Bunlar boşanma sebebi mi yoksa pandeminin yarattığı sıkıntılar mı beni tahammülsüzleştirdi?

BaharCicekleri

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
5 Nisan 2021
38
19
29
Herkese merhaba, benim bir derdim var. Sizden baska anlatacak kimsem yok. Nasil özetleyip toparlarim bilmiyorum. Uzun, yorucu, sıkıcı olursa şimdiden ozur dilerim.

Birkaç yıllık evliyim. Birbirini çok seven tutkulu aşıklar degiliz. En azindan ben şu siralar kendim için boyle hissediyorum. Eşim beni hâlâ cok seviyor. Sevgi konusunda eksildigini hissetmedim hiç.

Birkaç yıllık arkadaşken, ikimizin de hayatinin zor bir doneminde yakinlastik. Birbirimize destek olduk.
Ben bugüne kadar ailem tarafindan hep itilip kakılmış biri oldum. Degerli onemli hissetmedim hiç kendimi. Keza onceki iliskilerimde de oyle. Ilk kez biri bana deger verince, koruyunca çok büyük hislerle baglandim ona.

Deger veriyordu ama bugünden o günlere bakinca yine eksikmiş her şey diyorum. Hiç hediye alan biri degildi örneğin. Sadece kavga edersek çiçek alırdı bazen. Bir kez olsun bana bir sey almadi doğum günümde, yildonumlerinde vs. Insan bekliyor bir kolye bir parfüm ne bileyim. O zamanlar bu pek sorun olarak görünmüyordu gözüme. Isten gelince öpmeyi bilmezdi nasılsın demeyi bilmezdi.

Evliligimizin başlarında, tek bir sorunumuz vardi benim için. Vajinismustum. Hayatimizdaki bütün aksakliklarin sebebi bendim bana gore. Bu sebeple eşimin yarattığı sorunlari görmedi gözüm. Eşim Bana çok anlayışlı ve sabırlı oldu. Sonucunda iyileştim.

Ama cinsel hayat benim için adeta hüsrandı. Çünkü hiç zevk almıyordum. Bunu eşime anlattım ve ben dile getirdikten sonra kendinde baski hissettiginden dolayi çok kısa surelerde boşalmaya basladi.
Cinsel hayatimiz giderek kötüleşti. Ayda 3 4 kere oluyor maksimum. Onda da bazen 1 an bile zevk almiyorum. Bu sebeple içimden süslenmek, gecelikler giymek gelmiyor. Yatiyorum kalkıyorum temizleniyorum bitti. Cinsel hayat bu şekilde özetle. (Erken boşalma için terapiye başladı 1 seans gitti. Ne kadar sürede düzelir bilmiyorum.)

Cinsellik böyle iken tahammül seviyem de yerlerde. Her şey gözüme batmaya başladı. Bakımsızlığı, kaba konuşması, başkasının yanında değişmesi ... her şey tırmalıyor şu an beni. Dönüp de geçmişe bir bakıyorum, onu tanıdığım kadarıyla kendimle kıyaslıyorum. Çok net sınırları olan bir adam. Çok katı bazı konularda. Asla giymeyeceği renkler modeller var. (Kapüşonlu üstler, loafer ayakkabı, herhangi bir desenli ya da yazılı kıyafet) Beni bu kadar yıl içinde mağazalarda kaç kez rezil etmiştir.

Bir şey beğenirim, aman giymez aman sevmez diye hevesim kaçar. En basitinden açık mavi bir tişört beğenir gösteririm, mağaza çalışanının yanında ,ters ve gıcık bir ifadeyle, "bunu giyeceğimi düşünüyor musun gerçekten" der. Sanki tişört degil de koyun postu önermişim gibi.


