Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Benim enerjim çok düşük kızlar bir karar vermem gerek veremiyorum yaşama sevincim alınmış sanki
Tatlı bir hikayene kadar dikkat ediyoruz işaretlere ve küçük mutluluklara ....
****
- Mutluluk denen iksir -
Zengin bir iş adamı, hafta sonu tatilini bir kayak merkezinde geçirmek istemiş.
Ve orada kaldığı günlerden bir gün, kayma niyetiyle dışarı çıktığında, yoğun bir tipi yüzünden kaybolmuş. Telefonlar çekmiyormuş o civarlarda, bu yüzden de kimselere ulaşamamış.
Önce biraz yükseklere tırmanmayı denemiş, her tarafı rahatça görmek için ama, tipi oralarda daha da şiddetliymiş. Sonra tekrar aşağıya yöneldiğinde, kendisini ormanlık bir alanda bulmuş.
Hava yavaş yavaş kararıyormuş, beyaz görmekten yorulan gözleri gibi. Uzaktan kurt sesleri duyduğunda, korkuya kapılarak paniklemiş. Mağara bile olsa, bir yerlere sığınması gerekiyormuş.
Etrafına bir kez daha göz gezdirince, ormanın alt yamacında zayıf bir ışık görmüş. Bazen sönecek gibi titreyen zayıf bir ışık.
Adam son bir gayretle, bata-çıka, düşe-kalka o yöne doğru koşmuş. Birkaç yüz metre ötede tomruklardan yapılan bir kulübe varmış. Kapısının üstüne bir fener asılan, bacasından incecik bir duman yükselen…
Adam, yarı donmuş elleriyle kapıyı çalmadan önce, kapı otomatik gibi açılıvermiş. Bir ihtiyar çıkmış gülümseyen bir yüzle, en az seksen yaşında, belki de doksan. Gelen misafirini, oğlu gibi kucaklayıp içeri almış ve kuzinenin yanındaki bir sedire oturtmuş.
Zengin adam, konuşmakta zorlanıyormuş. Biraz açıldığında:
“Geldiğimi nasıl bildiniz?” diye sormuş. “Kapıyı çalmadım ki? üstelik de şiddetli bir fırtına vardı.”
Yaşlı adam, onun sırtını sıvazlayıp:
“Sizi bekliyordum” diye tebessüm etmiş. “Pencereden gözleyip duruyordum. Bu yüzden de o feneri dışarı astım.”
Adamın aklı iyice karıştığından, susmayı tercih etmiş. Zaten oldum olası bu tür hassas konuları pek anlamazmış.
İhtiyar devam edip:
“öğle vakti çorba yapmak istedim” demiş. “Tarhanayı sakladığım torba elimden kaydı, tencereye iki kişilik tarhana döküldü. Her zaman yaptığım ekmek, bugün iyice kabarıp bir kat daha büyüdü. üç tavuktan sadece biri yumurtlarken, bugün iki tanesi yumurtladı. Anladım ki akşama bir misafirim var.”
Yaşlı adam feneri içeri alırken, diğeri susuyormuş. Ona göre bunlar bir tesadüfmüş, biraz nadir görülse de pek önem taşımayan. Bulunduğu yerden etrafına bakınmış. Oturduğu sedirin alt kısmında, yani yerde duran bir ahşap masanın üstünde iki tabakla birlikte iki de kaşık varmış. İki de bardak tabi.
Yaşlı adama onları işaret edip:
“Galiba eşiniz de evde” demiş. “Herhalde üst katta öyle değil mi?”
İhtiyar gülümseyip:
“ Eşim yirmi yıl önce vefat etti” demiş. “çocuklar da burayı terk ettiler. Kısacası yalnızım. Sofrayı sizin için hazırladım. Hemen geçelim de çorbamız soğumasın.”
Zengin adam iyice afallayıp, ihtiyara farklı bir gözle bakmaya başlamış. “Tesadüf” dediği şeylere de tabi ki… çorbayı büyük bir iştahla kaşıklarken, pencereden dışarıya bir göz atarak:
“Fırtına bir anda kesildi” demiş. “Hava da açtı ama ayaz başladı. Burayı bulmasaydım, kesinlikle donardım. Oysa bu akşam otelde eğlence vardı. Harika bir ziyafet çektikten sonra, havai fişekler atılacaktı. Daha sonra sıcacık bir odaya geçip, dev ekrandan televizyon seyredecektim. Ama buna da şükür, az kalsın ölecektim.”
