eşimi affetim pişman mıyım değilim

Sevgili konu sahibi

Her insan hata yapabilir. Aldatan eşi affetmek meziyet değildir, aşağılık bir davranış da değildir. İnsan olur kabul eder, insan olur kabullenemez. Affedersen o senin bileceğin iştir. Yaşananları analiz ettiğinde arkanda bırakabileceğini düşünürsün yeni bişr sayfa açıp devam edersin. Buna kimse de bir şey diyemez. Sen eşinin başka kollara gitmesinde kendinde de suç görüp yumuşamış ve mecburiyetten kalmışsın, affetmişsin.

Boşanma kozu bende, ipler bende falan deyip kandırma kendini. Evlilik iki kişilik boşanma da öyle. Eşin yine aynı hatayı yapar mı yapmaz mı bunu kimse bilemez. Sen yürekten inanıyorsan devam edersin ilişkine.

Bunlara bir şey diyemem, demeye de hakkım yok. Senin tercihin. Ama sen yorumlarında ipin ucunu kaçırıyorsun biraz. Agresif yorumlar yapıyorsun, seni eleştirenlere öfke kusuyorsun. İşte buna dur derim :kkk:
 
nergis cim bak ben çalışıyorum ve çalıştığım yerde bile evde herşey yolunda gibi davranıp burda kızı yaşında kişilerle konuşan kız uyarıldığında hayat benim hayatım diyen çok insan var.yani ar damarı çatlamış diyosunuz ya kızlarda da var bu.

pimiento kullanıcı isimli arkadaşın dediğini çok yanlış anlamışsın. Çirkef kelimesini o 3. şahıs için kullanırken, eşin için asla kullanmadın. Bu mide bulandırıcı ilişkilerinde ikisi de birbirinden çirkef. Burada kimse hiçbir kadın çirkef olamaz demedi ki iş yerindeki kadınları bize örnek gösteriyorsun? Sadece o 3. şahıs kurtulunması gereken pis bir "çirkef" iken, eşin geri kazanılması gereken, "ufak bir kaçamak/yaramazlık" yapmış (tabii bu da erkek olduğu için, her erkeğin başına gelir, önemli olan kişinin erkeğini o pis çirkeflerden kurtarmasıdır, o pis çirkefler ayartıyor bu melaikeleri!!!) bir kişidir.

Kendisine sadık olan karısını/kocasını aldatan insan çirkeftir/namusuzdur/kalleştir.

O beni ayarrtı. Ama ben erkeğim, kadın yüz verirse elimden ne gelir falan filan fasa fiso. Yok öyle bir muhabbet. Ne kadınların yüz verdiği ama kafasını çevirip bakmayan adamlar var. Kadın yüz verdiği sürece erkek yapar, o yüzden yüz veren kadındır suçlu olan mantığı aynı zihniyetin ürünü (erkektir yapar). Namussuzluklarına kılıf bulma çabası.

Yasak ilişkilerde sırf 3. şahıs olan kadına yüklenilmesine laf etmiş arkadaş. Ben de yaygın olan bir konuya istinaden detaylandırdım.
 
"hırsızın hiç mi suçu yok" dedirtiyor yine bu durumlar.kimi arkadaşlar o kadın da eşin de suçlu demiş.doğru ama eksik.eşi çok daha suçlu.çünkü karşı taraf evli değil,düşünmesi gereken bir eşi yuvası yok.ama kocasının var, yalnız o umursamamayı tercih etmiş.:ssz:
 
"hırsızın hiç mi suçu yok" dedirtiyor yine bu durumlar.kimi arkadaşlar o kadın da eşin de suçlu demiş.doğru ama eksik.eşi çok daha suçlu.çünkü karşı taraf evli değil,düşünmesi gereken bir eşi yuvası yok.ama kocasının var, yalnız o umursamamayı tercih etmiş.:ssz:

Ayrıca karşı taraf dış kapının dış mandalı neden seni düşünsün ki zaten düşünceli, vicdanlı bir kadın bunu yapmaz sana evlenirken iyi günde kötü günde diye söz veren o kadın mı? Ya çoululu çocuklu adamlar kendi eşlerini çocuklarını düşünmezken ki kendi çocuğu yani umursamıyorlar şeylerinin peşinde iken elin yedi kat yabancısı neden o adamın eşini çocuklarını umursasın hiç bir bağı yokken.
 
