bu ikilemi aşmak biraz zor aslında..
evlilik erkekleri mutlu etme kurumu.. ben bunu hep söylüyorum..
ama işte biz kadınlar da evliliği bir statü olarak görüyoruz.. yaşımız geçmeden evlenmek çocuk sahibi olmak istiyoruz..
bekarken birileriyle çık gez dolaş nereye kadar diyoruz evlenmek için can atıyoruz..
eşin de seni bu toplumun kurallarına yenik düşerek ezmeye başladığında işte çok can sıkıcı bir hal alabiliyor..
ben de bazen kabulleniyor muyum, rol mü yapıyorum diye sorgulayıp duruyorum kendimi..
canım ben bu sorgulamalara başlayınca annemle konuşuyorum rahatlıyorum..
seni telkin edecek ne söyleyebilirim bilmiyorum ama anlıyorum..
susar yada sinersen mutlu mu oluyorsun???hayır olmuyorsun ama tipik türk kadını,yada olması gereken türk kadını oluyorsun sanırım..
ama ben olmak istiyor muyum???hayır...
işte burada benim mutsuzluğum başlıyor,ne kadar sevsemde...sevmek yetmiyor işte

Yanlış anladın söylemek istediklerimi. Klasik bir cevap olacak ama toplumumuzun erkek ve evlilik gerçeği bu. Düzene uymazsan çıkıntı olursun, uyarsan mutsuz
evet kuyruğumu altıma alıp susup oturmalıyım bir köşede..
ne denilirse evet,hı hı,tamam demeliyim...
hadi dedim diyelim...
o "hıhı,tamam,evet" diyen insan ben miyim yani??
kendimi tanıyamayacağım ve zamanla özgüvenimi kaybedeceğim.
o'na bağımlı,kendi kararlarını veremeyen bir mahluk olacağım...
hayır,bunu istemiyorum!!!!!!