Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘Sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan şiir, roman, film…’

cryptic .!.:

bende aynını düşünüyorum cumhurbaşkanı mız sigara yı bırakanlarla cumhurbaşkanımız taksicilerle,cizre alt üst oldu,okul hastane ev bark hiç biri yok,bu evlerin içinde yaşayanlar nerelere gitti,ne yiyo ne içiyo kimse sorgulamıyor hipnotizemi olduk yoksa

Genişletmek için tıkla...

Doğru söyledin hipnotize olduk sanki,eskiden halk isyan ederdi şimdi halkımız bile bütün bunları sindirmişe benziyor. Olan zavallı sivillere,gencecik çocuklarımıza oluyor. Çok yazık.

Ahhh hep bunlar gündem değiştirme çabaları, bunu anlamak istemeyen sivri zekalidir zaten..
Eğer roman şiir, alkole sigaraya teşvik etseydi, alkolikler şair olmuştu dimi yaa..
Kendi alkol sigara, tuketmiyor cahil kalma pahasına cokkk yazık..(tabi bu onun dusuncesi)

exmadon .!.:

Erdoğan'ın konuşma metninde film şiir geçen bölüme bakalım
"Bugüne kadar kimin cebinde sigara paketini gördüysem hemen el koydum. Salonumuzun bir köşesinde sigarayı bırakması için aldığımız paketlerden oluşuyor. Bu illetlere bulaştınız mı başınız bela yağmurundan kurtulmaz. Sizler bu başarıyı göstermiş kişilersiniz. Hem kendinize, hem ailenize, hem de topluma fayda sağladığınız için her birinizi bir kez daha kutluyorum. Gelişmiş ülkelerde sigara kullanımında azalırken gelişmekte olan ülkelerde bu alışkanlığı artıyor. Sigara endüstrisi bu alana göz dikmiştir. Sigara ve alkolü teşvik eden film, roman, şiirler uygulamaya konulmuştur. Ülkemizde de bu yöntemin özellikle bir dönem yaygın olarak kullanıldığını biliyoruz. Bugün gelişmiş ülkelerin önemli bölümlerinde sigara içenler toplumdan dışlanıyor hatta ikinci sınıf insan muamelesi görüyor. Oralarda böyle bir toplumsal bilinç var. Bizim de bu anlayışa gelmemiz lazım." kaynak
Şimdi sorum şöyle "sözleri çarpıtma" nedir? Neden ve kimler tarafından yapılır?

Genişletmek için tıkla...

Ex'cim ( sen kısaltmalarına dikkat et ) ben yanıtlayayım mı yüksek müsaadenle ? Sorun arada kaynamış üzüldüm

Sözleri çarpıtma , bu örnekte olduğu gibi ''ne dediğine değil , kimin dediğine'' bakılarak yapılan bir eğip bükme , içinden olmayan ama olmadığı halde gündem oluşturan spekülatif konular oluşturma çabasıdır .

Kimler neden yapar ? Bu yukarıda yazdıklarım o an kimin işine gelirse onlar yapar büyük zevkle . Selin Böke de nasıl müptezel bir çarpıtma yapılmışsa ; Erdoğan'da bu hemen hemen her konuşmasında yapılır .

yine diyorum. bunu böyle anlayan bizler değiliz.

buyurun ali sirmen. ekşideki mesajlar kesmediyse bu yazıyıda koyalım konuya:)
Tütün derken...

Sevgili,
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 9 Şubat Sigarayı Bırakma Günü’nde söylediği şu sözlere bakar mısın:
“Devlet hırsıza karşı nasıl mal sahibini, teröriste karşı nasıl masum vatandaşı korumak mecburiyetinde ise, tütüne, alkole, uyuşturucuya karşı da vatandaşı aynı şekilde korumak ve kollamak zorundadır.
Açıkçası sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan alışkanları teşvik eden müzik, film, roman, şiir tarzı eserlerin ardında aynı endüstrinin finans gücünün yattığına inanıyorum....
...Sigara içme özgürlüğü olamaz.... Sigara ve diğer zararlı alışkanlıklar konusundamahalle baskısı gereklidir.”
İlk bakışta sureti Hak’tan gibi görünen, bu çok tehlikeli düşüncelere katılmadığımı söylerken yanlış anlaşılmaları önlemek için de dokuz yıla yakındır tütün kullanmadığımı ve kullanmazken olduğu gibi, kullanırken de kamuya açık alanlarda tütün tüttürme yasağını desteklediğimi belirtmek isterim.
Ancak burada ince bir nokta var. Demokrasilerde özgürlük esastır. Kişinin özgürlüğü başkasının özgürlük alanına müdahaleye başladığı zaman kısıtlanabilir. Kısıtlanmanın sınırlarını da gerekçesi belirler.
Kamuya açık alanlarda sigara yasağının nedeni, birinin çevresindekileri pasif içici yapmadan tütün tüttürmesinin mümkün olmamasıdır.
Bu durumda, kişioğlu çevresindekileri pasif içicilikle tehdit etmediği zaman sigara da içebilir.

