Dün gece başımı yastığa koyduğumda birşeyi farkettim. Bu sene yılsonu hesaplarımı kapatmayı unutmuştum.Ne kadarda geciktim, mart ayına geldik diye telaşlandım.Sonra gelirlerimi alt alta yazmaya başladım. Eşimin akşamları erkenden , bahçemizin dışına diktiğimiz çiçeklerden birini koparmış,yüzünde kocaman bir tebessümle eve gelmesi
_Daha saat çok erken değilmi? diye sorunca
_Ne yapayım seni çok özledim güzelim. Deyip
birlikte huzur içinde yediğimiz akşam yemekleri,tatlı sohbetlerimiz, ütopyalarımızdan sözetmemiz,birlikte yaptığımız keyifli haftasonu gezmelerimiz,tatilde teknede geçirdiğimiz huzur dolu saatler,bahçede yorularak ,ama mutlulukla çalışmalarımız,ne şanslıyız küçücük şeylerden kendimize büyük mutluluklar yaratıyoruz diye düşündüm.
arkadaşlarımızın ,akrabalarımızın ziyaretleri ,bahçede birlikte geçirdiğimiz neşeli akşam yemekleri,lise arkadaşlarımın eşleriyle tatile geçerken uğramaları, benim okuldaki muzurluklarımı birbir ortaya dökmeleri,çocuklarımızın başarılarıyla gururlanmamız,artık kızkardeşim gibi gördüğüm onüç yıllık iki arkadaşımla geçirdiğim güzel saatler, sesimdeki en ufak titremeden,canımın sıkkın olduğunu anlayıp yanıma koşmaları,onlara içimi dökmem, gün içinde defalarca yaptığımız telefon görüşmeleri,yeni tanıyıp çok sevdiğim dostlarım.
Yazdım yazdım
Sıra giderlerime gelmişti.Çok şükür bu sene aileden ve yakın çevremden bir kayıp yok diye düşündüm. Teyzemin iki gün hastanede yatışı, dayımın bypass ameliyatı, çok eski bir arkadaşımın eşinin geçirdiği ameliyat dışında herkesin sağlığı yerindeydi.
Yıl içinde beni üzen olayları sıralamağa başladım.Ufak tefek tartışmalar ,iki kere haksız yere kalbimin kırılması dışında birşey bulamadım.
Çok mutluydum bu sene gelirlerim, giderlerimin çok üstünde çıkmıştı.
Rahmetli annem geldi aklıma ve onun hep tekrarladığı söz
Bilançon hayattaki mutluluklarınla, yediğin kazıkların bileşkesidir
Mutlu bir şekilde uykuya dalarken ,ne kadarda doğru diye düşündüm.
Eyvaaah ben şimdi bukadar gelirin vergisini nasıl ödeyeceğim