İnternete giriyorum benimle aynı duyguları yaşayan var mı diye? Yorgunum yoğun bakım odalarının önünde.belki bi umut çocuğum kurtulur diye.akşamları eve geliyoruz arada bir internete giriyorum hastalığının sebebini araştırıyorum.teselli arıyorum.
kadınlar kukübü melek anneleri
.melek anneleri..melek anneleri……
şimdi anlıyorum melek annenin ne demek olduğunu.bebeğini kaybedip ebediyete uğurlayan bebeğini melek yapıp uçuran anneler.
isterseniz yaşadığım acı ve sabır dolu hikayeyi baştan anlatayım..
Bir gün boğazımda feci acılar hissediyorum. Öğretmenlik mesleğinin en zor taraflarından biri faranjit. Boğazım çok ağrıyor. Çocuklara ders anlatamıyorum sesim kısılıyor. Boğazım ağrıyor doktora gidiyorum rapor vermiyor.
Kaymakamlık yasaklamış öğretmene rapor işini.
İlaç kullanmak istiyorum çocuklara daha faydalı olmak için. Bir taraftan test yapıyorum negatif çıkıyor. Bunun üzerine doktora gidip antibiyotik alıyorum ve kullanıyorum. Kullandıktan birkaç gün sonra test yaptığımda hamile olduğumu öğreniyorum büyük bit telaşla doktora koşuyorum. doktor hamleliğini ilk 10 günün zehir dahi içsen hiçbir şey olmaz diyor. Bunun üzerine rahatlıyorum. 8.haftadan itibaren öyle bir bulantım oluyor ki akıllara zarar.
Hiç bir şey yiyemiyorum. Evde hiçbir şey pişiremiyorum. Her gün muhakkak kusuyorum bazen 3 bazen 5 kez. Doktora gidiyorum rapor almak için vermiyorlar.
Kaymakam yasaklamış…
Tabiri caizse yol kenarlarına kusa kusa okula gidiyorum. Öğlenleri hiç bir şey yiyemiyorum ekmekten bile tiksiniyorum. Yağdan salçadan sütten yoğurttan soğandan etten yemek kokusundan cevizden bademden meyve sularından mantardan kızartmadan zeytinden yumurtadan her şeyden. Yediğim tek bir şey var o da domates salatalık. 5 ay tam 5 ay böyle geçiyor. Kimi zaman dersten çıkıyorum kusmak için. 5 ayı atlattıktan sonra tam rahat bir nefes alıyorum. Bebeğim çok sağlıklı her şey normal. Suyu çapı ..vs her şeyi çok güzel.Derken şişkinliklerim başlıyor. Yol yürümede zorlanıyorum ama hiç sakınmıyorum kendimi .
Doğuma birkaç hafta kala bir akşam feci bi ağrıyla yatıyorum , yatamıyorum..tarifi imkansız… Hastaneye koşuyoruz . Özel bi hastaneye beni hemen devlet hastanesine yönlendiriyorlar. Devle hastanesinde böbrekten şüpheleniliyor. Müthiş bi şekilde hırpalanıyorum böbreğime yumruklar vuruluyor, kan alınıyor akşama kadar...sonuç alınamıyor bilinemiyor. Eşim beni merkeze götürme kararı alıyor. Ordada nst kan ilaç serum derken acılarım diniyor. Yarın yine gelin diyorlar. Geldiğimizde ise böbrek büyümesi olduğu anlaşılıyor. Bir de bebeğimde kordon dolaması olduğunu fark ediyorlar. Doktorum biraz daha beklemem gerektiğini bebeğin gelişmesi gerektiğini söylüyor. Sezeryan için gün vermiyor haftaya gelin gününü belirleyelim diyor. 1 hafta daha acı ama nasıl bir acı.nst de doğum sancılarım maksimum düzeyde çıkıyor. Onca doğum sancısı üstüne tekrar gittiğimizde bize pazartesiye gün veriyor. Pazar akşamı annemler kayınvaldemler hepsi uzun bir yolculuğun ardından hepsi bizde sabaha doğumum olacak.onları ağırlıyorum uzun uğraş hazırladığım yemeklerden ikram ediyorum ve aniden suyum geliyor. Akşam saat 21.00 suları hemen yola düşüyoruz doktoru arıyoruz ulaşamıyoruz .hastaneyi arıyoruz doktorun geleceğini söylüyorlar. Hastaneye giriş yaptığımızda beni doğum odasına alıyorlar. doğum hazırlıklarına başlıyorlar ebeler. Doğumumun normal olmadığını söylüyorum kordon dolaması var doktor sezeryan yapacak diyorum. doktor tekrar aranıyor tekrar tekrar. Saat 24.00 sancılarım artıyor nstde maksimum düzeyi gösteriyor hatta bazen göstermiyor bile son sınırı bile geçtiğinden ns t de sancılarımı grafik bile gösteremiyor.ben sabrediyorum Allaha yalvarıyorum doktorun bir an önce gelmesi için.korkuyorum.suyum tamamen boşaldı bebeğe zarar olur diye korkuyorum. korkma serum bağladık o onu besler diyorlar. Doktorun gelmeyeceğini söylüyorlar.randevumuz sabah 8.00 de olduğu için o zaman gelecekmiş sabahı beklemeliymişiz. Annemler kayınvaldemler hepsi ayaklanıyor. Doktoru çağırıyorlar hemşirelere kızıyorlar. Ama ne çare doktor gelmiyor.O saatler bana asır gibi geçiyor. Saat 1 -2 -3 -4 bir türlü sabah olmuyor. Çocuk gittikçe aşağı iniyor . Benden sonra 2 kişi daha doğum için hastaneye geliyor. Biri normal doğum yapıyor diğeri için yine doktoru çağırıyorlar. Saat 4 te doktor geliyor.
