Bosanma noktasina gelip barisanlar

saplanti

Bu da geçer arkadaş
Kayıtlı Üye
11 Ağustos 2011
233
32
323
Muğla
Merak ettigim konu baristiktan sonra eskiye donulebiliyor mu, ben bir turlu unutamiyorum yasadiklarimi, geceleri bazen uykum kaciyor agliyorum. Esimin en ufak kizmasi bile beni deli ediyor. Birisi zamanla gectigini soylesin lutfen... :59: :25:
 
zamana ihtiyacın oluyor..ben 2 yıl ayrı yaşadıktan ve fırtınalardan sonra döndüm..1.5 yıldır beraberiz şimdi hamileyim ve inanki sular duruluyor...ama ilk barıştığımız günlerde aylarda şüphe korku kabuslar acabalar....offff çok zordu....ama artık gün geçtikçe duruluyoruz...
 
Unutuluyor..
Yani benim sorunum eşimden çok ailesiydi onları aradan çıkarınca sorun kalktı ortadan..
Aklıma geliyor elbet yapılanlar denen sözler ama eşim yanımdaa
Oldu bitti bi daha yaşamıcak olmam tesellim
 
her ınsan hata yapabılır.esını affedıp gerı donmen onu sevdıgını gosterır.Tabıkı unutulmuyor ama sunu deneyebılırsın,'yasanması gerekıyormus,yasandı ve bıttı bende affettım.bu benım kararım.ve bunu kendım ıcın yaptım.KENDI MUTLULUGUM ICIN....'bunu tekrarlayabılırsın kendıne.Bır sure sonra bunu kabul edeceksın emın ol.Ve bır tavsıye daha onu affettıgın ıcın kendınle gurur duy.cunku affatmek gonlu genıs,sevgı dolu ınsanların ısıdır.GECMIS dıye bırsey yok,bu kelımeyi bır surelıgıne cıkar hayatından cnm
 
Son düzenleme:
Merhabalar hanımlar,
Aranıza yeni katıldım gibi görünse de aslında uzun zamandır sessiz ziyaretçilerinizden biriydim. Endişeleriniz, sevinçleriniz, korkularınız, ümitleriniz hepsini herşeyi okuyup türlü hassasiyetler geliştirdim. Ne çok anlatacak şey var aslında değil mi?

İlk yazımı "boşanma noktasına gelip barışanlar" başlığına açtım çünkü; bende bu duruma aday onlarca kadından biriyim. Bir yıl önce benden 11 yaş büyük, ve 15 yaşında çocuğu olan biriyle evlendim. (ben bekardım). Hiç şaşırıp eleştirmeyin ne olur... Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum. Gözlüklerini çıkartıp bana bakıp gülümsediğini.. İşte ben o an zaman mekan ötesi bir yolculuğa başladım.. dönüp dönüp durdum aynı yerde..
neyse.. Biz çok etkilendik birbirimizden ve 2-3 ay gibi kısa bir sürede evlendik.
Ve üzülerek söylüyorum ki, ancak 6 ay bir arada kalabildik. Ve ben evi terkettim.. Bir seneyi ayrı evlerde bu şekilde doldurduk ve anlaşmalı olarak geçen hafta ayrıldık. Buraya kadar herşey normal görünüyor.
Mahkeme salonundan çıktığımızda onu ilk kez ağlarken gördüm.. Bende tutamadım kendimi.. Herkes bize bakıyordu..

O günden beridir ara ara telefonlaşıyoruz. Ve bir şansı hakkettiğimizi düşünüyor hep. Aklım çok karışık.. Ondan süre istedim ve ne yapacağımı hala bilmiyorum..

Gelelim boşanma nedenimize.. Şunu samimiyetle söylüyorum ki; ne aldatıldım ne dayak yedim.. Ne hakaret, ne de küfür.. İçkisi, kumarı, dışarda vakit geçirmesi v.s. durumları da yoktu.. Ama eleştirilmekten ve sürekli küçük bir çocuk gibi ne yapılacağımın söylenmesinden bıktım.. Ben üniversite eğitimli etrafından aklıyla, bilgisiyle, becerileriyle takdir toplayan bir kişilikteyim.. Ama o bunların hiçbirini önemsemedi.. Basit ev işlerini bile bana öğretmeye, böreğe kattığım sütün yarım yağlı mı tam yağlı mı olduğunu denetlemeye kalkıştı.. Çok kez konuşmaya çalıştım ama anlatamadım. Nedense kadınların hep bişeyleri eksik yapacakları yönünde bir algısı var. Bunu yıkamadım. Ve de çok titiz..