Ayrıca karşı taraf dış kapının dış mandalı neden seni düşünsün ki zaten düşünceli, vicdanlı bir kadın bunu yapmaz sana evlenirken iyi günde kötü günde diye söz veren o kadın mı? Ya çoululu çocuklu adamlar kendi eşlerini çocuklarını düşünmezken ki kendi çocuğu yani umursamıyorlar şeylerinin peşinde iken elin yedi kat yabancısı neden o adamın eşini çocuklarını umursasın hiç bir bağı yokken.

Aynen... Diğer kadın neden haksız olsun yahu?
Kocası onu düşünmezken, elalemin kadını mı düşünecek?
Şimdi kalkar o kadın asıl suçluydu deriz.
Kötü kadın müzeyyen. :37:
Malum erkekler iradesiz varlıklar. :6:
 
Ayrıca karşı taraf dış kapının dış mandalı neden seni düşünsün ki zaten düşünceli, vicdanlı bir kadın bunu yapmaz sana evlenirken iyi günde kötü günde diye söz veren o kadın mı? Ya çoululu çocuklu adamlar kendi eşlerini çocuklarını düşünmezken ki kendi çocuğu yani umursamıyorlar şeylerinin peşinde iken elin yedi kat yabancısı neden o adamın eşini çocuklarını umursasın hiç bir bağı yokken.

Aynen! Her zaman dediğim şeyleri farklı cümlelerle yazmışsınız!

Evli bir adamla ilişki yaşayan kadın rezalettir. Ama evlendiğimde söz veren o değil, kocamdır. O kadın hiçbir zaman iyi günde kötü günde yanımda olacağına dair söz vermedi ama kocam verdi. Ama ben yine de gidip "sırf" o kadına yükleniyorum...
 
Sizinle aynı fikirde değilim.
Siz eşinizi aldatsaydınız ki sizde aynı haklara sahipsiniz.
kötü günler geçirdiğinizde eşiniz sizin yanınızda olacağına gününü başkasıyla gün etmiş.
ölen çocuklarınız tek sizin değil onun da çocukları.
size o anda acınızı paylaşan,omuzunu, başınızı yaslamanız için size uzatan biri olsaydı, sana sımsıkı sarılsaydı. ne olurdu?
sende eşinde bulamadığını başkasında bulurdun eee hadi ozaman eşin de seni affetsin.
Sence eşin senin yaptığını yaparmıydı.
Benim için cevap noktası bu neysem oda aynı.
siz kabullenmişsiniz sizin hayatınız ama örnek teşkil etmiyor.
kimsenin de bundan kendine pay çıkarmasını istemem.
biz kadınlar böyle yapa yapa erkekleri, aman erkektir yapar elinin kiri durumuna getirmedik mi?
kadın yapınca ne olur o...pu. Hayır efendim olmuyor. Kocası adam gibi koca olsaydı o kadına hak ettiği değeri verseydi kadın başkasında aramazdı.
bir kadının canını yine bir kadın yakıyor. Evli adam evde gül gibi eşi duruken başkalarını eğlendiriyor.
valla sinir oluyorum ya.
 
evet çoğu şeyi anlatmadım şunu söyliyimki ben kendimle oturup çok tartıştım önce çevremde bilen birkaç kişinin yorumunu dinledim sonrada kendimi .şimdi zor tarafı bana bukadar bağlıyken bir anda değişmesi çocukluk arkadaşları bile kızıda erkeğide öylebirşey yapmaz bizim görüşümüz bu işiniçinde başka bir iş var dedi biraz izle dedi beklemem bu yüzden ben öğrendikten sonra pişmanlığınıda gördüm defalarca söyledim yine söylüyorum benim ailemden korktuğum ona muhtaç olduğum falan yok çalışıyorum çocukta yoktu sevgim harici beklememde başka ne amaç olabilirdi.yada zaten benim yakalamam onlar tanıştıktan çok yıllar sonra olmadı ayrıca eşim benim yanımda olduğu halde kız kocan benim yanımda diye defalarca mesaj attı yani bir bataklığa saplandı ama çıkamadı öyle söyliyim sonrada kızın tehditleri vs vs yani sonuçta koz benim elimdeydi istediğim an boşayabilirdim ama 1 şans vermem bana ne kaybettirir diye düşündüm baktım yine birşeyler sezinledim ileride keşke affetsemiydim dememek için şans verdim.önce şunu söyliyim kız çok çirkefti yani eğer cinsel anlamda birşey yaşasaydı yada yaşadı peşini bırakmazdı çünkü eşim hala aynı numarayı kullanıyor bende tabi.yani yaptığınız yorumlar yok ondan çıktı sana değdi lütfen bilmeden yorumlar yapmayın ben beni örnek alın diye yazmadım.inanın o dönemler adam kendinde değildi resmen kör olmuştu affetmem için yapmadığı şey kalmadı ben aynı şekilde asla affetsin diye bukadar çaba sarfetmezdim.şuan herşey yolunda keşke affetmeseydim dedğimi hiç birşey yaşamadım şu ana kadar umarım yanılan sizler olursunuz.

