Eğitim sistemimizin halini gösteren işte o haber..

nomunomuchua

Susaysan sus, susmaysan afkur!
Pro Üye
3 Eylül 2012
21.884
57.711
798
AKP hükümeti döneminde en çok eleştirilen konulardan biri de eğitim öğretim sistemi. Eğitim kalitesi her geçen gün düşmeye devam ederken, ortaya çıkan bir video gelinen durumla ilgili çarpıcı bir örneklerden biri oldu.

Mersin Atatürk Endüstri Meslek Lisesi'nde, Din Kültür ve Ahlak Bilgisi dersinde çekildiği iddia edilen videoda, öğrencilerin öğretmene karşı her türlü saygısızlığı gerçekleştirdiği, buna karşın öğretmenin son derece pasif kaldığı görülüyor.

Öğrenciler öğretmenle dalga geçip sürekli sınıf içinde gezinirken, öğretmen ısrarla peygamberin hayatını anlatmaya, ilahi okumaya devam ediyor.

Bazı öğrenciler ders sırasında dışarı çıkarken, bazıları öğretmenin sandalyesinde oturuyor.

İşte o görüntüler:

http://odatv.com/vid_video.php?id=8D569

 
Son düzenleyen: Moderatör:
Bende bir Veli olarak izlemeye tahammül edemedim.
Bu hale gelmemiz çokta anormal gelmiyor aslında bana.
Okullarda disiplin uygulanmasına izin vermiyor yeni sistem.Herkes mezun olsun yeter.
Veliler bir taraftan, meb bir taraftan öğretmen ve okul idarelerinin elini kolunu bağlıyor.
Saygısız, disiplinsiz, eğitimsiz bir nesil yetişiyor ama kimsenin umurunda değil.
 
ben de ilerde meslek lisesi öğretmenliği yapmayı düşündüğüm için irkilerek izledim diyim takımı tamamlayım. terbiyesiz, hadsizler. eğitim sistemi neyi el verirse versin bu çocukların böyle yapması mı gerekiyor ya. edepsizler. azgınlıktan başka bir şey değil. tepem attı.
 
bu ne cesaret 85li erkek kardeşim bile liseda hanım okul müdüründen dayak yemiş..bizlerde öyle büyüdük..bizim zamanımızda yoktu böyle şeyler
 
hay kalemine sağlık azmışlar
 
Lisede saçlarımızın örgüsünden, çorap rengine kadar bakarlardı.
Köşeye çeker uyarı verirlerdi.
Gömlekler dışarda, renkli polarlar giyemezdik.
Öğrenci gibi giyinip öğrenci gibi davranmalıydık.

Psikolojimiz hiç de bozulmadı. İyi olmuş.

Şimdi bir liseliyi kıyafetinden, size verdiği hadsiz bir cevaptan ötürü uyaramıyorsunuz omuz silkiyor.
Anneni okula çağıracağım dediğinizde cevap- Çağır...

Müdür beyin odasına gidiyoruz gel benle dediğinizde cevap- Tamammmmm...

Bu kadar şımarıklık, terbiyesizlik karşısında öğretmenin sakin kalması beklenir.

Bu arsızlara karşı hiç bir yaptırımımız yok.

Çocuğu azarlandı diye okul basan, çocuk önünde öğretmene çemkiren veliler yüzünden bunlar..
Abuk sabuk her şikayeti alıp veli memnuniyetini her şeyden önde tutan sistem yüzünden bunlar..

Ve en kötüsü bir aile çocuğuna yaptığı kötülüğü göremiyor..
Yazık şunları yarın hangi karakoldan, sokak arkasından toplayacaklar kim bilir.. Çok yazık..
 
Maalesef bunların hepsi yurdum manzarasının birer silueti..

Ben lisedeyken, bundan yaklaşık 3 sene önce böyle bir din kültürü hocamız vardı.
Bu kadar olmasa da, ona da böyle saygisizliklar yapılırdı, uzulurdum elimden başka birşey gelmezdi..

Bir şeyleri değiştireceksek, buna egitim sistemimizden baslamaliyiz bence.
Çünkü bunlarin hepsi "eğitimsizlik".
 
Okullardaki şiddetin boyutunu 2012 yılında Ankara Üniversitesi öğretim görevlileri Tübitak desteğiyle araştırmışlar.10.000 öğrenci ile yapılan araştırmada her 10 liseliden 9 tanesi şiddet mağduruymuş.
Öğrencilerin yüzde 60 ı haftada bir şiddet görüyormuş.
Yüzde 17 si okula bıçak, kesici alet türü silahla gidiyormuş.
Araştırmayı yarın bulursam kopyalayacağım buraya.
 
ay sen böyle yazınca benim de lisedeki coğrafya öğretmenim geldi aklıma. çok efendi bir kadındı. kendini paraladı bize bir şeyler öğretmek için. çoğu kişi -özellikle erkekler- takmazdı kadını. öyle çıkışırlardı ki kadın korkardı. öğrenciler yüzünden panik atak olmuştu. garip davranmaya başlamıştı. ortaokuldaki türkçe öğretmenim de bizim sınıfın haydutluğu yüzünden emekli olmuştu ağlaya ağlaya.
 