Hiçbir değişiklik ona göre değil. İçi geçmiş bir dede gibi. Tatil planı yaptık örneğin. Videolar izledim nerede ne yenir diye. Not ettim tablo hazırladım. Çok güzel ilginç şeyler buldum. Sonra döndüm baktim ki buna burun kıvırır, bunu yemez, bu mekan hoşuna gitmez. Oysa herkesin sevip yiyeceği şeyler. Bir simit, bir dondurma gibi mesela. Hevesim kaçtı, modum düştü.

Canli muzikli bir mekana gitmedik hiç birlikte. Bir konsere gitmedik. Konsere gitsek eglenmez bile. Hoplayip ziplamaz, şarkıya eşlik etmesi bile mucize. Bir yerde alkol almadık hiç. Neymiş o mekanlari sevmiyormuş. (Pub gibi bir mekandan bahsediyorum pavyon degil😁)

Şimdi diyeceksiniz ki bunları evlenmeden önce görmedin mi? Görmedim arkadaşlar. Hayatımın en zor donemiydi, onun da öyle. O benim yaralarıma üfledi ben onun yaralarına. O çukurdan sağ salim çıkalım ne olursa olsun dedik ikimiz de.

Şimdi bakıyorum, o çukurdan çıktık ama yaşlandım sanki. Hayatım elimden kayıyor gibi geliyor. Ömrüm geçiyor ve ben bir şey yapamıyorum gibi. Özgürlüğümü kaybettim. Onun hayatını yaşayan biriyim sanki.

Bu hislerin bir sebebi pandemi de olabilir. Evdeyim 1 seneden fazla süredir. Market dışında bir yere gitmiyorum. Kimseyle görüşmüyorum. Belki ondan özgürlüğümü kaybetmiş gibi hissediyorumdur. Ya da cinselliğin kötü gitmesi beni bu kadar tahammülsüzleştirmiştir. Şu an ayrım yapamıyorum mantıklı düşünemiyorum.

Özetle evlilik beni mutlu etmiyor şu sıralar. Eğlenceli çiftlere imrenerek bakıyorum. Birlikte dans ederek story atan, ayni dilden konuşan, hayattan aynı beklentileri olan, aynı filmleri izleyebilen, aynı kararlarda buluşan çiftler... hepsi gözümde ulaşamayacağım yerlerde. Hayatımı böyle geçirmek istemiyorum. 30 yaşına bile gelmemiş bir dedeyle ömrümü tamamlamak istemiyorum. Istedigim seyler mal mülk para bolluk değil. Ayni sekilde eğlenebilmek istiyorum. Bu en tabi hakkım diye düşünüyorum.

Hep kötü özelliklerini yazmışım gözüme onlar gözüktüğü için ama iyiler de var tabi. Çalışkandır, evine bağlıdır, ailesine ezdirmedi beni hiç. Ailemle de vurmadı. Bana danışmadan bir iş yapmaz. Gözü açıktır, para yönetmeyi bilir, bir bağımlılığı yoktur. Ama sıkılıyorum işte. Orta yaş evliligi gibi hissediyorum. Belki orta yaşlar daha eğlencelidir.

Sizce bu durumlar, bir evliliği bitirmek için yeterli sebepler mi? Bitirmek başka bir çözüm öneriniz varsa onu da okumak isterim.

Şimdiden yorum yazanlara cok tesekkur ederim.
 
Sevmediğiniz net, bariz ortada. Cinsellikten zevk almamanız normal, sevmediğiniz insanla cinsellikten beklentiniz nedir yani olsa olsa böyle ite kaka olur:KK1:

26 çok genç bir yaş, aşktan vazgeçme yaşı değil asla keşke aşkı bulana kadar bekleseydiniz.

Durum bu, hayatboyu hiç sevmediğiniz biriyle yaşamak bence acıklı, ben olsam boşanır aşkı arardım.
 