gerçekten pişman olup döndüyse affedip affetmemek sizin seçiminiz biz birşey diyemeyiz sizin ilişkinize karışamayız tabiki ama benim tepki gösterdiğim şey sadece sizin olayınız olayınız değil türk kadınının genel tutumu yani burda herkes kendi genel düşüncesini yazıyo zaten
inşallah bi daha böyle bi olay yaşamazsınız
 
çocuklar yanlız senin değil onunda çocuğu ve üç gün ağlarsın sonra unutursun yeniden anne olursun ne saçma bir laftır
üç değil beş gün ağladın hayattan koptun diyemi suçluydunda eşinde dışarı gitti
evladını kaybeden anne ağladığı içinmi suçlanır oldu
bu kadarmı insanlık öldü
millet insanlığını kaybettiyse sen düşün bir kere kim suçlu burda
evlat acısını unutamadın diye dışarıya çıkıp gezmiyo gülmüyo bunalımda diye aldatılan senmi
yoksa hayatını yaşama derdine düşmüş eşinmi
ihanet konusunu yazmıyorum sayfalarca tartışılmış çünkü
bu konu çok dikkatimi çekti özelikle evlat acısından hayattan koptum kötüydüm eşim yakınlaşmak istiyodu istemeyine gitti suç bendede var demen en büyük hatan olmuş çünkü bunalım sebebin basit bişey değil evlat acısı
evladımı kaybetmişim zaten hayatın ne anlamı kalır kolaymı ve eşim kalkacak beni aldatacak varya o zaman yılan bile benim gibi acıtmaz canını
yalvarır boşanalım diye
hiç üzülmem zerre kadar ne aldatıldığıma nede o adama
pişman olur insanlıktan nasibini almadığına
 
o kız çirkefmiş,eşinin gözleri kör olmuş hiçbirşey görmüyormuş
adam resmen o çirkefe aşık olmuş,senin öyle gördüğünü o öyle görmemiş ama
senki geçici birşey yaşamışsın destek olmak yerine bir darbede o vurmuş
demekki allah korusun bi hastalık olsa bu bana kadınlık yapmıyor diye bir darbede o vururmuş karakter bu çünkü

bende aldatıldım hemde çok acı birşekilde
öğrendiğimde kızı aradım kendime hakim olamadım bağırdım hakarette ettim ve o adam evli çocuğu var dedim
kız çok sakin bir şekilde beni ilgilendirmez,ben kimimki dış kapının mandalıyım,kendi aranızda halledin dedi
hiç bağırmadı,boşan ben evlenicemde demedi hatta çok üzüldüm çocuk için dedi
ama benim eşim aşık olmuş,gözleri hiç birşeyi görmüyordu
ozaman bu kız çirkef değil benim kocam şerefsiiizz sadece

yani bunun kızın kişiliğiyle,yaşam tarzıyla alakası yok
adiliği yapan erkektir ve asla kabul edilmemelidir

siz tercihinizi eşinizden yana yapmışsınız umarım yanıltmaz sizi
 
Adam uzunca bir süre başka bir kadınla birliktelik yaşamış, bu süre zarfında adamın eşi bunuöğrenmiş hatta diğerkadınla konuşmuş bile, herşey açığaçıkmış olmasına rağmen olay büyütülmemiş aynı evde iki yabancı hayatı yaşanmışki ki öncesinde de zaten erkek diğer kadınla ilgilendiğinde kendi karısına yabancılaşmaya başlamıştı yani adamdan yana farklı birşey yok,düzeni değişmemiş :)

