Bu zamanin cocuklari

Gxuxlsxuxm Sultan

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
22 Ağustos 2007
6.201
43
156
Diğer
Ne oluyor bu zamanin cocuklarina böyle?

Ilk bakista zehir gibi akillilar, ceptelefonunun ve pc nin altini üstüne getiriyorlar, herseyden haberdarlar, cocuk kandirmakda neymis, onlar bizi suya götürüde sussuz getirir vallaha.

Ama derinlere gittigmiz vakit bir cocugu cocuk yapan özelliklerini yitirdiklerini görmek cok ürkütüyor insani.

Sanki eskiden cocuklara bir hediye verildigi zaman dahada cok sevinirlerdi, sanki o cocuklar daha saf daha mahsumdu, anlatilan masallari faltasi gibi acilmis gözleri ile dinler bir parca cikolata ile mutlu olurlardi, sanki o zamanki cocuklar daha cocuk gibiydi, simdikilerin gözlerine baktigimda sanki 6-7 senesini degilde 30-40 senesini bu gezegende harcamis gibi bakislar görüyorum, yorgun bakislar.

Bu kadar akilli olmalarina ragmen hemen hemen bircogunda illaki bir pürüz cikiyor, ya konusma terapisine gidiyorlar, ya davranis bozuklugu var, ya hiperaktif, yada piskologuk.....

Nerde kaybetti bu cocuklar cocuklugnu? Neden kaybettiler?
Cocuklarimiza yeniden cocuk olmayimi ögretmeliyiz?

Annelerimize Babalarimiza bakarak bizler cok daha bilincliyiz, internetimiz var, boy boy kitaplar okuyoruz, cocuk gelisimi hakkinda bilmedigmiz birsey yok ama gelgelelim o begenmedigmiz eskilerin egitigi cocuklarla bizim egittiklerimizin arasinda daglar kadar fark var.
O cocuklar yoktan anlayan, sorumluluk tasiyabilen, ona sunulanla kanat edebilen, annesinin babasinin bir gülümsemesi ile mutlu olabilen cocuklardi
simdikilerin herseyi var, ama yinede mutlu olamiyorlar.
Benim olmadi cocugmun olsun diye aldigmiz sayisiz oyuncaklarla bir iki defa oynadiktan sonra yüzüne bile bakmiyorlar artik, atiyorlar bir köseye, sokakta kosturmak oynamak yerine tv. izlemeyi tercih ediyorlar, arkadaslari ile disarda bulusmuyorlar, chat yaparak görüsüyorlar.

Belkide o kadar cok bilinclenecegimize kökümüze dönmemiz lazim, belkide gercektende cocuklarimiza yeniden cocuk olmayi ögretmemiz lazim, belkide bizde biraz Anne Babalarimiz gibi olmamiz lazim,

Cünkü en güzel yillar cocukluk yillardir.....
 
Ahh Gülsümcüm..
bilmiyorum nedir doğru olan?
Çocuklarımızdan hiç bir şey esirgemeyelim derken yanlış mı yapıyoruz diye düşündüğüm çok olmuştur..
13 yaşındaydım ilk defa bilgisayarım olduğu zaman, bir kaç oyun kasetleri,Matematik,Türkçe test kasetleri.. Benim zamanımda cd bilem yoktu,internet zaten hayaldi..
Şimdi 5 yaşına daha girmeyen yeğenim nette Sue'ya makyaj yapıyor..
Bilmiyorum ne kadar açıklayıcı oldu ama çok çabuk öğrenip tüketiyorlar hayatlarını..
Kıyamıyorum inan..
 

Su cümlen herseyi anlatiyor Laalisim, Tüketiyorlar....evet gercektende cok cabuk tüketiyorlar herseyi.
 
çocukların her dediğini yapıyorlar özellikle çalışan anneler çocuğuyla vakit geçirememenin vicdan azabıyla kıyamıyorlar şımartıyorlar ne terbiye kaldı nede ufak şeylerle mutlu oluyorlar. en önemlisi çocuklar yalnız başlarına. tabi bocalıyorlar büyüdüklerindede ne ana sayıyorlar ne baba çocukla ilgilenmek demek önüne her istediğini sermek değildir. çocuk anadan babadan biraz korkacak sevgisinide hissedecek
 
Çocukları özgür bırakamıyoruz, sokakta özgürce koşup oynayamıyorlar.