***

Bir kez daha vurgulayayım: Özgürlük esastır. Kısıtlanması halinde kısıtlanmanın sınırlarını gerekçesi belirler.
Bu kuralı uyguladığımız zaman, örneğin alkolde böyle bir pasif içicilik durumu olmadığından kısıtlanma da düşünülemez.
Hiçbir zaman mı yasaklama getirilemez? Tabii ki öyle değil. Çevreyi rahatsız etme halinde buna da sınırlama getirilir. Alkol kullanmanın serbest olması sarhoş olup etrafı taciz etmeyi mubah kılmaz.
Nitekim bundan üç yıl kadar önce, Kadköy’de Kadife Sokak’ta, gece belirli bir saatten sonra satış kulübelerinden içki alıp, gürültü çıkararak, insanları rahatsız edenlerden şikâyetçi olununca, bir saatten sonra içki satışı yasaklandı. Bir hakkın etrafı rahatsız edecek biçimde kullanılması dolayısıyla, CHP’li Kadıköy Belediyesi’nin girişimiyle getirilen ve sınırları da kısıtlamanın gerekçesiyle çizilen bu yasağa kimse itiraz edemedi.
Ama Cumhurbaşkanı’nın sözleri korkarım başka amaçları işaret ediyor. Tayyip Bey alkolü de dahil ederek yasaklara, bir yaşam biçimini toplumun tümüne dayatmak istiyormuş gibi bir görüntü veriyor.
Üstelik konuşmasının bir yerinde bağımlılığa yol açan, alışkanlığı teşvik eden, müzik, film, roman, şiir tarzı eserlerin ardında sigaranın ardındaki finans gücünün yattığını söylerken bazı soru işaretlerinin oluşmasına da yol açıyor. Ne yani, müzik, film, şiir, roman da bağımlılık yapıyor diye, günün birinde yasak mı edilecek?

***

Şiir, müzik, romanın bağımlılık yarattığı yolundaki sözler üzerine 350 yıl önceye, Kadızadeler çağına mı döneceğiz ve de yeniden bidat tartışmalarına dalıp 21. yüzyılda, yobazlığa karşı yeni bir Kâtip Çelebi mi bekleyeceğiz? Sayın Cumhurbaşkanı’nın sigara ve diğer zararlı alışkanlıklar karşısında mahalle baskısının gerekli olduğu sözleri de son derecede tehlikelidir. AKP’nin ideoloğuHayrettin Karaman’ın İslamcı baskı rejminde mahalle baskısını bir totalitarizm aracı olarak tavsiye eden görüşlerinin kimi çevrelerdeki olumlu yankılarını biliyoruz. Ama yine de biliyoruz ki, demokrasilerde mahalle baskısı kurumuna yer yoktur. Devlet vatandaşını nasıl hırsıza, teröriste karşı korumak zorundaysa, aynı şekilde mahalle baskısına karşı da korumakla yükümlüdür.
Tayyip Bey’in bulunduğu makamda olmasının hikmeti vücudu, müzik dinleyen, film izleyen, şiir söyleyen, roman okuyan, içki içen yurttaşın özgürlüklerini, yaşam biçimini mahalle baskısına karşı korumaktır, mahalle baskısı dayatmacılığının sözcülüğünü yapmak değil.

kısaca kişiler dedikleri sözün nereye gideceğini düşünmek zorundalar. hele bunlar baştaki kişilerse. söylemlerinin bu yöne gideceğini ve bu şekilde anlaşılacağını düşünerek konuşurlar ise bu tarz tepkilerde almazlar. nokta.

okypete .!.:

yine diyorum. bunu böyle anlayan bizler değiliz.

buyurun ali sirmen. ekşideki mesajlar kesmediyse bu yazıyıda koyalım konuya:)

Genişletmek için tıkla...