Günlük hayatı bir kenara bırakırsak, geceleri bambaşka bir adam benim eşim. Öyle tatlı birine dönüşüyor ki özel zamanlarımızda.. Ona doyamıyorum. Ama sabah kalkıyoruz herşey başka bir şekle dönüşüyor. "Bu çoraplar niçin böyle katlandı", "Nevresimleri düzgün asmıyorsun", " o tabakları kullanmasan iyi olur demiştim" gibi basit, abuk sabuk saplantılarla boğuyor beni..

Ne yapacağımı bilmiyorum. Üzgünüm..

Yazı uzun oldu. Gözlerini benim için yoranlar beni affetsinler.. Bana birilerinin birşey söylemesine şiddetle ihtiyacım var :58:
 
Peki su anda ne istiyorsun? Neden hala gorusuyorsun? O kisi evlendiginde ayni seyleri yapmaya devam edecektir. Ha belki senle yeniden baslamak icin kendini duzeltecegini soyleyebilir ve kismen de olsa bunu yapabilir. Ama sen bunu kaldirabilecek misin? Belki eskisi gibi olmayacak ama gene de ayni tas ayni hamam. Basimda oldugu icin biliyorum. Kocam da oyle, evet eskisiyle alakasi yok ama keske diyorum ben. Hele senin yaptigini yapip ayrilsaydim geri donmeyi hic dusunmez, kendisiyle de gorusmezdim herhalde.
 
canım bence çok yanlış yapmışsın boşanmakla evlilik kolay değil. eşinin söylediklerine gülüp geçebilirdin. alttan alırdın. bence bi şans daha vermelisin. sonuçta hiçbir kötü özelliği yokmş ki sende diyorsun geceler çok tatlı insan oluyo bi başka oluyo diye. bence bu kadar çabuk bitirmemeliydin.. yine de senın kararın canım öpüyorum :16:
 
Peki su anda ne istiyorsun? Neden hala gorusuyorsun? O kisi evlendiginde ayni seyleri yapmaya devam edecektir. Ha belki senle yeniden baslamak icin kendini duzeltecegini soyleyebilir ve kismen de olsa bunu yapabilir. Ama sen bunu kaldirabilecek misin? Belki eskisi gibi olmayacak ama gene de ayni tas ayni hamam. Basimda oldugu icin biliyorum. Kocam da oyle, evet eskisiyle alakasi yok ama keske diyorum ben. Hele senin yaptigini yapip ayrilsaydim geri donmeyi hic dusunmez, kendisiyle de gorusmezdim herhalde.

biliyor musun ben de senin gibiyim aslında saplantı.. bu ayrı kaldığımız 5-6 aylık sürede inan bana bir kez olsun onu aramadım.. o beni defalarca aradı.. ama ben hiç taviz vermedim.. taa ki, o koca adamı mahkeme salonunda "seni ne kadar sevdiğimi sana anlatamadım" diyerek hıçkıra hıçkıra ağlarken görene kadar..

sen hiç eşini ağlarken gördün mü?
Aslında eşlerimizi tanımıyoruz gibi geliyor bana.. nasıl onun (hele ki) toplum içinde, böyle bir hale düşeceğini tahmin edip öngöremediysem, belkide onunla ve evliliğimle alakalı sabit fikirlerimde de yanılmış olabilirim.
tabi bunlar hep farazi şeyler biliyorum.. ben henüz ona dönmüş de değilim dediğim gibi zaman istedim.. belkide bitip gidecek.. belkide daha ayakları sağlam yere basarak devam edecek. hakkımızda hayırlısı olsun arkadaşım..
 