Adam açık mavi tişört gitmezse gitmez neden ısrarcısınız

Eşimi 18 yaşından beri tanıtım tek giydiği kapşonlu şey bir yağmurluk idi bunca yılda

Kapşonlu kıyafet sevmez ben de severim ve giyerim

Ona zorla giydirmem o da benimkilere laf etmez

Alışverişte ben ona onun tarzı olan şeyleri gösteririm o da benim tarzın olanları bana

Dünyanın en güzel kapşonlu üstünü de alsam giymeyecek adama inatla neden onun sevmediği tarzı dayatayım ki

Ya da eşimin müthiş müzik kulağı vardır ben ritimden anlamam

O çalar söyler vs ben susar dinletin zorla şarkılara neden eşlik edeyim ki

Evli olmanız yapışık ikiz gibi hareket etmenizi gerektirmez

Lakin cinsellik sorunlarınızı çözün cinsellik sadece birleşmeden ibaret değildir bol bol sevişin karşılıklı doyum sadece ilişki ile olmaz
 
Her şey boşanma sebebi olabilir. İlişkinin heyecanı kalmadı, tutku hissetmiyorum, bu evlilikten sıkıldım diyip yolunuza devam edebilirsiniz. Saydığınız artılar zaten olması gereken şeyler, lütuf değil. Siz nasıl mutlu olacaksanız o şekilde devam edin hayatınıza. Benim için evlilik hayatı huzur demek. En önemli şey huzurlu bir ortam. Kafamı dinleyebilmeliyim, kendim olabilmeliyim, kendimi güvende ve zinde hissedebilmeliyim. Yorucu bir adamla yaşayamam. O yoğun tutku, heyecan, her zevkin ortak olması falan bizde de yok. İkimiz de çok ayrı kafalarda ve karakterlerdeyiz eşimle. O kendi dünyasında kendi sosyal çevresiyle zaman geçirir, ben de kendi dünyamda zaman geçiririm. Aslında neredeyse hep yan yanayızdır, çok da bireysel takılmayız ama her şeyi de birlikte yapmayız. Mesela yan yana koltukta oturup 2 ayrı dizi izleriz kulaklıkla. Ben kitap okurken o oyun oynar. Ben burda takılırken o gidip bisiklet sürer. Ama benim beklentilerim karşılanıyor mu ? evet. Ablamla enişteme bakıyorum 7/24 kucak kucağalar, aşk yaşıyorlar, çılgınlar gibi eğleniyorlar. İzlerken yoruluyorum. Ablam mutlu mu? evet. Bu üçüncü kocası. Sonunda kalbine göre olanı buldu =))) Yani saydığınız gerekçelerle boşanıyorum deseniz size kim ne diyebilir?
 
Sevmediğiniz net, bariz ortada. Cinsellikten zevk almamanız normal, sevmediğiniz insanla cinsellikten beklentiniz nedir yani olsa olsa böyle ite kaka olur:KK1:

26 çok genç bir yaş, aşktan vazgeçme yaşı değil asla keşke aşkı bulana kadar bekleseydiniz.

Durum bu, hayatboyu hiç sevmediğiniz biriyle yaşamak bence acıklı, ben olsam boşanır aşkı arardım.
Aslinda bunu kendime sordum. Seviyor muyum diye. Seviyorum onu. Düzgün karakterde bir adam oluşunu çok seviyorum. Cinsellik yeni bu sekilde. Önceden benim ilişkiye alışma sürecim vardi. O sebeple uzatamiyorduk. Yine de kendini tutabiliyordu istese. ön sevişmeler çok güzel geciyordu. Saatlerce sürüyordu. Simdi erken bosalma var. Ön sevismede boşaldı en son. Bu sebeple cok üzüldü. Yine olur diye tedirginlik yaşadığı için uzak kaldi diye düşünüyorum. Ben de ustelemedim. Bu sorun yüzünden gözümde güçsüz bir adama dönüştü sanki. O sebeple zevk almiyorum.
Sevmedigim bir adam olsa gercekten konu açmaya bile gerek duymam.
Aşkı arayacak bir durumda degildim o hayatima girdiginde maalesef. 😞
 
Siz çok zor bir insansınız. Size vajinusmusken anlayış gösteren adama, cinsellikten zevk almıyorum diye, şimdi de erken bosaliyor diye baskı yapiyorsunuz resmen. Sevmek sevmemek başka birşey anlayisli insan olmak başka. Hem sevmiyorsunuz hem anlayışsızsinız.
 