Ekşidekilerde senin benim gibi insan sadece oky , siz burada nasıl yanlış anlamış iseniz onlarda yanlış anlamış . Gayet doğal .İnsanlık hali demiştim

Ali Sİrmene gelince ;

''Üstelik konuşmasının bir yerinde bağımlılığa yol açan, alışkanlığı teşvik eden, müzik, film, roman, şiir tarzı eserlerin ardında sigaranın ardındaki finans gücünün yattığını söylerken bazı soru işaretlerinin oluşmasına da yol açıyor. Ne yani, müzik, film, şiir, roman da bağımlılık yapıyor diye, günün birinde yasak mı edilecek?''

Şurayı o da anlamamış , ee o da bir insan müzik , film , şiir , roman da bağımlılık yapıyor onu da yasaklayalım demiyor Erdoğan .

Sigara endüstrisi bu sektörlere göz dikmiş , reklamını bunlar üzerinden yapıyor , buna düşmemeliyiz diyor .

Neyse çokta şeyetmemek lazım

Ausencia .!.:

Ekşidekilerde senin benim gibi insan sadece oky , siz burada nasıl yanlış anlamış iseniz onlarda yanlış anlamış . Gayet doğal .İnsanlık hali demiştim

Ali Sİrmene gelince ;

''Üstelik konuşmasının bir yerinde bağımlılığa yol açan, alışkanlığı teşvik eden, müzik, film, roman, şiir tarzı eserlerin ardında sigaranın ardındaki finans gücünün yattığını söylerken bazı soru işaretlerinin oluşmasına da yol açıyor. Ne yani, müzik, film, şiir, roman da bağımlılık yapıyor diye, günün birinde yasak mı edilecek?''

Şurayı o da anlamamış , ee o da bir insan müzik , film , şiir , roman da bağımlılık yapıyor onu da yasaklayalım demiyor Erdoğan .

Sigara endüstrisi bu sektörlere göz dikmiş , reklamını bunlar üzerinden yapıyor , buna düşmemeliyiz diyor .

Neyse çokta şeyetmemek lazım

Genişletmek için tıkla...

şimdi
bu kadar kişi ve sıradan halk ki buna bende dahilim, bunu böyle anlıyorsak, bir gazetecide anlıyorsa,o zaman yanlışı kimde aramak gerekir?.
söyleyenin anlatmak istediği şeyi ,,yanlış anlamalara sebep verecek şekilde anlatmasına mı bu söylevi bu şekilde anlayan bizlere mi bakmak gerekir.o yanlışı aramak için...
cevap veriyorum.
yanlış anlamalara sebep verecek şekilde anlatan kişidedir yanlış. .
çünkü o görevdeki insanların, ağzından çııkan her kelimeyi ,tartıp biçip söylemesi gerekir ki,ben dahil sıradan vatandaş ( bende dahilim buna:) ) yanlış anlamasın

Siir nasil karismis sigara reklamina anlamadim.. Kitap sayfalarinin arasina mi uflenmis dumani? Muzik.. Eskiden Orhan Gencebay, bazen de Ferdi Tayfur arabesk sarkilarinda sigaradan bahsederlerdi "sigarasiz da sabah olmuyor.." deyi deyi.. Ben o zamanlar hic Marlboro reklami yaptiklarini anlayamamisim bak..Megersem sigara sektorunu finanse ediyorlarmis.. Bak bak..
Eski filmlerde cok sigara yakilirmis. Evet, cunki eskiden sigara simdiden daha cok insanlarin hayatinda idi. Kapali alanlarda icmek yasak degildi. Okullarda ogrenci disinda icmek yasak degildi. Hatta hastanelerde.. 1990larda kucuk kizimi dogurdugumda ebe elinde sigarasi tuttururken uzatti ilk defa kizimi kucagima, kizimla ilk tanismamiz bu sekilde..
Eee?Oyleyse? Herhalde o ebe de sigara sektorunu finans ediyordu. Yok, o ebe etmiyordu, filmde boyle bir sahne var ise o zaman finanse edilmis sayilir, he mi?

Erdoganin laflari hic de saptirilmamis. Adamin icinden gecen bu, dunu ve bugunu saptirarak.. Sigaranin sanatla iliskisini kurmaya calismayi biraksin da asli isine donsun bir zahmet.. Sanat, ne yasaniyorsa onu yansitacaktir sahneye, ekrana, her donem oldugu gibi.

