Daha önce hiç iki kişi arasında kaldınız mı?

  • Konu Sahibi Konu Sahibi MonKa
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
Italyada olani gec, seni gercekten sevseydi daha once adim atardi. Oraya gitti, yalniz kaldi, yalniz kalinca da eldekilere bakayim dedi inan bana olay bundan ibaret. Sana yazdiginda eski sevgililere de yazmistir emin ol, oltaya sen takilmissin iste.

2 numarayi bilemedim, istiyorsan biraz daha bulus bak, olmazsa da gec zorla degil ya :)
 
Aşk ve sevgi kavramları herkes için farklı olabilir. Her insanın yapısı, dünyayı algılayış biçimi de farklıdır. Bu size neden şok edici geldi anlamadım?

İçgüdüleriniz sizi bir şeylerin eksik olduğunu bizden önce size hissetmiş zaten. Çocuğu sevmiyorsunuz. Sadece onun tarafından beğenilmenin, değer görmenin dayanılmaz hafifliği hoşunuza gidiyor. Seven biri başkanı düşünmez. Doğru düzgün yemek yer mesela.
 
Hayır.
Yani kesin, kati bir hayır diyemem ama her zaman öyle olmuyor.

Benzer bir süreç yaşadım üstelik aynı adamla bir sene içinde iki kez.
Ve bu bir sene içinde iki farklı insanla sevgililik yaşadım.
Ama ilk adama sevgim zamanla derinleşmedi. Sıkıcıydı, hep sıkıcı kaldı. O tutku, o heyecan yoktu. Evet çok iyi bir adamdı, düzenliydi, saygılıydı, çok ilgiliydi. İlişkiye başlasak el üstünde tutardı, hatta bugün gel diyeyim gelir başlar.
Ama bende o tık yoktu, olmadı da.

Sevginin zamanla derinlemesi için bence zemin daha farklı olmalı. Bu şekilde başladığında zamanla derinleşmiyor. O eksik olan parça hiç tamamlanmıyor.
O halde şöyle söyleyeyim. Bunu düşünmemim sebebi şu, daha önceki ilişkilerimde de ilk 3-4 ay insanlar canım cicim ayı olarak adlandırdığımız evrelerden geçerler. Ben o evrelerde hiç bulunmadım. Genel yapı olarak hep mantığımla karşımdaki insanın karakterini analiz eder, sorgularım. Sevgi bağım ise zamanla derinleşir. İlk görüşte aşka ya da deliler gibi sevmeye şahsen pek inanmıyorum. Ya da böyle hisler genellikle travmatik bir bağ sebebi ile oluşuyor. Sevgilimin sıkıcı olduğunu düşünmüyorum. Onunla mutlu olabileceğime inanıyorum. Bence benim buradaki eksik parçam gerçekten de sağlıklı bağlara alışkın olmamamla ilgili.
 
İçgüdüleriniz sizi bir şeylerin eksik olduğunu bizden önce size hissetmiş zaten. Çocuğu sevmiyorsunuz. Sadece onun tarafından beğenilmenin, değer görmenin dayanılmaz hafifliği hoşunuza gidiyor. Seven biri başkanı düşünmez. Doğru düzgün yemek yer mesela.
Zaten düzenimin bozulmasının sebebi sevgilim. Ona karşı haksızlık yapmaktan korkumdan ötürü. Sevmediğimi de hiçbir zaman söylemedim. Ayrıca gayet bireysel bir insanımdır. Değer görmeden de hafif bir şekilde hayatımı yaşayabilirim. Sizin görüşünüz ve sevgi anlayışınız bu şekilde olabilir tabii. Saygı duyarım.
 
Italyada olani gec, seni gercekten sevseydi daha once adim atardi. Oraya gitti, yalniz kaldi, yalniz kalinca da eldekilere bakayim dedi inan bana olay bundan ibaret. Sana yazdiginda eski sevgililere de yazmistir emin ol, oltaya sen takilmissin iste.