Bana” hastaneye gelmek zorunda mıyım daha erken bi tarih belirleseydiniz bilmiyormudunuz” diyor. Beni ameliyathaneye hazırlıyorlar. Soğuk odalardan geçiyorm titriyorum. Benden sonra geleni benden daha önce ameliyathaneye alıyorlar. Yine sancılarımla birlikte bir kenarda bekiyorum. Bana sıra geldiğinde içeri alınıyorum. Doktorum hiç yüzüme bile bakmıyor. Soru soruyorum cevaplamıyor. Kolumdaki serumun yanlış bağlandığını farkediyorlar. Kolum iyice şişmiş damar yerine dokuya serum verilmiş. Bayıltılıyorum uyandığımda büyük bi acıyla kıvranıyorum. Neyse ki bebeğimin sağlıklıymış bunu öğreniyorum.1 gün sonra eve geliyoruz.bebeğimin 40 günlük olması için gün sayıyorum.40 gün geçiyor.bebeğim aniden kusmaya başlıyor.dışkısı sıvı halde geliyor. Özel hastaneye gidiyoruz bebeğimden kan alınıyor. İlaç veriyor bizi eve gönderiyor. Bunun üzerine kusma şikayetleri artıyor devlet hastanesinin acil servisine götürüyoruz. Gaz sancısı deyip gönderiyorlar. Bir gün sonra tekrar acile gidiyoruz bu sefer kasılmalar başlamış gözleri kaymış durumda. Kullanılan ilacın yan etkisidir diyor acil doktoru. Eve göndermeye çalışıyor. Bir çocuk doktoru çağırması için yalvarıyoruz yakarıyoruz ama nafile. Haftasonu olması ve saatin 21.00 olması sebebiyle çağıramayacağını söylüyor. Onu şikayet etmekle tehdit ediyorum. Acil ambulans ayarlaması ve bizi çocuk hastanesine sevk etmesi için zorluyorum, olmuyor. Yalvarıyoruz rica ediyoruz herkes bize bakıyor neden buraya getirdiniz yazık diyor. Soruyorum Allah rızası için biz buranın yabancısıyız çocuk hastanesini biri bize tarif etsin diye yalvarıyorum kimseden bi ışık göremiyorum. Bunun üzerine acil doktoru çocuk doktorunu çağıracağını söylüyor. Bizi yeni doğan bakım odasına alıyorlar. doktor sinirli bi halde gelip neyi var diyor. Anlatıyoruz.”çişi kokuyor mu*” diye bana soruyor ona göre ilaç tedavisi başlatacam diyor aksi halde sorumlusu sensin çabuk söyle diye azarlıyor. Allah aşkına ben böyle bi durum için nasıl karar verebilirim size soruyorum arkadaşlar. Bende kayınvaldeme soruyorum çaresizlik içerisinde. Kan alınıyor toplam 5 tüp kan yarım saat aralıklarla alınıyor. İsal olmuş diyorlar. Üşütmüş diyorlar. Kanı temiz. Sonra tekrar yanlış alınmış tekrar alın diyorlar. Bu arada kanı durmuyor. Ben bebeğimin başındayım babasının girmesi yasak sadece annesi girecekmiş. Kayınvaldem saklanıyor bi köşeye hemşireler geldikçe. Bi taraftan koluna bağladıkları tahtayı tut diyorlar bi taraftan altına bi torba veriyorlar bunu tut diyorlar bi tarafta kanayan koluna pamuk tut. Allah aşkına bunların hepsini tek başıma ben yapacakmışım başka kimseyi almıyorlar içeri. Güvenlik görevlileri giriyor burda fazla eleman varmış diye kayınvaldem depoya saklanıyor. Bi taraftan bebeğim sürekli Kan kaybediyor. Yalvarıyorum hemşirelere bebeğimin kanı durmuyor gelin diye zor zanaat rahat yataklarından kalkıp geliyorlar ve sıkı tut iyi bastıramamışsın deyip gidiyorlar. En sonunda isyan ediyorum..