O okypete senin avatari da yakinda yasaklarlar. Bakinca insanin cani sigara çekiyii

revanche .!.:

O okypete senin avatari da yakinda yasaklarlar. Bakinca insanin cani sigara çekiyii

Genişletmek için tıkla...

amanınn. doğru valla hep bu monica yüzünden oluyor bu:)

okypete .!.:

şimdi
bu kadar kişi ve sıradan halk ki buna bende dahilim, bunu böyle anlıyorsak, bir gazetecide anlıyorsa,o zaman yanlışı kimde aramak gerekir?.
söyleyenin anlatmak istediği şeyi ,,yanlış anlamalara sebep verecek şekilde anlatmasına mı bu söylevi bu şekilde anlayan bizlere mi bakmak gerekir.o yanlışı aramak için...
cevap veriyorum.
yanlış anlamalara sebep verecek şekilde anlatan kişidedir yanlış. .
çünkü o görevdeki insanların, ağzından çııkan her kelimeyi ,tartıp biçip söylemesi gerekir ki,ben dahil sıradan vatandaş ( bende dahilim buna:) ) yanlış anlamasın

Genişletmek için tıkla...

Çokta şeyetmemek lazım dedim , hadi bir daha şey edeyim .

Bu kadar kişi , sen , o , şu bu ... Erdoğanın konuşmasını yanlış anlamıyor ki .

Onlar şu ve benzeri gazete haberlerini okuyarak , konuşma onlara nasıl lanse edildiyse o şekilde anlıyor .

Hani dün Bökenin videosunu koydun ya ; kadıncağızın demediğini demiş gibi gösteren gazete . Heh işte , olay tam da bu .

Erdoğanın cümlesini değil ; mesela Cumhuriyet gazetesinin olayla ilgili şu başlığını okuyanlar kafayı bulandıran .

Erdoğan yanlış anlaşılmalara mahal verecek cümleyi kurmuyor , cümleyi o şekilde anlaşılsın diye değiştirip manşet atıyorlar . Bunu anlamak zor olmasa gerek .

Bak şu Cumhuriyetin cümleyi sunuş manşeti ;

Erdoğan: Şiir, roman ve film sigara gibi bağımlılık yaratıyor

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/...ve_film_sigara_gibi_bagimlilik_yaratiyor.html




Bu da Erdoğanın asıl cümlesi ;

Sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan alışkanlıkları teşvik eden müzik , film , roman , şiir tarzı eserlerin arkasında da aynı endüstrinin büyük finans gücü yatmaktadır .

Yasak falan yok , yasak diye anlaşılacak cümle yok . Bu endüstirinin sanata ciddi finans yatırıp reklam yapmasından bahsediş var .

Daha da şey etmek istersek ; şu da videosu ...


Yani oky , hmmm tamam demesen de ... Tekrar özet geçeyim . İnsanlar Erdoğanın sözlerini yanlış anlamadı , insanlar bazı gazete manşetlerini okuyup olayı , o gazetelerinin sunmak istediği gibi anladı .

Ausencia .!.:

Çokta şeyetmemek lazım dedim , hadi bir daha şey edeyim .

Bu kadar kişi , sen , o , şu bu ... Erdoğanın konuşmasını yanlış anlamıyor ki .

Onlar şu ve benzeri gazete haberlerini okuyarak , konuşma onlara nasıl lanse edildiyse o şekilde anlıyor .

Hani dün Bökenin videosunu koydun ya ; kadıncağızın demediğini demiş gibi gösteren gazete . Heh işte , olay tam da bu .

Erdoğanın cümlesini değil ; mesela Cumhuriyet gazetesinin olayla ilgili şu başlığını okuyanlar kafayı bulandıran .

Erdoğan yanlış anlaşılmalara mahal verecek cümleyi kurmuyor , cümleyi o şekilde anlaşılsın diye değiştirip manşet atıyorlar . Bunu anlamak zor olmasa gerek .

Bak şu Cumhuriyetin cümleyi sunuş manşeti ;

Erdoğan: Şiir, roman ve film sigara gibi bağımlılık yaratıyor

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/...ve_film_sigara_gibi_bagimlilik_yaratiyor.html




Bu da Erdoğanın asıl cümlesi ;

Sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan alışkanlıkları teşvik eden müzik , film , roman , şiir tarzı eserlerin arkasında da aynı endüstrinin büyük finans gücü yatmaktadır .

Yasak falan yok , yasak diye anlaşılacak cümle yok . Bu endüstirinin sanata ciddi finans yatırıp reklam yapmasından bahsediş var .

