Berna Laçin'den Fatih Altaylı'ya 'Küba' yanıtı: 'Küba'da neler yok'

vargasabreu

mutedil
Kayıtlı Üye
14 Aralık 2013
8.314
6.284
Fatih Altaylı'nın Küba'yı eleştiren ve "patates bile yok" ifadelerini kullandığı yazısına Berna Laçin "Küba'da neler yok" yazısıyla yanıt verdi.

Habertürk Yazarı Fatih Altaylı, 11 Mart tarihli yazısında sosyalist hükümetin görevde olduğu Küba'daki ekonomik durumu eleştiren bir yazı kaleme almıştı. Fatih Altaylı, "Küba gerçeğini anlatacağım" başlıklı yazısında Küba'nın ekonomik durumu için "Patates bile yok" ifadelerini kullanmıştı.
Altaylı'nın bu yazısına Berna Laçin'den yanıt geldi. Laçin dün Twitter'da, 28 Şubat tarihinde Vatan Gazetesi'nde yayınlanan, "Küba’yı anlamak için “Küba’da neler yok” bakmak gerek..." başlıklı yazısının linkini paylaştı. Laçin tweetinde, "F.Altaylı Küba’yı yerdiği yazısında ‘patates yok’ demiş!Bu da benim ‘Küba’da neler yok’ yazım! Darısı başımıza yokluklar" ifadelerine yer verdi.
İŞTE LAÇİN'İN O YAZISI
Küba’ya yaptığım yolculuk bir gezi değil, deneyim oldu benim için... Eşi benzeri olmayan tarihi ve yönetim sistemiyle, kimseye benzemeyen insanların ülkesi burası. Rom, puro, dans-müzik ve neşe... Buram buram “gerçek” zenginlik... Küba’yı anlamak için Küba’da neler yok bir göz atalım.

'ÇOCUĞUM NE OLACAK' KORKUSU YOK
İnsanın çocuğu için endişelenmemesinden daha büyük zenginlik yoktur herhalde. Bu ülkede daha kadın hamileyken, devletin kurduğu hamile merkezlerine gitme zorunluluğu var. 70’li yıllarda, hamile pilatesi başlatılmış bu merkezlerde, ayrıca çocuk bakımı için eğitim veriliyor. Doğan çocuk, devletin sayılıyor. Her tür sağlık ve eğitim hizmetini devlet karşılıyor. Eğitim de tabii ki eşit.

SAĞLIĞIN İÇİN ENDİŞELENMEK YOK
11 milyon nüfusluk küçük bir ada olan Küba, tıp alanında dünyada en üst sıralarda. Çocuk lösemisini yüzde 80 oranında tedavi edebilecek kadar ileriler. 30 bin doktor çalışıyor. Sadece kendi ülkelerine değil, tüm Güney Amerika ülkelerine sağlık hizmeti veriyorlar. Tabii ücretsiz!

AÇLIK YOK
Devlet, karneyle her aileye ihtiyacı olan yiyeceği dağıtıyor. Tavuk, et, pirinç, patates, şeker... Kişi başı, karnı doyuracak miktar, devlet eliyle veriliyor. Elbette, çuval çuval değil. Örneğin; kişi başlı aylık 2 kilo kırmızı et veriliyor meselâ. Tavuk dersen o daha çok. Eh bizim ülkemizde asgari ücretle geçinen biri her ay kişi başı 2 kilo et yiyebiliyor mu acaba?!

İŞSİZLİK YOK
Devlet herkese iş veriyor. Ve maaşlar arasında yüzde 3’ten fazla fark bulunmuyor. Doktor olmuşsun, garson olmuşsun pek fark etmiyor.

SOKAKTA YATAN EVSİZ YOK
Bana en ilginç gelen bu oldu. “En gelişmiş” diye tanımladığımız ülkeler bile evsiz kaynarken Küba’da bir tane sokakta yatan insan yok.

'KADINA ŞİDDET' YOK!