Apartman dairelerine tıkılıp kalıyorlar haliyle televizyon ve internette kaçınılmaz oluyor.

Bizler öyle değildik ki sabahtan akşama kadar sokakta oynar, yatağa girince uyuyup kalırdık.

Şimdi korkumuzdan çocuğu dışarı çıkarmıyoruz; çıkarsakta beraber çıkıyoruz bu durumda çocuk ne kadar özgürce oynayabilir ki?
 
oğluma ilk cep telefonunu lise 2 de aldım.bilgisayarıda üniversiteyi kazanınca .dışarıdan

bakıldığında despot bir anne gibi durabilirim belki ama kendime göre kurallarım vardı ve bunları

uyguladığım için de hiç pişman değilim.çocukken,çocuk gibi yaşaması için elimden geleni yaptım.

yazın bahçede arkadaşlarıyla top oynamasına,düşmesine,üstünü kirletmesine müsade ettim.

toz toprak ve ter içinde eve gelirdi.üstünü değiştirir yemeğini yer tekrar bahçeye çıkardı.tv de belli

programlar dışında birşey seyretmesine izin vernedim.yazın o ve arkadaşlarıyla beraber saklambaç,

kabakçıbaşı,tilki tilki saatin kaç gibi oyunları oynamaktan büyük bir zevk aldım.

kışınsa evde hepimizin oynadığı isim şehir,amiral battı vb gibi mantık oyunları oynadık.

bunlar çok eski değil 10-15 sene önceydi.ama hep anlatır ben çocukken çok mutluydum diye.


arkadaşlar sakın yanlış anlamayın bunları kendimi övmek için anlatmadım.sadece örnek olarak verdim.
şimdi ki anneler yoğun işlerinden dolayı maalesef çocuklarına vakit ayıramıyorlar.çocuklar ya tv karşısında ya pc karşısında vakit geçiriyorlar.sanırım annelerinde işine geliyor bu.kendi çevremden biliyorum...biz ebeveynlerde suçluyuz gibi bu konuda.... ne dersiniz?
 
Benim oğlumda sokakta büyüdü şu an 20 yaşında oğlum 15-20 senede çok şeyler değişti, ve şimdi kızım 8 yaşında ama dışarıya çıkarmıyorum fazla...

Çıkarsakta beraber çıkıyoruz... Belki ben fazla evhamlıyım bilmiyorum ama korkuyorum, o kadar çocuk kayboluyor ki insan ister istemez korkuyor
 
çocukluk beşikte kalıyor . bebeklikten çıkarken o beşiği kaldırdığımızda çocukluğunuda kaldırıyoruz sanki...

3-4 yaşındaki çocuk birden büyümüş. kardeş nasıl alınır onu bile anlatacaktır müsade edilse. leylek masallarını beşikte bırakıyoruz.

çocuk tv izlerken pc başında herşeyi öğreniyor. çabuk büyüyor olgunlaşıyor teknik bilgisi hayal gücü büyüyor çoğalıyor. ama çocukluğu birden geçip gidiyor. artık kalmadı heralde yani çoook nadir. bisiklet süren scootere binen paten kayan... çocuklarımızı parka sokağa ne kadar gönderebiliyoruz ki.. bayramda şeker toplamaya diye çıkan çocuklardan hala haber yok.
devir değişti. korkuyoruz dışarı göndermeye eevde otursun playstation oynasın pc de vakit geçirsin diye eve hapsediyoruz.
 
Cok dogru seyler yazdiniz arkadaslar....

Evet biz saftik, masallara inanirdik, simdikiler kadar akilli bile degildik belki....ama bu kadar akilli olmalarina ragmen git oglum veya kizm bakkaldan sunu bunu al diyecek kadar güvenemiyoruz cocuklarimiza.

