Bosanma noktasina gelip barisanlar

Tam anlamıyla cesaret bence bunun adı. Ne istediğini ve ne istemediğini bilip yolunu ona göre çizmek. Sevmek hakikaten yetmiyor bazen, anlamak, anlaşmak çok önemli aynı yolda yalpalamadan beraber yürümek. Tarif ettiğin sıkıntıları bende yaşadım, yaşıyorum ve o yaştaki birini değiştirmek imkansız ve evet değiştirmek adil de değil ama şunu düşünüyor insan: "O kadar seviyor madem o zaman biraz özveri, biraz çaba" bekliyorsun ama olmayınca olmuyor. Sadece kendin değişiyorsun, daha rahatsız daha güvensiz olarak; O değişmiyor. Ne istediğini ve ne istemediğini bilip kararını vermişsin ya o yüzden seni çok cesur görüyorum. Ben bu sorunla yapamıyorum, yapamayacağım da biliyorum ama o adımı atamıyorum etimden et kopuyormuş gibi oluyorum düşündükçe... Şu anda birlikte sayılır mıyız... Hayır, öyle karmakarışık bir durumdayız her açıdan. Bu nedenle de "gerçekle yaşamayı" seçmiş olmuyorum tam tersi bunu asıl yapan sensin. Arkadaşın olsaydım, en yakın arkadaşın olamazdım belki ama, ortak yaşanmışlıklardan ötürü bu konuda seni en iyi anlayan arkadaşın ben olurdum. Ne ifade eder bilmiyorum ama sanal arkadaşın olarak her türlü kararını desteklediğimi bilmeni istiyorum aycil.
 
mrb kızlar eşinin ikinci eşi olmak diye bi topik nasıl açabilirim diye araştırırken bu topiği gördüm gerçektende hiç kimse mükemmel degildir bizler mükemmel degilizki eşimizdende mükemmel olmasını bekliyoruz amaa şu vardı mükemmellikten öte şeyler varmı biraz kendimden bahsetmek istiyorum eşim şuan 43 yaşında ben29 geçtiğimiz yıl evlendik ama çok sık kavga ediyoruz çünkü evlenme kararı alırken aklım nerdeydi bilmiyorum.kavga ediyoruz diyorum ama kendim söyleyip kendim dinliyorum.benim galiba psikolojik destege ihtiyacım var ama yurtdışında yaşıyorum imkanım yok yardım edin bana neyapayım ben
 
Merhabalar hanımlar,
Aranıza yeni katıldım gibi görünse de aslında uzun zamandır sessiz ziyaretçilerinizden biriydim. Endişeleriniz, sevinçleriniz, korkularınız, ümitleriniz hepsini herşeyi okuyup türlü hassasiyetler geliştirdim. Ne çok anlatacak şey var aslında değil mi?

İlk yazımı "boşanma noktasına gelip barışanlar" başlığına açtım çünkü; bende bu duruma aday onlarca kadından biriyim. Bir yıl önce benden 11 yaş büyük, ve 15 yaşında çocuğu olan biriyle evlendim. (ben bekardım). Hiç şaşırıp eleştirmeyin ne olur... Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum. Gözlüklerini çıkartıp bana bakıp gülümsediğini.. İşte ben o an zaman mekan ötesi bir yolculuğa başladım.. dönüp dönüp durdum aynı yerde..
neyse.. Biz çok etkilendik birbirimizden ve 2-3 ay gibi kısa bir sürede evlendik.
Ve üzülerek söylüyorum ki, ancak 6 ay bir arada kalabildik. Ve ben evi terkettim.. Bir seneyi ayrı evlerde bu şekilde doldurduk ve anlaşmalı olarak geçen hafta ayrıldık. Buraya kadar herşey normal görünüyor.
Mahkeme salonundan çıktığımızda onu ilk kez ağlarken gördüm.. Bende tutamadım kendimi.. Herkes bize bakıyordu..

O günden beridir ara ara telefonlaşıyoruz. Ve bir şansı hakkettiğimizi düşünüyor hep. Aklım çok karışık.. Ondan süre istedim ve ne yapacağımı hala bilmiyorum..

