giriyo kararsızlıktan. eşim de sorun çıkarıyo bakalım herkes için hayırlısı:))

hayırlısı olsun istersen sende dr ara ayın 13 üne aldır en azından orda benim önceki resimlerimi ve son halini de görürsün ona göre karar verirsin.
 
Back
X