Gecen bir arkadasim söyle dedi.....Cocuklarimiza herseyi ögretik, sorumluluk almamalarini bile, herseylerini yapiyoruz, kizim 12 yasinda, odasini bile toplayamiyor, iki dakika kardesine bakamiyor, biz onlarin yasindayken tüm bir evin isini gücünü görürdük Gülsüm, dört dönerdik etrafda!
 
daha dün arkadasimdayken konustuk bu konuyu, 4yasindaki oglu pc de bir videodan digerine gecip duruyordu.. sonra playstation basina gecti.. annesi yeri oyuncakla doldurmus, cadiri bile var yeterki oynasin ama yok gözü hep pc de oyunda, babasi simartmis diye vermeseler aglamaktan bi hal oluyor cocuk, cok üzüldüm..

hadi türkiyede cocuk kacirma olaylari v.b cok oluyor diyelim, yasadigim yerde kendimi bildim bileli ya 2defa olmustur kacirilma olayi yada 3 en fazla oda.. ama burdada eskisi gibi cocuklar cikip oyun oynamiyor.. bilgisayar ve oyunun da cok payi var.. ve evet calisan yorulan annelerin belkide isine geliyor az bi kafa dinlemek cocuklar oyun oynarken.
 
 
haklisin genelleme yapamam bende calisan anneler hakkinda, bende bi calisan anne olcam sonucta allah kismet ederse:CüvCüv:

ama cevremden gördügüm bu, tabiki ilgili annelerde yok degil. dedigin gibi insan birde kiyamiyor herkeste olunca kendi cocuguda isteyince..almamak onun iyiligi icin ama anlayamazki bunu o yasta..
 
yedikleri önlerinde yemedkleri de önlerinde

herşey onlar için hazır

ve de herşeyi öğrenmeliler ... kreş çağı çocuğu hayatı için o yaşta ingilizce öğrenmeli

yaşlarının üstünde sorumluluk yüklendiği için 10lu yaşlarda aolsalar bile 40 -50 yaşının yorgunluğu görülür gözlerde


 
 
Çok haklısınız arkadaşlar bu konuyu Cumartesi günü kuzenimlede konuştuk. Yaşadığımız yer öyle büyük bir şehir değil, yeni bir alışveriş merkezi açıldı ama oldukça büyük bizde çocuklara değişiklik olsun diye götürdük inanın 4 tane çocuğu mutlu edemedik eve ne zaman gidecez diyip durdular sanki pc kaçıyor. Biz de kuzenimle konuştuk herşeye sahipler o yüzden hiçbirşeyle mutlu olamıyorlar diye, her istediklerini yapıyoruz ama hep asabiler hep mutsuzlar sanki bizlerin zamanında bizim psikolojimiz yoktu.
 
 
bu kesinlikle ailelere bağlı çocuğuna kıyamayıpta her istediğini önüne veren aile hem otoritelerini hem çocuklarını yitirirler.

anne babamın ellerinden öpüyorum benim ders notlarım iyi olmadan haketmeden bir çöp bile almazlardı

gerçi küçük kardeşlerime kıyamıyorlar ama ordada ben devreye giriyorum,interneti kısa sürede ve öğretici amaçlar için kullanmalarını sağlıyorum,ille de oyun mu oynamak istiyorlar,knight metin2 gibi zararlı şeyler değil sims gibi daha insancıl şeyler oynatıyorum,bıktıracak kadar ders çlaıştırıyorum ama dersten sonrada ikramlar yapıyorum,sinema,gezme sözleri veriyorum,

neyse demek istediğim evet zaman değişti ama çocukları bu zamandan en az zararı(hatta bazen yararı) almalarını sağlayabiliriz.

bunu sevgilimlede konuştuk,çocuk ne isterse veriyorlar eline,bilgisayarsa bilgisayar arabaysa araba,cebine yüklü harçlık.e bu çocuğun bir amacı hayata dair bir ideali kalıyormu?hayır.

küçük şeylerden,maddi şeylerden zevk alamayan DOYUMSUZ çocuk ne yapıyor?
kızların duygularıyla oynamaya,kandırmaya başlıyor.
heyecan olsun diye araba-motor yarışları düzenliyor.
bir insana fiziksel zarar vermeyi kendisine zevk ediniyor.
misal cem garipoğlu...
yada mesela türkiyenin ünlü bir lokanta zincirlerinin sahibinin oğluyla tanışıyorum.çocuk hırsızlık yapıyor,hemde öyle ufak tefek şeyler değil,bildiğiniz büyük alışveriş merkezlerinin mağazalarında,kamerayla donatılmış heryerde.yürüttüğü para 50 lira 100 lira,halbuki babası milyoner..ihtiyacı yok,zevk için yapıyor.HASTA

zaman gelir zaman geçer,evet çocukların olumsuz anlamda etkileneceği şeyler çok ama olumlu olarakta çoğaldı.işte burada zamanın imkanlarını doğru kullanmasını ailesi öğretecek
 
