Sanıyorum üzerime ölü toprağı serilmiş gibi bir cümle kurmak istediniz.
Gece en geç 12 de yatarsaniz, akşam yemeğini hafif tutarsanız, gün içinde bol bol su içerseniz fizyolojik etkenleri hafifletmiş olursunuz.
Kendinizin bile henüz fark etmediği derin bir elem içindeyseniz psikoloğa gidebilirsiniz.
Bunun dışında her gün yarım saat hatta yirmi dakika bile olsa yürüyüş yapabilirsiniz. Bu yürüyüşü zihninizi boşaltmak ya da kendi kendinize kalmak, etrafı seyretmek gibi zihin rahatlatıcı amaçlarla yapın. Yine aynı sebeplerle yeni bir hobi de edinebilirsiniz. Ve eğer gerçekten yorgun hissediyorsanız biraz mola verin ve dinlenin.
Geleyim kendime:
Benim uyku düzenim yok malesef... Ayrıca sık sık ölmeyi hayal ederim, dünya üzerinde beni ilgilendiren/ilgilendirmeyen her şeye kafayı takma ve üzülme gibi bir huyum vardır. Benim de ölmüşüm de üstüme toprak atanım yokmuş gibi bir halim vardır. (deyimi görüyor ve artırıyorum gibi oldu)
Psikoloğa gitmeyi ne zaman düşünsem vazgeçiyorum.
Fizyolojik olarak bir hastalığım var bu sebeple her ay doktora gitmek zorundayım zaten ki bazen bir kaç doktora gittiğim oluyor. Bu sebeple başka bir tedavi de istemiyorum. Her ne kadar profesyonel de olsa bir başkasına dert anlatmak zor geliyor. Böyle böyle benim size cevabım da uzadı gitti kusura bakmayın. İlk paragraflardaki önerileri tekrarlıyorum ben yapamasam da bu durumu değiştirmek için yöntemler araştırdığım zaman bunlar çıktı.