- 15 Kasım 2014
- 1.234
- 1.727
Herkese merhabalar,
Birkaç gün önce konu açmıştım. Kuzenimin tanıştırdığı iş arkadaşı hakkındaydı. Sizlerden bazı kişileri dinledim, bir şans verdim bu kişiye. Bu hafta buluşma planı yapıyorduk ve buluşma günümüz yağmurlu geçecekmiş. Dedim ki kapalı bir yere gidelim, AVM olur dedim. O da "evde şömine var, seni oranın karşısına oturtacağım" yazmış. Ben... Üslubumu koruyarak "ev fikrini tanışmamızın ilk zamanlarda öne sürmesinin hiç iyi bir fikir olmadığını" yazdım. O da "Sen beni yanlış anladın, 'eve gidelim' demedim, 'şömine karşısında otururuz' dedim. art niyetim yok, yemin ederim" yazınca kendisine cevaben "bu söylediklerine inanmak için seni belli bir süredir tanıyor olmam lazım. daha ilk görüşmede birbirimizi yüzde yüz tanımadık ve sence de bu yanlış bir zaman değil mi eve çağırmak için? bu nedenle yazdığın iki cümle arasında bir anlam farkı göremiyorum ve görüşme amaçlarımızın aynı olduğunu görene kadar seninle irtibat kurmak istemiyorum" yazdım. O da "Allah'a emanetsin, benim bir amacım yok. yanlış anladın diyorum. sana hayatında başarılar dilerim" yazıp numaramı silmiş. Ben de onunkini sildim. Öfkeliydim daha önce, ama şimdi içimde olan tek şey, söyledikleri birbirini tutmayan birinden kurtulmuş olmanın verdiği dayanılmaz hafiflikle karışmış hayal kırıklığı.
Çünkü beni evine çağırıp da ilişkiden sıkılmayan erkek görmedim, tanımadım. Bu yüzden artık aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Çevremde hâlâ ikinci şansı hak eden erkeklerin olduğu inancımı koruyorum. Ama artık bekleyişte değilim.
Birkaç gün önce konu açmıştım. Kuzenimin tanıştırdığı iş arkadaşı hakkındaydı. Sizlerden bazı kişileri dinledim, bir şans verdim bu kişiye. Bu hafta buluşma planı yapıyorduk ve buluşma günümüz yağmurlu geçecekmiş. Dedim ki kapalı bir yere gidelim, AVM olur dedim. O da "evde şömine var, seni oranın karşısına oturtacağım" yazmış. Ben... Üslubumu koruyarak "ev fikrini tanışmamızın ilk zamanlarda öne sürmesinin hiç iyi bir fikir olmadığını" yazdım. O da "Sen beni yanlış anladın, 'eve gidelim' demedim, 'şömine karşısında otururuz' dedim. art niyetim yok, yemin ederim" yazınca kendisine cevaben "bu söylediklerine inanmak için seni belli bir süredir tanıyor olmam lazım. daha ilk görüşmede birbirimizi yüzde yüz tanımadık ve sence de bu yanlış bir zaman değil mi eve çağırmak için? bu nedenle yazdığın iki cümle arasında bir anlam farkı göremiyorum ve görüşme amaçlarımızın aynı olduğunu görene kadar seninle irtibat kurmak istemiyorum" yazdım. O da "Allah'a emanetsin, benim bir amacım yok. yanlış anladın diyorum. sana hayatında başarılar dilerim" yazıp numaramı silmiş. Ben de onunkini sildim. Öfkeliydim daha önce, ama şimdi içimde olan tek şey, söyledikleri birbirini tutmayan birinden kurtulmuş olmanın verdiği dayanılmaz hafiflikle karışmış hayal kırıklığı.
Çünkü beni evine çağırıp da ilişkiden sıkılmayan erkek görmedim, tanımadım. Bu yüzden artık aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Çevremde hâlâ ikinci şansı hak eden erkeklerin olduğu inancımı koruyorum. Ama artık bekleyişte değilim.