2 numarayi bilemedim, istiyorsan biraz daha bulus bak, olmazsa da gec zorla degil ya :)
Daha önce hiç sevgilisi olmayan kapalı bir insan. Biz zaten o İtalya'da 2 sene geçirdikten sonra tanıştık.
 
Zaten düzenimin bozulmasının sebebi sevgilim. Ona karşı haksızlık yapmaktan korkumdan ötürü. Sevmediğimi de hiçbir zaman söylemedim. Ayrıca gayet bireysel bir insanımdır. Değer görmeden de hafif bir şekilde hayatımı yaşayabilirim. Sizin görüşünüz ve sevgi anlayışınız bu şekilde olabilir tabii. Saygı duyarım.

Konu açtınız bizde fikrinizi yazdık. Sevginiz zaman derinleşip kuvvetlendiğinde bura yazın bizde böyle bir şeyin mümkün olduğuna inanalım.
 
O halde şöyle söyleyeyim. Bunu düşünmemim sebebi şu, daha önceki ilişkilerimde de ilk 3-4 ay insanlar canım cicim ayı olarak adlandırdığımız evrelerden geçerler. Ben o evrelerde hiç bulunmadım. Genel yapı olarak hep mantığımla karşımdaki insanın karakterini analiz eder, sorgularım. Sevgi bağım ise zamanla derinleşir. İlk görüşte aşka ya da deliler gibi sevmeye şahsen pek inanmıyorum. Ya da böyle hisler genellikle travmatik bir bağ sebebi ile oluşuyor. Sevgilimin sıkıcı olduğunu düşünmüyorum. Onunla mutlu olabileceğime inanıyorum. Bence benim buradaki eksik parçam gerçekten de sağlıklı bağlara alışkın olmamamla ilgili.
Sağlıklı bağlara alışılmaz sağlıklı bağ kurmaya hazır olunur. Mevcut durumda siz böyle bir bağa hazır değilsiniz bence. O yüzden başta terapiyle ilerlemeniz gerekiyor.
Sağlıklı diye nitelendirdiğiniz bağ belki öyle bile değil. (E kişisinden bahsediyorum)
Kendinizi farketmeye başladığınız bi terapi sürecine girmişsiniz. O yüzden şuan için doğru kişi değil yorumunu yaptım.
Belki bilmiş bilmiş konuşuyorum fakat bu hatayı daha önce yaptım. Sırf beni seviyor sayıyor sağlıklı bi ilişki olur diye düşünerek başladım. Dediğiniz eksik parça içimden hiç gitmedi. İlişki de bence sağlıklı değildi.
 
O halde şöyle söyleyeyim. Bunu düşünmemim sebebi şu, daha önceki ilişkilerimde de ilk 3-4 ay insanlar canım cicim ayı olarak adlandırdığımız evrelerden geçerler. Ben o evrelerde hiç bulunmadım. Genel yapı olarak hep mantığımla karşımdaki insanın karakterini analiz eder, sorgularım. Sevgi bağım ise zamanla derinleşir. İlk görüşte aşka ya da deliler gibi sevmeye şahsen pek inanmıyorum. Ya da böyle hisler genellikle travmatik bir bağ sebebi ile oluşuyor. Sevgilimin sıkıcı olduğunu düşünmüyorum. Onunla mutlu olabileceğime inanıyorum. Bence benim buradaki eksik parçam gerçekten de sağlıklı bağlara alışkın olmamamla ilgili.
Öyle düşünüyorsanız biraz daha deneyin o zaman. Hala o eksikliği hissederseniz o zaman bitirirsiniz. Çünkü içinizdeki o eksiklik, tamam olmama hali sürerken ilişki yürümüyor. Bir süre sonra hevesinizi, isteğinizi kaybediyorsunuz.

Ben o bahsettiğim adamla görüşürken o eksiklik hissim hep vardı. Onunla görüşürken eski sevgilimle tanıştık, arkadaş olarak görüşürken bir haftada ilişkiye başladık çünkü "tamam"dı.