Zor zamanlarda başlayan ilişkiler çok derin bir bağa sahip olmaz genelde, siz de farkındaymışsınız. Anlatıklarınız bence boşanma sebebi, boşanırsanız çok bir şey kaybedeceğinizi düşünmüyorum. Ama emin değilseniz beraber terapi almayı düşünebilirsiniz.
Cinsel terapiye ben de dahil olacakmışım terapist oyle soylemis. Belki cinsel sorunlar düzelince bir seyler düzelir.
 
Yeterince tanismadan, cok da sevmeden evlenmissiniz. Yapacak bisey yok. Cok gencsiniz ayrilip mutlu olmaya bakin.

Bence esiniz kotu biri degil ama malesef size uygun degil.

Ben de simdi ikinci evliligimi planliyorum.
Adayim imkani yok ki dans edip story atabilecegim birisi degil :KK66: bunu bile bile, seve seve bu evliligi planliyorum. Cunku benim beklentilerim farkli ve onlara fazlasiyla uygun biri.
 
Herkese merhaba, benim bir derdim var. Sizden baska anlatacak kimsem yok. Nasil özetleyip toparlarim bilmiyorum. Uzun, yorucu, sıkıcı olursa şimdiden ozur dilerim.

Birkaç yıllık evliyim. Birbirini çok seven tutkulu aşıklar degiliz. En azindan ben şu siralar kendim için boyle hissediyorum. Eşim beni hâlâ cok seviyor. Sevgi konusunda eksildigini hissetmedim hiç.

Birkaç yıllık arkadaşken, ikimizin de hayatinin zor bir doneminde yakinlastik. Birbirimize destek olduk.
Ben bugüne kadar ailem tarafindan hep itilip kakılmış biri oldum. Degerli onemli hissetmedim hiç kendimi. Keza onceki iliskilerimde de oyle. Ilk kez biri bana deger verince, koruyunca çok büyük hislerle baglandim ona.

Deger veriyordu ama bugünden o günlere bakinca yine eksikmiş her şey diyorum. Hiç hediye alan biri degildi örneğin. Sadece kavga edersek çiçek alırdı bazen. Bir kez olsun bana bir sey almadi doğum günümde, yildonumlerinde vs. Insan bekliyor bir kolye bir parfüm ne bileyim. O zamanlar bu pek sorun olarak görünmüyordu gözüme. Isten gelince öpmeyi bilmezdi nasılsın demeyi bilmezdi.

Evliligimizin başlarında, tek bir sorunumuz vardi benim için. Vajinismustum. Hayatimizdaki bütün aksakliklarin sebebi bendim bana gore. Bu sebeple eşimin yarattığı sorunlari görmedi gözüm. Eşim Bana çok anlayışlı ve sabırlı oldu. Sonucunda iyileştim.

Ama cinsel hayat benim için adeta hüsrandı. Çünkü hiç zevk almıyordum. Bunu eşime anlattım ve ben dile getirdikten sonra kendinde baski hissettiginden dolayi çok kısa surelerde boşalmaya basladi.
Cinsel hayatimiz giderek kötüleşti. Ayda 3 4 kere oluyor maksimum. Onda da bazen 1 an bile zevk almiyorum. Bu sebeple içimden süslenmek, gecelikler giymek gelmiyor. Yatiyorum kalkıyorum temizleniyorum bitti. Cinsel hayat bu şekilde özetle. (Erken boşalma için terapiye başladı 1 seans gitti. Ne kadar sürede düzelir bilmiyorum.)