Şu anne babalar çocuklarının mülkiyeti üzerinden de bi yarışta olmasa herşey düzelir aslında. Çocuğa alınan bir oyuncak arkadaşınınkinden daha güzel olduğunda, anne baba kendisini daha iyi anne baba, daha çok kazanan ve çocuguna daha iyi bir çocukluk yaşatan anne baba olarak görüyor. Diğer çocugun anne babası da kendi çocugunun mahzun ve içinde kalan birşeyler olmasını istemiyor. Hani olur ya, babamdan bi bisiklet istemiştim de çocukken, almamıştı anekdotları, işte alıyorlar çocugun her istediğini, aman gözü kalmasın, aman içinde ukte kalmasın diye. Bırakın kalsın içinde birşeylerin uktesi, kalsın da büyüdüğünde halen o oyuncakla oynayacak çocuk ruhu kalsın içinde. O mahzunluk olsun da, gidip paylaşmayı öğrensin. Kendisinin sahip olamadığı şeyi sahip olanla nasıl birlikte oynayıp nefsini körelteceğini öğrensin. Ah bu kıyamamak! Kıyın biraz, anladık pek kıymetli ama, kıyın.Yoksa zaten çok feci kıyıyorsunuz çocukluklarına!
 
Günlerdir bu konuyu düşünüyorum acaba ne yapmalıyım nerde hata yaptım diye aslında bu çocuğu bu hale getirenin ben yada biz (ebeveynleri) olduğunu bilsemde kabul etmek istemiyordum ama emin oldum sonunda çocuğun eline bilgisayarı vererek, ona tv izleterek, onun her istediğini yaparak ben suçluyum. Ona söylediklerimi yapmamasından, işten her eve geldiğimde bana ne getirdin deyip getirdiğim çikolatayı daha açmadan fırlatmasından, en ufak bir şeyi isterken (mesela su) ağlamasından da ben suçluyum.

Olaya farklı bir açıdan bakacak olursak:Bu konunun tek olumlu tarafı çocuğumun kendisine olan öz güveninin, kendisini ifade yeteneğinin ve kendisini sözlü olarak savunmasının benden bile daha iyi olması diye düşünüyorum. Tamam çocukları annelerimiz gibi yetiştirmedik bu konudaki hatalarımızı anladık ama en azından onlardan farklı olarak özgüveni, mantalitesi üksek çocuklar yetiştirdik.
 
Cocukların bu hale gelmesinin birden fazla sebebi var

1- Calisan annelerin artmasi. Gunduz evlerde kimse yok artik, komsuluklar da yok bu yuzden. Cocuklarin diger cocuklarla tanismasi zorlasti. Sosyal hayatları yok. Sirf cocuklari biraraya getirmek icin, arkadaslari olsun diye internet uzerinde tanisip disarda bulusan anneler biliyorum.

2 - Yasam standartları yukseldi, teknoloji gelisti, daha ilginci, daha eglencelisi dururken (pc oyunları,konsollar vs), cocuklar bi bisikletle, kucuk seylerle mutlu olmamaya basladi. Aileler de parasi olan cocuklara bu teknolojiden satin aldi, göya cocugum diger cocuklardan geri kalmasin diye.

3- Bilgisayar oyunlarinin, internetin bagimlilik yapma ozelliginin olmasi.

4- Insanlarin evrim gecirmesi. Bilimsel bi makalede okumustum, artik daha akıllı beyinler geliyor. Onumuzdeki yillarda bir kisinin tek bir meslegi olmasi abes karsilanacak, universitelerde birden fazla meslegi iceren bolumler olacakmis. Yani bilgi arttikca, insana yuklenen sorumluluklar artiyor ve daha akilli nesiller yetismeye basliyor. Eski mutluluklar tarih oluyor.

Elimizdekiler kadar mutlu oluruz, eskiden imkanlar kisitliydi, bir cocugun elde edebilecegi en fazla sey belki daha buyuk bi oyuncakti ama simdi sınır yok artık.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…