- 25 Mayıs 2013
- 14.054
- 20.845
- 598
7 - Çocuk Kimi Görüyor?
Ders kitaplarında ne yazdığı, babanın ne nasihat ettiği daha sonra gelir. Büyükler gibi çocuklar da gördüklerinin etkisinde kalmaktan kendilerini kurtaramazlar. Bunun için:
a- Ebeveyn ve muallimler çocukların kendilerini izlediklerini bilecekler ve bu izleme sonuçlarının dersten ve sözden daha müessir olabileceğini unutmayacaklardır. Çocuğun kötülüğe bulaşmamasını isteyen, kötülüğü çocuğun gözünden uzak tutmalıdır. İyiliği öğütlemek isteyen de onu gösterecektir.
b- Çocuk, ne kadar sakınılırsa sakınılsın muhakkak kötülükle ve kötülerle göz göze gelecektir. Ebeveyn ve muallim, iyiliği ileri çıkararak, kötülüğün izine karşı iyiliğin izini ortaya çıkarmalıdır.
c- Çocuğun ömür boyu unutamayacağı izler bırakacak ilişkiler de çok önemlidir. Çocuk halinden anlayan, tatlı yüzlü âlimlerin ziyaret edilmesi, onlardan çocuğun ilgi görmesi, yaşına uygun nasihatler dinlemesi, kitaplardan daha etkili bir eğitim metodudur.
Çocuk ebeveyninden duyduğu sözlere güvenmelidir. Bu da ebeveyninin ona hiç yalan söylememiş olmasıyla mümkün olur. Mesela; ‘inşaallah’ sözünü, baştan savmak için söylememelidir.
Abdullah bin Amir diyor ki:
Bir gün annem beni çağırdı. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem de evimizde oturuyordu. ‘Gel sana bir şey vereyim.’ dedi. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem anneme dedi ki: ‘Ne verecektin ona?’ O da: ‘Hurma verecektim.’ dedi. Bunun üzerine Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: ‘Ona bir şey vermeseydin, bu sana bir yalan olarak yazılacaktı.’ (Ebu Davrd, 4339)
Yine buyurdu ki:
“Çocuğa ‘Gel al!’ deyip de ona bir şey vermeyenin sözü yalandır.” (Ahmed, 9460)
İmam Şafii rahmetullahi aleyh, Harun Reşid’in çocuklarını okutmakla görevlendirilen Ebu Abdussamed’e şöyle nasihat etmişti:
“Çocuklardan önce sen kendini düzelt. Onların gözü senin gözüne kilitlenmiş durumdadır. Onlara göre güzel, senin güzel dediğin; çirkin de senin çirkin dediğindir.”
Ders kitaplarında ne yazdığı, babanın ne nasihat ettiği daha sonra gelir. Büyükler gibi çocuklar da gördüklerinin etkisinde kalmaktan kendilerini kurtaramazlar. Bunun için:
a- Ebeveyn ve muallimler çocukların kendilerini izlediklerini bilecekler ve bu izleme sonuçlarının dersten ve sözden daha müessir olabileceğini unutmayacaklardır. Çocuğun kötülüğe bulaşmamasını isteyen, kötülüğü çocuğun gözünden uzak tutmalıdır. İyiliği öğütlemek isteyen de onu gösterecektir.
b- Çocuk, ne kadar sakınılırsa sakınılsın muhakkak kötülükle ve kötülerle göz göze gelecektir. Ebeveyn ve muallim, iyiliği ileri çıkararak, kötülüğün izine karşı iyiliğin izini ortaya çıkarmalıdır.
c- Çocuğun ömür boyu unutamayacağı izler bırakacak ilişkiler de çok önemlidir. Çocuk halinden anlayan, tatlı yüzlü âlimlerin ziyaret edilmesi, onlardan çocuğun ilgi görmesi, yaşına uygun nasihatler dinlemesi, kitaplardan daha etkili bir eğitim metodudur.
Çocuk ebeveyninden duyduğu sözlere güvenmelidir. Bu da ebeveyninin ona hiç yalan söylememiş olmasıyla mümkün olur. Mesela; ‘inşaallah’ sözünü, baştan savmak için söylememelidir.
Abdullah bin Amir diyor ki:
Bir gün annem beni çağırdı. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem de evimizde oturuyordu. ‘Gel sana bir şey vereyim.’ dedi. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem anneme dedi ki: ‘Ne verecektin ona?’ O da: ‘Hurma verecektim.’ dedi. Bunun üzerine Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: ‘Ona bir şey vermeseydin, bu sana bir yalan olarak yazılacaktı.’ (Ebu Davrd, 4339)
Yine buyurdu ki:
“Çocuğa ‘Gel al!’ deyip de ona bir şey vermeyenin sözü yalandır.” (Ahmed, 9460)
İmam Şafii rahmetullahi aleyh, Harun Reşid’in çocuklarını okutmakla görevlendirilen Ebu Abdussamed’e şöyle nasihat etmişti:
“Çocuklardan önce sen kendini düzelt. Onların gözü senin gözüne kilitlenmiş durumdadır. Onlara göre güzel, senin güzel dediğin; çirkin de senin çirkin dediğindir.”