• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Dibe Vurduktan Sonra Hayatı Yakalamak

orangeroom

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
22 Ağustos 2011
34
0
36
Ankara
Merhaba arkadaşlar
26 yaş başlığını geliştirmek istedim. 26 yaşındayım,öğretmenim. 6 senelik ilişkim 2 ay önce bitti. Şu an kendimi gelecekten son derece umutsuz hissediyorum. Hayata karşı isteksiz,yorgun ve beklentisizim. Aşk artık olmayak hayatımda, işimle ilgili karamsarlıklarım var, çelişkilerim var...Yalnızım doğru dürüst bir çevrem yok. Ortamım yok ve olmasından da umudum yok. Artık genç kızlıktan olgun kadın sınıfına geçtiğimi görüyorum, evlilik çağını, doğum dönemini kaçırmaktan, hayatı ıskalamaktan korkuyorum. Benim ve benim gibi hisseden arkadaşlar için umut veren öykülerinizi yazmanızı bekliyorum. Nasıl değişti hayatınız, nasıl mutsuzken yeniden mutlu olabildiniz, neler yaptınız, ne yaşadınız ne hissettiniz? Bize de umut ışığı olur, yol haritası olur, ufuk olur, moral olur... :) Yeniden içimdeki coşkuyu hayata döndürmek istiyorum. Yeniden yediğim yemekten, dinlediğm müzikten, izlediğim filmden keyif almak istiyorum. Yeniden plan yapabilmek, kendimi işlerin yolunda gittiğini düşündüğüm zamanlardaki gibi huzurlu hissetmek istiyorum...Hikayeler buraya :46:
 
Son düzenleme:
26 ne ki.. ben de o yaşlarda öyle düşünüyordum.Ne saçmaymış;şimdi kendimi hayata yeni başlamış gibi hissediyorum ama yaşım 30 u geçti.O yaşta olmayı ve farklı düşünmeyi isterdim şimdi..Öyle düşünme..
 
Son düzenleme:
Hikaye değilde benimki senin gibi eline mesleğin almış insanalrın hayattan ümitlerini kesmeleri beni şaşırtıyor.neden böyle oluyr?benim elimde bir mesleğim yok yarın evlenicem ve eşim değişirse kötü yönde bana artık seni istemiyorum git derse yada demezse ve beni aldatırsa ayrılmak isteyipte ayrılamazsam elimde bir mesleğim yok diye hayatın benim için ne kadar zor olduğunu bir kez daha hatırlıcam.

yani mesleğin elinde gelecekten korkun yoksa sevgilinden eşinden hiç korkma.çünkü yarınlar güzel hayal edilir her güzel şeyin içinde aşk mutlaka vardır.

Sertabın dediği gibide ''aşk seni bulabilirde...''ama bulamzsa korkmanı gerektirecek bir durumun yok bence.yarın öbürgün eşinle mutsuz lduğunda çekip gidebilme şansın bizlere göre 2 kat fazla.kendi kazandığın paranın keyfini çıkarmaya çalış bence.sen aşka kapılarını kapatmışsındır bide arkanı dönüp bi bakmışsındır aşkla tekrar karşı karşıyasın.

gördüğün olumsuzluktan sonra kendini kötü hissetmen çok doğal bu uzun sürse bile hücreler sürekli kendin yeniler:34:
 
ben 27 yaşındayım öğretmenim..1 yıldır depresyonda gibi yaşıyorum.aileme bile fazla geldiğimi hissediyorum son günlerde. yeni atandım bayramdan sonra görev yerime gidicem depresyondan çıkmak için o günü bekliyorum şu an sabrediyorum..orda ev tuttum tek başıma yaşıcam ve kafa dinlecem.. yepyeni bir hayata başlıcam artık maaşım olucak..ilk işim mis gibi karadeniz turu yapıcam vs..
 
26 ne ki.. ben de o yaşlarda öyle düşünüyordum.Ne saçmaymış;şimdi kendimi hayata yeni başlamış gibi hissediyorum ama yaşım 30 u geçti.O yaşta olmayı ve farklı düşünmeyi isterdim şimdi..Öyle düşünme..

O yaşta olup farklı düşünmeyi isterdim demişsin...Nasıl, nasıl, nasıl...??? Nasıl düşünürdün?
 