Bu durumun sistemle değil ahlaki çöküşle alakası olduğu öne sürülecektir, kabahati sisteme bulmayın vb söylemler olur mu olur.
Evet sistem başlı başına suçlu değil belki ama öğrenci-öğretmen, çocuk-eğitim, okul idaresi-veli ilişkilerinin bugünkü halinde sistemin payı da çok çok büyük.
Şiddet olmasın, eğitimci çocuğa vurmasın zira ne olursa olsun birinin tokadıyla bir başkasının attığı tokat arasında bile fark oluyor çünkü.
Lakin disiplin sağlamak için caydırıcı uygulamalar olmalı.

Velilerde bu uygulamaları desteklemeli, öğretmen ödevini yapmamış çocuğa neden yapmadın diye kızdığında, oğlunun/kızının elinden tutup soluğu okulda alır "bana bak öğretmen, ben bu çocuğu kolay doğurmadım, benim çocuğuma bağıramazsın" derse annesi tarafından azarlanan öğretmene saygısı kalmaz o çocuğun.
Kaldı ki kimse kolay doğurmuyor, herkesin çocuğu kendine kıymetli ama ödev bir öğrencinin sorumluluğu, bu sorumluluğu yerine getirmek zorunda, okula annesiyle avm'ye gider gibi gitmemeli, ben annelere hayret ediyorum, kızı çantasına ders kitabı hariç herşeyi dolduruyor ama anne öğretmenin ikazını dikkate alacağına sana ne diyor.

Eğitimi zaten geç bir kalem, ne yazık ki yıllardır içi boşaltıla boşaltıla eğitim namına birşey kalmadı, eğitim mi hani nerde?
 
Son düzenleme:
egitim evde baslar,bu densizler gercekten arada gudumlu anne terligi yemeliydi..el bebek gul bebek cocuk yetirstirmekle simarik cocuk yetistirmeyi karistiriyor insanlar..sorsak herkes mukemmel anne baba..azcik da olsa otorite lazim..
 
12 yilda 6 Meb bakani.
Baska soze gerek yok.Balik bastan kokar.
Ama hukumet icin egitim okadar da luzumlu birsey degil.O yuzden sikinti yok.Isker tikir tikir isliyor.
 
daha geçen gün okullara bir uyarı yazısı gönderildi hem de uygulamayanlar hakkında ciddi yaptırımların yer aldığı bir yazı.öğrencilerin herhangi bir durumları,fotoları olumlu ya da olumsuz şeyleri vb..şeylerinin okul personeli tarafından sosyal paylaşım siteleride yayınlanması yasaklandı.keşke aynı özeni biz ZAVALLI öğretmenler için de gösterseler!
 

Facebook'ta 6 senedir devamlı güncellediğim bir albümüm var sadece öğrencilerim,okul var.Kım ne karısıyor ben anlamıs değişim.
 
Facebook'ta 6 senedir devamlı güncellediğim bir albümüm var sadece öğrencilerim,okul var.Kım ne karısıyor ben anlamıs değişim.
kızkardeşimle konuştum bu gün canım öğretmenleri hamile rahatsız bir aydır gelemiyor..ilk okul ikinci sınıf..müdüre gitmiş kızkardeşim 9 tane veli ile veliler sus pusmuş..demişki çocuklar geri kalıyor..başka öğretmen gelse..
öğretmen istediği kadar izin alır 1..2 ay için öğretmen gelmez sürekli panik yapmanız sinirimi bozuyor demiş..
bence eksikler var eğtim sisteminde..3 defa hanım öğretmeni yeğenime tokat atmış..
sorunlu öğrenciler yokmu var.onlar dayaktanda anlamıyor..aileleri problemli yapacak bir şey yok..ben şarap içip sınıfa gelen erkek öğrenciler biliyorum 94 te lise ye gittiğimde..
 
Mune dediğin gibi öğretmene müdehale eden velilerde vardır..ama inan dayak hala var..3 defa tokat atmış yeğenime hanım öğretmeni yeğenim gizlemiş kızkardeşim öğrendiğindede ben hakettim anne demiş..sınıfların yoğunluğundan öğretmende bunalıyor olabilir bilemiyorum ama eğtim sistemi yetersiz..o video daki gibi öğrenciler devlet okullarında hep olacak bence
 
10 liseliden 9’u şiddet görüyor

TÜBİTAK desteğiyle hazırlanan rapor dehşete düşürdü. Rapora göre 10 öğrenciden sadece 1’i şiddet görmüyor.