Yaşlı adam, yer masasını göstererek:
“Seni hayata bağlayan bir dilim kuru ekmek, en lezzetli yemeklerden daha iyidir” demiş. “ Bence tarhana çorbası hiç de fena değildi. Yağda yapılan yumurta da öyle. Diğer eksiklikleri de tamamlarız.”
“Diğer eksikler” lafına gülmüş genç adam. Bu daracık kulübeyle o lüks otel arasında dağlar kadar fark varmış, etrafını çevreleyen sarp dağlar kadar. Ama ses çıkarmamış, ne de olsa misafirmiş bu garip yerde.
Karınları doyunca, yaşlı adam onu çatı arasına çıkarmış. Oradaki küçücük bir odaya…
Çatı üstünde bir metre kar olsa bile, içerisi sıcacıkmış, belki otel odasından daha da sıcak.
“Kuzinenin bacası, bu odadan geçer” demiş ihtiyar adam. “Zaten yorganın da tiftikten yapılmıştır. Merak etme üşümezsin, hatta belki terlersin.”
Odanın orta yerinde ahşap bir karyola bulunuyormuş. Hem de iki kişilik, bir zamanlar ihtiyarın eşiyle paylaştığı… Onun ayakucunda da büyükçe bir pencere.
İhtiyar adam, dantellerle süslü perdeleri açarken:
“İşte bu da televizyonun” demiş. “ üstelik de dev ekran. Arkada gördüğün dağlar bu civarın en güzel dağlarıdır. Eğer dikkat edersen, ayın yakamozlarını dağdan akan şelalede görebilirsin.”
Zengin adam, yatağa oturarak dışarıyı seyretmeye koyulmuş. İnanılmaz güzellikte bir mehtap varmış. İhtiyar adam, önce kutup yıldızını göstermiş ona, kaybolan insanlara yol gösteren. Tarif etmiş onun nasıl bulunduğunu. Sonra gökyüzünde bir yer işaret etmiş, adeta ışıktan bir nehir oluşturan, “Saman Yolu” adıla şöhret bulan.
Zengin adam, belki hayatı boyunca hiç dikkatle bakmadığı gökyüzüne bakarken, ihtiyar ona kayan bir yıldız gösterip:
“Bu günlerde meteor yağmuru var” demiş. “Dikkat et de yıldızlar düşmesin üstüne. Oteldeki havai fişek gösterisi, bunların yanına sönük kalmaz mı?”
Zengin adamın gözleri hala yıldızlardaymış, biraz farklı bakıyormuş artık dünyaya. Anladığı kadarıyla “mutluluk” denen iksir, bakmaktan çok görmesini bilenlerinmiş. Odadaki gaz lambasını işaret ederek:
“Bu feneri her akşam, dış kapının üzerine asmalısınız” demiş. “Benim gibi cahilleri buraya çekip, ruhlarını aydınlatmaya sebep olsun.”
....
*****
Alıntı (www.dualarım.org sayfası)
Haftasonunuz harikaaa geçsiiiin
Enerjiniz tavannn ve mutlu haberler alacağınız birgün olsunnn![]()
olduyildiz123 coskun çok hoşuma gidiyor. Yazın ben de oyleydim:) simdi duraklama donemine girdim sanirim:))) tamamlanmamis birkac işim var. Onlar tamamlanınca Sanırım bende eski Coşkuma kavuşacağım
Sahra- kaç gündür Buraya yazmak istediğim bir konu vardı ama bir türlü elim gitmiyordu. Yazdığım Bu hikaye artık yazmam gerektiği mesajını verdi:)
Aslında konuları öyle bir bağladım ki Gerçi hayatta her şey de öyle bağlantılı değil mi?