Hikaye değilde benimki senin gibi eline mesleğin almış insanalrın hayattan ümitlerini kesmeleri beni şaşırtıyor.neden böyle oluyr?benim elimde bir mesleğim yok yarın evlenicem ve eşim değişirse kötü yönde bana artık seni istemiyorum git derse yada demezse ve beni aldatırsa ayrılmak isteyipte ayrılamazsam elimde bir mesleğim yok diye hayatın benim için ne kadar zor olduğunu bir kez daha hatırlıcam.

yani mesleğin elinde gelecekten korkun yoksa sevgilinden eşinden hiç korkma.çünkü yarınlar güzel hayal edilir her güzel şeyin içinde aşk mutlaka vardır.

Sertabın dediği gibide ''aşk seni bulabilirde...''ama bulamzsa korkmanı gerektirecek bir durumun yok bence.yarın öbürgün eşinle mutsuz lduğunda çekip gidebilme şansın bizlere göre 2 kat fazla.kendi kazandığın paranın keyfini çıkarmaya çalış bence.sen aşka kapılarını kapatmışsındır bide arkanı dönüp bi bakmışsındır aşkla tekrar karşı karşıyasın.

gördüğün olumsuzluktan sonra kendini kötü hissetmen çok doğal bu uzun sürse bile hücreler sürekli kendin yeniler:34:

Şöyle cevaplayım, insana uzak olan şeyler değerli gibi görünüyor. Sonra onu elde ettikten sonra bir üst basamağa geçiyorsun. Bu tatminsizlik veya doyumsuzluk olmuyor her zaman, doğal süreç böyle işliyor. Atanmadan önce bir atanayım her şey yoluna girecek, süper olacak diyorsun. Atanıyorsun, sonra mesleğin getirdiği sorunlar olabiliyor veya yaptığın işten memnun olmayabiliyorsun bu sefer farklı isteklerin oluşmaya başlıyor, onlar üzerine kafa yoruyorsun...Yani her hedef ulaşıldıktan sonra özelliğini kaybediyor ve yeni hedefler beliriyor. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi gibi,en altta fiziksel ihtiyaçlar, üstü güvenlik vs...Çıktıkça en üst basamak kendini gerçekleştirme. Yani insanın mutlu olması tek bir şeye bağlı olmuyor maalesef...
 
Dibe vurmanızın sebeplerine bakmak gerek.
26 yaşındasınız,erkek arkadaşınızdan ayrılmışsınız,ailevi,iş sorunlarınız var ve siz buna dibe vurmak diyorsunuz. Doğrudur herkesin yaşadığı kendine.
Bence bir an önce sıyrılmalısınız tüm bu kötü düşüncelerden. Gerekirse tayininizi isteyin,bambaşka bir şehirde yepyeni bir hayata başlayın.:10:
İnsanlar zaman zaman kötü dönemler geçirebilir,herşey üstüste geliyormuş gibi hissedebilir ama bunun yaş ile alakası yoktur. Sadece hayatın renkleridir bunlar.:31:


İMZA: 30 yaşında evliliğini bitirip dibe vuran,32 yaşında o dipten size el sallayan kadın.:12:
 
Şöyle ki; geçmişte bundan daha az sıkıntılarım vardı..Ama çok derdediyormuşum herşeyi ve kendimi çok yormuşum..Şimdi daha çok sıkıntım var gibi ama o zamanki gibi dert etmiyorum..Çünkü daha kötüsünü gördüm..3O yaşında eşimden ayrıldım..Hem de kadınların en riskli döneminde..Artık kendimin kıymetini biliyorum;boş yere kendimi üzmüyorum..Daha kötüsü olabilir herzaman..Olduğun anın en küçük güzel şeyindne mutluluk çıkarmak gerekiyor..Düşünüyorum da eskiden kendimin kıymetini bilmezmişim..nasıl bir eş istediğimi bilmezmişim..şimdi biliyorum ama o yılları bunalımla çarçur etmişim;bu düşünceyle o yaşta olmayı isterdim ;buna rağmen hayata yeniden başladım sanki..Allah'tan görüntüm fazla değişmedi de kendimi böyle avutuyorum..Yaşlanmanın ilk işaretlerini gördükçe moralim bozulmuyor değil..O yüzden 26 yaş nedir ki;bunalıma girmek için çok erken..
Seni çok üzen durumlar varsa değiştirmeyi planlayabilirsin istersen..Ve küçük şeylerden mutluluk duymayı asla unutma;herzaman daha kötüsü vardır..
 
