- 6 Ağustos 2014
- 961
- 2.445
- 358
- Konu Sahibi hayatisiltisi
- #1
Evlat edinme forumu içinde de benze yazıları paylatım, umarım bu yazım oraya taşınmaz, çünkü istediğim daha çok anneye, daha çok kadına seslenebilmek...
Ben evladına evlat edinme süreci ile kavuşmayı bekleyen bir anne adayıyım. o çok ayrı bbir konu.... Ama benim 9 yaşında bir oğlum var... Gönüllü annesiyim onun, sadece belli günlerde, kurum tarafından belirlenmiş zamanlarda vakit geçirme hakkım var.
Hem gönüllü annesi olduğum oğlum, hem de kurumdaki çocuklarla ilgili az-çok izlenimim var, sizinle paylaşmak istedim. İstedim çünkü, onların en çok ilgiye ve sevgiye ihtiyacı var...
parasal olarak verdiklerinizden çok, birebir ilgi kadar hiçbirşey tatmin etmiyor onları...
diğer yandan kılık-kıyafet-mama-oyuncak-belki aburcubur-belki ayakkabı evet onlara da ihtiyaçları var... ama birincil ihtiyaçları sevgi....
anneniz yada babanız sizi terketse ne hissederdiniz... kocaman kadınlar olmuşsunuz, belki kendi aileniz var, kendi çocuklarınız... kocaman yaşınızda bile terk edilseniz ne hissederdiniz...
12 yaşındaki bir erkek çocuğu, kuruma bırakıldıktan sonra ilk babasıyla kavuşmasını anlattı. "Abla biliyor musun" dedi... "Ben bu sandalyede oturuyorum o gün, babam karşımdaki koltukta" o oda gönüllü annelerin veya ailelerin gelip o minnacık yüreklerle görüştükleri odalar... "Babam bana uzun uzun baktı abla, sonra kalktı bir sarıldı ki, kemiklerim kırılacak zannettim. nasıl özlemiş halbuki beni"" dedi. oysa o unutulduğunu düşünüyormuş, kimsenin onu sevmediğini... hikayelerini tek tek bilme şansım yok ama baba kimbilir nasıl bir durumda ki, sadece yılda bir kez gidebiliyor oğlunu görmeye. ama oğlu diyor ki, yılda bir kez geliyor diye bana gönüllü vermiyorlar... evet babası belki yokluktan, belki annesi öldü, belki başka bir şehirde çalışıyor, belki yol parası bile yok, oğlunu görmeye gelemiyor. ve oğlu zannediyorki, kabul etmiş babasının durumunu ama 12 yaşında ama çocuk daha, ama sevilmek istiyor. diyor ki, babam yılda bir geliyor diye bana gönüllü vermiyorlar... bilmiyorki yavrum gönüllü olacak insanlar talepte bulunmuyor...
9 yaında oğlum var, gönüllüsü olduğum. nasıl özledim anlatamam... rüyalarımda o var artık, onu ve onun durumunda olan tüm çocukların yüzü gülsün istiyorum....
belki bir sarılmaya, belki sadece başının okşanmasına ihtiyacı var oradaki çocuğun... başta yanınıza gelirken belki çekingenlik gösteriyorlar ama sonra koşar adımlarla gelip sımsıkı sarılıyorlar size.
onların desteğe daha çok ihtiyaçları var. eğer okumazlarsa 18 yaşında kapı dışarı edilecekler belki... Derslerinde de desteğe ihtiyacı var onların... birebir destek olacak kimseleri yok çünkü... Okumalarsa ne yazık ki sonucu belli...
hepimiz üzülüyoruz, hepimizin içi sızlıyor o tvdeki görüntülerde... elinizi yüreğinize koyun ve sorun, ne yapabilirim... benim evladım olsa ve ben olamasam yanında, nasıl bir ortamda olmasını isterdim diye...
sadece 3-5 günlük değil, belki yıllarca evet elim üstünde olur, olabilir diyorsanız, bir el uzatın... herşey maddi değil, maneviyat da önemli, bunu unutmayın...
o çocuklar hepimizin...
sorularınıza açığım, özelden de görüşebiliriz.
sadece bir düşünün....