Cinsellik böyle iken tahammül seviyem de yerlerde. Her şey gözüme batmaya başladı. Bakımsızlığı, kaba konuşması, başkasının yanında değişmesi ... her şey tırmalıyor şu an beni. Dönüp de geçmişe bir bakıyorum, onu tanıdığım kadarıyla kendimle kıyaslıyorum. Çok net sınırları olan bir adam. Çok katı bazı konularda. Asla giymeyeceği renkler modeller var. (Kapüşonlu üstler, loafer ayakkabı, herhangi bir desenli ya da yazılı kıyafet) Beni bu kadar yıl içinde mağazalarda kaç kez rezil etmiştir.

Bir şey beğenirim, aman giymez aman sevmez diye hevesim kaçar. En basitinden açık mavi bir tişört beğenir gösteririm, mağaza çalışanının yanında ,ters ve gıcık bir ifadeyle, "bunu giyeceğimi düşünüyor musun gerçekten" der. Sanki tişört degil de koyun postu önermişim gibi.


Hiçbir değişiklik ona göre değil. İçi geçmiş bir dede gibi. Tatil planı yaptık örneğin. Videolar izledim nerede ne yenir diye. Not ettim tablo hazırladım. Çok güzel ilginç şeyler buldum. Sonra döndüm baktim ki buna burun kıvırır, bunu yemez, bu mekan hoşuna gitmez. Oysa herkesin sevip yiyeceği şeyler. Bir simit, bir dondurma gibi mesela. Hevesim kaçtı, modum düştü.

Canli muzikli bir mekana gitmedik hiç birlikte. Bir konsere gitmedik. Konsere gitsek eglenmez bile. Hoplayip ziplamaz, şarkıya eşlik etmesi bile mucize. Bir yerde alkol almadık hiç. Neymiş o mekanlari sevmiyormuş. (Pub gibi bir mekandan bahsediyorum pavyon degil😁)

Şimdi diyeceksiniz ki bunları evlenmeden önce görmedin mi? Görmedim arkadaşlar. Hayatımın en zor donemiydi, onun da öyle. O benim yaralarıma üfledi ben onun yaralarına. O çukurdan sağ salim çıkalım ne olursa olsun dedik ikimiz de.

Şimdi bakıyorum, o çukurdan çıktık ama yaşlandım sanki. Hayatım elimden kayıyor gibi geliyor. Ömrüm geçiyor ve ben bir şey yapamıyorum gibi. Özgürlüğümü kaybettim. Onun hayatını yaşayan biriyim sanki.

Bu hislerin bir sebebi pandemi de olabilir. Evdeyim 1 seneden fazla süredir. Market dışında bir yere gitmiyorum. Kimseyle görüşmüyorum. Belki ondan özgürlüğümü kaybetmiş gibi hissediyorumdur. Ya da cinselliğin kötü gitmesi beni bu kadar tahammülsüzleştirmiştir. Şu an ayrım yapamıyorum mantıklı düşünemiyorum.

Özetle evlilik beni mutlu etmiyor şu sıralar. Eğlenceli çiftlere imrenerek bakıyorum. Birlikte dans ederek story atan, ayni dilden konuşan, hayattan aynı beklentileri olan, aynı filmleri izleyebilen, aynı kararlarda buluşan çiftler... hepsi gözümde ulaşamayacağım yerlerde. Hayatımı böyle geçirmek istemiyorum. 30 yaşına bile gelmemiş bir dedeyle ömrümü tamamlamak istemiyorum. Istedigim seyler mal mülk para bolluk değil. Ayni sekilde eğlenebilmek istiyorum. Bu en tabi hakkım diye düşünüyorum.