Çok toksik ilişkiler yaşadım, sağlıklı ilişkiye alışık olmama durumu benim normal halim :D Ama bir insan "tamam" olunca, oluyor. Onu gördüm, fark ettim. Şimdi o "tamam"ı bildiğim için, tamam hissetmediğim ilişkilere ya başlamıyorum ya yürütmüyorum, idare etmiyorum, ilerletmeye çalışmıyorum.

Not: En toksik ilişkisinden sonra terapiye başlamış bir insan olarak yazıyorum :D
 
Haklısınız ama bu noktada ben sizin gibi kesin karar veremiyorum sanırım. Çünkü yanlış bir seçim yapmaktan çok korkuyorum. Ya pişman olursam hissi benim daha fazla sıkışmış hissetmeme sebep oluyor.
İkisi de yanlış seçim bu işin sonunda yine sen mutsuz olacaksın hangisini seçersen seç diğerinin gölgesi hep üstünde olacak değmez.En doğrusu, taze nefes gibi yeni biriyle yola başlamak.....
 
Sağlıklı bağlara alışılmaz sağlıklı bağ kurmaya hazır olunur. Mevcut durumda siz böyle bir bağa hazır değilsiniz bence. O yüzden başta terapiyle ilerlemeniz gerekiyor.
Sağlıklı diye nitelendirdiğiniz bağ belki öyle bile değil. (E kişisinden bahsediyorum)
Kendinizi farketmeye başladığınız bi terapi sürecine girmişsiniz. O yüzden şuan için doğru kişi değil yorumunu yaptım.
Belki bilmiş bilmiş konuşuyorum fakat bu hatayı daha önce yaptım. Sırf beni seviyor sayıyor sağlıklı bi ilişki olur diye düşünerek başladım. Dediğiniz eksik parça içimden hiç gitmedi. İlişki de bence sağlıklı değildi.
Sizi gayet iyi anlıyorum. Bilmiş konuştuğunuzu hiç düşünmedim inanın. İçimden açıkçası benim de bu geliyor. Kendimle ilgili eğer çözemediğim travmatik bağlar, bilinçaltımda yatan eksikliklerim varsa bunları tamamlamak ve hayatıma bu şekilde devam ettirmek bana şu an en yakın olanı. Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim. Yalnız olmadığımı bilmek iyi hissettirdi.
 
Öyle düşünüyorsanız biraz daha deneyin o zaman. Hala o eksikliği hissederseniz o zaman bitirirsiniz. Çünkü içinizdeki o eksiklik, tamam olmama hali sürerken ilişki yürümüyor. Bir süre sonra hevesinizi, isteğinizi kaybediyorsunuz.

Ben o bahsettiğim adamla görüşürken o eksiklik hissim hep vardı. Onunla görüşürken eski sevgilimle tanıştık, arkadaş olarak görüşürken bir haftada ilişkiye başladık çünkü "tamam"dı.

Çok toksik ilişkiler yaşadım, sağlıklı ilişkiye alışık olmama durumu benim normal halim :D Ama bir insan "tamam" olunca, oluyor. Onu gördüm, fark ettim. Şimdi o "tamam"ı bildiğim için, tamam hissetmediğim ilişkilere ya başlamıyorum ya yürütmüyorum, idare etmiyorum, ilerletmeye çalışmıyorum.

Not: En toksik ilişkisinden sonra terapiye başlamış bir insan olarak yazıyorum :D
Evet belki de gerçekten onu hissetmek gereklidir ki insanın içi rahat etsin.
 
