Dünyanın binbir türlü hali var. Sadece bir günde bütün hayatı değişebiliyor insanın hiç ummazken. Yıllar önce lise zamanlarımda anacığım (orta anadolu kadını) kıyamazdı bana, ders çalışırken "kızım yorma artık bu kadar beynini, bak filancanın kızı evlendi gül gibi geçinip gidiyor, en kötü sende öyle yaparsın derdi. Asla anne derdim, ben çalışıp kendi ayaklarımın üzerinde durucam, hadi evlendim olmadı boşandım napıcam o zaman derdim. Üniversiteyi kazandım, mezun oldum, gecemi gündüzüme kattım, kpssyle güzel bir kamu kurumunda gayet güzel bir maaşla 10 yıldır çalışıyorum. Evlendim, 3 yıl sonra boşandım. Lüks bir aracım vardı, sattım, evimi aldım, bir oğlum var, hiç kimseye muhtaç değiliz, annem bakıyor oğluma, gül gibi geçinip gidiyoruz çok şükür. Annemim 2 günde bir söylediği laf "kızım iyi ki zamanında beni dinlememişsin." Evet oğluma ayırdığım zaman kısıtlı. Ama bence önemli olan o kısıtlı zamanı en güzel şekilde değerlendirebilmek. Yoksa bütün gün evde olup çocuğuyla doğru dürüst zaman geçirmeyen insanlarda var. İyi düşünün derim.