10 liseliden 6’sı her gün şiddete maruz kalıyor. İki öğrenciden 1’i de her gün şiddet uyguluyor.

Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyeleri, TÜBİTAK desteğiyle liselerdeki en kapsamlı şiddet araştırmasını gerçekleştirdi. 12 farklı bölgeden 10 bin öğrenciyle görüşüldü.

‘Her gün şiddet’ itirafı

İşte dehşete düşüren sonuçlar: Öğrencilerin yüzde 60.9’u her gün şiddet görüyor. Yüzde 28’i en az bir defa şiddete maruz kalıyor. Sadece yüzde 10’u “Hiç şiddet görmedim” diyor.

Endüstri meslek ilk sırada

Yüzde 50’si hemen her gün, yüzde 34’ü de en az bir defa şiddet uyguladığını itiraf ediyor. Yüzde 16’sı hiç şiddet uygulamıyor. Şiddette endüstrimeslek liseleri ilk sırada yer alıyor.

Cezaevi ihtimali 4 kat artıyor

Araştırmanın yöneticisi Doç. Metin Pişkin “Yüzde 10 bile olsa, 1.5 milyon insanın sıkıntı yaşadığını gösterir” dedi. Şiddetin sosyal, kişilik ve psikolojik gelişimi olumsuz etkilediğini vurguladı.

Eğitimden sonra sürüyor

Doç. Pişkin okul çağında şiddet uygulayanların eğitim hayatından sonra suç işlemeye devam ettiğini belirtti. “Bu tür çocukların 4 kat daha fazla hapse girme ihtimali oluyor” diye konuştu.

LİSELİLER AKRAN ŞİDDETİ KURBANI

Türkiye'deki 12 farklı bölgede yaklaşık 10 bin öğrenciyle yapılan "Akran zorbalığı araştırması" okulda şiddetin ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne serdi. Araştırma bugüne kadar sahasında yapılmış en kapsamlı çalışma. TÜBİTAK'ın desteklediği araştırmaya göre öğrencilerin yüzde 61'i haftada en az bir defa ve hemen hemen her gün şiddet görüyor.

Bilim adamları okullarda şiddeti masaya yatırdı. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitimde Psikolojik Hizmetler Bölümü'nden Doç. Dr. Metin Pişkin, Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş, Doç. Dr. Şakir Çınkır, yardımcı Doç. Dr. Cem Babadoğan, yardımcı Doç. Dr.Ömay Çokluk, yardımcı Doç. Dr. Tuncay Ayas araştırma görevlileri Gökhan Atik ve Birsen Şahan, liselerde akran zorbalığını araştırdı.

ŞİDDET GÖREN, UYGULUYOR

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nca da (TÜBİTAK) desteklenen toplam 12 ekonomik bölgeden alınan geniş bir örneklem grubuna sahip araştırma, alanında ilk olma özelliğine sahip. Araştırma, farklı bölgelerdeki 12 ilden 12'si genel, 12'si Anadolu, 12'si endüstri meslek, 12'si kız meslek ve 11'i imam-hatip lisesi olmak üzere 59 liseden toplam 9 bin 564 öğrenciyle yapıldı. Öğrencilerin yüzde 29'u 9, yüzde 27'si 10, yüzde 27'si 11 ve yüzde 16'sı 12. sınıf öğrencilerinden oluştu.

Öğrenci ve öğretmenlerle yüz yüze görüşülerek yapılan araştırmadan çarpıcı sonuçlar çıktı. Buna göre öğrencilerin 60.9'u haftada en az bir defa ve hemen hemen her gün şiddet görüyor. Bugün Gazetesinden Nesrullah Sonay'ın haberinde verilen bilgilerde; yüzde 28'i yılda, dönemde ve ayda en az bir defa şiddet görürken şiddet görmeyen öğrencilerin oranı yüzde 10'da kaldı. Bulgular, şiddet görenin aynı zamanda şiddet uyguladığını da gözler önüne serdi. Öğrencilerin 50'si hemen hemen her gün, yüzde 34'ü yılda, dönemde ve ayda en az bir defa şiddet uyguluyor. Yüzde 16'sı ise şiddete hiç bulaşmıyor.