Ben A kişisinin narsist olduğunu düşünüyorum seni beğenmiyor aslında fiziken ama alışkanlık olmuşsun onun için çünkü sen senin ilgin alakan onun hoşuna gitti bu yüzden de elinde tutmak istiyor manipülasyon yaparak ayrıca karşındaki insana saygısı yok bence çünkü fake hesap açıp oradan tekrar ekliyor takıntılı bir insan olduğu zaten belli çünkü sana saygı duysaydı haklısın ben seninle ciddi bir yola girmeyi düşünmedim sana da engel olmak istemem deyip Yolundan çekilmesi gerekirdi o zaman derdim ki evet bu adam düzgün bir adam iyi kişisi bence iyi A kişisi olmasa belki de onunla ilişkin daha net ilerlerdi çünkü kafa karıştırıyor ve A yı bırakmış olmak sende vicdan yapmana sebep oluyor. Ben yerinde olsam A kişisine durumdan bahsetmezdim. E ile dener baktım güzel gidiyor A ile iletişimi azaltırdım zaten ben olsam beni çokta begenmediğini bildiğim adamla 6 ay bile konuşmazdım eziklik ve eksiklik hissederdim. A ile ilişkin devam etse bile ciddi bi yola girecegını sanmıyorum
 
Sizi gayet iyi anlıyorum. Bilmiş konuştuğunuzu hiç düşünmedim inanın. İçimden açıkçası benim de bu geliyor. Kendimle ilgili eğer çözemediğim travmatik bağlar, bilinçaltımda yatan eksikliklerim varsa bunları tamamlamak ve hayatıma bu şekilde devam ettirmek bana şu an en yakın olanı. Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim. Yalnız olmadığımı bilmek iyi hissettirdi.
Rica ederim 🙏🏻 İyi tartın yoksa benim gibi 5 senesini belki eksiklik geçer umuduyla boşa harcayabilirsiniz (neyse tecrübe oldu 🥲)
 
Rica ederim 🙏🏻 İyi tartın yoksa benim gibi 5 senesini belki eksiklik geçer umuduyla boşa harcayabilirsiniz (neyse tecrübe oldu 🥲)
5 sene gerçekten uzun bir süre. Yine de öğrendiğiniz çok şey olmuştur. Nihayetinde bitip giden ilişkilere böyle bakmak gerekir diye düşünüyorum. Umarım mutlu olursunuz. :)
 
Evet belki de gerçekten onu hissetmek gereklidir ki insanın içi rahat etsin.
Bu arada yaşınız 23 sanırım eğer doğruysa.
Çok gençsiniz, içinde olmaktan tamamen memnun olmadığınız bir ilişkiyi hiç sürdürmeyin. Kendinize vakit ayırın, terapinize devam edin. İlişki tercihlerinizi, yürütme biçimlerinizi değiştirin. Ondan sonra eminim çok güzel bir ilişki yaşayacaksınız.

Ben maalesef bu yola geç girdim. Terapiye başladığımda 32 yaşındaydım. Şu an 35 yaşındayım. Bir şey ne kadar yerleşirse, kökleşirse, çözmek o kadar zor oluyor. Şimdi 3 sene önceki ilişkime dönüp baktığımda yaşadıklarımı aklım almıyor. Bugün onda birini yaşadığımda kapının önüne koyuyorum.

Olan, bu yaşıma kadar geçirdiğim zamana, hayatıma aldığım dandik adamlara, o kadar üzülmeme, yorgunluğuma oldu.

"Abla nasihatı" lafından nefret ederim, o yüzden bunu lütfen bu şekilde algılamayın. Benzer yolları sizden daha önce yürümüş biri olarak düşünün.

Hayatınızdaki en güzel ilişki, kendinizle olan ilişkiniz olmalı.
 
A seni yedekte tutuyormuş. Egosunu tatmin etmek için sen hayatına başkasını alınca çıldırmış. Bir erkek istediği kadını asla ötelemez. Gerçekten istese zaten birlikte olurdu. Sana açıkça istemediğini söyleyen adamın bir anda Mecnun’a dönmesi imkansız. Sen de kendi sorunlarını hallet E’nin hayatını mahvetme.
 
Bu arada yaşınız 23 sanırım eğer doğruysa.
Çok gençsiniz, içinde olmaktan tamamen memnun olmadığınız bir ilişkiyi hiç sürdürmeyin. Kendinize vakit ayırın, terapinize devam edin. İlişki tercihlerinizi, yürütme biçimlerinizi değiştirin. Ondan sonra eminim çok güzel bir ilişki yaşayacaksınız.

