Yalnız farkındaysanız bu konu sahibesi ben mutluyum demiyor, korkuyor.
Her erkek için geçerli değildir öyle arkanı dönüp gitmek, burada kaç kadının konusunu okuduk değil mi? Aslında kadın elinde olsa gidecek ama ailesini kendisini ölümle tehdit ettiği için adamla yaşamak zorunda kalan kadınların konularını yalnızca ben okumadım sanırım, hepimiz okuduk.
Hepimiz okuduk korunma talep ettim ama ortada bir eylem olmadığı için korunma verilmedi denilen yazıları.
Bazıları müstesna, dövüyor ama seviyor da bende seviyorum diyenleri ayrı tutuyorum fakat çoğu şiddet gören, tehdit edilen kadın arkasında dayanak bulamadığından gidemiyor, sürekli şiddet gören, hakaretlerle aşağılanan biri özgüvenini yitirdiği, yaşadıklarının kendi suçu olduğunu düşündüğünden öyle bizler gibi birden cesaret edip gidemiyor işte.
Ya bu kadınlar kocasının karşısına geçip bana niye vurdun, hatalısın demeye bile korkuyor, biliyorum çünkü var benim burada biri, adam kendi ana babasının lafını bile dinlemiyor, kocasını sevmiyor ama ölesiye korkuyor, anne babası olmadığı kardeşleri sırt çevirdiği için çekip gidecek cesareti bile kalmamış, o kadar sindirilmiş, bize tuhaf geliyor ama bu kadınlar kapıyı vurup cesareti bulsa gece nereye kalırım bana kim sahip çıkar endişesi yaşıyor, ya beni bulursa ya beni döverse ya zarar verirse endişeleri yüzünden en iyisi susayım, susar dediklerini yapmazsam belki düzelir deyip oturuyorlar.
Ben benim için dua et kocam düzelsin diyen kadınlar biliyorum.
Şurada kapıyı vur git diyoruz ya, hepimizin katılacağı bir test yapsak vur kapıyı git diyen 100 kadından ancak 20'si belki kapıyı vurup gider, bu bu kadar net.
O yüzden şiddet gören kadınların önce psikolojilerini düzeltmeleri, özgüvenlerini yeniden kazanmaları için uğraşmak lazım, ekonomik özgürlüklerini ellerine almaları için desteklemek, önlerini görebilmelerini sağlamak gerekiyor, yoksa biz çık git deyince gidemeyecek hiçbiri.