Hep kötü özelliklerini yazmışım gözüme onlar gözüktüğü için ama iyiler de var tabi. Çalışkandır, evine bağlıdır, ailesine ezdirmedi beni hiç. Ailemle de vurmadı. Bana danışmadan bir iş yapmaz. Gözü açıktır, para yönetmeyi bilir, bir bağımlılığı yoktur. Ama sıkılıyorum işte. Orta yaş evliligi gibi hissediyorum. Belki orta yaşlar daha eğlencelidir.

Sizce bu durumlar, bir evliliği bitirmek için yeterli sebepler mi? Bitirmek başka bir çözüm öneriniz varsa onu da okumak isterim.

Şimdiden yorum yazanlara cok tesekkur ederim.
Unutmayin hic kimse kusursuz degil belki onu o yonuyle kabullenseniz daha guzel gelir gozunuze hersey hic karsiniza alip konusmayi denedinizmi?
Bence bu bosanma sebebi degil sadece bir bunalima girmissiniz ve esinizin tavirlari da sizi dahada dagitmis tabi en onemlisi evli bir ciftin cinselikle hayati onemli..
 
Mesela adam bir kere erken boşaldı diye nedeni güçsüz adam oldu gözünüzde

Yani çok uyarılmıştır, uzun zamandır ilişki olmamıştır, birden başlayınca tutamamıştır vs vs ara verip devam etseydiniz

Ya da o sonuca ulaşmış size de yardımcı olsaydı devamı için

Surat asıp oturmak sorunu daha da artırır ki
 
Siz çok zor bir insansınız. Size vajinusmusken anlayış gösteren adama, cinsellikten zevk almıyorum diye, şimdi de erken bosaliyor diye baskı yapiyorsunuz resmen. Sevmek sevmemek başka birşey anlayisli insan olmak başka. Hem sevmiyorsunuz hem anlayışsızsinız.
Asla baskı yapmadım. Çok uzun zaman anlamasını bekledim. Anlamadığı zaman kibarca, üzmeden konuştum. Bir çaresine bakalim diye. Ben kendi sorunum için çok çaba harcadım. O her defasında yarım kalıyor diye çok gözyaşı döktüm. Sonra benzeri onun basina gelince ben de ona destek oldum. Lanet olsun sana, yine mi oldu demedim. Her defasinda sarıldım problem degil dedim. Bosalacagini hissettigim an istersen kendini tutma dedim ki benim dememle olmuş gibi olsun diye. Bununla ilgili ne kadar detay verdim ki baskı yaptığımı düşündünüz?
 
O kıyafet seçerken özgür takılsın siz de öyle özgür takılın.
Hediye vermeye alışkın olmayan erkek almayı da akıl edemez. Bu beklentilerinizi dile getirin. Bilsin yapmazsa o zaman suçlu olsun.
Bazi erkekler gerçekten cocuk gibi söylemeyince anlamıyorlar.
Ortak beklenti ve hayaller bu çok ama çok nadir biliyor musun?
Bir dönem bende senin gibi takmıştım neden zevklerimiz ortak değil neden ayni değil hayallerimiz falan filan.
Sonra anladım ki bu zaten çok zormuş. Farkli kültürlerde farklı ailelerde yetişen farklı iki insan olarak farklı olmamız normalmiş .
Hep sen onun için yaşama biraz da o senin için yaşasın.
Dengeyi kurduğun müddetçe sorun çözülür diye düşünüyorum.
Ha bir de cinsellik konusunda muhakkak bir uzman görüşü alın.
Belki altında yatan farklı bir sebebi vardır.
 
sizin uzun uzun anlattıklarınızdan benim anladığım aşk yok. olabilir her evlilik büyük bir aşk sonucu olmuyor ama siz aşık olmak istiyorsunuz. yoksa batmazdı bu kadar anlattıklarınız. eşimle mağazaya gideriz bi elbise gösterir hiç ama hiç tarzım değil, yanarım yanarım bunca yılda bir zevkimi bile öğrenemedin ona yanarım derim, geçeriz. bundan aşırı rahatsız olmam mesela.