Ben maalesef bu yola geç girdim. Terapiye başladığımda 32 yaşındaydım. Şu an 35 yaşındayım. Bir şey ne kadar yerleşirse, kökleşirse, çözmek o kadar zor oluyor. Şimdi 3 sene önceki ilişkime dönüp baktığımda yaşadıklarımı aklım almıyor. Bugün onda birini yaşadığımda kapının önüne koyuyorum.

Olan, bu yaşıma kadar geçirdiğim zamana, hayatıma aldığım dandik adamlara, o kadar üzülmeme, yorgunluğuma oldu.

"Abla nasihatı" lafından nefret ederim, o yüzden bunu lütfen bu şekilde algılamayın. Benzer yolları sizden daha önce yürümüş biri olarak düşünün.

Hayatınızdaki en güzel ilişki, kendinizle olan ilişkiniz olmalı.
Evet, bu yaşlarda sanırım deneye yanıla devam etmek, bolca düşünüp yanlışlardan sahici dersler çıkarmak gerekiyor. İnsan böyle durumlara düşmeden, yalnızca düşünerek bir şeyleri net kavrayamıyor maalesef. Bunu fark ettiğim gibi çözmek istedim. Çünkü kökleşsin istemiyorum. Siz de gözlemlemişsinizdir ki mutlu, sağlıklı ebeveyn ilişkileri deneyimlemek gerçekten büyük bir nimettir. Bir gün onlara dönüşmek istemiyorum. Bu zinciri mutlaka kırmak lazım.

Eyleme geçip de insanın istediğini yapabilmesi, hayır diyebilmesi, özellikle kadınlar için çok kıymetli. Yanlış ilişkiler yaşasak da öğrettiği pek çok şey oluyor. Ya da çevremizden gözlemlediğimiz kadarı ile. Çok yakın bir arkadaşım 32 yaşında. Gayet de iyi giden bir evliliği var. Ona da sık danışırım. Neticede mutluluğunu koruyabilmeyi başarabilmiş nadir insanlardan biridir. Sizi de öyle görüyorum. Belki acı çektiniz ama bu acılar size bir yol açtı. Umarım benim için de öyle olacak. Hiçbir zaman bir başkasını kendimizin önüne koymamalıyız. Aksi halde sonu yıkıcı oluyor.
 
Hanımlar merhabalar, birkaç haftadır üzerinde uzun uzun düşündüğüm sizlere danışmak istediğim bir konu var. Bununla ilgili psikolojik destek de alıyorum şu an. Çözmeye çalışıyorum ama fikirlerim sürekli değişiyor. Yaklaşık 7 ay önce biriyle tanıştım. Kendisi İtalya'da master yapan bir mühendis. İlişkimiz bana göre bir yere kadar hep dostane ilerledi. Zaten aksi bir durumda, hep beni beğenmediğini, istemediğini hafiften belli ederdi. Ama son aylara doğru bana karşı tavırları bir nebze de olsun değişmişti. Bu şekilde davransa bile gönlümü hiç kırmadı. Beni kırgın bırakmadı. Aramızda bir yakınlık vardı evet ama yine benimle ciddi bir şey düşünmediğini bana hiç o yerden ve o gözle bakmadığını sık sık dile getirirdi. Ben de açıkçası, bu durumu pek önemsemiyordum. Çünkü kendimi bir ilişkiye hazır hissetmiyordum ve özellikle onunla ciddi bir şeyler yaşayacağımıza inanmıyordum. Geçmişte çok kalbimi kıran bir olay yaşadığım için biraz kendimi aşka kapatmıştım.