Bundan birkaç hafta önce ben de arkadaşlarımla birlikte kaymak için bir yere gittim. Kaymayı çok beceremediğim için haliyle korku da var düşer miyim düşersem bir şey olur mu diye bir taraftan da diyorum ki hayır düşmezsin niye düşeceksin çok güzel kayıyorsun mükemmelsin falan filan. Arkadaşlarımdan biri ile aşağıda Beklerken arkamızı bir döndük bizi böyle dizine kırmış oturuyor ve acı çekiyor belli ne oldu diye sorduk Hatta arkadaşımın yanına gitti sanırım dizim kırıldı dedi Onun arkadaşlarına haber verdik Hani arkadaşınız düştü işte ambulans çağırın diye. Şimdi o adamı öyle görünce beni iyice bir korku aldı ya Bana da bir şey olursa aynı şekilde diye ki ne oldu Tabii ki de düştüm aynı şekildedizi yani çıt diye bir ses geldi. Dizime bir şey oldu sandım üst üste 10 defa daha düştüm Tabii çok önemsemedim Sonra kaldığımız yere döndüğümde Dizimin arkasının biraz şiştiğini ve oturup kalkarken şey olduğumu gördüm acıdığını ağrıdığını.
Hadi bu olayı ben çektim kendime onu fark ettim ama sonrasında başka bir olay yaşadım bu olaydan çok bağımsız ama nasıl düşünmem gerektiğini bilemediğim bir olay.
Yakın bir arkadaşının çalışma arkadaşı 9 aylık hamile bir gece eşiyle birlikte (Yatarken yani doğumuna bir hafta kalmış) cici bir telefon geliyor bir kadın sesi kız da haliyle soruyor Kim bu diye adam da işte tanımıyorum diyor geçiştirme falan filan derken bunlar bir kavgaya tutuşuyor 19 aylık hamile kadını maalesef dövüyor şiddet uyguluyor. Şimdi bu ilk yaptığı değil hani ben konu değişti Bir anda ben dedim kendi nasıl bu şiddet olayını Bu kadar çabuk getirebiliyorsunuz asla şey yapmadım Hani gelmedim Aynı ben olsam bir dakika durmam falan sen gibi bir şeyler de söylemedim Ama hani bu kadar çabuk geçmesi bu konunun ha Sonra ne mi olmuş Kız otele yerleşmiş Ondan sonra işe gelmiş Onu almış oradan özürler dilemiş kız işte doğumunu yaptı Şimdi tekrar bir aradalar. Söyle ki daha uzatma mıza bizim gerek yok çünkü nişanlı olduğundan beri dayak yiyor ve ikinci çocuğu bu belki 5-6 senedir evliler. Ben bu olayı nasıl bakacağımı şaşırdım Hani üzülerek mi bakayım korkarak mı bakayım ayıplayarak zaten bakmam. Arkadaşımın söylediğine göre para için orada para için de bu eziyet çekilir mi de diyemem gerçekten hayatımıza ne getireceği belli değil ben sadece fikirlerinizi almak istiyorum Yani bu konuya nasıl Hangi açıdan bakmak lazım? Biraz karışık ve uzun oldu Kusura bakmayın Hepinize çok iyi hafta sonları diliyorum �yi ki varsınız
Tamamlanmamış işlerden kastım taşınma:))) Ama haklısın onu da olmuş sayıyorumTamamlanmamış işlerinin tamamlanmasını istiyorsan inancın ve beklentin olmasın uzar o konu zaten o iş ceptee olmuş bil o yüzden enerjinnnn yükselsinnnnn bekleme de kalma çekim yasasında bekledikce beklediğini beklemeye devam edersn cnku sen öyle kodluyorsun hatırla
Diğer konuya gelirsekte ne diyorlar olumsuz negatif bütün konulardan uzak durun kendinize istemsiz "çekmeyin" düşünme bence bu hayatta herşey oluyor herşey hayrına olsun herkes seçimlerini yaşıyor ve biz güzellikleri hep hayatımıza çekiyoruzzzz![]()
Canım çok geçmiş olsun dizini bir göster doktora şifa dilerim senin için. Benim şu iki üç yılda öğrendiğim korktuğumuz bir olaya empati yaptığımda aynı olay olmasada benzeri durumlar yaşadım. Bunu anladığımda artık bir durum gördüğümde herkesin kendi hayatı ve sınavı ben bu durumun dışındayım diyorum içimden ( işte korku hissi gelirse ben korunuyorum güvendeyim diyorum) yani duygu beslememeye çalış o olay ya da kişi için,(üzülme,acıma vs ) tabi aile yakın arkadaş İçin zor oluyor ama kendi iyiliğimiz için yapmamız gerek, nasıl bir titreşim yolluyorsak korktuğum başıma geldi diyoruz sonra...Ben kullanmıyorum bu cümleyi artık ... ay bu benim başıma gelmesin ay çok üzücü bir durum halimize şükredelim aynı yanlış enerji , bize düşmez kimseye acımak derler ya büyüklerimiz, olgunlaştıkça insan anlıyor kendinden daha zor durumda birine bakıp haline şükretmenin nasıl yanlış olduğunu yapmamaya çalışıyorum bende artık.olduyildiz123 coskun çok hoşuma gidiyor. Yazın ben de oyleydim:) simdi duraklama donemine girdim sanirim:))) tamamlanmamis birkac işim var. Onlar tamamlanınca Sanırım bende eski Coşkuma kavuşacağım
Sahra- kaç gündür Buraya yazmak istediğim bir konu vardı ama bir türlü elim gitmiyordu. Yazdığım Bu hikaye artık yazmam gerektiği mesajını verdi:)
Aslında konuları öyle bir bağladım ki Gerçi hayatta her şey de öyle bağlantılı değil mi?