“yeterrrrrrrrrrr biri yetişsin imdaaaaaaaaaaaat bebeğim ölüyorrrrrrrrrrrrr” diye eşimi arıyorum “kalk gidiyoruz bebeğim ölüyor çocuğu götüreceğiz” diyorum eşime.
Hemşireler götüremezsiniz kaydını yaptık girişini yaptık diyorlar. Kimseyi dinlemiyorum eşime bağırıyorum götürüyoruz diye. Hastaneler aranıyor hiç bi hastane bizi kabul etmiyormuş .sabaha karşı hava aydınlanıyor. Ortalık ışımaya başlıyor biz halen hastanedeyiz. Bebeğim baygınlık geçiriyor. Titriyor vücudu soğuyor. Kucağıma alıyorum ısıtmaya çalışıyorum hastane çok soğuk sarılıyorum. serumuna dikkat et diyorlar. Karışmayın siz bilmiyorsunuz bebeğim üşüyor titriyor diyorum. Bebeğimin gözlerinden biri kapanıyor. Kayınbabam sağlık bakanlığını arıyor bunun üzerine bakanlık bize ambulans gönderiyor saat sabahın 6 sı. ambulansla çocuk hastanesine sevk ediliyoruz. Hastaneye giriş yaptığımızda bu çocuk menenjit olabilir diyorlar. Hemen tomografisi isteniyor tomografiye göndermek istemiyorum.
O küvezde tomografi odasına giderken arkasından koşuyorum, koşuyorum…Yetişmeye, sarılmaya, dokunmaya, bebeğimi koklamaya koşuyorum. Bebeğimin beynine zara verir diyorum .yapmayın nolur yapmayın ..Beni kapının önüne koyuyorlar burda bekle diyorlar. Bebeğim melekler gibi yatmış. Artık iki gözü de kapanmış. Vücudu iyice soğumuş. Melekler gibi yatıyor. Meğersem bebeğim beyin kanaması geçirmiş. K vitamini eksikliğinden olabilir, şundan olabilir, bundan olabilir, doğumda k vitamini yapılmamış olabilir………. Bu bebekten umudunuzu kesin diyorlar. Nasıl keserim yatağı yorganı evde kızımı bekliyor. Kıyafetleri yeni yıkandı. Kızım temiz temiz giyecek. Babası ona daha neler alacak. Annesi onu daha doya doya emzirecek. Hani 12 gün sütü gelmemişti annesinin bebeğin aç kaldığı anlaşılmamıştı . doya doya emzirecek annesi aç kaldığı günlere inat..
Beyin tomografisinde fışkırırcasına kanamış beyni diyorlar. Önden arkadan yandan kanamış. Bunu ameliyat yapsak bile masada kalır diyorlar. Yandan delsek kanı boşaltsak beyin diş macunu gibi fışkırır diyorlar. Neden bu kadar geciktirdiniz neredeydiniz diyorlar.
Diyemiyorum bebeğimi yediler bitirdiler diye. Söyleyemiyorum kucağımda soğudu diye. Sadece sırtı sıcak kalmıştı o da üşüyen dizlerimi ısıtmıştı. Diyemiyorum ben onu ısıtamadım o küçücük bedeniyle annesini ısıttı. Soğuk ambulansta ,gözleri kapanırken ,kalp atımı yavaşlarken üşüyen annesini ısıttı.
Dua edin Allahtan bi umut diyorlar. Bir gün doktor kan değerlerinin normale geldiğini düzeldiğini söylüyor. Heyecanlanıyorum , seviniyorum..pazartesiyi bekleyin diyorlar. Sabırla pazartesiyi bekliyorum.
Tüm anneler bebeğini emzirmek için bakım odasına alınıyor. Herkes 3 satte bir bebeğini emzirmeye girerken ben giremiyorum. Benimki ememiyor. Bende 3 saatte bir Süt çekiyorum biberonla odaya uzatıyorum . Kapının kenarından kızımın kokusunu almaya çalışıyorum. Şifa olsun kızıma, elifime o sütü çok severdi. İlk 12 gün uyuyamamıştı. Açlıktanmış.. Bilinemedi kızım …
Pazartesi günü getirdiğimiz bebeği bir hafta sonra pazartesi günü elimize veriyorlar. Kucağıma almak istiyordun ya al işte diyorum kendime . Alamıyorum.. hareketsizce yatmış kızım. Aranmıyor , ağlamıyor , öylece yatıyor.. üşüme annem ..Üşüyorsan eğer ısıtayım seni .Acıktın mı annem ..acıktıysan emzireyim seni..nennini söyleyeyim mi? Kı zım bey za e lif bey za ee eee eee eee e bebeğim eeee….
