Bebeğinize biraz hazırlıksız yakalanmışsınız, böyle okudum postlarınızda. Henüz evliliğe alışırken.. Olsun, her olanda bir hayır vardır, okuduğum kadarıyla dünya tatlısı bir kız çocuğunuz var.
Erken dönem, hazırlıksız ve oturmamış evliliklerde bazen ilk etapla çok fazla baskıya maruz kalınabilir ve zayıflık gösterildiği için aileler daha fazla müdahalede bulanabilir. Siz bu dönemlere gebe iken, yani oldukça duygusal bir eşikteyken, üstelik eşinizin ailesi ile birlikte otururken maruz kalmışsınız. Bunların hepsi aşılabilir şeyler bu arada..
İlk konunuzda kendinizi oldukça suçlar ve eşinizle, ailesini gözünüzde yükseltmiş gördüm sizi.. Biraz duygusal anlamda dengesizlikler var ancak bu hepimizde var, hele ki böyle dönemlerde..
Kimi arkadaşlar, lohusalığı bir senede atlattıklarını falan yazıyorlar burada.. Çevremde de var... Sizin bulunduğunuz ortamda ilişkiler biraz gerilmiş olabilir bu dönemde.. Ama eğer isterseniz, hazır hissederseniz hepsi de halledilebilir.
Çok toz pembe bir pencere açmak istemiyorum ama sizin kadar da karamsar olmayacağım...
bu arada bebeğinizle ilgili söylenmiş her şeye alınıyor olmanız normal, anneyiz.. İnanın bu gereksizlerden çevremizde onlarca var.. Bu meselelere kafanızı takmayın siz, zamanla herkes ağzının payını alacak zaten çocuk büyütürken..
Şöyle yapalım.. Bence siz biraz daha düşünün.. son kararınız, eşinizin size uyguladığı bir şiddet var sa (psikolojik, ekonomik, fiziksel) bunların dereceleri, boşanırsanız planınız nedir.. Boşanmayıp bir müddet sabır ederseniz, neler değişir, neleri elde edebilirsiniz..
Tüm artı ve eksileri bir değerlendirin.. belki de herkesin yaşadığı şeyleri yaşıyorsunuz ancak dertleşecek kimseniz yoktur.. Olsaydı eğer, birilerinin daha sizinle aynı kaderi paylaşıp farklı metodlarla yoluna devam ettiğini görseydiniz, kendinizi nasıl hissederdiniz...
Tüm bunları bir değerlendirin.. Dengesiz duygu durumu biraz teraziye oturunca bence eşinizi de farklı bir eve çıkmak için ikna edebileceksiniz.. Öncelikle eşinizin kaygılarını ve evlilikle ilgili kuşkularını silmek gerekebilir.. Sizin de öyle...
Ne dersiniz bu yazıma bilmiyorum.. ama bir düşünün..
Çok acele etmeyin, çok doldurmayın kendinizi...
Not: İnsanları mutlu edemezsiniz.. Kayınvalidem ilk oğlum çok zayıf diye söylenip durmuştu... Komik kadındır vesselam.. Oğlumsa aşırı zeki ve sağlıklı bir çocuk olarak çoktan herkesin ağzına lafını tıktı.. İkinci doğdu.. Bu kez de çok kilolu bir oğlum oldu.. doğumdan şimdiye kadar... ona da çok kilolu bu diye kulp taktılar.. Takarlar.. Benim sumocu oğlum gayet sempatik ve duygusal bir tosbaa olup çıktı... Kimseyi mutlu edemezsiniz... Metabolizma işi bunlar... Hayırlar, hayırlara zincirle bağlıdır.. nedenini bilemeyeceğimiz pek çok şey, aslında farklı bir hayıra bağlanacağı içindir... Onlar öğrenememiş bunu.. Siz bilin yeter...
Öpüyorum..
Düşünün biraz hadi..