Çok iyi anlıyorum seni yolun başında iken bir sınır bir düzen bir orta yol bulmalısın canım. Sanırım görücü usulü ile evlenmedin
hayır 2,5 yıldır birlikteydik zaten ki sürekli evlenelim diyen kendisiydi erteleyen ben. Sürekli bi hayaller beraber dünyayı gezicezler hep yeni yerlere gidicezler...Ben evde kimsenin arkasını toplayamam diye uyardığımda ben yaparım nolcak kiler... Bunları baştan söyleme nedenimde ev kadını olup bütün hayatı evde temizlik ve yemek yapmak olan neredeyse ağzına kendisi yemek yediren bir anneye sahip olduğundan. Tek çocuk olduğunu söylememe gerek yok heralde. Sevgili kaynanamın sosyal hayatı sadece günlük yürüyüşe çıkmak arkadaşları ile. Bu arada o yürüyüşler sırasında dedikodu yapmak ve hatta en yakın arkadaşı olarak gözüken arkadaşıyla ayrıldıktan sonra onun hakkında dedikodu yapmak . Eline bir kitap aldığını görmedim .
İntermetten de boş olduğunda facebooka girip oyun oynuyor.
Benm annem de emekli bankacı ve abartmıyorum hiç boş günü yok.
55 yaşında kadın haftada 1 gün resim kursuna, 3 gün ingilizce kursuna, 2 gün öykü atölyesine gidiyor ve bu arada 2 günde yogaya.
İş aradığım dönemdeyim diye zaten bu evlilik aşaması ev kurma açısından çalışan insanlara nazaran rahat geçti . Evlendikten sonra zaten bir işe gireceğim artık diyordum beğenmesem de bir maaş tek boğaz olmaz . Bunu söyldiğimde de çok beni düşünen eşim sen çalışma ben bakarım diyordu.Derdi de annesini gezmeye götüreyim sanki bilmiyorum.
Bu arada kayınvalidem öyle bi kocasını ve oğlunu kullanıyor ki toplu taşıma aracı kullanamıyor kendi tek başına en yakınındaki bakkala gidiyor ancak illa her yere arabayla gidecek .
Ya inanır mısın kadın 10 gün aşırı yoğun bir karadeniz gezisinden gelip sırf arabayla kendimiz için birşey alacaz ama kendisi de gezecek diye tüm gün esneyerek geldi kuyruk olarak.
Daha yeni evlendik eşim zaten hadi şu avmye git gitmişken annemi de götür demeye başladı.
Ben zaten bana istemediğim birşeyin yaptırılmasına asla tahammül edemem ve inadına ölsem yapmam.
Bu arada balayından döndüğümüzden beri hastayım ve 2. gün kavga ettğimizden beri de durup durup ağladığım için beynim ağrıdan çatlıyor burnum akıyor. İnsanlarda sanıyor ki üşüttüm. Mutsuzluktan dışarı çıkamıyorum annem sürekli artık bir uğraş bul kendine evden çık güneş gör biraz diye beni diksiyon kursuna yazdırdı.
Eşime annemle diksiyon kursuna gidicem dediğimde niye annemi de çağırmıyorsun dedi. Şaka gibi yaa sanki kadın kendini geliştirmek için ölüyordu da ben davet etmedim.
Bu arada anneme düğünde yaptıklarından dolayı da annemde eşimin tarafıyla hiç görüşmüyor. Hiç bir şekilde bir araya gelmek istemiyor bir süre geçsin unutmak istiyorum zamana ihtiyacım var diyor.
Dün akşam ciddi şekilde kavga ettik. Bir konudan dolayı babası babamdan birşey istedi. Babamdan her zaman insanlara karşı vur ensene al ağzından lokmayı olduğu için kabul etti benim asla istemediğim birşeydi.
Babamla da aram bu ve böyle bir sürü sebepten hiç iyi olmamıştır.
Dün akşam laf arasında bunun yalan olduğunu babamın ve annemin yalan söylediğini söyledi.
Bu akşam babamı çağırdım ağlaya zırlaya gel bak bunlar dönüyor. Yüzleş dedim babalık yap ben eziliyorum.
Boşanıcam.
Bakalım görücez bu akşam.
Asla evlenmeyip dünyayı gezme hayallerim varken umutsuz ev kadınlarına döndüm..
Bu arada ilk gelen işi de gözüm kapalı kabul ettim. Bir haftadır çalışıyorum. Sırf evde oturma anneme git lafı duymamak ve evde kafayı yememek için.