Peki su anda ne istiyorsun? Neden hala gorusuyorsun? O kisi evlendiginde ayni seyleri yapmaya devam edecektir. Ha belki senle yeniden baslamak icin kendini duzeltecegini soyleyebilir ve kismen de olsa bunu yapabilir. Ama sen bunu kaldirabilecek misin? Belki eskisi gibi olmayacak ama gene de ayni tas ayni hamam. Basimda oldugu icin biliyorum. Kocam da oyle, evet eskisiyle alakasi yok ama keske diyorum ben. Hele senin yaptigini yapip ayrilsaydim geri donmeyi hic dusunmez, kendisiyle de gorusmezdim herhalde.

biliyor musun ben de senin gibiyim aslında saplantı.. bu ayrı kaldığımız 5-6 aylık sürede inan bana bir kez olsun onu aramadım.. o beni defalarca aradı.. ama ben hiç taviz vermedim.. taa ki, o koca adamı mahkeme salonunda "seni ne kadar sevdiğimi sana anlatamadım" diyerek hıçkıra hıçkıra ağlarken görene kadar..

sen hiç eşini ağlarken gördün mü?
Aslında eşlerimizi tanımıyoruz gibi geliyor bana.. nasıl onun (hele ki) toplum içinde, böyle bir hale düşeceğini tahmin edip öngöremediysem, belkide onunla ve evliliğimle alakalı sabit fikirlerimde de yanılmış olabilirim.
tabi bunlar hep farazi şeyler biliyorum.. ben henüz ona dönmüş de değilim dediğim gibi zaman istedim.. belkide bitip gidecek.. belkide daha ayakları sağlam yere basarak devam edecek. hakkımızda hayırlısı olsun arkadaşım..
 
canım bence çok yanlış yapmışsın boşanmakla evlilik kolay değil. eşinin söylediklerine gülüp geçebilirdin. alttan alırdın. bence bi şans daha vermelisin. sonuçta hiçbir kötü özelliği yokmş ki sende diyorsun geceler çok tatlı insan oluyo bi başka oluyo diye. bence bu kadar çabuk bitirmemeliydin.. yine de senın kararın canım öpüyorum :16:

yorumların için teşekkür ederim elfce :)

anladığım kadarıyla sen bekarsın. seni sevmekten önce, seni anlayan bir eş diliyorum sana. Hayat hep güzellikler getirsin.
 
Ayrılmanız iyi olmuş yada kötü olmuş gibi bir yorum yapma hakkına sahip değilim ama yorumlarından anladığım kadarıyla ayrılma sebeplerini büyük sebepler değilde küçük gündelik olaylar gibi küçümseyerek yazmışsın ama bunlar senin hergün hergün yaşadığın ve insanı cıldırtan olaylar durumuna geliyor.yani önemsizleştirilemeyecek kadar önemli sorunlar.ama aşamayacağınız gibi de değildir umarım.Burada eşinin çabası gerekli çünkü sorunun kaynağında o var.Hakkınızda hayırlısı neyse o olsun
 
Merhabalar hanımlar,
Aranıza yeni katıldım gibi görünse de aslında uzun zamandır sessiz ziyaretçilerinizden biriydim. Endişeleriniz, sevinçleriniz, korkularınız, ümitleriniz hepsini herşeyi okuyup türlü hassasiyetler geliştirdim. Ne çok anlatacak şey var aslında değil mi?

İlk yazımı "boşanma noktasına gelip barışanlar" başlığına açtım çünkü; bende bu duruma aday onlarca kadından biriyim. Bir yıl önce benden 11 yaş büyük, ve 15 yaşında çocuğu olan biriyle evlendim. (ben bekardım). Hiç şaşırıp eleştirmeyin ne olur... Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum. Gözlüklerini çıkartıp bana bakıp gülümsediğini.. İşte ben o an zaman mekan ötesi bir yolculuğa başladım.. dönüp dönüp durdum aynı yerde..
neyse.. Biz çok etkilendik birbirimizden ve 2-3 ay gibi kısa bir sürede evlendik.
Ve üzülerek söylüyorum ki, ancak 6 ay bir arada kalabildik. Ve ben evi terkettim.. Bir seneyi ayrı evlerde bu şekilde doldurduk ve anlaşmalı olarak geçen hafta ayrıldık. Buraya kadar herşey normal görünüyor.
Mahkeme salonundan çıktığımızda onu ilk kez ağlarken gördüm.. Bende tutamadım kendimi.. Herkes bize bakıyordu..

O günden beridir ara ara telefonlaşıyoruz. Ve bir şansı hakkettiğimizi düşünüyor hep. Aklım çok karışık.. Ondan süre istedim ve ne yapacağımı hala bilmiyorum..