cinsellik çok önemli bir mevzu, ondaki sorunlar çoğu şeye yansır. eşim bir seans gitti dediniz, ilk seansa mı başladı, yoksa bir seans gidip bıraktı mı? yeni başladıysa bu problemin çözülüp çözülmeyeceğini görün önce derim. yaşınız daha küçük. baktınız cinsellik düzelsede eksik bir şeyler var sonra tekrar düşünürsünüz bu konuları. birde pandemi gerçekten sarstı hepimizi, bu zamanda alınan kararlar çok sağlıklı olur mu bilemiyorum.
 
Unutmayin hic kimse kusursuz degil belki onu o yonuyle kabullenseniz daha guzel gelir gozunuze hersey hic karsiniza alip konusmayi denedinizmi?
Bence bu bosanma sebebi degil sadece bir bunalima girmissiniz ve esinizin tavirlari da sizi dahada dagitmis tabi en onemlisi evli bir ciftin cinselikle hayati onemli..
Ben de ana sorunun cinsellik oldugunu düşünüyorum. Beni tahammülsüzleştiren o.
 
Uyumdan ziyade birbirini idare etmek önemli olan diye düşünüyorum. Her insanın fıtratı farklı. Sonuçta ruh eşi olayı herkese nasip olmuyor. Oluyor gibi görünenlerede inanmak özenmek ne kadar doğru? Ama yinede bu olanları keşke evlenmeden fark edip ne kadarına tolerans gösterip ne kadarına gostermeyeceginizi hesaplasaydiniz( tatil, konser, eglencevb) Evet evlendikten sonra farklı huylarla karşılaşıyoruz ama bir insanı sıkıcı buluyorsanız evlendikten sonra da bulacağınız bir gerçek :) kısaca aşk ,saygı, anlayış ,karşılıklı alttan alma, fedakarlık bunlar lazım sanırım evlilikte.. Bende bilmiş gibi konuştum yeni evliyim ama suanki tecrübelerim bu yönde.
 
Asla baskı yapmadım. Çok uzun zaman anlamasını bekledim. Anlamadığı zaman kibarca, üzmeden konuştum. Bir çaresine bakalim diye. Ben kendi sorunum için çok çaba harcadım. O her defasında yarım kalıyor diye çok gözyaşı döktüm. Sonra benzeri onun basina gelince ben de ona destek oldum. Lanet olsun sana, yine mi oldu demedim. Her defasinda sarıldım problem degil dedim. Bosalacagini hissettigim an istersen kendini tutma dedim ki benim dememle olmuş gibi olsun diye. Bununla ilgili ne kadar detay verdim ki baskı yaptığımı düşündünüz?
Belkide ben yanlış okudum, baskı hissettiği için yazmışsınız.
 
Aslinda bunu kendime sordum. Seviyor muyum diye. Seviyorum onu. Düzgün karakterde bir adam oluşunu çok seviyorum.

Aşk, sevgi böyle bir şey değil :eek:Ben hala sevmediğinizi düşünüyorum, yazınızda hiçbir heves veya duygu yok dümdüz komşu adamdan bahsediyorsunuz sanki. Hem sevmiyorsunuz, hem ortak yönünüz yok yani şu evliliği sakin kafayla asla yapmazdınız diyorum. Çok aşık olmasa bile, iyi anlaştığı muhabbetin olduğu, çekimin olduğu evlilik yapan insanlar da mutlu. Çekim şart. Siz bu adama çekilmiyorsunuz ki, zaten ortak hiçbir yönünüz yok.

Dediğim gibi ben olsam boşuna zorlamazdım. Siz de duygusal boşluktasınız gördüğüm kadarıyla. Ama siz bilirsiniz yine de tabi, seviyorum diyorsanız evliliğe devam edin tabi.
 
X