- 27 Nisan 2014
- 2.618
- 1.970
- 108
- Konu Sahibi En buyuk kk
-
- #21
Bizim doğamız geçmişe takıntılı olmak yengeçler olarak. Karşımızdakine eziyet olsun diye geçmişi ısıtıp ısıtıp önlerine sürmüyoruz ki. Ben hakikaten geçmişte yaşanan iyi kötü her olayı, hatta böyle acayip sıradan anlamsız diyalogları çok net hatırlarım. Üzüldüğüm bir olayı hatırladığımda da ilk günkü gibi üzülürüm. Ister istemez biraz kindar yapıyor bu özellik insanı, ama aynı zamanda insani ilişkilerde aşırı sadakat, kıymet bilirlik yine geçmişteki mutlu olayları ufak iyiliklerı aşırı önemsemekten geliyor.
benm sevglm de yengec: ben kocumç((4 senelık beraberlıgımızvar suan 1.5aydr konusmuyoruz.aynen gecmıse takıntılı.ne yapmam gerektıgını bılemedm.telefonlarıma ckmıyor hcbırzaman! bırlıkte olunca benden daha romantık ama ayrılunca benden daha kinci daha ınatı.yıne gecmısı getırdı aklına.kfayı yıcem ben artık ve arastrmaları devamedıyor kıskanclk uzerıne.:/
bende bi yengec olarak gecmise cok takıntılıyım bana haksızlık yapıldımı asla unutmam ve onu yüzüne vururum
dısardan cok guclu görünüp icimde ufacık bi kız cocugu barındırmak cok zor güclü görünmek her zmaan insanı cok yoruyor
Merhaba arkadaşlar, belki bu konunun yeri bdv değil, çünkü aslında tam olarak dert sayılmaz ama az önce birkaç karar aldım ve burada açılan konularla da ilişkili konularda (duygularla ilgili filan) olduğu için bu kararlarım sizinle paylaşmak istedim. Hem belki de konunun altında tartışma döner, fikir alış verişi yaparız bir şekilde birbirmize faydamız olur.
Şimdi öncelikle belirteyim ki bu mesajımın ana teması kesinlikle şu değil: "Erkekleri mutlu edelim, aşırı anlayışlı olalım, ilişkimizde "sorunsuz" olmak adına her şeye evet diyelim, her isteneni yapalım." Bir kere şu erkeklerin "sorunsuz kadın" algısından, yani bu tür idealleştirmelerden, "kadın dediğin erkeğini mutlu edecek!" tarzı genellemelerden tiksinirim, onu belirteyim. Hepimiz insanız, duygularımızın inişi çıkışı var, hepimizin kendi hayatı var, ancak konsomatrisler, anneler ve psikologlar koşulsuz şartsız kendi benliklerini sıfırlayarak erkekleri dinler ve yol gösterir. Bizim eş ve sevgili olarak görevimiz bu değil bence.
Gel gelelim ki "sorunsuz" ve mutlu bir insan olmayı kim istemez? Böyle bir insan hem kendi mutlu olur hem de sevgilisini mutlu eder.
Neyse sadede geleyim, ben aşırı tipik bir Yengeç burcuyum, sevgilimle ilgili konularda aşırı geçmişe takıntılıyım. Her şey iyi giderken aklıma gelen düşünceler: "O bana şunu yapmıştı, bunu demişti, ne hakkı var, onun telefonlarına cevap vermeyeceğim, üzülsün bakalım, görsün bana bunu yapmak neymiş." Çocuk oysaki o konuda defalarca özür dilemiş oluyor. Geçmişte bir kız buna yazıyordu, o da birkaç kez kıza izin vermiş (gece birlikte dolaşmalar, konuşmalar, abi gibi dinlemeler) aklıma hep o kız geliyor, o kız geldikçe de ondan soğuyorum. Oysaki mantıklı düşündüğümde affettim aslında. Çünkü bana çok kesin ve net dedi ki "Ben o yaşta bir kıza bakmam. Ben sübyancı değilim". Neyse zaten iki sçeneğin var: ya unutacaksın ya ayrılacaksın. Ama ben onu terk edemezdim, aşık olduğum için, ama her sinirlendiğimde bunu ona karşı kullanıyordum. Onun da bana karşı kullanabileceği bazı hatalarım oldu geçmişte ama o bir Kova burcu olduğu için gelecek odaklı. Çok kırıldığı şeyleri bile bana söylemiyor, hatırlatmıyor.
Neyse benim bir ev arkadaşım var Yay burcu, bir de sevgilisi var Terazi burcu. Onların ilişkisine bakıyorum, saf sevgi var tamam mı. ne kıskançlık, ne hesap sorma, ne terk etme fantezileri, hiçbir şey. Sadece güzel bir iletişim var, art niyet yok, ama ev arkadaşım ezik filan bir kız da değil, gayet kişilikli, kendini ezdirmez, isteklerini açıkça söyler. Dedim abi ben neden böyle değilim? benim ilişkim neden böyle değil?
Sonra kendi kendime kararlar aldım. Dedim ki ben artık hep mağdur hep mağdur olmicam. Ben artık böyle daha rahat, daha sevgi dolu olucam. Ve de sizin huzurlarınızda bunu yazıyorum. Artık ne işinize yarar bilmem ama belki benim gibi Yengeç burçları fikirlerini paylaşmak ister.
noldu noldu anlat heleResmen kendimi gördüm. :)
2 yıldır hala sevgili olmadan önce olsun sonra olsun tüm kötülükleri gündeme getirip tartışıyordum. İçimde kalmasın diye bağırıp çağırıyodum, o da hep özür diliyordu. Ve kendime inanamıyorum ama bunları zamanla aştım.
İlişkiler konusundaki görüşüne de tamamen katılıyorum.
Kızlar bu arada başlık açmak istemiyorum ama yengeçler adına toplaşın bir sorunum var sizinle konuşmak istiyorum. Ufak bi şey...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?