Gelelim boşanma nedenimize.. Şunu samimiyetle söylüyorum ki; ne aldatıldım ne dayak yedim.. Ne hakaret, ne de küfür.. İçkisi, kumarı, dışarda vakit geçirmesi v.s. durumları da yoktu.. Ama eleştirilmekten ve sürekli küçük bir çocuk gibi ne yapılacağımın söylenmesinden bıktım.. Ben üniversite eğitimli etrafından aklıyla, bilgisiyle, becerileriyle takdir toplayan bir kişilikteyim.. Ama o bunların hiçbirini önemsemedi.. Basit ev işlerini bile bana öğretmeye, böreğe kattığım sütün yarım yağlı mı tam yağlı mı olduğunu denetlemeye kalkıştı.. Çok kez konuşmaya çalıştım ama anlatamadım. Nedense kadınların hep bişeyleri eksik yapacakları yönünde bir algısı var. Bunu yıkamadım. Ve de çok titiz..

Günlük hayatı bir kenara bırakırsak, geceleri bambaşka bir adam benim eşim. Öyle tatlı birine dönüşüyor ki özel zamanlarımızda.. Ona doyamıyorum. Ama sabah kalkıyoruz herşey başka bir şekle dönüşüyor. "Bu çoraplar niçin böyle katlandı", "Nevresimleri düzgün asmıyorsun", " o tabakları kullanmasan iyi olur demiştim" gibi basit, abuk sabuk saplantılarla boğuyor beni..Ne yapacağımı bilmiyorum. Üzgünüm..

Yazı uzun oldu. Gözlerini benim için yoranlar beni affetsinler.. Bana birilerinin birşey söylemesine şiddetle ihtiyacım var :58:


"Boşanma" kısmı hariç benimle bire bir aynı durumdasın. Buna şaşırıyorum! Birebir hemde! Sana özel mesaj yazdım uzun uzun ama 100 msjım dolmadığı için gönderemiyormuşum.. Hepsini buraya yazmak benim için çok zor!Sana ancak şunu söyleyebilirim: "Seni çok iyi anlıyorum!"
 
"Boşanma" kısmı hariç benimle bire bir aynı durumdasın. Buna şaşırıyorum! Birebir hemde! Sana özel mesaj yazdım uzun uzun ama 100 msjım dolmadığı için gönderemiyormuşum.. Hepsini buraya yazmak benim için çok zor!Sana ancak şunu söyleyebilirim: "Seni çok iyi anlıyorum!"

merhaba esma yorumun beni mutlu etti. John Powys'un "anlaşılma arzusu sevilme arzusu kadar şiddetlidir" sözünü işte bu yüzden çok severim. anlaşılmak, yalnız olmadığımı bilmek güze bir duygu.

birebir aynı durumda olduğumuzu yazmışsın. çok şaşırdım ve merak ettim. keşke hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilseydım. maalesef bende henüz özel mesaj yazamıyorum.

ben yeniyim sitede. bu başlığa üye olduğum gün yazmıştım yaşadıklarımı. sanırım popüler biri değilim ya da fazla ilgi çekici bir hikayem yok ki, pek bir yorum almadım. neyse..

iyi ya da kötü hepimizin bir hikayesi var değil mi :)
 
Son düzenleme:
Aycil.
bende seni cok iyi anliyorum zira seneler önce, cünkü simdi 11 senedir mutlu bir evliligim var, ama seneler önce bekar ve fistik gibiyken :)
bir sevgilim vardi ve aynen anlattigin karekterde bir tipdi.
Benki kendine güvenen, deli dolu, ne istedigini bilen bir genc kizken onun tüm elestirilerine dayanamadim.
Hatta is suraya kadar giderdi, ne giyecegimi ve neyin bana yakisacagini ve onunda o renklerde disariyla uyumlu bir cift gibi görünmek icin hangi kravati taksam diye düsünmesine kadar....:18:
Her seyi aninda görür, cok titiz, cok tertipli, evini sanki 10 kadin temizlemis kadar temiz, herseyi a`dan z`ye planlar, en kücük ayrinitisina kadar düsünürdü. Ve benimde öyle olmadigimi, gelisi güzel yasamami kritize ederdi.
Hem beni cok severdi ve bu yanimi cok severdi, hayat dolu olmami, deli dolu olmami ona sürprizlerle mutlu etmemi ama yinede beni elestirip degistirmeye calisirdida...:44:
Bir özgür ati, hic bir zaman evcillestirebilirmisin? Hele zorla? Hic olmaz...
Bir gün onun cok deger verdigi ve cok snop arkadaslari yaninda artik bana karismamasini, hatta arkadaslariyla konusurken ne cevaplar verecegimi bile neredeyse kendisinin benim icin düsündügünü isterse bundan sonra kendisi benimyerime konusabilecegini söyleyip bitirdim.
Ama yigidi öldür hakkini yeme demisler, hayatin güzel seylerindende cok iyi anlardi.:31:
En güzel mekanlarda eglenmek, en güzel restoranlarda yemek yemek, en güzel saraplari icmek, en güzel yerlerde tatil yapmak, insanlari her yönüyle etkilemek, bir daha görmedim hayatimda, sadece televizyonlarda ünlülerde bulurum o aurayi.

