Down Sendromu ve Davranış Bozuklukları
Down sendromlu çocuk ve gençlerin bazılarında uyum ve davranış bozuklukları ve nadiren depresyon görülebilir. Aşırı koruyucu aile ortamında yetişen gençlerde duygusal bozukluklara; uyuşmazlık ve ikilem yaşanan ailelerin çocuklarında ise antisosyal davranışlara rastlanmaktadır. Genci destekleyici tutum içinde olan ailelerin çocuklarında ise gençlik çağında davranış sorunları daha nadirdir.
Dilin dışarı sarkması:Down sendromlu çocuklarda kasların gevşek, ağzın da normalden küçük olması nedeni ile dilin dışarı sarkması sık gözlenen bir davranış biçimidir.İlk bir yıl bu durum görmezlikten gelinebilir; ancak 1 yaşından itibaren bu davranıştan vazgeçirilmeye çalışılmalıdır. Çocuk her dilini dışarı çıkarttığında sözle “dil içeri” veya daha sonraları sadece “içeri” diyerek uyarılırken, bir yandan da hafifçe çene altına veya alt dudağa dokunmak gerekebilir. Dilini içeri çektiğinde de bir “aferin”i haketti demektir. Sık tekrarlanan uyarılarla bu davranışın önüne geçilebilir.
Salya akması: Kas gevşekliği, dilin dışarı sarkması ve burun tıkanıklıklarına bağlı olarak ağzı açık duran çocuğun salyası dışarı akabilir. Çocuğa sık sık yutkunması söylenirken, çeneye de hafifçe dokunarak ağzını kapatması için uyarılabilir. Bu durum genellikle en fazla 4 yaşına kadar sürer. Nadir olarak, daha sonraki yaşlarda da devam etmesi halinde, operasyon gerekebilir. Operasyon; bir taraftaki tükrük bezine giden sinirin kesilmesi, diğer taraftaki bezin çıkarılması veya her iki tükrük bezinin yollarının gırtlak yoluna açılması şeklinde olur. Bu operasyonlar kulak, burun, boğaz uzmanı tarafından yapılır ve genelde çok başarılıdır.
Hiperaktivite (Aşırı hareketlilik): 1.5 yaş - 5 yaş arasında bazı çocuklarda aşırı hareketlilik, huzursuzluk ve dikkat azlığı gözlenebilir. Bu çocuklardaki temel problem dikkatini belli bir yerde toplayamamasıdır.
Çocuğa yardım etmenin bir yolu, yemek sırasında 5 dakika sakin oturduğunda ödüllendirmek ve zamanla bu süreyi uzatmak gibi, uygun amaçlar edindirmek olabilir. Çocuğun fazla enerjisini harcaması için olanaklar bulunmalıdır. Yağmur da yağsa dışarıda oynaması, evde kapalı kalmasından çok daha yararlıdır. Yüzme de bu açıdan yararlı bir spordur. Kısıtlayıcı, kalabalık ve karmaşık yerlerde huzursuz oluyorsa,bu gibi ortamlardan olabildiğince uzak kalınmalıdır.
Hiperaktif çocuklarda genelde birbirini izleyen aktiviteleri (etkinlikleri) yapma duygusu kısıtlıdır. Bu alışkanlık onlara kazandırıldığında daha huzurlu ve sakin olurlar. Örneğin; akşam yemeği, ardından banyo ve daha sonra da yatakta kitap okumak gibi belli bir düzen çocukları sakinleştirir ve daha kolay idare edilmelerini sağlar. Çocuk bu düzene alıştığında daima bir sonraki faaliyeti beklemeye başlar. Bu faaliyette kendi de aktif rol alırsa, düzene uyum sağlaması daha kolay ve çabuk olur.
Kaybolmak : Anne-babasının yanından ayrılıp sık sık kaybolan çocuklar büyük sorun yaratabilirler. İlk önlem; çocuğa üzerinde adı, soyadı, adresi ve telefon numarası bulunan bir bilezik takmak olmalıdır.
Çocuğu elden geldiğince kalabalık, anne-babanın çok meşgul olacağı yerlere götürmekten kaçınılmalıdır.
Çocukla beraberken çok hızlı yürümemeye de özen gösterilmelidir.
Söz dinleyip anne-babasının yanından ayrılmadığında da ödüllendirilmelidir.
Öfke nöbetleri-Ağlama krizleri: Öfke nöbetleri tüm küçük çocuklarda, genelde engellendiklerinde ortaya çıkan bir davranıştır. Dikkati başka tarafa çekilmeye çalışılmalı, faydalı olmuyorsa tamamen görmemezlikten gelinmelidir. Bu da yetmediği taktirde ortam değiştirilmeli, çocuğu başka bir odada yanlız bırakmalı ve ancak sustuğu zaman dışarı çıkabileceği söylenmelidir. Burada amaç, çocuğu korkutmak veya cezalandırmak değil, davranışına neden olan ortamdan uzaklaştırmaktır. Başka her türlü davranış daha fazla ağlamasına neden olacaktır. Sakinleştiğinde hiçbir şey olmamış gibi davranılmalıdır.
Vurma ve Isırma: Henüz konuşarak kendini ifade edemeyen çocuklar için bu tür davranış bir iletişim kurma şeklidir. Karşılarındakinin duygularını anlama yeteneğinin gelişmediği evrede, ters tepki gördüklerinde nedenini kavrayamazlar. Bulunduğu ortamdan uzaklaştırmak veya ellerini tutarak bir dakika hareketsiz kalıp sakinleşmesini sağlamak yararlı olabilir. Genelde bu tür davranışlar fazla uzun süremez çünkü arkadaşlarından görecekleri tepkiler, onları bu davranışlarından caydırmak için en etkili yoldur.
Etrafa zarar vermek: Çocuklar bazen oyuncakları veya başka objeleri vurup kırma eğiliminde olabilirler. İlk önlem çabuk kırılacak oyuncakları, bibloları çocuğun ulaşamayacağı yerlere kaldırmaktır. Çocuğa alınan oyuncaklar kırılmayacak cinsten ve basit olmalıdır. Karmaşık oyuncaklar bu tür davranışlara yol açabilirler. Çocuğun dikkati başka tarafa çekilmeli, olayın üzerinde çok fazla durulmamalı ve enerjisini harcaması için fırsat yaratılmalıdır.
Çocuklarının bu tür davranışlarından çekinen anne-babalar, onlarla bir ziyarete gidildiğinde çok endişeli ve kısıtlayıcı davranırlar ki bu da çocuğun daha da haşarı olmasına neden olur. En iyisi bu tip davranışların sorun olabileceği ortamlardan kaçınmaktır. Kaçınılamadığı zamanlar da mutlaka çocuğa ait bir kaç oyuncak beraber götürülmelidir.
Kaynak:doktor amca