Merhabalar,
Yaklaşık 2 yıl önce eşimle yurtdışında evlendik. Gerçekten çok severek ve çok zor durumlarda evlendik. Ailesi beni istememişti çünkü ikinci evliliğimdi. Bu yüzden yurtdışında kimsesiz gibi evlenmek zorunda kaldık. Evlenirken eşimden sadece bir şey istedim, o da, artık bizi bir aile olarak görüp benden hiç bir zaman sevgisini esirgememesiydi. Yani "bana bunları vereceksen herkesi karşıma alıp seninle evlenirim" dedim. "Bana olan sevginden eminsen, ailem ne derse desin seninle geleceğim" dedim. O da bana söz verdi. Eşim zaten yurt dışında çalışmaktaydı. Biz kimseyi dinlemeyip yurt dışına çıkıp evlendik. Benim ailem başta istememişti, çünkü eşimin ailesinin tutumu benim onurumu, gururumu kıracak kadar sertti. Sonra ailem "kızım sen en doğrusuna karar verirsin. biz bu evliliği istemiyoruz ama, sen evlenmeye karar verdiysen seni hiç kimse durduramaz" dedi. ve ben bunun üzerine eşime güvenip onunla birlikte yurt dışına çıktım. Nikahımız gittikten 3 ay sonra oldu. Eşimin ailesi onu hiç bir şekilde arayıp sormadı ve eşim inkar etsede bunun acısını benden çıkardı. Nasıl mı? Beni hayatta en çok mutsuz edecek bir şekilde. Bana karşı ilgisiz ve sevgisiz davranarak. Ben bu durumu düzeltmek için savaş verdim uzun bir süre. Hiç bir sorunu konuşamıyorduk. O konuşmayınca ben sorunları dile getirmek zorunda kalıyordum. Bu durumda beni kişiliğimden uzaklaştırıp hırçınlaşmama ve psikolojik olarak çökmeme neden oldu. Sonra ben 7-8 ay dayanabildim ve susma kararı aldım. Konuşunca kendime zarar veriyor duruma gelmiştim. Eşimin bana olan ilgisiz tavrına karşı artık bende ilgisizdim. Sonra yaklaşık bir yıl önce Türkiyeye dönmek zorunda kaldık. Ben Türkiye`ye geldiğimizde boşanmak istediğimi, artık onun bu melankoli haline daha fazla katlanamayacağımı söyledim. Eşim ise önce ailemle tanılmamı istedi. Bu arada sorunlu dönemimizde ailelerin karşısında savaş veren hep bendim. Onun ailesini hakaretlerine tehditlerine direndim. kendi ailemi üzdüm. ben dik bir şekilde onun ailesinin karşısına dikilip oğullarını sevdiğimi ve onlar istedi diye asla ayrılmayacağımı söyledim. Şuan düşünüyorumda keşke herşeyi ben göğüslemeseydim.
Ailesiyle sonunda tanıştım babası o kadar lafı bana söyledikten sonra nasıl yüzüme baktı merak ettim hep. Ama inanın ben hiç bir zaman onlara karşı en ufak bir saygısızlıkta bulunmadım ve unutum "baba ve anne" dedim onlara. Şimdi ise sevilen gelin oldum, insanları anlamak çok zor
Tabi eşimle olan kişisel sorunlarımız bitmedi devam da ediyor. Eşimin bana yaşattığı psikolojik eziyeti şimdi ben ona yaşatıyorum, ama bilinçli olarak değil. Çünkü artık içimden gelmiyor bu evliliği kurtarmak için bir şeyler yapmak. Şimdi ben kıymetli oldum. O boşanmak istemiyor beni seviyormuş, diyorum ya insanları anlamak zor.
Kimseye muhtaç kalmamak için iki ay önce tek başıma fotoğraf stüdyosu kurdum. İşlerim açılmadığı için de boşanma sürecini bir türlü başlatamıyorum. Maddi olarak kimseye muhtaç kalmak istemiyorum, zaten kim ister ki...
Yazdıklarım yaşadıklarımın kısa bir özeti. Söylemediğim çok şey var. Bazen kendimi suçlayıp çaresiz ve umutsuzluğa kapılıyorum. Ama sonra "her şey güzel olacak" diyip kendi kendimi teselli ediyorum. Yeni huzurlu bir hayat için dua ediyorum. Eskisi gibi tek başıma ve güçlü bir şekilde hayatta kalabilmek için dua ediyorum.
Ama her şeye rağmen hayat güzel, yaşamak güzel, insanın hala bir umudunun olması ve onun için savaşması güzel...
Sevgiyle kalın.