Ama evlendigim esim, beni ben oldugum icin sevdigi icin, beni hic elestirmedigi icin ve benimle bir bütün oldugu icin cok seviyorum onu.
Esimin yaninda gelistim ve onun anlayisiyla besleniyorum her gün. Onun bana belkide farkinda olmadan verdigi huzurla cenneti yasiyorum.
Ufak tefek seyleri görmemezden gelmesi, beni anlayisiyla sakinlestirmesi, dogru yöne beni cevirmesi....Iste buydu istedigim.

Belki hayatim o insanla yasadigim kadar macerali gecmiyor ama ben rahat ve sakin hayatimi cok seviyorum. Cicekler, böcekler ve dogayla esimle bir bütünüz sadece. Etraf icin yasamiyoruz. Esim bir tek beni ve kendisini düsünüyor, bende onu ve kendimi...
Onun icin insan kendisinin dokturudur, sana ne iyi geliyorsa onu yap, ben hep özgür ve dogal olmayi sectim.
Yapmacik, baskalari icin yasayan, kusursuz olmak istemedim.
Cok zor bir karar, bir yandan cok cekiciler böyle tipler ama öte yandan insani cokda yoruyorlar....Insallah senin icin dogru olan karari verirsin.
 
Aycil.
bende seni cok iyi anliyorum zira seneler önce, cünkü simdi 11 senedir mutlu bir evliligim var, ama seneler önce bekar ve fistik gibiyken :)
bir sevgilim vardi ve aynen anlattigin karekterde bir tipdi.
Benki kendine güvenen, deli dolu, ne istedigini bilen bir genc kizken onun tüm elestirilerine dayanamadim.
Hatta is suraya kadar giderdi, ne giyecegimi ve neyin bana yakisacagini ve onunda o renklerde disariyla uyumlu bir cift gibi görünmek icin hangi kravati taksam diye düsünmesine kadar....:18:
Her seyi aninda görür, cok titiz, cok tertipli, evini sanki 10 kadin temizlemis kadar temiz, herseyi a`dan z`ye planlar, en kücük ayrinitisina kadar düsünürdü. Ve benimde öyle olmadigimi, gelisi güzel yasamami kritize ederdi.
Hem beni cok severdi ve bu yanimi cok severdi, hayat dolu olmami, deli dolu olmami ona sürprizlerle mutlu etmemi ama yinede beni elestirip degistirmeye calisirdida...:44:
Bir özgür ati, hic bir zaman evcillestirebilirmisin? Hele zorla? Hic olmaz...
Bir gün onun cok deger verdigi ve cok snop arkadaslari yaninda artik bana karismamasini, hatta arkadaslariyla konusurken ne cevaplar verecegimi bile neredeyse kendisinin benim icin düsündügünü isterse bundan sonra kendisi benimyerime konusabilecegini söyleyip bitirdim.
Ama yigidi öldür hakkini yeme demisler, hayatin güzel seylerindende cok iyi anlardi.:31:
En güzel mekanlarda eglenmek, en güzel restoranlarda yemek yemek, en güzel saraplari icmek, en güzel yerlerde tatil yapmak, insanlari her yönüyle etkilemek, bir daha görmedim hayatimda, sadece televizyonlarda ünlülerde bulurum o aurayi.


