'Cep Telefonları Yokken Ne Yapıyorduk?'

Huy Meselesi

🌜🌚🌛
Kayıtlı Üye
29 Şubat 2012
61.512
62.451
898
'Cep Telefonları Yokken Ne Yapıyorduk?' Diyenler İçin 15 Maddede Cep Telefonsuz Hayatımız

1. Birisiyle buluşacaksak önceden bir yer belirler, saat kararlaştırır öyle buluşurduk. Spontane buluşmalar çok nadir olurdu.

2. Kadıköy'de Paşabahçe'nin ya da Boğa'nın önü, Taksim'de AKM ya da Burger'ın önü favori buluşma mekanları olduğu için daima birilerini bekleyen insanlarla doluydu.

3. Toplu taşımada vakit geçirmek için yolu izler, radyo dinler ya da kitap okurduk.

4. Evden çıktıktan sonra dönene kadar memlekette ne olup bitiyor pek haberimiz olmazdı.

5. Sevdiğimiz kıza mesaj atamadığımız için mesajımızı duvarlara yazmak zorunda kalırdık.

6. Sevgiliyi ararken "Ya telefonu babası açarsa?" gerginliğiyle bir gecede 10 yaş ihtiyarlardık.

7. Bir restorana ya da cafeye girdiğimizde gözümüz ilk iş priz aramaz, prize en yakın masaya oturmaya çalışmazdık.

 
8. Duygularımızı yazarak ifade etmek dışında bir yol bilmezdik; emojiler, çaldırıp kapatmalar, selfi atmalar hayatımızda yoktu.

9. Adres bulmak için telefonlarımıza, navigasyonlara, online haritalara değil de bakkala, manava danışırdık.

10. Sinemaya, tiyatroya gittiğimizde koltuğumuza oturunca ilk yaptığımız şey telefonun sesini kısmak olmazdı. "Telefonun sesini kıstım mı acaba?" gerginliği nedir bilmezdik.

11. İşten eve gelince kafamız rahattı. Akşamları iş ile ilgili arayanlar, her daim taşımak zorunda olduğumuz iş telefonları, telefondan kontrol etmemiz gereken mailler yoktu.

12. "Varınca çaldır" diye bir şey de yoktu haliyle. İnsanlar evlerine gidince, "vardım" diye birbirlerini aramazdı çünkü telefon etmek o kadar alelade bir şey değildi.

13. Evdeki telefonlar sosyal statü göstergesi olarak bir anlam ifade etmiyordu, cebimize girip yanımızda taşımaya başladıkan sonra birer statü belirtisi olarak görülmeye başladılar.

14. Arkadaş buluşmalarında bol bol sohbet edilirdi. Kafalar daima aşağıya değil birbirimizin suratına dönük olurdu.



15. Ve üzülecek daha az şeyimiz vardı.

Ve üzülecek daha az şeyimiz vardı.

kaynak: onedio
 
Teknoloji bizden duygularımızı çaldı galiba.. Herşey bir tık ötede .. Ne kaybetme korkusu , ne içten içe bekleyişler kaldı .. Sadakat kavramı anlamını yitirdi, dostluk fotoğraflara sığar oldu .. :(
 
Eskiden kitap okuyacak bol bol zaman vardi. Elektrikler gidince sobadan cikan atesle tavanda gezinen golgeleri izlerdik...
Pencereden uzuuun uzun bakardik.
Yollarda taslara vura vura giderdik, tabi Pokémon avi daha yeni cikti ama olsun.
Ne bileyim gokten Düsen kar tanelerine bakardik.
Sevdigimiz cocuk hakkinda bilgi toplamak acayip bir sevincti.
Ben esim olan o cocugun sesini duymadan bir sene beklerdim.
Yilbasi kartpostallari.
Mektup kagidi koleksiyonu..
Mandalina cekirdek bile daha anlamliydi ne diyeyim.
 
Eskiden kitap okuyacak bol bol zaman vardi. Elektrikler gidince sobadan cikan atesle tavanda gezinen golgeleri izlerdik...
Pencereden uzuuun uzun bakardik.
Yollarda taslara vura vura giderdik, tabi Pokémon avi daha yeni cikti ama olsun.
Ne bileyim gokten Düsen kar tanelerine bakardik.
Sevdigimiz cocuk hakkinda bilgi toplamak acayip bir sevincti.
Ben esim olan o cocugun sesini duymadan bir sene beklerdim.
Yilbasi kartpostallari.
Mektup kagidi koleksiyonu..
Mandalina cekirdek bile daha anlamliydi ne diyeyim.
Ahhh ahhhh içimi çektimm o günlerin kokusu esti geçti sanki burnumdan güzel günlerdi be . Taso bile oynardık elektrikler gdince mum ışıgında duvarda ellerimizle bizde hayvan figürleri yapardık sobada keataneler o güğümler çaydanlık misafirlerle isim şehir oynardık şimdi okey tabu tavla :/ pehhhhhhhhhh daha neler
 
Dergi ve kitap okurdum ben ozamanda o saçma dizi filmlerini lzlemiyordum halende izlemem zaman kaybı sadece
 
Dergi ve kitap okurdum ben ozamanda o saçma dizi filmlerini lzlemiyordum halende izlemem zaman kaybı sadece
 