Zaten genel olarak kavga-dövüş-bağırış-çığırış yok. Korna çalan bile yok. Hani, belediye suyuna sakinleştirici karıştırıyorlar diyeceğim ama belediye suyu da yok. Her yer doğal kaynak ve su fışkırıyor. Dönelim şiddete; elbette ufak tefek olaylar oluyormuş ama bir kadına hafifçe dokunmanın cezası bile 5 yıldan başladığı için belki de, öyle şiddete filan rastlanmıyormuş. Hele “karısını öldüren kocalar var mı” sorusunu sorduğumda, bana sapıkmışım gibi bakmaya başladılar. “Nereden aklına geliyor böyle şeyler” dedi bana genç bir Kübalı kadın.

BOŞANMA YOK
Çünkü evlenme de yok. Kübalılar genellikle resmi evlilik tercih etmiyor çünkü ayrılmak isterlerse işlemlerle uğraşmak istemiyor. Resmi imzaya gerek duymuyorlar çünkü boşanma sırasında paylaşılacak mal, mülk kısaca nafaka-miras gibi kavramlar yok. Zaten her şey devletin.

TER KOKAN KİMSE YOK
Sabun-şampuan karneyle. Hepsi Küba malı. Fazladan almaya kalkarsan pahalı. Ama herkes tertemiz.

EĞLENCESİZ GÜN YOK
Müzik ve dans her şeyleri. Sanki ibadet gibi. Her ân her yerde eğlence var. Sokaklarda, meydanlarda toplanıp, dans ediyorlar.

TARLALARDA ORGANİK OLMAYAN GIDA YOK
Tavuk çiftliği yok meselâ. Bahçelerde yetişiyor tavuklar, ayağı toprağa değiyor. Tıpkı çocukluğumuzdaki tavuklar gibi lezzetli oluyor.

'KAZIK YEMEK' KORKUSU YOK!


E her işletme devletin. Çalışanlar da devlet memuru. Ama bizdeki öğretmen evleri gelmesin aklınıza. Örneğin, Hilton Otel, Devrim sonrası olmuş Küba Özgürlük Oteli. En görkemli şovlar, en güzel caz kulüpler aslında hep devlet işletmesi. Ayrıca, Küba’da turistler de devlet koruması altında. Turiste zarar vermek en büyük suçlardan biri.

PARA YOK!
Evet para yok! Doktor, aylık 20 Euro karşılığı bir maaş alıyor. Hayır yanlış yazmadım; en yüksek maaş bizim paramızla aylık 60 lira. Az geldi değil mi! Şimdi “nasıl geçiniyorlar” diye düşünüyorsunuz. Ama işte elektrik de 0,50 kuruş. Ev kirası yok, sabundan yiyeceğe temel ihtiyaçlara para harcamak da yok. Hastane masrafı, eğitim masrafı yok! Çocuklara kalem almak bile yok. Lüks yok ama ihtiyaç da yok!

REKLÂM TABELASI YOK
Asla yok. O yüzden Küba sokaklarını fotoğraflamak gibisi yok gerçekten.



http://www.aydinlikgazete.com/medya...-ya-kuba-yaniti-kuba-da-neler-yok-h65102.html
 
Vay be Berna hanim

Tam uyumak uzereydim yazıya takıldı gözüm okudum

Yoksa ben uyudum da Rüyam da Küba damiyim.

Hayal gibi rüya gibi bi şey

Kendimi halis harikalar diyarında gibi hissettim okuyunca

Bernacim mersiler bu yazı için yedin içtin gördün gezdin hayali de bize kaldı...
 
fatih altaylı'nın yazısını okumuştum ve parça parça yayınlıyor hatta yazıyı. sadece kötü yanlarını değil iyi yanlarını da anlatmış.

küba sevdalısıyım ve berna laçin'nin yazdıklarını daha öncede küba hakında araştırma yaparken okumuştum.

fatih altay'lının o kadar uzun yazıları içerisinden tek bi noktayı çıkarmasını doğru bulmadım.

ek olarak ne kadar küba sevdalısı da olsam berna laçinin anlattığı kadar toz pembe olmadığını da okudum. kötü yanları da yok değil. tabi bunlar hep okumakla kaldı inşallah bi gün hayalim gidip kendim görmek ve kendim küba hakkında kanıya varmak olacak.
 
X