Ama evlendigim esim, beni ben oldugum icin sevdigi icin, beni hic elestirmedigi icin ve benimle bir bütün oldugu icin cok seviyorum onu.
Esimin yaninda gelistim ve onun anlayisiyla besleniyorum her gün. Onun bana belkide farkinda olmadan verdigi huzurla cenneti yasiyorum.
Ufak tefek seyleri görmemezden gelmesi, beni anlayisiyla sakinlestirmesi, dogru yöne beni cevirmesi....Iste buydu istedigim.

Belki hayatim o insanla yasadigim kadar macerali gecmiyor ama ben rahat ve sakin hayatimi cok seviyorum. Cicekler, böcekler ve dogayla esimle bir bütünüz sadece. Etraf icin yasamiyoruz. Esim bir tek beni ve kendisini düsünüyor, bende onu ve kendimi...
Onun icin insan kendisinin dokturudur, sana ne iyi geliyorsa onu yap, ben hep özgür ve dogal olmayi sectim.
Yapmacik, baskalari icin yasayan, kusursuz olmak istemedim.
Cok zor bir karar, bir yandan cok cekiciler böyle tipler ama öte yandan insani cokda yoruyorlar....Insallah senin icin dogru olan karari verirsin.


merhabalar olivia,
yazdıklarını okurken tebessümle okudum. zira, çok samimi ve birazda esprili bir anlatım tarzın var :)

şu anda mutlu olmana da çok sevindim, Allah daim etsin ve daha da artırsın diyorum. aramızdaki fark benim onunla evlenmiş olmam ki, bu durumumu daha da zorlaştırıyor. ama şunu söyleyebilirim ki, boşanmak bizim için çok önemli bir bedeldi. yani hayatta tecrübe dediğimiz şey, maalesef çok pahalıya mal oluyor. ben bu sitede bir sürü yazı okuyorum. gülüyorum, üzülüyorum, merak ediyorum.. hatta bazı üyelerin haberlerini günlük takip ediyorum. çoğu arkadaşın içerisinde bulunduğu gel-git'lerden anlıyorum ki, boşanmak çok cesaret isteyen birşey. umarım yanlış anlaşılmam, ben marifet olarak addetmiyorum bu durumu.

fakat şöylede bir gerçek var ki, "seni boşarım" "seni terkederim" şeklindeki söylemlerimiz, erkeklerin çoğu tarafından (amiyane tabirle) "üfürme" şeklinde algılanıyor. hiç tınladıkları yok. kabul ediyorum hepsi böyle değil, bazıları yolun sonunun görünmesini ciddiye alıp olumlu değişikliğe gidiyorlar ama, hepsi böyle değil işte..

bazı şeylerin ne kadar ciddi olduğunu, yine ciddi adımlarla anlatmak zorunda kalabiliyoruz. ben açıkçası sırf ona ders olsun diye boşanmadım. cidden onu hayatımdan çıkartmak istediğim için boşandım. bir bedel ödedim kendi adıma.. bunu yaptığımda başka bir kadın gördü. tahmin edemediği, ihtimal veremediği bir kadın.

şu an flörtvari bir durum içerisindeyiz ve çok çok olumlu değişimler gözlemliyorum. beni belkide hayatında ilk defa anlamaya çalışıyor. beni onore ediyor.
belki anı kurtarmak adına blöf bile yaptığı düşünülebilir.. ama bende şöyle düşünüyorum. ne kaybederim? iyi olursa çok güzel bir ihtimali değerlendirmiş olacağım. kötü olursa, zaten onu gözden çıkarmıştım. şu andaki kaybımdan daha büyük değil..

yukarıda yorumundan işaretlediğim kısma gelirsek, bu anlamda çok benzeşiyoruz. bende severim kaliteyi. inan daha öncesinde çok zengin ama kalite anlayışı çok düşük insanlarla da görüştüğüm oldu. ama buna katlanamıyorum. mesele para meselesi değil. zaten eşimde zengin değil.. ama elindeki parayla alınabilecek en iyisi neyse onu layık görür bana.

şu eleştiri kısmını da bir törpüleyebilirsem (ki; bana artık karışmayacağına dair sözler veriyor) iyi olacak.. sıfıra inmez belki de, en azından katlanılacak bir seviyede buluşabiliriz gibime geliyor :)

muhtemelen bu hafta sonu ailemle son bir görüşme yapılacak ve ben artık eşimin yanına döneceğim :)
inşaallah hakkımızda hayırlısı olur.
 