Bundan birkaç hafta önce ben de arkadaşlarımla birlikte kaymak için bir yere gittim. Kaymayı çok beceremediğim için haliyle korku da var düşer miyim düşersem bir şey olur mu diye bir taraftan da diyorum ki hayır düşmezsin niye düşeceksin çok güzel kayıyorsun mükemmelsin falan filan. Arkadaşlarımdan biri ile aşağıda Beklerken arkamızı bir döndük bizi böyle dizine kırmış oturuyor ve acı çekiyor belli ne oldu diye sorduk Hatta arkadaşımın yanına gitti sanırım dizim kırıldı dedi Onun arkadaşlarına haber verdik Hani arkadaşınız düştü işte ambulans çağırın diye. Şimdi o adamı öyle görünce beni iyice bir korku aldı ya Bana da bir şey olursa aynı şekilde diye ki ne oldu Tabii ki de düştüm aynı şekildedizi yani çıt diye bir ses geldi. Dizime bir şey oldu sandım üst üste 10 defa daha düştüm Tabii çok önemsemedim Sonra kaldığımız yere döndüğümde Dizimin arkasının biraz şiştiğini ve oturup kalkarken şey olduğumu gördüm acıdığını ağrıdığını.
Hadi bu olayı ben çektim kendime onu fark ettim ama sonrasında başka bir olay yaşadım bu olaydan çok bağımsız ama nasıl düşünmem gerektiğini bilemediğim bir olay.
Yakın bir arkadaşının çalışma arkadaşı 9 aylık hamile bir gece eşiyle birlikte (Yatarken yani doğumuna bir hafta kalmış) cici bir telefon geliyor bir kadın sesi kız da haliyle soruyor Kim bu diye adam da işte tanımıyorum diyor geçiştirme falan filan derken bunlar bir kavgaya tutuşuyor 19 aylık hamile kadını maalesef dövüyor şiddet uyguluyor. Şimdi bu ilk yaptığı değil hani ben konu değişti Bir anda ben dedim kendi nasıl bu şiddet olayını Bu kadar çabuk getirebiliyorsunuz asla şey yapmadım Hani gelmedim Aynı ben olsam bir dakika durmam falan sen gibi bir şeyler de söylemedim Ama hani bu kadar çabuk geçmesi bu konunun ha Sonra ne mi olmuş Kız otele yerleşmiş Ondan sonra işe gelmiş Onu almış oradan özürler dilemiş kız işte doğumunu yaptı Şimdi tekrar bir aradalar. Söyle ki daha uzatma mıza bizim gerek yok çünkü nişanlı olduğundan beri dayak yiyor ve ikinci çocuğu bu belki 5-6 senedir evliler. Ben bu olayı nasıl bakacağımı şaşırdım Hani üzülerek mi bakayım korkarak mı bakayım ayıplayarak zaten bakmam. Arkadaşımın söylediğine göre para için orada para için de bu eziyet çekilir mi de diyemem gerçekten hayatımıza ne getireceği belli değil ben sadece fikirlerinizi almak istiyorum Yani bu konuya nasıl Hangi açıdan bakmak lazım? Biraz karışık ve uzun oldu Kusura bakmayın Hepinize çok iyi hafta sonları diliyorum �yi ki varsınız
Tamamlanmamış işlerinin tamamlanmasını istiyorsan inancın ve beklentin olmasın uzar o konu zaten o iş ceptee olmuş bil o yüzden enerjinnnn yükselsinnnnn bekleme de kalma çekim yasasında bekledikce beklediğini beklemeye devam edersn cnku sen öyle kodluyorsun hatırla
