Bu konuyu,kardeşimin iyi niyetle paylaştığını düşünerek, yine iyi niyetimle, sizlere Kur'an- Kerimdeki ayetlerle, belgelendirerek, açıklıyor ve biraz olsun doğru olana iletmek için, anlayışınıza sunuyorum.
Sevgili arkadaşlarım, Allah bizlere hayatımızı onun dilediği ve bizlerin de "ayetleri" yerine getirerek yaşayacağımız yaşam, bizim için en hayırlısıdır.
Enam(6.sure) 126. ayet : Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Şüphesiz düşünüp öğüt alacak bir toplum için âyetleri ayrı ayrı açıkladık.
Bu ayetten anlaşılacağı üzere, Rabbim ayetlerini yeterince açıklamıştır bunun için, sahih olmayan, dua kitabı olarak adlandırılan bir çok yanlışı içinde bulunduran kitaplara değil, Rabbimizin bizlere hayatımızın rehberi olarak göndermiş olduğu, Allahın sözleri olan, Kur'an-ı Kerim'e ihtiyacımız var.
Elbette her birimizin çeşitli, korkuları, endişe ve heyecanları var. Yüreklerimizin rahat olması için çeşitli, sözde alim sözde "dini inancı kuvvetli" denilen insanların, hayatlarımıza kazandırdığı hurafeleri yaşamlarımıza adapte ediyoruz. Belki bir çoğu " işimize öyle geldiği için" gerçekleşiyor. Fakat bizi kandırmayan, bizlere en doğruyu gösteren tek kitap Kur'an-ı Kerimdir.
Evvela, nasıl hamile kaldığınıza bakınız. Burada bu büyük hikmetin açıklamasını göreceksiniz.
Fatır Suresi, ayet 11 : Bir dişi O’nun haberi olmadan ne gebe kalır, ne de doğurur
Hurafelerden uzak durunuz,örneğin kağıda yazılı ashab-ı kehf isimlerinden medet ummak, Rabbimizin bizlere emrettiği, uzak durmamızı istediği, batıl ve dolayısı ile Allah yerine başka bir şeyden medet ummak olduğu için,Allahdan yardım istemek yerine " kağıda yazılı ashab-ı kehf isimleri" aracılığı ile sancıların dinmesini beklemek şirk olur. Allah'a dua etmek, sancılarınız için en doğrusu olacaktır.
Kuran’da, “Ey Peygamber, sana ve seni izleyen müminlere Allah yeter” (Enfal Suresi, 64) ayeti gereği, Müslümanlar bilirler ki kendisinden yardım istenilecek tek varlık Allah’tır. O, her konuda en üstün olan, sonsuz kudret sahibi, herşeyi gören ve işitendir. Tüm eksik sıfatlardan münezzeh olan ve sonsuz kudret sahibi olan Allah’tır. Evrende tüm kudret O’nun elindedir. Öyleyse yardım ve bağışlanma, sadece ve sadece, herkesin Kendisi’ne muhtaç olduğu, Kendisi’nin ise kimseye muhtaç olmadığı Allah’tan istenmelidir. Kuran’da Allah’tan başkasına dua etmenin yanlışlığı ve tek dua makamının Allah olduğu birçok ayette belirtilir:
Allahtan başkasına yalvarıp yakarma, sonra azaba uğratılanlardan olursun.(Şuara suresi,213)
Biz yalnızca Sana ibadet eder ve yalnızca Sen'den yardım dileriz.(Fatiha Suresi,4)
Sitede bir çok yerde, bir çok dua ismi verilmektedir. Lütfen dikkat ediniz. Kur'an-ı Kerim ayetlerine ters olan ve şirk içeren dualardan uzak durmanız, hem dünyadaki hem de ahiretteki yaşamınız için en doğrusudur.
Bu verdiğim örnekten yola çıkarak, yapmanız gereken tek şey Rabbinize güvenmek, O'nun ayetlerini okumak, anlamak ve hayatınızdaki yerine koymaktır.
Araf Suresi, 189. ayet :Rab’leri olan Allah’a dua ederek: -Eğer bize sağlam bir çocuk verirsen sana şükredenlerden oluruz, derler.
En güzel duaları, yine Rabbimizin bize rehber olarak verdiği Kur'an-ı Kerimden okuyabilir, içiniz rahat ve huzurlu bir şekilde, Allahın yardımı ile güzel bir doğum gerçekleştirirsiniz.
Hepinize sağlıklı ve doğru bir yaşam diliyorum.
Ayrıca bir şey daha ifade etmek istiyorum, dini inancı kuvvetli olan bir kimse, bizim için hiç bir şey ifade etmez. Zaten hiç kimse kimsenin ne olduğunu bilemez,bilse de fark etmez. Herkes kendisinden sorumludur. Herkes yaptığının karşılığını ahiret günü eksiksiz olarak alacaktır. Bu nedenle, çok da hijyenik olmayan şu çiğnenmiş hurma konusunu binlerce kez daha düşünün, çünkü bebek için hiç de sağlıklı olmayabilir. Bu konuyla ilgili de Kur'andan ayetle örnek verelim, kimsenin kimseye faydası olmayacağına dair :
Hud Suresi,
45- Nuh, Rabbine seslendi. Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve Senin va'din de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin."
46- Dedi ki: "Ey Nuh, kesinlikle o senin ailenden değildir. Çünkü o, salih olmayan bir iş (yapmıştır). Öyleyse hakkında bilgin olmayan şeyi Benden isteme. Gerçekten Ben, cahillerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum."
Hz.Nuh, kendi oğlu için,evladı için,kanı canı için bağışlanma dilediği halde, oğlu Rabbine karşı olduğu için, bağışlanmadı ve tufanda helak oldu.Düşünün ki, Hz. Nuh'un dini inancı kuvvetli değil miydi?
Lütfen, okuyacak olduğunuz şeylerin, hikayelerden değil,ayetlerden ve yine Allahın izni ile hareket eden ayetlere uygun hayatı olan peygamberimizin örneğinden olduğunu, Kur'an ile aynı çizgide olup olmadığını kontrol ederek inanın. Peygamberimizin hiç bir davranışı, ayetlere ters olamaz,şirk içeremez. Bir hadisin sahih olup olmadığını, Kur'an-ı Kerim ayetlerini okuyarak,anlayarak ve bilerek anlayabilirsiniz.
Allah hepimizin yardımcısı olsun. Batıl olandan korusun.
16.sure 72.ayet -Allah, size kendi cinsinizden eşler, o eşlerinizden de oğullar ve torunlar yarattı. Sizi helal ve güzel gıdalarla rızıklandırdı. Onlar, hâlâ batıla mı inanıyorlar? ve Allah'ın nimetini inkâr mı ediyorlar?