sonra her ilişki gibi diğer sevgilisiyletartışmışlar veya başka birşey nolduysa ayrılık yaşanmış adam haliyle evine daha erken gelmeye başlamış e malum gidecek başka yatak olmayınca gelmiş sabit bir evi var ne de olsa pişmanlığından değil yani :) şuan sevgilisi yoktelefon ortada. kimsenin elinde bir ip filan yok. adam istediğini yapmış etmiş gelmiş. kim neyi affetmiş belli değil en azından anlatılanlardan... bana bardağın dolu tarafından bakmış gibi geldiniz ama güzel birşey kendinizi kandırmadığınız sürece ...

Allah gerçekten mutlu etsin
 
bana kalsa ben de boşarım diyenlerdenim. hatta benim üniv. okumam ve çalışmamdaki en büyük etken budur:) komik gelebilir ama öncelikle o zaman lisedeyken çocuk aklı mı diyelim (ki 17 yaşımda üniv.1. sınıftaydim) hep derdim ki, ben okuamlıyım, çalışmalıyım, hadi kötü bir adamla evelndim boşanmam gerekti ya da iyiydi de erken öldü:) sırf bu yüzden hırsla okumuştum:)) neyse, şimdi ise eşim beni aldatmadı, aldattıysa da ben bilmiyorum ama kötü zamanlar yaşadık boşanmanın eşiğine geldik ama kızım olduktan sonra buna cesaret edmedim. 17 yaşımdayken bunalrı yaşarsan boşanır mısın deslerdi, sıorana bile kızardım, tabii ki boşanırım diye:)) zamanın insana ne göstereceğini asla bilemeyiz, büyük konuşmamak gerek. rabbim herşeyin hayırlısını versin ve bu tarz kötü olaylar yaşatmasın, eşlerimize allah korkkusu bize de peygamber sabrı versin inşallah...
 
Burada okuduklarınızdan aklınız karışmış ve kendi kendinizi telkin etmek için yazmışsınız belliki.
Hiç aklınızı-yüreğinizi bulandırmayın.. Bu sıkıntılı zamandan sonra dört yıl geçmiş.
Üstelik şuan eşiniz size, yuvasına karşı çok iyi.
Affetmek çok zordur, siz zoru başarmışsınız. Kimbilir neler kopmuştur yüreğinizde.
................

Haklısınız ayrılmak beş dk. önemli olan yuvayı daim ettirmek ama her hayat kendi içinde değerlendiriliyor.
Bazı hayatlarda, o hayatta yaşanan olaylarla, başka hayatlardaki yaşanan olaylar ve şartları çok farklı oluyor.
Bu yüzden bu konu hakkında hiçbir zaman yorum yapmamak lazım.
....

Birşeyi merak ettim 10 yıl boyunca çocuğunuz olmadı mı yoksa istemediniz mi ?
Şimdi kaç yaşında evladınız ?
 
litfen siz yorum yapmayın çünkü sadece insanı sinir ediyorsunuz yaptığınız hiç birşey yok
şimdi lütfen git başkalarıyla dalganı geç

Kim sizinle dalga gecmıyor . Ayrıca buraya konu açtınız forum kurallarına göre herkes sevıyelı sekılde yorum yapabılır.

siz kimseye yorum yapmayın diyemezseniz. Hele de boyle hassas bi konuda . Kadınlık gururun ayaklar altında oldugu bir konuda.

asla sizi ayıplayıp yargılamıyorum .Buyuk konusmamak lazım herkesin basına gelebilir ve sartlar neyı gerektirir bilinmez.

Burda kimse sizi kararırınz ıcın yargılamıyor . Bu konuyu çok da iyi bir seymiş gibi ÖRNEK OLSUN diye açtıgınız ıcın yorum yapıp ,

Tepki gösteriyor..

işinize gelmeyınce (ki bunu konuyu acmadan once ıyı bılmenız gerekıyodu ) yorumlara tepkı göstermeniz birşey ifade etmıyor .

'Bizler için ' ... Mutluluklar.
 
Konu sahibi konuyu açarken örnek olsun dedi ama talihsiz bir sözcük grubu kullandı.
Affetmek insanın fıtratına göre değişir , eminim affederken eşini ,
göz yaşlarını içine akıtmıştır
ve bundan sonra eşine de güveni olmayacaktır .
Bir kez yaptı bir daha yapar mı diye şüphe ile yaşayacaktır.