Ben evladına evlat edinme süreci ile kavuşmayı bekleyen bir anne adayıyım. o çok ayrı bbir konu.... Ama benim 9 yaşında bir oğlum var... Gönüllü annesiyim onun, sadece belli günlerde, kurum tarafından belirlenmiş zamanlarda vakit geçirme hakkım var.
Hem gönüllü annesi olduğum oğlum, hem de kurumdaki çocuklarla ilgili az-çok izlenimim var, sizinle paylaşmak istedim. İstedim çünkü, onların en çok ilgiye ve sevgiye ihtiyacı var...
parasal olarak verdiklerinizden çok, birebir ilgi kadar hiçbirşey tatmin etmiyor onları...
diğer yandan kılık-kıyafet-mama-oyuncak-belki aburcubur-belki ayakkabı evet onlara da ihtiyaçları var... ama birincil ihtiyaçları sevgi....
anneniz yada babanız sizi terketse ne hissederdiniz... kocaman kadınlar olmuşsunuz, belki kendi aileniz var, kendi çocuklarınız... kocaman yaşınızda bile terk edilseniz ne hissederdiniz...
12 yaşındaki bir erkek çocuğu, kuruma bırakıldıktan sonra ilk babasıyla kavuşmasını anlattı. "Abla biliyor musun" dedi... "Ben bu sandalyede oturuyorum o gün, babam karşımdaki koltukta" o oda gönüllü annelerin veya ailelerin gelip o minnacık yüreklerle görüştükleri odalar... "Babam bana uzun uzun baktı abla, sonra kalktı bir sarıldı ki, kemiklerim kırılacak zannettim. nasıl özlemiş halbuki beni"" dedi. oysa o unutulduğunu düşünüyormuş, kimsenin onu sevmediğini... hikayelerini tek tek bilme şansım yok ama baba kimbilir nasıl bir durumda ki, sadece yılda bir kez gidebiliyor oğlunu görmeye. ama oğlu diyor ki, yılda bir kez geliyor diye bana gönüllü vermiyorlar... evet babası belki yokluktan, belki annesi öldü, belki başka bir şehirde çalışıyor, belki yol parası bile yok, oğlunu görmeye gelemiyor. ve oğlu zannediyorki, kabul etmiş babasının durumunu ama 12 yaşında ama çocuk daha, ama sevilmek istiyor. diyor ki, babam yılda bir geliyor diye bana gönüllü vermiyorlar... bilmiyorki yavrum gönüllü olacak insanlar talepte bulunmuyor...
9 yaında oğlum var, gönüllüsü olduğum. nasıl özledim anlatamam... rüyalarımda o var artık, onu ve onun durumunda olan tüm çocukların yüzü gülsün istiyorum....
belki bir sarılmaya, belki sadece başının okşanmasına ihtiyacı var oradaki çocuğun... başta yanınıza gelirken belki çekingenlik gösteriyorlar ama sonra koşar adımlarla gelip sımsıkı sarılıyorlar size.
onların desteğe daha çok ihtiyaçları var. eğer okumazlarsa 18 yaşında kapı dışarı edilecekler belki... Derslerinde de desteğe ihtiyacı var onların... birebir destek olacak kimseleri yok çünkü... Okumalarsa ne yazık ki sonucu belli...
hepimiz üzülüyoruz, hepimizin içi sızlıyor o tvdeki görüntülerde... elinizi yüreğinize koyun ve sorun, ne yapabilirim... benim evladım olsa ve ben olamasam yanında, nasıl bir ortamda olmasını isterdim diye...
sadece 3-5 günlük değil, belki yıllarca evet elim üstünde olur, olabilir diyorsanız, bir el uzatın... herşey maddi değil, maneviyat da önemli, bunu unutmayın...
o çocuklar hepimizin...
sorularınıza açığım, özelden de görüşebiliriz.
sadece bir düşünün....
Son düzenleme: