Benim ailem hep bizi çalışmanın önemini anlata anlata büyüttü. Annemi ailesi okutmamis, en ozendigi şey çalışan kadındır, ara ara kendince çalıştı (ama zora, emir almaya gelemez asla,devam ettirmedi hiç bir işini). Bizim ev öyle bir "calismayani kınama evi" ki, okulu bitirip 22sinde evlenene çocuk gelin muamelesi yapılır :) babam da inanılmaz çalışkandir zaten, kendi işi var. Bazen pazarları bile gider,asla şikayet etmez. Tam tersi ne zaman emeklilik muhabbeti açılsa emekli olsa bile çalışacağını söyler.
Hal böyleyken ben de hep çalışma heveslisi oldum. Hatta küçükken bizim balkondan görünen gökdelenlerde ise gitmenin hayalini kurardım.
Üniversitede de yüz boyama palyacoluğu olsun, hosteslik olsun , özel ders olsun bir şekilde para kazandım, bundan zevk aldım.
Derken üniversite son sınıfta ilk defa staj yaptım (hatta okula iletmeyecegim,tamamıyla gönüllü gittiğim,bir kuruş almadığım bir stajdi,deneyim olsun diye kendim ayarlamıştim. Düşün içimdeki çalışma azmini)
Ve böylece ilk defa kurumsal iş hayatına girdim.
Aman Allahım, bu ne eziyet??
Ben insan kaynakları birimindeydim. İzinleri falan biz verirdik. Çocuğunun okul gösterisine gitmek için bile bizim birime gelir, bir yalvarmadiklari kalırdı. İzni de 'kacta çocuğun gösterisi? 12'de mi? Tamam, 8de mesai basliyor, 11'da çıkar, 2de gelirsin' şeklinde verirdik


bir ömür düşünün , çocuğun okul gösterisine bile kahvaltı yapıp ,keyifle yiyip gidemiyorsun. Dönüşte sağlıksız bir şeyler ismarlayamiyorsun. Her şeyin koşturmaca, anı biriktiremiyorsun...
Hayat mı bu ya?
Egolu egolu adamların homurtusu ayrı, yaşadığın haksızlıklara ses çıkartırsan kapının görünme riski ayrı...
İlk kez o stajda düşünmüştüm, "gerçekten insanların bir ömrü adadığı hayat bu mu?" Diye... Daha da bu düşüncem hiç geçmedi:)
Bir sürü ayrı yerde çalıştım (hatta inşallah şimdiki iş yerimden de tez vakitte çıkacağım) , gerçekten her yerin kendince kötülüğü var. Mesela şimdiki iş yerim izin konusunda çok serbest. Cenazesi olana 'ne zaman kendini iyi hissedersen o zaman gel' diye süresiz ucretli izin veren, karnın ağrıyınca mescide geçip uyuyacağın rahatlıkta bir yer. Ama özlük hakları konusunda problemli. Devletin verdiği hakları vermekten acizler. Ağir bir mobbing var ve maaş ödemeleri çok düzensiz.
Daha güzel ve kurumsal yerlerde de çalıştım ama dediğim gibi, hepsinin kendince bir kötü tarafı var:)
30'lu yaşlarımin en büyük hedefi sadece bilgisayardan -dunyanin her hangi bir noktasında çalışabileceğim- freelance bir iş :)
Beyaz yakalık benim minnoş gonlume uygun bir iş degil