Sana katılıyorum, eskiden boşanma olayları bu kadar yaygın değildi.
Eğer aile sahip çıkmıyorsa sovr de dediği gibi herşeye katlanıp dizini kırıp oturuyordu.
Ama şimdi bir çok bayan çalışıyor, maddi özgürlüğü var, ailesi destek olmasa da kendi ayakları üstünde durabilecek gücü var, eğer evliliğinde mutsuzsa 3-5 zorluyor kendisini baktı ki olmuyor neden katlanıyım bunca soruna diye düşünüyor olabilirler.
Suçun cinsiyeti yoktur
Bazı evliliklerde kadın, bazı evliliklerde erkek sorumsuz davranır
Karşı tarafın sabrıyla orantılı gittiği yere kadar gider
Ama devir değişti
Artık o annelerimizde olan peygamber sabrı bizde yok
İyi ki de yok
Meydanı boş bulmasın kimse..
Kadın yapıyosa da
Erkek tahammül etmesin yani
Herkes ömrünün sonuna dek hayat arkadaşı ile yaşlanmak ister ama
Temel taşlar sarsılmışsa, o evlilik mutluluktan çok mutsuzluk veriyorsa bence boşanılması daha mantıklı
Toplum veya mahalle baskısını saçma buluyorum
Dört duvar içini biliyo musun ki derler adama ?
sana katılıyorum
evet nasıl heyecanıydık gelin olurken...
ben kendimi örnek vericem.çok şans verdim eşime.evliliğimin ikinci günü hiç suçum yokken öldüresiye dayak yediğim halde sevmeye ona saygı göstermeye devam ettim.ben sustukça o hep yaptı.bana etrafındakilere saygınsızlığının sınırı yoktu.
ne ev ne huzur ne mutluluk 3 sene içerisinde hiçbişey vermedi bana.hep dayandım sustum affettim geri döndüm.
ama herşeyin bir snırı var.bendeki sınır sabır çoktn taşmıştı yine katlanmaya devam ettim.
he şimdi ona sorsanız benim hiç suçum yok içiyorm alkolluyum kendimi bilmiyorum yapıyorum der.
ama sabır bir yere kadar bende bitirdim
Bence sorun değişen dünyaya ve koşullara kadınların erkeklere göre daha kolay uyum sağlayabilmesine karşın erkeklerin hala bunun farkında olmayıp 50 sene önceki düzeni sürdürmek için son çırpınışlarını yaşaması. Arada sıkışmış bir nesil var adeta annesinden babasından hatta anneannesinden, babaannesinden farklı bir kültür alarak büyüyen bir erkek nesli bunun yanında artık ayakları üzerinde duran , kendi değerini farkına varmaya başlayan, dışarıda çalışma hayatında bir ton stresi çeken, geçim derdine düşen , işe git gel günde 2 saati yollarda geçen kadınlar var. Bu bizden bir önceki nesilin elinde büyümüş olan erkekler eşlerinden hala annelerinki gibi bir performans, sabır, ilgi ve alaka bekliyor ama günümüz koşullarında ise bu mümkün değil zira kadınların buna ne zamanı, ne enerjisi ne de sabrı var.
Bazılarımızı konu açıyor mesela kayınvalideleri her gün onlara gitmelerini istiyormuş yok haftada şu kadar gün görüşelim yok her bayram tatil vs. birlikte geçirelim diye baskı yapıyorlar. Eşleri ile huzursuzluk yaşıyor çoğu kadın sırf bu aile meselelerinden dolayı gitmeyince yapmayınca saygısız terbiyesiz oluyor ama kayınvalide daha önce çalışmadığı için çalışan kadının halini anlamıyor. Çalışan çiftler zaten birbirlerini akşamdan akşama adeta yemek masasında görüyorlar bir hafta sonları var bırakın da bari o zaman başbaşa kalabilsinler ama yok illa rahat bırakılmayacak bu gençler. Çünkü anlamıyorlar bilmiyorlar çalışan kadının halini eski neslin kadınları .
Kısacası şu an arada sıkışmış bir nesil var adeta erkeğin geçmişe özlemi kadının da kendi ayakları üzerinde durma çabası , kendini ispat etme isteği ile hep biriyle çatışma halinde olan bir ton çift var günümüzde.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?