Ama bir gün arkadaşımla otururken, bu kız arkadaşımın bir erkek arkadaşı tesadüfen bizim oturduğumuz yere geldi. Çocukla ikimiz de aynı şehirde büyümüşüz. Ben ilişki istemiyordum ama bu çocuktan hem hoşlandım hem de fikir yapımız gerçekten uyuştu. Sonra o da benden hoşlanmış. Arkadaşıma da söylemiş. Ben de bir süre daha hazır olmadığımı belli ettim. 2 ay kadar daha geçti. Bir gün fark ettim ki bana istek atmış. Sonra biz konuşmaya başladık. Konuşmaya başlar başlamaz ben kimseyi üzmemek adına, İtalya'da bulunan çocuğa buna A diyelim. A'ya yeni biriyle tanıştığımı, iyi anlaştığımı ve aramızda hiçbir şey olmasa bile onunla konuşmayı bitirmek istediğimi söyledim. A ile daha önce de konuşmayı defalarca kesmek istemiştim ama hep bir şekilde yeniden başlıyorduk. Her neyse A bunu söylemem ile şok oldu. Yani aslında beni sevdiğini anladı. Onca zaman bana kısmen kötü davrandıktan ve ciddi bir şey olmadığını vurguladıktan sonra, tamamen başka bir insan oldu. Beni çok sevdiğini söylüyor gitmemem için yalvarıyordu. Ama ben bu ilişkinin sağlıklı olacağını hiçbir zaman düşünmediğim için, yeni tanıştığım E ile görüşmeye devam ettim. E ile çok iyi anlaştık ve yaklaşık 2 ay konuştuk sonra ilk kez buluştuk ve bir ilişkiye başladık. Şu an 1 aydır çıkıyoruz. Ama bir şeyler eksikmiş gibi hissediyorum. Oysa tam hayal ettiğim gibi bir adam. Hiçbir kusuru olduğunu düşünmüyorum. Sadece eksik olan şeyin ne olduğunu bilmiyorum.

A kişisi ilişkimin olmasına her ne kadar saygı gösterse de bana yazdı. Engellemiştim, ki E'ye de bu durumdan bahsettim ne olur ne olmaz aklında şüphe oluşturmamak adına. Ama bir şekilde fake hesap açıp falan bana ulaştı. Şiirler yazmış, geri dönmem için beni ikna etmeye çalışıyor, birbirimizin kaderinde olduğumuzu vs söylüyor. Onu da anlıyorum. 25 yaşında ve hayatı tanımakta çok geç kalmış bence. Daha önce hiç ilişkisi olmamış, hiç kimseyi sevememiş. İlişkilerden delicesine korkuyor. Benden kaçma sebebi de buydu. Açıkçası hiçbir zaman onun beni istememesine üzülmedim. Çünkü dengeli bir bağımızın olduğuna inanmadım. Ama şu an bambaşka bir insanmış gibi geliyor. Sanki bu kaybın acısı onu olgunlaştırmış gibi. Bu süreçte o da terapi aldı. Ve şu an evet sensiz yaşarım, biliyorum ama ben bunu yapmak istemiyorum, seni kaybetmek istemiyorum diyor, ve pişmanlığının samimiyetine açıkçası inandım. Bana ailesinden, kendi eksikliklerinden filtresiz bir şekilde bahseden biri. Narsist olduğunu hiçbir zaman düşünmedim. Kendine pek değer vermeyi bilmeyen olgunlaşmamış biri olduğunu ise çokça düşündüm. Şu an o da bunların farkında. Kendini inşa etmeye çalışıyor ve bu süreçte onunla olayım istiyor. Ben geçmişte çocukça davrandığının farkındayım ama gerçekten bir şeyleri değiştirdiğini de görebiliyorum. Beni bir kez olsun görüşmek için İtalya'ya çağırıyor. - aramızda bir şey olmayacağını temin ederek, yalnızca konuşmak için.- Gitme imkanım da var. Ama gizliden gizliye ne o ne ben böyle bir şey yapabiliriz.