Keşke "örnek olsun" ibaresini kullanmasaydınız çok farklı yorumlar gelebilirdi.
Tabiki takdir sizin , kimse size eşinizi affettiniz diye tepki veremez, yagılayamaz.
Ancak aldatma konusunda bunu her erkek zaten yapıyormuş gibi legal hale getirmek çok yanlış.

Bana sorarsanız ben affetmezdim.
 
Son düzenleme:
bana kalsa ben de boşarım diyenlerdenim. hatta benim üniv. okumam ve çalışmamdaki en büyük etken budur:) komik gelebilir ama öncelikle o zaman lisedeyken çocuk aklı mı diyelim (ki 17 yaşımda üniv.1. sınıftaydim) hep derdim ki, ben okuamlıyım, çalışmalıyım, hadi kötü bir adamla evelndim boşanmam gerekti ya da iyiydi de erken öldü:) sırf bu yüzden hırsla okumuştum:)) neyse, şimdi ise eşim beni aldatmadı, aldattıysa da ben bilmiyorum ama kötü zamanlar yaşadık boşanmanın eşiğine geldik ama kızım olduktan sonra buna cesaret edmedim. 17 yaşımdayken bunalrı yaşarsan boşanır mısın deslerdi, sıorana bile kızardım, tabii ki boşanırım diye:)) zamanın insana ne göstereceğini asla bilemeyiz, büyük konuşmamak gerek. rabbim herşeyin hayırlısını versin ve bu tarz kötü olaylar yaşatmasın, eşlerimize allah korkkusu bize de peygamber sabrı versin inşallah...

Büyük kesinlikle konuşmamak lazım, kaldı ki mecburiyetten bu durumu kabul eden bir insanı kınamak haddimize değil. Ama işin sonunda yaşam standardı çok düşecek olmasına rağmen yine de boşanmayı tercih eden insanı da takdir etmek en büyük hakkımız. Bizler arkadaşın başlarda dediği "örnek olmak" iddiasına takıldık. Yoksa cidden bize ne? Kendi tercihi. Mecbur olmayan bir insan zaten böyle bir şeyi kabul etmez. Mecbur olan kişinin de kendi tercihidir.

Mesela bir tanıdığım var. 30 yaşında, 7 yıldır evli, 6 yaşında da kızı var. Eşinin maddi durumu fena değil, adam çalışıyor hep. Kadın da üniversite mezunu ama evlendiği için çalışmamış. Adam yıllardır kadına çok kötü davranıyor. Bir yere gittiklerinde karısı yanında olmasına rağmen başka kadınlara bakıyormuş. Taş gibi kadına hiç güzel değilsin diyormuş (kadın da kendine çok iyi bakan, fit biri ama bu adamın g*tünün bu kalkıklığının nedeni de her şeyine evet diyen karısı zaten). Kadın hep dert yanıyor, hep sinir oluyor kocasına ama boşanmıyor. Neden diye sorduk, boşanıp da tezgahtar mı olayım? Şu an eşimin parasını yiyorum dedi.

Bu örnekteki kadın asla yaptığı şeyi "örnek olmak" amaçlı anlatmıyor bize. Hatta hep kendimi güvenceye alabileceğim para olsa bir saniye bile evli kalmam diyor... Sonuç olarak tercihini yapmış, parayı tercih etmiş. Ne tasvip ederim ne de kınarım. Mutlu mu diye sorarsan, çok mutsuz.

Bu örneğin dışında da öyle kadınlar var ki, varsın beş kuruşum olmasın ama beni aldatan adamla mutsuz yaşamak istemiyorum diyor ve cidden de boşanıyor.
 
Çocuklarınızın öldüğünü söylediğiniz kısmı atlamışım sanırım.
Allah sabır versin, Allah rahmet eylesin.
İnşAllah kavuşursunuz onlara gerçek dünyada.
Şimdiki yavrunuzu 4 kat seviyorsunuzdur o zaman :)

(Buna kara murat sendromu diyerek, aklınca ironi yapan kişiye de Allah aynısını yaşatmasın, aman diyim, burada ahkam kesmeye benzemez, eşsiz acılar bunlar.)
 
Back
X