Çok duygulandım çok...
İnan dolu dolu oldu gözlerim.:KK42:
Telefonsuz nesilden geliyorum.
Çoğu zaman şükretmişimdir çok masum geçen ergenliğim için...:KK51:
Anlatılanlar o kadar benziyor ki... :super:
Hele ki duvarlara yazılan ismimi hiç görmedim ama hep anlattı arkadaşlar,ne gururlanmıştım.:KK37:
Düşün o kadar anne sözü dinlermişim ki o yazılan yer uzaktaydı, gitmeye annem izin vermeyince hayatım boyunca adımı göremedim,tüm yazlık grubunun gidip gelip anlatmasıyla yetindim. :KK75:
 
Ergenken zaten sokaktan eve gelmezdik ya ağaçların üstündeydik yada arkadaşımla badmington oynardık birde patenli ayakkabım vardı mahallede onunla turlardık acaip hareketliydik yada havuza gidersin bisikletimizle çok özgür disiplinsiz yaşadık ,şu anki apartmanda büyüyen çocuklara acıyorum çok şansızlar doğadan kopuk ellerinde tablet yaşamları çocuk gibi değil , esas korkunç değişik bir nesil geliyor ağaçsız büyüyen evlerin içi ne kadar büyük olursa olsun ruhen fakir yaşıyorlar hayallerinde herşeyi yaşıyorlar o kalabalık şehirde çocuk büyütmek istemezdim epey ilerde psikopat çıkacak gibi ,bekleyin görün
 
Ergenken zaten sokaktan eve gelmezdik ya ağaçların üstündeydik yada arkadaşımla badmington oynardık birde patenli ayakkabım vardı mahallede onunla turlardık acaip hareketliydik yada havuza gidersin bisikletimizle çok özgür disiplinsiz yaşadık ,şu anki apartmanda büyüyen çocuklara acıyorum çok şansızlar doğadan kopuk ellerinde tablet yaşamları çocuk gibi değil , esas korkunç değişik bir nesil geliyor ağaçsız büyüyen evlerin içi ne kadar büyük olursa olsun ruhen fakir yaşıyorlar hayallerinde herşeyi yaşıyorlar o kalabalık şehirde çocuk büyütmek istemezdim epey ilerde psikopat çıkacak gibi ,bekleyin görün
 
Ergenken zaten sokaktan eve gelmezdik ya ağaçların üstündeydik yada arkadaşımla badmington oynardık birde patenli ayakkabım vardı mahallede onunla turlardık acaip hareketliydik yada havuza gidersin bisikletimizle çok özgür disiplinsiz yaşadık ,şu anki apartmanda büyüyen çocuklara acıyorum çok şansızlar doğadan kopuk ellerinde tablet yaşamları çocuk gibi değil , esas korkunç değişik bir nesil geliyor ağaçsız büyüyen evlerin içi ne kadar büyük olursa olsun ruhen fakir yaşıyorlar hayallerinde herşeyi yaşıyorlar o kalabalık şehirde çocuk büyütmek istemezdim epey ilerde psikopat çıkacak gibi ,bekleyin görün
Bizler nekadar engel olmaya çalışsakta çocuklarında bi suçu yok aslında teknoloji ve hayat şartları değiştiği için mahkum kalıyor evlatlar bizim zamanımızda şartlar öyleydi onu gerektiriyordu ve paha biçilemez bir duygu ve geçmişti zaten bu tartışılamaz asla . Ama şu ana bakarsak babanelerimiz bile android telefon kullanıyor ne yazık ki :işsiz:
 
valla teknoloji tam bana göreymiş, akıllı telefonlar hayatımızı bu kadar kolaylaştırdığı için ben gayet memnunum.

ama kafede toplanan arkadaşların birbirlerinin yüzleri yerine telefona bakmaları beni de üzüyor.
çok da bir şey diyemiyorsun çünkü yeni düzen böyle.
 
Ergenken zaten sokaktan eve gelmezdik ya ağaçların üstündeydik yada arkadaşımla badmington oynardık birde patenli ayakkabım vardı mahallede onunla turlardık acaip hareketliydik yada havuza gidersin bisikletimizle çok özgür disiplinsiz yaşadık ,şu anki apartmanda büyüyen çocuklara acıyorum çok şansızlar doğadan kopuk ellerinde tablet yaşamları çocuk gibi değil , esas korkunç değişik bir nesil geliyor ağaçsız büyüyen evlerin içi ne kadar büyük olursa olsun ruhen fakir yaşıyorlar hayallerinde herşeyi yaşıyorlar o kalabalık şehirde çocuk büyütmek istemezdim epey ilerde psikopat çıkacak gibi ,bekleyin görün
Badmington oynamayi cok severdim bende.
Tum arkadaslari bizim evin onune toplar oglen bir baslardik aksama kadar
Turnuva gibiydi resmen :)
 
Evimizin hemen yanında at çifliği vardı çocuklara at üstünde durma kusları verirlerdi , zengin çocuklardı bunlar ebeveynleri porsche ve mercedes otomobilleriye gelirlerdi , ve biz badmington oynarken oyunumuzu bunlar yüzünden yarıda kesmek zorunda kalırdık onlar geçerken sokakta yol vermek için , hepde kızardık sayı olarak profesyonelleşmiştik , güzel günlerdi bunlar
Badmington oynamayi cok severdim bende.
Tum arkadaslari bizim evin onune toplar oglen bir baslardik aksama kadar
Turnuva gibiydi resmen :)
 
Back
X