Yargılamak istemezdim ama istediğiniz gibi yargılayabilirsiniz demişsiniz. Öncelikle o çocuk, dünyaya gelmeyi kendisi istemedi. Siz getirdiniz ya da kader gereği varolması gerek diyelim. Çocuk ne durumda olursa olsun, bakmak zorundasınız.
ELeştirdiğiniz, öfkelendiğiniz bir çocuk. Sizde çocuk oldunuz değil mi? Korkabilir, biz yetişkinler gibi davranamayabilir. İstiyorsunuz ki herkesin çocuğu gibi olsun. Yani herkesle eşit olsun. O öyle değil işte. Her insan, her çocuk özeldir. Herkes robot gibi aynı tepkileri veremez.
Uzaktan bir tanıdığımız vardı. Böyle çocuğundan şikayet eden. Üsütünüze alınmayın, örnek diye ve kıymetini bilin diye anlatıyorum. Beceri ve zeka olarak akranlarından geri kalan bir çocuk. Annesinin niye benim de evladım normal değil, sürekli utandırıyor dediği bir çocuk. Derslerde sürekli uyuyor diye okula davet edilen o çocuk, niye uyuduğunu bile bilmiyor. Son gittiği psikatris tarafından, sağlık sorunu şüphesi ile kan testi isteniyor. Kan testlerinin anormal çıkması ile başka branşlara gönderiliyor ve çocuk, akut lösemi teşhisi alıyor. Sonra annesinin gözleri önünde günden güne eriyor, bir deri bir kemik kalıyor. Artık annesini ya da herhangi bir kimseyi öfkelendirmesi söz konsu değil. Çünkü artık hayatta değil.
Çocuğunuzun kıymetini bilin. Gerkeirse bütün dünyayı karşınıza alın. Diyeceğim bu kadar.