Diğer konuya gelirsekte ne diyorlar olumsuz negatif bütün konulardan uzak durun kendinize istemsiz "çekmeyin" düşünme bence bu hayatta herşey oluyor herşey hayrına olsun herkes seçimlerini yaşıyor ve biz güzellikleri hep hayatımıza çekiyoruzzzz![]()
Canım çok geçmiş olsun dizini bir göster doktora şifa dilerim senin için. Benim şu iki üç yılda öğrendiğim korktuğumuz bir olaya empati yaptığımda aynı olay olmasada benzeri durumlar yaşadım. Bunu anladığımda artık bir durum gördüğümde herkesin kendi hayatı ve sınavı ben bu durumun dışındayım diyorum içimden ( işte korku hissi gelirse ben korunuyorum güvendeyim diyorum) yani duygu beslememeye çalış o olay ya da kişi için,(üzülme,acıma vs ) tabi aile yakın arkadaş İçin zor oluyor ama kendi iyiliğimiz için yapmamız gerek, nasıl bir titreşim yolluyorsak korktuğum başıma geldi diyoruz sonra...Ben kullanmıyorum bu cümleyi artık ... ay bu benim başıma gelmesin ay çok üzücü bir durum halimize şükredelim aynı yanlış enerji , bize düşmez kimseye acımak derler ya büyüklerimiz, olgunlaştıkça insan anlıyor kendinden daha zor durumda birine bakıp haline şükretmenin nasıl yanlış olduğunu yapmamaya çalışıyorum bende artık.
Korktun mesela kendini birkaç dakika çek hayattan, sor içine neden böyle hissediyorum diye cevap gelir canım.
Arkadaşın için üzülme ,Allahım yardımcısı olsun umarım düzelir ilişkisi hepimiz kendi seçimlerimizi yaşıyoruz. Geçenlerde konuşmuştuk değil mi insan önce kendine saygı duymalı ve sevmeli , sen de iyi ki varsın canım![]()
Coook guzel bir yazi:)))Hangi enerjideysen onu yaşıyorsunn zengin olmak istiyorsanız zengin olduğunuzu hissetmeniz ve buna inanmanız lazım. Farkına varın. Eğer birşeyi istiyorsanız o sizde eksik demektir . Oluşması için ilk önce kendinizi sevin, kendinizi severseniz herşeyi fazlasıyla hak ettiğinizi bilirsiniz. Böylece eksik hissetmezsiniz. Hayatınızdaki herşey tam olur .
Kaynak; meleklerlemucizeler
Veee öyle de oldu konuların üzerine karşıma bu yazı çıktı sizle de paylaşmalıyım diye düşündüm![]()
Ah ah ah. Cigerimizi yakan Özgecan. Insanlarin ne kadar vahsi olabilecegini gosteren vahim olay. Hadi biri sapikti diger ikisi niye ona uydu? Niye biz bu kadar ahlaksiz bir toplum olduk. 5 dakikalik zevkler icin insanlarin hayatlarini hice sayiyoruz.
Coook guzel bir yazi:)))
Ben en cok da kendime acimasizdim. Simdi daha iyiyim kendimi seviyorum ama biraz kilo aldim, direk sistim.iste hicbirsey guzel olmuyor moduna giriyorum.
Sizin gunluk yaptiginiz bir uygulama var mi?
Ah ah ah. Cigerimizi yakan Özgecan. Insanlarin ne kadar vahsi olabilecegini gosteren vahim olay. Hadi biri sapikti diger ikisi niye ona uydu? Niye biz bu kadar ahlaksiz bir toplum olduk. 5 dakikalik zevkler icin insanlarin hayatlarini hice sayiyoruz.
Al iste bu olaya nasil bakacagiz?