YÜZDE 20 CİNSEL ŞİDDET

Öğrencilerin karşılaştığı şiddet türleri yüzde 26 fiziksel, yüzde 13'ü dışlanma, yüzde 35'i eşyalara zarar verme ve yüzde 20'i de cinsel şiddet şeklinde sıralandı. Uygulanan şiddet türlerinin başında yüzde 29'la alay etme geliyor. Diğer yandan yüzde 18.3'ü fiziksel, yüzde 13.6'sı dışlama, yüzde 6.7'si eşyalarına zarar ve yüzde 12.1 de cinsel olmak üzere akranlarına şiddet uyguluyor. Şiddet uygulayıcısı olarak 12. sınıflar ön plana çıkıyor.

KIZLAR DAHA SAKİN

Cinsiyete göre şiddet oranlarına bakıldığında kız ve erkek öğrenciler arasında anlamlı farklar bulundu. Kız öğrencilerin ortalaması erkeklere göre anlamlı bir şekilde düşük çıktı. Araştırmada en çok şiddetin yaşandığı okul türü olarak endüstrimeslek lisesi başı çekerken en az şiddetin yaşandığı okullar ise kızmeslek liseleri ile imam hatip liseleri oldu.

BAŞARISIZLIĞI TETİKLİYOR

Okulların öğrenciler için en güvenli yer olması gerektiğine vurgu yapan Pişkin, normal şartlarda okul ve şiddetin bir arada olmaması gerektiğini söyledi. Pişkin, "Çünküşiddet görençocukokula gitmeyi sevmez, dolayısıyla devamsızlık yapar. Devamsızlık beraberinde başarısızlığı getiriyor. Ayrıca bu durum çocukların psikolojisini etkiliyor. Gördüğü şiddetin sıklığı ve yoğunluğuna paralel olarak çocuk depresyona girebiliyor. Pek çok araştırmada da görülüyor ki şiddet, çocukların sosyal, kişilik, psikolojik ve akademik gelişimini olumsuz etkiliyor" diye konuştu.

KARAKTER EĞİTİMİ YOK

Doç. Dr. Pişkin, "Buna rağmen şiddet olgusu Türkiye'de çok yaygın. İstatistikler ciddiye alınmalı. Amerika'da 1950'li yıllarda okullardaki en büyük disiplin suçu sakız çiğnemek ve söz hakkı almadan konuşmaktı. Bugün ise bunların yerini silah ve uyuşturucu aldı. Yaptıkları özeleştiride 'biz karakter eğitimini ihmal ettik sadece akademik gelişimi önemsedik. Bu nedenle bu hale geldik' diyor. Bizde de durum Amerika'nın dünü ve bugününden farksız. Biz de düzgün adama değer vermiyoruz. Daha çok akademik başarı elde edene değer veriyoruz. Düzgün ve efendi bir kişiliğe sahip olan öğrenciyi önemsemiyoruz. Bunların şiddetin tek nedeni olmasa da en önemli nedenleri diyebiliriz" dedi.

Oranlar çok yüksek

2009 yılında başlanan ve yakın bir zamanda TÜBİTAK'a sunulan projenin yöneticisi Doç. Dr. Metin Pişkin sonuçlardan yola çıkarak dikkat çekici saptamalarda bulundu. Türkiye'de yaklaşık 15 milyon öğrencinin eğitim aldığını belirten Pişkin, "Şiddet görenlerin oranı yüzde 10 bile olsa bu 1 buçuk milyon insanın sıkıntı yaşadığını gösterir. Bu, şiddetin ciddi sayılabilecek ve önemsenecek bir oranda olduğunu ortaya koyuyor" dedi.

Suça eğilimleri var

Doç. Dr. Metin Pişkin, velilerin kendi çocukları şiddet gördüğünde ertesi gün okula gidip onları sahiplendiğini ama kendi çocukları bir başkasına şiddet uyguladığında bunu yeteri kadar ciddiye almadığını kaydetti. Velinin 'dayak yeme ama at' şeklinde bir düşünceye sahip olduğunu ifade eden Pişkin, "Oysa yurtdışında yapılan araştırmalar şunu gösteriyor, 'okul yıllarında başka öğrencilere şiddet uygulayan öğrenciler okul bittikten sonra daha büyük suçlar işlemeye devam ediyor. Normal bir öğrenciden 4 kat daha fazla hapse girme ihtimali oluyor” dedi.

Dini değerler engelliyor

Doç. Dr. Metin Pişkin, "Okul türleri içinde özel liseler yok. Endüstri meslek liseleri erkek, kız meslek liseleri kız ağırlıklı. Şiddeti en fazla uygulayan ve görenler erkekler oluyor. Dolayısıyla endüstri meslek liselerinde şiddetin fazla, kız meslek liselerinde az olması mantıklı. Diğer taraftan imam hatip liselerinde şiddetin az olmasını dini değerlere bağlayabiliriz" diye konuştu.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…