Son düzenleme:
Cevabin icin tesekkürler.
Inan bana dört dörtlük birisini bulursa birisi, banada haber versin ama sunu cok iyi biliyorumki dört dörtlük kimse yok.
Ha tabiki hepimiz dört dörtlük olmak icin elimizden gelen tüm cabayi gösteriyoruzdur,ama hic birimiz degiliz.
Kalbini dinle, sen akilli bir bayansin aynen dediklerine ve mantigina katiliyorum, denemekte fayda var, olmaz ise ( ki Insallah olur ) zaten onu gözden cikarmistim diyorsun.
Hadi hayirlisi...
 
merhaba esma yorumun beni mutlu etti. John Powys'un "anlaşılma arzusu sevilme arzusu kadar şiddetlidir" sözünü işte bu yüzden çok severim. anlaşılmak, yalnız olmadığımı bilmek güze bir duygu.

birebir aynı durumda olduğumuzu yazmışsın. çok şaşırdım ve merak ettim. keşke hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilseydım. maalesef bende henüz özel mesaj yazamıyorum.

ben yeniyim sitede. bu başlığa üye olduğum gün yazmıştım yaşadıklarımı. sanırım popüler biri değilim ya da fazla ilgi çekici bir hikayem yok ki, pek bir yorum almadım. neyse..

iyi ya da kötü hepimizin bir hikayesi var değil mi :)



Bu sözü bende çok çok sevdim! Bende bir daha yazmayacağından korktum desem yalan olmaz. Bu kadar yaş farkı, evlat, en önemlisi yaşadığın "sürekli eleştirilen kişi olma" durumumuzun bile benziyor olmasına inanamadım, şaşırdım.Yaşamayan bilmez derler ve ben buna çok inanırım. ,bu kadar ortak benzerlikler olunca ancak anlıyor insan karşındakini yoksa asla anlamaz! Sıradan "bunlar basit nedenler, bunlar evliliği bozmaz vs vs" gibi kolaycı ve sıradan yorumlara bakış açılarına itibar etmediğim için mevcut koşullarımızdaki benzerlikler nedeniyle seni anlıyorum, hemde çok !!!

Keşke sana aslında bana da verebileceğim "kesin bir çözüm önerim" olsa idi. Bırak öneriyi, doğrusunu söylemek gerekirse bu konuda fikrim dahi yok. Ben (bazen malesef bazende iyi ki) hep kalbinin sesini dinleyen biri oldum, bu nedenle de "düşünmeden hareket etmekle" de eleştirildiğim oldu ki bu beni oluşturan parçalardan biri ne yapabilirim ki. Tekrar birleşeceğinizi anlıyorum, ne diyebilirim ki, sevindim :) ;Kalbinin sesini dinleyen biriysen zaten -bence- aksi mümkün olmayacaktı bunu da anlıyorum.
 
Eğer barışır ve bir daha evlenirseniz ve adamı "değişmiş" bulursan buna hem sevineceğim hemde çok kızacağım, çünkü "boşanmak" gibi çok ağır bir bedelle bedellendirilmişse ne zor, sancılı bir hikaye olacak. Ne diyebilirim ki "dört başı mamur bir evlilik" en azından Aşk evliliklerinde yok galiba. Keşke sana da kendi evliliğime de yardımcı olacak bir bilgiye vakıf olabilseydim...
 
Basit ev işlerini bile bana öğretmeye, böreğe kattığım sütün yarım yağlı mı tam yağlı mı olduğunu denetlemeye kalkıştı.. Çok kez konuşmaya çalıştım ama anlatamadım. Nedense kadınların hep bişeyleri eksik yapacakları yönünde bir algısı var. Bunu yıkamadım.



Aynı tatrışmayı bizde yaptık, dönüp dönüp okuyorum okudukça inanamıyorum! kadınların hep bişeyleri eksik yapacakları yönünde bir algısı muhteşem bir çözümleme! Ben 3 yıllık evliliğimde yemek yapmak kabusum oldu, her yemek vakti evimizde "yemekteyiz"i canlı canlı kocamla biz çektik, halbu ki bir "eline sağlık" hiçde zor bir telafuz gerektiren bir cümle değilken... ne zor bir durum, be bu kadar özel bir şeyi buraya asla yazmazdım ama bak yazdım
 
Back
X