Gelelim boşanma nedenimize.. Şunu samimiyetle söylüyorum ki; ne aldatıldım ne dayak yedim.. Ne hakaret, ne de küfür.. İçkisi, kumarı, dışarda vakit geçirmesi v.s. durumları da yoktu.. Ama eleştirilmekten ve sürekli küçük bir çocuk gibi ne yapılacağımın söylenmesinden bıktım.. Ben üniversite eğitimli etrafından aklıyla, bilgisiyle, becerileriyle takdir toplayan bir kişilikteyim.. Ama o bunların hiçbirini önemsemedi.. Basit ev işlerini bile bana öğretmeye, böreğe kattığım sütün yarım yağlı mı tam yağlı mı olduğunu denetlemeye kalkıştı.. Çok kez konuşmaya çalıştım ama anlatamadım. Nedense kadınların hep bişeyleri eksik yapacakları yönünde bir algısı var. Bunu yıkamadım. Ve de çok titiz..

Günlük hayatı bir kenara bırakırsak, geceleri bambaşka bir adam benim eşim. Öyle tatlı birine dönüşüyor ki özel zamanlarımızda.. Ona doyamıyorum. Ama sabah kalkıyoruz herşey başka bir şekle dönüşüyor. "Bu çoraplar niçin böyle katlandı", "Nevresimleri düzgün asmıyorsun", " o tabakları kullanmasan iyi olur demiştim" gibi basit, abuk sabuk saplantılarla boğuyor beni..

Ne yapacağımı bilmiyorum. Üzgünüm..

Yazı uzun oldu. Gözlerini benim için yoranlar beni affetsinler.. Bana birilerinin birşey söylemesine şiddetle ihtiyacım var :58:

canım öncelikle şunu belirteyim bende senin gibi ilk evliliğimi yaptım fakat eşimin ikinci evliliği. senin bahsettiğin şeylerin benzerlerini bende ilk yıl yaşadım unutmaki eşler ilk yıl birbirlerine uyum sağlamaya çalışıyorlar. onu şöyle yap bunu böyle yap yemeğe şunu kat keke şunu katma. salata yaparken şuna dikkat falan falan falan.... ilk sene hep sustum nasıl istiyorsa onu yaptım gerçi eşim ev işlerinde çok yardımcıdır ama yinede bana direktif vermekten hoşlanırdı.şimdi ikinci senemiz bitecek ve ilk yıldaki eşim gitti artık hiç bir şeye karışmaz eskiden çamaşır deterjanından tut bulaşık makinesine yerleştirdiğim bulaşıklara varana kadar karışırdı. şuan hiç karışmaz sadece yardım edilecek şeyleri yapar sonra gider oturur. yaptığım her yemeği ve pastaları falanda bayıla bayıla yer. eskiden ne kattım nasıl pişirdim didikler dururdu. lafı çok uzattım ama umarım eşine geri dönmüşsündür çünkü sen yazalı 4 aya yakın olmuş.
 
mrb kızlar eşinin ikinci eşi olmak diye bi topik nasıl açabilirim diye araştırırken bu topiği gördüm gerçektende hiç kimse mükemmel degildir bizler mükemmel degilizki eşimizdende mükemmel olmasını bekliyoruz amaa şu vardı mükemmellikten öte şeyler varmı biraz kendimden bahsetmek istiyorum eşim şuan 43 yaşında ben29 geçtiğimiz yıl evlendik ama çok sık kavga ediyoruz çünkü evlenme kararı alırken aklım nerdeydi bilmiyorum.kavga ediyoruz diyorum ama kendim söyleyip kendim dinliyorum.benim galiba psikolojik destege ihtiyacım var ama yurtdışında yaşıyorum imkanım yok yardım edin bana neyapayım ben

canım her evlilikte mutlaka sorunlar oluyor biz bayanlar biraz hassas davranıyoruz sanki. senin gurbette olmanda seni daha duygusal yapmış olabilir bence.
 
Back
X