Açıkçası tüm bu yaşananlardan sonra benim gerçekten yalnız kalasım var. E ne kadar iyi bir insan olsa da onu tam anlamıyla kabul edemiyorum. Evet seviyorum, ilgiliyim de ama o eksik şeyin ne olduğunu bulamadım. Açık konuşmak gerekirse A'da kafamı biraz karıştırdı. Benim ilişkimi sorgulamama sebep oldu. Çünkü en başta hiç böyle karmaşık hissetmiyordum. Ayrıca şu an böyle hissetmekten dolayı çok fazla suçluluk ve utanç duyuyorum. Günlerdir doğru düzgün yemek yiyemiyorum. Uyusam bile defalarca uyanıyorum. Zaten bu yüzden destek almaya başladım.

E ile de açık bir şekilde konuştum. 3 gün sonra askere gidecek. Bana 1 ay boyunca düşünmemi istediğini, bize bir şans verip vermeyeceğim konusunda kararımı beklediğini söyledi. Siz böyle bir durumda olsanız ne yapardınız?

Psikoloğumla bu konuyu konuştuğumuzda ve daha önceki ilişkilerimden bahsettiğimde benzer döngüler yaşadığımı anladım. O da çok yönlü ve yoğun bir insan olduğum için bunları yaşamamın doğal olduğunu ve çözeceğimizi söyledi.

Biliyorum çok kişisel bir mesele, kendim çözmeliyim ama fikirlerinizi merak ediyorum. İnsan kaderinde olanı, onun için doğru olanı nasıl fark eder? Bundan nasıl emin olur?
A size daha önce kötü davranmış sevmediğini, istemediğini önceden belli etmiş. E ile ilişkiye başlayınca kıymete binmişsiniz. İnsan ulaşabildiği şeyin nankörüdür derler. Onun için bence bu durum bir hırsa, yarışa dönmüş. Yani sevdiğinden dolayı değil bu tavrı. Ne istediğini bilmeyen birisi. E ise size karşı ilgili biri ama askere gidecek. Ondan gerçekten hoşlansanız , bağ kursanız bence sizi heyecanlandırırdı ama aklınız hâlâ A'da kaldığına göre yeterince beğenmemiş, sevmemişsiniz. Zaten yeni tanışmışsınız henüz. Yerinizde olsam ikisiyle de görüşmem bir süre kendimle kafayı dinler, terapiye devam edip ilişkide bu kısır döngüye son vermek için çabalarım.
 
A size daha önce kötü davranmış sevmediğini, istemediğini önceden belli etmiş. E ile ilişkiye başlayınca kıymete binmişsiniz. İnsan ulaşabildiği şeyin nankörüdür derler. Onun için bence bu durum bir hırsa, yarışa dönmüş. Yani sevdiğinden dolayı değil bu tavrı. Ne istediğini bilmeyen birisi. E ise size karşı ilgilendiren biri ama askere gidecek. Ondan gerçekten hoşlansanız , bağ kursanız bence sizi heyecanlandırırdı ama aklınız hâlâ A'da kaldığına göre yeterince beğenmemiş, sevmemişsiniz. Zaten yeni tanışmışsınız henüz. Yerinizde olsam ikisiyle de görüşmem bir süre kendimle kafayı dinler, terapiye devam edip ilişkide bu kısır döngüye son vermek için çabalarım.
Evet bu 1 ay boyunca tamamen kendime vakit ayırmayı planlıyorum. Umarım verimli geçecek ve bu karışıklığa bir son vereceğim. İnsan bazen değerini kaybedince anlıyor. Bence A'ya bu oldu. Bu yüzden şu an çok pişman. Ama bu karaktere sahip biriyle gelecek görmek de mümkün değil.
 
Diğer yorumları okumadım ama A kişisi bastan kaybetmiş zaten.basta sizi onemsemeyip biriyle görüşmeye başladığınız zaman sizi kaybetmemek için adım atmış.ayrica İtalya gibi bir ülkede hiç kız arkadaşının olmaması sosyal cevresininde fazla olmaması sorunlu bir yapıya sahip olduğunu gösteriyor.E kisine gelince bir şeyler eksik diyorsanız o eksik tamamlanıyor çünkü gerçekten doğru kişi olsa o eksikliği hissetmezsiniz ve o mu bumu diyede bir dusunceniz olmazdi
 
Back
X