Daha da şey etmek istersek ; şu da videosu ...


Yani oky , hmmm tamam demesen de ... Tekrar özet geçeyim . İnsanlar Erdoğanın sözlerini yanlış anlamadı , insanlar bazı gazete manşetlerini okuyup olayı , o gazetelerinin sunmak istediği gibi anladı .

Genişletmek için tıkla...

yineliyorum aus..
böylede okusam aynını anlayacaktım. buda benim anlayışım.
benim düşüncem.. napacaz peki. böyle sen ben devam mı edeceğiz

okypete .!.:

yineliyorum aus..
böylede okusam aynını anlayacaktım. buda benim anlayışım.
benim düşüncem.. napacaz peki. böyle sen ben devam mı edeceğiz

Genişletmek için tıkla...

Böyle okursan aynı anlaman imkansıza yakın , şayet o manşetler öyle atılmasaydı ve sen bu konuşmayı sadece dinleseydin , asla bu konuşmadan sinema bağımlılık yaratıyor , yasaklayalım cümlesini çıkarmazdın . Asla yani , algı bu sadece .

Ben şimdi Evet Böke yi dinledim , TC vatandaşı olmaktan utanç duyuyormuş , bende öyle anladım desem ??? mümkün mü yahu ? Çıldırırsın . Ha bu da öyle işte . Ama ben bu mesajı da yazdım . Artık kim nasıl isterse öyle şey etsin .

okypete .!.:

yineliyorum aus..
böylede okusam aynını anlayacaktım. buda benim anlayışım.
benim düşüncem.. napacaz peki. böyle sen ben devam mı edeceğiz

Genişletmek için tıkla...

''Sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan alışkanlıkları teşvik eden müzik , film , roman , şiir tarzı eserlerin arkasında da aynı endüstrinin büyük finans gücü yatmaktadır . ''

Bu cümleden nasıl sinema roman şiir sigara gibi bağımlılık yaratıyor , anlamı çıkıyor . Bana bir özne yüklem ilişkisi içinde açıklar mısın rica etsem ?

Ciddi merak ediyorum .

Ausencia .!.:

''Sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan alışkanlıkları teşvik eden müzik , film , roman , şiir tarzı eserlerin arkasında da aynı endüstrinin büyük finans gücü yatmaktadır . ''

Bu cümleden nasıl sinema roman şiir sigara gibi bağımlılık yaratıyor , anlamı çıkıyor . Bana bir özne yüklem ilişkisi içinde açıklar mısın rica etsem ?

Ciddi merak ediyorum .

Genişletmek için tıkla...

şu videonun kaçıncı dakkasında bu sözler. 15 dakika izleyemeyeceğim çünkü

okypete .!.:

şu videonun kaçıncı dakkasında bu sözler. 15 dakika izleyemeyeceğim çünkü

Genişletmek için tıkla...

7 dk .

evet dayandım izledim... 6cı dakika:)
okey diyelimki bazı fikmlerde bu verilmiş.
audrey hepburnın tiffanyde kahvaltı filmindeki sigara içme sahnesi gibi.

ben bunda amacın o sektörü canlandırma ,ve kazanç sağlaması için yapıldığını hala düşünmüyorum. bu şiir film ve romana karşı insanları yanlış yönlendirmedir

audrey ve bu sahneleri. elinde sigara. kült olan sahnelerdir bunlar. bu kadını ve bu filmi
çok severim. ve özendimmi. yook

okypete .!.:

evet dayandım izledim... 6cı dakika:)
okey diyelimki bazı fikmlerde bu verilmiş.
audrey hepburnın tiffanyde kahvaltı filmindeki sigara içme sahnesi gibi.

ben bunda amacın o sektörü canlandırma ,ve kazanç sağlaması için yapıldığını hala düşünmüyorum. bu şiir film ve romana karşı insanları yanlış yönlendirmedir

Genişletmek için tıkla...

Biz şimdi bu yanlış yönlendirmeye atlamadan önce ; gazetelerin çarpıtılmış manşet attığını , bir çok insanın da (değerli sözlük yazarları gibi senin gibi , bazı gazeteciler gibi ) bu çarpık manşete göre yorum yazdığını kabul ettik mi ? Önce bir onu halletseydik

Bak Cumhuriyetin bu başlığı gibi başlıklar , olayı bu anlamsız tartışmaya sürükleyen ; var mıymış ? Yok .

Erdoğan: Şiir, roman ve film sigara gibi bağımlılık yaratıyor