merhaba orangeroom
biraz once 26 yas baslığına kendi hikayemi yazdım inan bnm senden daha cok dibe vurmam gerekirdi yasadıklarıma bakarsam
http://www.kadinlarkulubu.com/iliskiler-duygular-hayatin-icinden/465284-26-yas-3.html
bu linkten okuyabilirsin...

bir de sana bir hikaye daha anlatmak istiyorum bu hikaye bnm cok sevdiğim bir insanın hikayesi
18 yasında kacarak evlenmiş ertesi yıl da kucagında cocukla ailesiyle barısıp ailesinin ona verdiği evde yıllarca oturdular. sonra 2. kız cocugu oldu... iş nedeniyle 20-30 km uzaga tasındılar... adamın kendi dukkanı vardı hatta
ikinci subeyi açıp birinde karısı duruyordu diğerinde kendisi..
ama yıllar gectikçe evde kavga huzursuzluklar basladı adam kendin kactın geldin gelmeseydin deyip karısını rencide ediyordu kadın 2 cocugum var mesleğim yok deyip idare etmeye çalışıyordu
evlilikleri her yonden bitmiş bu iki insan arasında ne saygı ne sevgi vardı adam baska kadınlarla geziyordu kadın bildiği halde ezilmişliğin verdiği duygularla sineye çekiyordu ve boylece 4 yıl devam etti...
sonunda kadın kafaya koydu ve ayrıldılar gecen sene(resmi bosanma daha gerceklesmedi ama)
kadın annesinin fazladan bir evi vardı cocuklarını alıp eşyalarını da yerleştirdi şu an orda yasıyor
iş de buldu ve iş yerinde kısa surede sevildi bir cok arkadası var simdi
ve bunları yaptıgında 37 yasındaydı..... ilk defa sigortalı oldu... su an biri 18 yasında diğeri 14 yasındaki kızlarıyla mesut bir şekilde yasıyor cocuklar babalarıyla haftada bir-iki defa gorusuyor...
yani hayatta neler oluyor aslında bizler cok da dibe vurmadık cnm en azından kucagında cocuguyla dul kalmadık (oyle olup da hayatta kalanlar da yok değil onları cok takdir ediyorum)
sadece yas 25i gecti o kadar... ne var yani? en azından mesleğin var...
sana lazım olan sey sahip oldukların konusunda farkındalık kazanmak
bu konudaki yazıları internetten bulup okuyabilrsin
sen genc ve guzel bir bayansın (oyle olduguna inanıyorum seni sahsen gormesem de)
elinde mesleği olan kültürlü bir insansın
sağlıklısın...
ve cok değerlisin...
sahip oldukların için Allaha şükret, sen de olup baskalarında olmayan meziyetlerini görmeye çalış...
Ve hep sev... Sadece bir erkeği değil, herseyi sev, öncelikle kendini...
Şeker tadında bir Ramazan bayramı geçirmeni, Allahtan guzel dileklerinin hakkında hayırlı olanlarının tecelli etmesini diliyorum...
Sevgiyle kal...
 
bence insanlar 30 yaşına kadar özgürce hayatın keyfini çıkarmalı...

70 yıllık bir ömür biçersen evlilik sonrasına kadar da çok şey kalıyor..

ama hayatın nerede ne zaman biteceği hiç belli de olmaz.


mühim olan mutlu rahat huzurla yaşamak.

yeniden aşkı yakalayabilir. bekarken özgürce kendi kararlarınızla istediğiniz faliyetlere katılabilirsiniz.

evlilikten sonrası sadece sizin kararınızla şekillenmiyor nasıl olsa...

ayrıca Allah ne zaman nasip ederse çocuğunuzda o zaman olur hiç üzülmeyin bunlar için.
 
canim yapabiliyorsan bir yurt disina cik derim. pek cok program var, yurt disina gidip bi sure kafa dinleyebilirsin hem guzel deneyim olur
 
Back
X